İçeriğe geç

İnce Memed 4 Kitap Alıntıları – Yaşar Kemal

Yaşar Kemal kitaplarından İnce Memed 4 kitap alıntıları sizlerle…

İnce Memed 4 Kitap Alıntıları

Dünyayı Tanrı yedi günde yaratmadı, bir göz açıp kapayıncaya kadarki sürede yarattı. O çakan sevgidir işte. Evreni sevgi yarattı, toprağı, gökyüzünü sevgi yarattı, onun içindir ki evren böylesine sonsuz, toprak bu kadar zengin, yaratıcı, gökyüzü böylesine ışık kaynağı. İnsanı sevgi yarattı, onun içindir ki insan bu kadar yaratıcı, böylesine güzel, diyordu Dursun Dede.
Her doğan gün, her gece gökyüzüne yeniden döşenen yıldızlar savaştadır. Her sabah yeni çiçekler açıyor, dünkünden daha güzel, diyordu Dursun Dede, yeni bebeler doğuyor, her gün, her gün yeniden, eskisinden daha sağlıklı. Dünya her gün, her gün, her gün güneş doğarken deri değiştiriyor, yepyeni terütaze oluyor. İnsan, her insan, eğer insansa, her gün, her gün tanyerleri ışırken yeniden doğuyor. Toprağa düşen her tohum, toprağı yaran her filiz yenidir. Gökyüzü her ışıyışında yeniden kuruluyor, dünya yeniden kuruluyor her tan atışında, tohum yepyeni uçuyor, su yepyeni akıyor, ışık yepyeni akıyor. İnsan yüreği yepyeni yepyeni atıyor. Çiçek sevgiye duruyor, yürek sevgiye duruyor, şırlayıp gelen ışık sevgiye duruyor. Ölüm yok, diyordu Dursun Dede İnsana ölüm yok. İnsan muhabbete, insan sevgiye doğuyor. İnsan sevgiye doğmuyorsa insan olamazdı, o zaman ölürdü işte İnsan insana doğuyor.
Can bu kadar tatlı mı , bu kadar tatlı mı ki sürüngenler gibi kaçacak delik arıyorsun? Yüce dağ başında bir koca kartal, açmış kanadını dünyayı örter, Bazı yiğit vardır ölümden korkar, Ben korkmam ölümden er geç yolumdur. Ölümden öte köy yok . Can insanın onurundan daha değerli değildir
Can insanın onurundan daha önemli değildir.
Bazı yiğit vardır ölümden korkar, ben korkmam ölümden er geç yolumdur.
İnsan, bu dünyada yalnız ve yalnız kendine güvenmeli.
Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz,derdi
İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da, insan olmak zor..
Şimdi siz geldiniz, benim yirmi bir yıldır sakladığım komşuların emanetlerini elimden aldınız, bu emanetlerin bende olduğunu herkes biliyor, bunları benden sizin aldığını­zı millete nasıl söylerim de, onları nasıl inandırırım. Benim derdim bu.
Söylersin.
İnanmazlar.
Evini bastık işte.
Kim gördü?
Seni öldürelim mi? diye sordu Ferhat Hoca.

İnsanlığım lekeleneceğine beni öldürün. İnsanların insan­lara güveni kalmayacağına, bu dünyada güvenilir bir insanın bile olmayacağına insanların inanması, insanlığın ölümü de­mektir. Ben buna sebep olacaksam, ölmem daha iyidir.

En çok korkan, korkunun son sınırına varana dek korkan, korkudan başka hiçbir şeyi kalmamış insan en yürekli insandır.
Yüce dağ başında bir koca kartal, açmış kanadını dünyayı örter. Bazı yiğit vardır ölümden korkar. Ben korkmam ölümden er geç yolumdur.
Ağalar biter de İnce Memedler bitmez.
En çok korkan, korkunun son sınırına varana dek korkan, korkudan başka hiçbir şeysi kalmamış insan en yürekli insandır
Zor dedi gülerek dursun dede . İnsan olmak çok zor sultanım . Dünyada çok şey kolay da , insan olmak çok zor .
Bu dünyada bin kez ölünmeden bir kez dirilmenin mümkünü yoktu.
İnsanlara umut vermek iyidir de, o umudun altından kalkamamak kötüdür. Umudun ölmesi, insanın ölmesinden daha beterdir . İnsan ölür, ölüm haktır. En kötüsü, beteri, dayanılmazı umudun ölmesidir
İnsan çok güzel bir yaratıktır Ağam , ağlayan , gülen , seven , hele de seven
Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa bir daha bitiştirmek zordur.
El elden üstündür arşa kadar.
Aslını yitiren haramzadedir.
İnsan çok güzel bir yaratıktır Ağam , ağlayan , gülen , seven , hele de seven
İnsanlığım lekeleneceğine beni öldürün. İnsanların insanlara güveni kalmayacağına, bu dünyada güvenilir bir insanın bile olmayacağına insanların inanması, insanlığın ölümü demektir. Ben buna sebep olacaksam, ölmem daha iyidir.
Zulüm edenler, insanları aşağılayanlar, kanlılar, hak yiyenler, sömürenler, çalışmamışlar, hazır yiyiciler buraya gelemezler, gelseler de bu mavinin içine giremezler, girseler de öylesine sevinemezler, yürekleri bir sevincin sıcaklığında, esrikliğinde, kendinden geçmişliğinde pır pır edemez.
Dünyayı Tanrı 7 günde yaratmadı bir göz açıp kapayıncaya kadar ki sürede yarattı
İnsan hangi insan olursa olsun, yaşamı değişir, günü sevinç içinde başlar, sevinç içinde sürer giderse güzelleşir
İnsanlara umut vermek iyidir de, umudun altından kalkamamak kötüdür. Umudun ölmesi, insanın ölmesinden daha beterdir Alim. İnsan ölür, ölüm haktır. En kötüsü, beteri, dayanılmazı umudun ölmesidir, sen bizim umudumuzu neden öldürdün Alim?
İnsan korktuğu için öldürür, kendini de başkalarını da. En çok korkan, korkunun son sınırına varana dek korkan,korkudan başka hiçbir şeysi kalmamış insan en yürekli insandır.
Zor dedi gülerek Dursun Dede. İnsan olmak çok zor. Dünyada çok şey kolay da insan olmak çok zor.
Yemen’den öte bir yerde Düldül hala savaştadır. Ali daha savaştadır. Kafdağının arkasında Köroğlu’nun Kıratı dostluk için, yiğitlik, doğruluk için, zulme karşı, bilcümle kötülüklere karşı savaştadır. Alagözlü Pir Sultan, yedi derya ötesinde zulme karşı savaştadır. Cümle Kırklar, pirler, iyi kimseler zulme karşı savaştadır. Dünya kurulduğundan bu yana, güzel dünya savaştadır kötü dünyaya karşı, çirkin dünyaya karşı.

Her gün başka bir gün doğuyor. Her gün yeni yıldızlar döşeniyor gökyüzüne. Her doğan gün, her gece gökyüzüne yeniden döşenen yıldızlar savaştadır. Her sabah yeni çiçekler açıyor, dünkünden daha güzel. Yeni bebekler doğuyor her gün, her gün yeniden, eskisinden daha sağlıklı. Dünya her gün, her gün, her güneş doğarken deri değiştiriyor, yepyeni terütaze oluyor. İnsan, her insan, eğer insansa, her gün, her gün tanyerleri ışırken yeniden doğuyor. Toprağa düşen her tohum, toprağı yaran her filiz yenidir. Gökyüzü her ışıyışında yeniden kuruluyor, dünya yeniden kuruluyor her tan atışında, tohum yepyeni açıyor, su yepyeni akıyor, ışık yepyeni akıyor. İnsan yüreği yepyeni atıyor.

Çiçek sevgiye duruyor, yürek sevgiye duruyor, şırlayıp gelen ışık sevgiye doğuyor. Ölüm yok! İnsana ölüm yok. İnsan muhabbete, insan sevgiye doğuyor. İnsan sevgiye doğmuyorsa insan olamazdı, o zaman ölürdü işte İnsan insana doğuyor.

Dursun Dede sazını göğsüne çekmiş, gözlerini kapamış söylüyor, uğunuyordu. Yüzünde tatlılık, sevgi, yumuşaklık, Cennetin ortasında oturur gibi, bir tadın, bir inancın rahatlığında.

Dünyayı Tanrı yedi günde yaratmadı, bir göz açıp kapayıncaya kadarki sürede yarattı. O çakan sevgidir işte. Evreni sevgi yarattı, toprağı, gökyüzünü sevgi yarattı. Onun içindir ki evren böylesine sonsuz, toprak bu kadar zengin, yaratıcı, gökyüzü böylesine ışık kaynağı. İnsanı sevgi yarattı, onun içindir ki insan bu kadar yaratıcı, böylesine güzel diyordu Dursun Dede.

İnsan güzel olacak diyordu Dursun Dede. İnsan her gün biraz daha sevgi dolu, biraz daha mutlu, biraz daha zulme karşı, kötülüklere karşı bilenerek doğacak, çünkü onu sevgi yarattı.

Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman çelebi derler.
eeeeeey, insanoğlu başkaldır, diye bağırıyordu, korkma, içindeki o yüz bin yıllık ağının, korkunun üstüne yürü, ona başkaldır. Önce içindeki, yüreğindeki zinciri kopar, başkaldır. Sonra dünyanın bütün zincirlerini kır, tekmil kötülüklere başkaldır, iyilik getir. Getirdiğin iyilikler de, belki bir gün insanlar için kötülük olur, kendi iyiliğine de başkaldır.
İnsanlar böyle uyudukça, insanlar böyle zulüm altında inlemeyi kabul ettikçe insanlığın bir sinekten ne farkı olur, insanlar, eğer en küçük bir haksızlığa, bir zulme başkaldırmayı akıl etmezlerse, insanlık bundan böyle daha da beter hale düşecektir..
Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa bir daha bitiştirmek zordur.
En çok zulüm görenden korkacaksın. Fırsatını bulursa bin misli zulmeder…
Ey ahmak insanoğlu, bak o kadar kurşun sıktın, ne oldu kurşunların?
Deniz adamı ilk görüşte çok korkutur. Gündüz olsun, gece olsun insan denizi ilk olaraktan görünce yüreğine bir korku, bir yalnızlık, çaresizlik, yabancılık, kimsesizlik çöker
Ulan bir elime geçse İnce Memed, ulan o bacaksız İnce Memedi bacaklarından tutar, şöyle cart, diye ikiye ayırırdım.
İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da, insan olmak zor.
Ben Sultanoğluna kızmıyorum. Sultanoğlu Sultanoğludur. Ne ise odur. Zalimdir, delidir, kan içicidir. Ben onun, bu beda­vaya üren köpeklerine, canlarını Sarı Sultanoğlunun sarı altın­ları uğruna kurban adayanlara kızıyorum. Dünyamızı berbat edenler Sarı Sultanoğullarından daha çok bunlar. Karşıma şu anda Sarı Sultanoğlu çıksa belki vurmam. Ama bu kapı köpek­lerine, köpekten çok köpeklere acımak yok.
Umudun ölmesi, insanın ölmesinden daha beterdir.
Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa bir daha birleştirmek zordur.
Aslını yitiren haramzadedir.
Balta sapını kesmez derler ya yalandır. Bütün ağaçları kesen baltanın sapı da ağaçtandır.
Kim bilir Allah indinde kim kimdir. Ben dünya malı için Allah’ın binasını yıkamam. İnsan çok güzel bir yaratıktır Ağam, ağlayan, gülen, seven, hele de seven
Koyun, koyun, ne koyun millet bu millet iki gözüm sultanım
İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da, insan olmak zor.
İnsana güvenmeyen, her insanda bir kötülük gören, insanı insan saymayan insan değil piçtir yavrum
Böyle bir dünya da bin kez ölmeden bir kez dirilemezsin.
Şu dünya üstüne, şu insanlar üstüne hiç kimse bir şey bilmiyor. Şu dünyaya insanlar ahmak geliyor, kör gidiyorlar.
İnsanlara umut vermek iyidir de, o umudun altından kalkamamak kötüdür. Umudun ölmesi, insanın ölmesinden daha beterdir Alim. İnsan ölür, ölüm haktır. En kötüsü, beteri, dayanılınazı umudun ölmesidir, sen bizim umudumuzu neden öldürdün Alim?
Ama bir gün, mutlaka bir gün kalabalıklar yürüyecekler, Şakir Beyin konağına yürüdükleri gibi. O kadar çok, o kadar çok yürüyecekler ki onları durduracak güç bu dünyada bulunmayacak.
Ferhat Hocam, biz var ya
”Var, dedi Hoca.
Biz umut oluyoruz. O deli atın kişnemesi kayaları yerinden oynatıyor. Bin yıllık, bin bin yıllık kıpırdamaz kayaların yüreklerini hoplatıyor. Biz de öyle değil miyiz? Bir işe yarıyoruz Hocam.
Umudun ölmesi, insanın ölmesinden daha beterdir.
Ve boyun eğdiniz, ve boyun eğdiniz, ve boyun eğdiniz, boyun eğmeyenleri lanetlediniz, öldürdünüz,
kustunuz, ve boyun eğdiniz, boyun eğmeyi, yemek yemek, su içmek, sevişmek gibi bir yaşama biçimi
yaptınız. Ve de öldünüz. Ve de solucandan beter oldunuz. Daha da olacaksınız.

________________________________________________________

Korkma,
içindeki o yüz bin yıllık ağının, korkunun üstüne yürü, ona başkaldır. Önce içindeki, yüreğindeki zinciri
kopar, başkaldır. Sonra dünyanın bütün zincirlerini kır, tekmil kötülüklere başkaldır, iyilik getir. Getirdiğin
iyilikler de, belki bir gün insanlar için kötülük olur, kendi iyiliğine de başkaldır.

Yoksulluk başa bela. Yoksulluk bir ateşten gömlektir, onu giyen bilir.
Sinekler kadar çokturlar, sinekler gibi vefat ederler.
Bu dünya zulüm dünyası oldu. Biri yiyor, bini bakıyor.
Yenmişler, yeniyorlar, ama sonunda yenilecekler
Deniz de portakal çiçeği kokuyormuş. Bu çukurovada toprak bile portakal çiçeği kokarmış.
Yılanlar insanlar gibi değil, onlar dostluğu da, düşmanlığı da unutmazlar.
“…böyle bir dünyada bin kez ölmeden bir kez dirilemezsin.”
Susmak sövmektir. Hem de çok ağır bir hakarettir.
Koyun, koyun, ne koyun bu millet iki gözüm sultanım.
Işık fışkıran bir kaynaktan çıktık, bir ulu su olarak bulana bulana, çarpık çurpuk, yozlaşarak bugüne geldik.
Zor, insan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey olmak kolay da, insan olmak zor.
İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da,insan olmak zor.
İnsan olmak çok zor sultanım. Dünyada çok şey kolay da, insan olmak zor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir