Hazır Cevaplar-3 Kitap Alıntıları – Cüneyd Suavi

Fudayl bin İyaz, kendisine:
Falanca senin haysiyetine oynuyor," denildiği zaman:
"Vallahi ben, bunu sana emreden şeytana kızıyorum," der ve sonra ilave edermiş:

-"Allahım, eğer o kulun doğru söylüyorsa, beni affet; yalan söylüyorsa onu affet."

Yahya Kemal’e, Ankara’nın en çok hangi tarafını seviyorsunuz?" diye sorduklarında, şu cevabı vermiş:

"İstanbul’a dönüşünü!.."

Yahudinin biri imtihan etmek gayesiyle Efendimizin (Sav) yanına gelmiş ve elindeki yiyeceği göstererek:
-Ey İslam Peygamberi," diye sormuştu. "Bu benim rızkım mıdır?"
Yahudi, &‘evet’ cevabını alsa, elindekini yemeyerek atacak; &‘hayır’ cevabında ise onu yiyerek sözde akılılık etmiş olacaktı. Yahudinin bu düşünce ile sorduğu soruya, Peygamber Efendimiz hiç tereddüt etmeden cevap verdi:

– "Yersen, rızkındır!.."

Necip Fazıl Kısakürek vapurla Karaköy’e geçerken, yanına biri yaklaşıp:
Üstat!" diye sormuş. "Peygamberlere ne gerek var, biz kendimiz yolumuzu bulabilirdik."

Necip Fazıl, okuduğu kitaptan başını kaldırmadan cevabını vermiş:
"Ne diye vapura bindin ki?! Yüzerek geçsene karşı kıyıya."

Bir kadın, Hz.Peygamberin (Sav) yanına gelerek:
Ya Resulullah!" demiş. "Benim üç çocuğum da vefat etti. Dua edin de Cennet’e gireyim."
Peygamber Efendimizin ona cevabı şöyle olmuş:
"Sen zaten, Cennetteki yerini buradayken hazırlamışsın."

Hz.Peygamberin (sa) amcası olan Hz.Abbas’a sordular:
Sen mi büyüksün yoksa Hz.Peygamber mi?"
Hz.Abbas’ın cevabı şöyle oldu:

"Ben önce doğdum; ama O (sav) benden büyüktür."

Ercüment Ekrem Talu, ada vapurunda yolculuk ederken, ailece görüştükleri güzel bir hanıma rastlayınca ona sormuş:
-Nasılsınız? Ne var ne yok.
İyilik, güzellik," demiş kadın. Peki siz nasılsınız?
Ekrem Talu boynunu büküp şu cevabı vermiş:
"Bizde iyilik, sadece iyilik…"

Yahudinin biri imtihan etmek gayesiyle Efendimizin (Sav) yanına gelmiş ve elindeki yiyeceği göstererek:
-Ey İslam Peygamberi," diye sormuştu. "Bu benim rızkım mıdır?"
Yahudi, &‘evet’ cevabını alsa, elindekini yemeyerek atacak; &‘hayır’ cevabında ise onu yiyerek sözde akılılık etmiş olacaktı. Yahudinin bu düşünce ile sorduğu soruya, Peygamber Efendimiz hiç tereddüt etmeden cevap verdi:

– "Yersen, rızkındır!.."