İçeriğe geç

Her Yaşta Mükemmel Beyin Kitap Alıntıları – Daniel G. Amen

Daniel G. Amen kitaplarından Her Yaşta Mükemmel Beyin kitap alıntıları sizlerle…

Her Yaşta Mükemmel Beyin Kitap Alıntıları

Gevşemenin zevkleri, başka şeylerin peşine düşmek için zaman kazanma uğruna hızlandırılan bir yaşamın sunağına serilmiş tek şey değildir.
Pek çok insan doktor masrafını karşılamayacağını düşünerek korkar. Sanırım beyin sorunlarıyla yaşamanın maliyeti, çoğu zaman doktor masrafından daha yüksektir.
Doğruluk, dürüstlük, söylediğiniz kişi olmaktır. Bizler her gün dürüstlük seçenekleriyle yüz yüze geliriz.
Doğruyu söylediğimiz zaman dürüst bir insan oluruz ve başkaları bize inanır. Ama dürüstlük olmadığı zaman insanlar bize kuşkuyla bakar, güvenmez.
İnsanların çoğu kendi kusurlarını görmez. Bu nedenle başkalarıyla konuşup bilgi almak gerekebilir.
Değişme konusunda anlamlı bir şey yapmadıkları sürece insanların geçmişteki davranışları büyük olasılıkla şimdi de nasıl davranacaklarının göstergesidir.
Bazı insanların doğru davranmaları için korkutulmaları, daha çok endişe duymaları, kötülük yaparlarsa cezasını çekeceklerini bilmeleri gerekmektedir.
Çoğu insanın beyni yalan söylediği zaman gerçeği söylediği zamandan daha aktif olur. Yalan söylemek, doğruyu söylemekten çok daha fazla şey alıp götürür insandan.
Hayatta başarılı olmak için başkalarına ihtiyacımız vardır ve başkaları bizi güvenilir kişi olarak nitelerse bu yararımıza olur.
Tanıdığınız insanlar beyninize dürüst, yalancı, hayat kurtarıcı, güvenilir, çalışkan, tembel, yardımsever, ya da güvenilmez gibi isimlerle kazanılır.
Eğer bağırırsanız karşınızdakilerin sizi duyması daha zor olur.
İnsanlar yenilgiyi kabul edip durumu değiştiremeyeceklerini anladıklarında denemeyi bırakıp teslim olur, bir daha da denemezler.
Aşırı kontrol, bağlı olma ve endişe, ailelerimize zarar veren ve bireylerin bağımsız düşünmelerini ve yaratıcılıklarını engelleyen ortak dinamiklerdir.
Aşırı kontrol, bağımlılık, endişe ve stres de bağımsız düşünmeyi engeller.
Sorunlara çare bulma konusunda endişe ve korku o kadar artar ki ters düşmemek için uyum gösterirsiniz. Endişe yüzünden aklınızdakileri söyleyemez, istediğiniz gibi düşünemezsiniz bile.
Başka insanlarla işbirliği yapmak mutlu ediyor bizi. İşbirliği kendisini de destekliyor.
Kendi başımıza davranmaya, bağımsız olarak düşünmeye kalktığımız zaman, sevdiğimiz grup tarafından itilme ya da onların gözünde gülünç duruma düşme riski yaşarız.
Kırılan herşey sağlamından daha çok şey öğretir.Bu bilimsel bir deney veya herhangi bir kuram içinde geçerlidir.Mesela bir proton normalde bize sadece yükü ve kütlesi hakkında bilgi verir.Ama herhangi bir hızlandırıcıda çarpıştırılıp parçalara ayrılan bir proton ,bize bu yükü veya kütleyi nasıl kazandığı hakkında daha detaylı bilgi verir.Yada nöroloji için konuşucak olursak sağlam bir insan beyni bize içindeki hangi kısmın ne işe yaradığı konusunda pek az bilgi verir.Ama nezaman ki bu beynin bir kısmı hasar görür ve bu hasar sonucu kişi bazı duyuşsal yeteneklerini kaybeder.İşte o zaman beynin yapısına dair daha detaylı bilgiye sahip oluruz.Yada biyoloji içinde durum farklı değildir.Mesela tasarımlarında belli hatalara sahip canlılar görmemiz onların varoluşlarını oluşturan mekanizmalar hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmamıza yararlar.Aynısı bilimsel kuramlar içinde geçerlidir.Mesela eski insanlar ısıyı,maddenin hareketi olarak değilde maddeden dışarı çıkan birşey olarak düşünüyorlardı.Ve sonra birgün kalayı ısıttıklarında yanan kalay, metal kirecine dönüşüyordu.Ama ilginç bir şekilde yanmadan önceki halinden daha ağır oluyordu.Ve o dönemin bilim insanları bu nasıl olabilir diye düşündüler.Eğer ısı maddenin yanınca dışarıya attığı bir fazlalıksa o zaman bu maddenin yanınca daha hafif olması lazım.Yani bu tarz deneysel bir çatlak o dönemin bilim insanlarına sahip oldukları ısı kuramının yanlışlığı hakkında daha detaylı bilgi verdi.Sosyoloji içinde durum pek farklı değildir.Mesela bir sistemin kendi içindeki çatlakları o sistemin işleyişi hakkında daha detaylı bilgi verir.Aynı bunun gibi insan ilişkilerinde de durum benzerdir.Mesela nezaman ki bir ilişki bozulur ozaman insanlar sahip oldukları gerçek kişilikler hakkında daha detaylı bilgi verirler.Yada konuya dair son bir örnek verecek olursak: Psikolojideki anormal insanlar olmasaydı bugün normal insanın psikolojisinin işleyişi hakkında bukadar detaylı bilgiye sahip olmazdık.Yani demem o ki örnekleri çoğaltmak mümkündür ama bu konunun ana fikrinin önemini arttırmayacaktır.Bu yüzden yazının başında dediğim şeyi tekrarlamakta fayda var:Kırılan herşey sağlamından daha çok şey öğretir!
Korkunç şeyler yapan çocukları, gençleri ve yetişkinleri, beyinlerine hiç bakmadan kötü, berbat ya da insanlık dışı olarak nitelediğimizi düşünüyorum. Onları sadece suçluyor, mahkum ediyoruz. Beyinlerindeki mücadeleyi bilmeden insanları suçlamak çok kolaydır!
Özellikle işler yolunda gitmediği zaman sadece aynı fikirde görünmüş olmak için öyle davranmak zararlıdır ve çoğu zaman moral bozar.
On yaşındayken İstanbul’a ayak bastım. Ülkenin en büyük şehrindeyim ve danışacak, sığınacak kimsem yoktu. Başkasının kâbusu olur ama benim için ucu nereye gideceği bilinmeyen bir macera
Geleceği bilmek istiyorsan icat et, yarat onu… Geleneksel olmayan fikirler ve yeni stratejiler yirmi birinci yüzyılın iş planı olacak ve daha iyi önderlik, rekabet ve başarı yolları açacaktır.
İnsanlar hızlı nefes alırken damarlar kasılır, büzülür. Ona sadece ağır nefes almasını söyledim.
Sevdiğiniz şeye dikkat etmek, olmasını istediğiniz davranışı daha çok cesaretlendirir.
İyi ilişkiler kurmanın bir sırrı sevmediğinizden çok sevdiğinize dikkat etmek, onu önemsemektir.
Hayatın hemen her alanında başarı için açık iletişim kilit noktadır. Kişisel ilişkilerde ya da iş ilişkilerinde çoğu zaman umutlarımız ve beklentilerimiz olur ama bunları asla karşımızdakilere açık olarak ifade edemeyiz.
İlişkilerimizde çoğu zaman karşımızdakilere açıkça ifade edemediğimiz, ulaştıramadığımız beklentilerimiz, umutlarımız olur.
İnsanlar birbiriyle anlamlı bir şekilde bağlantı kurmadığı zaman kendi zihinleri ilişki kontrolünü ele alır ve birçok hayali sorun çıkar ortaya . Bu durumda evde, dostlar arasında ve iş hayatında da yaşanır.
Bugün ilişkilerinizi geliştirmek için neler yapabilirsiniz? Başkalarını suçlamaktan vazgeçer ve daha iyi ne yapabilirim sorusunu kendinize sorarak ilişkilerde daha kazançlı olabilirsiniz.
Bazen ne kadar iyi top sürersen sür, topu sadece kendinde tutmaktan zarar gelir.
İlişkilerde sorumluluk almak, kendinize sürekli bu ilişkileri iyileştirmek için ne yapabileceğimizi sormak demektir.
Hayatımda kötü şeyler oldu, bazılarında suçum var, bazılarında yok. Her durumda, bunlardan ders almam ve sonucu olan zorlukların ve kötü duyguların üstesinden gelmem için çare bulma konusunda sorumluluk yüklemem gerekiyor.
Bazen sorunlarınız için kendiniz o kadar çok suçlar, o kadar çok suçluluk hissedersiniz ki hayatınızı değiştirme gücünüz kalmaz.
Diğerlerinin masum bir kurbanı olarak kaldığın sürece kendine yardım etmek için hiçbir şey yapamazsın.
Başkalarını suçlamak, geçici bir süre için kendimizi suçlu ya da sorumlu hissetmekten kurtarır. Ama aynı zamanda hayatınızın kontrol dışı kaldığı, sizin için başkalarının karar vereceği fikrini güçlendirir.
Beyinler birbirlerini besler, etkiler, uyarır, sinirlendirir, sakinleştirir ve teşvik ederler.
Başarılı olmak için sosyal toplumlarınıza cesaret veren davranışları alıp yürütmek mükemmel bir zihin için gereklidir.
Başka insanlarla nasıl geçindiğiniz beyninize iyi de gelebilir kötü de.
Duygusal bağlantıları arttırmak, esnekliğin artmasına, endişe ve depresyonun iyileşmesine de yardımcı olabilir.
Gülmek, bağışıklık sistemine baskı yapan, tansiyonu yükselten ve damar tıkanıklıklarına neden olan trombositleri artıran tehlikeli stres hormonlarının akışını azaltır.
Pozitif duyguların ve özellikle de gülmenin, strese karşı ve esneklik konusunu da ilgilendiren bir etkisi olduğundan söz eden bilimsel yazılarda bir artış vardır.
Sağlıklı çocuklar yetiştirmek ve sağlıklı ebeveynler olmak için onlara hatalarından ders almayı öğretmek ve sorun çözmeye alıştırmak önemlidir.
İnsanlar hata yaptıkları zaman olumlu bir ortamda bundan ders alacaklarını öğrenir, bunu duyarlarsa rahatlar ve çok daha üretken olurlar.
Çalışan insan kendisine kızılıp bağırılacağını, küçük düşürüleceğini düşündüğü zaman bunun korkusuyla iyi çalışamaz, verimli olamaz.
İnsanları gerileten şey başarısızlık değil başarısızlık karşısındaki davranışları, ondan korkmasıdır.
Hataları, başarısızlıkları, kayıp ve mücadeleleri onu en büyük başarı için hazırladılar.
Başarısızlık ölümcül değildir. Öğrenmenin, büyüyüp gelişmenin bir parçasıdır.
Korkularınızla yüzleştiğiniz zaman korkuyu kontrol etmesi için büyük olasılıkla beyni yeniden donatıyor olursunuz.
Korkunun içinize yerleşmesi, beyninizde kök salması, daha sonra sizi kontrol edeceği anlamına gelir.
Psikolojik anlamda esnek olmak için kafanızdaki geçmiş ya da şimdiki zaman travmaları dolabını temizlemeniz gerekir. Böylece onlar artık sizin şimdiki ya da gelecek zaman davranışlarınızı kontrol edemezler.
Özellikle stresli zamanlarda ihtiyacımız olduğu zaman mutlu olabilmek, zevk duyabilmek için teknolojinin bizi uyuşturmaması konusunda dikkatli olmamız gerekir.
Beynin bölgelerini sağlıklı tutabilmek için düzenli olarak anlamlı ve haz veren işlerle uğraşmak önemlidir. Sevdiğiniz işleri yapın ve sevdiklerinizle eğlenmeye zaman ayırın.
Beyindeki haz ve neşe merkezleri sağlıklıysa ve sorun sırasında mutluluk ve neşe üretebilirlerse başınız derde girdiğinde kendinizi toparlamanız daha kolay olacaktır.
Suçlu aramak için daha fazla enerji harcamayı reddedin. Sorunu çözme yolunda cevap bulmak için kendinize ve diğerlerine bakın.
Hayatınızın kontrolünü elinizde tutuğunuz konusundaki inancınız arttıkça başkasının hayatını kontrol edemeyeceğinizi de daha çok anlamaya başlarsınız.
İnsan kendi sorumluluğunu ve sadece kendi gücüyle hayatına anlam kazandırabileceği gerçeğini kabul etmelidir.
Kendimiz hakkında neler hissedeceğimize karar veren, başlangıçtaki elimiz değil hayatta elimize geçen kartlarla ne yapacağımızdır.
Hatalarınız ve hayal kırıklıklarınız için başkalarını suçlamaktan vazgeçecek ve olmak istediğiniz kişi olabilmek içi, kendinizi değiştirme çalışmasına başlayacaksınız.
Başarınız sizinle başlar ve biter. Onu istersiniz. Tanımlar ve peşinden gidersiniz. Başarırı ya da başaramazsınız.
Bir şeyi bilmiyorsanız bunu kabul edin ve cevabını bulun.
Doğru cevaplar almak için atılacak en önemli adım, doğru soruları sormaktır. Bunu yapmak merak belirtisidir ve öğrenme konusunda arzulu olduğunuzu gösterir.
Çoğumuz zorluğun ne olduğunu bilirsek onu daha kolay çözeriz.
Stresin fazlası elbette bir sorun, ama çok azı da ileride sorunları yönetme ustalığınızı engelliyor, bu yetenekten yoksun kalıyorsunuz.
Kişisel olarak ters bir insandan bir şey isteyeceğiniz zaman yapılacak en iyi şey, o istediğinizi onun fikriymiş gibi göstermektir.
Ters psikoloji uygulamasında insan, temel olarak istediğinin tersini ister. Doğal olarak itiraz edecek iki yaşındaki bir çocuktan bir öpücük almak istediğinizde,” Öpücük istemiyorum.” dersiniz.
Kafanızdaki düşüncelerin durmadan tekrarlanmasına izin verirseniz onlar gittikçe artar, güçlenir ve sizi iyice kontrol altına alırlar. Eğer zihninizi başka şeylerle meşgul eder ya da onları bloke ederseniz zamanla üzerinizdeki güçlerini yitirir ve azalırlar.
Bir noktaya takıldığınız zaman dikkat edin, başka şeyler düşünün ve soruna daha sonra dönün.
Canınız sıkıldığı ve kafanızdaki düşünceleri atamadığınız zaman yapılacak en güzel şeylerden biri koşmak, uzun yürüyüşler yapmak ya da tenis oynamaktır.
Bir pozisyonda takılıp kalırsanız hayatınızda ileriye gidemiyorsunuz demektir. İş ve aile hayatında ya da kişisel olarak başarılı olmak için değişim, esneklik ve geçiş yeteneğine sahip olmak gerekir.
Geçmişe takılı kalmak: kıskanmak, kin tutmak, affetmemek, duygusal acı ve pişmanlıklara takılmak, çözülmemiş keder ya da travma olması, sürekli olarak geçmiş davranışları yargılayarak özsaygı düşürmek. İş hayatında, modası geçmiş ve zararlı olsa bile, işleri eskisi gibi yürütmeye devam etmek.
Beyniniz bir şeylere takılı kaldığı zaman çok enerji harcarsınız ve hayatta gelişme gösteremezsiniz.
Geleceğin dünyasında başarılı olabilmek için zihinsel olarak esnek olmak ve gereksinimlere göre değişmek yaşamsal öneme sahiptir.
Kendinize doğruyu söylediğiniz zaman beyniniz daha iyi çalışır, kendinizi daha iyi hisseder ve hareket edersiniz.
Beyincik aktivitesinde azalma olunca insanların hareketleri hantallaşır ve sorun çözme yetenekleri zayıflar. Bilgileri daha yavaş algılarlar ve kafaları daha kolay karışır.
Beyincik, bilgisayar hızı gibi işlem hızı, düşünmeme koordinasyonu ya da yeni bilgileri ne kadar hızlı tamamlayabildiğimiz gibi konularla da ilgili olabilir.
İçimizdeki seslerin yaptıklarımızla ilgili sağladıkları açıklamalar başarı şansımızı ya artırır ya da sabote eder. İçinizdeki sesleri sizin çıkarlarınız doğrultusunda çıkmaları için eğitin.
Düşüncelerinizi sorgulamak, hayatınızın gerçeğine doğrudan pervasızca bakmayı sağlar ki bu her zaman iyidir, çünkü gerçek size özgürlük sağlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir