İçeriğe geç

Günler Akıp Giderken Kitap Alıntıları – İpek Ongun

İpek Ongun kitaplarından Günler Akıp Giderken kitap alıntıları sizlerle…

Günler Akıp Giderken Kitap Alıntıları

İnsan ilişkileri nasıl da karmaşık.
Birbirini çok da fazla sevmeyenler bir arada olurken, gerçekten sevenler bir arada olamayabiliyorlar.
İnsanoğlu ne karmaşık bir mahluk.
Bir yanımız tek ve özgür olmak öbür yanımızsa insanlarla birlikte, toplumun içinde olmak istiyor. Gel de buna, ne yaman çelişki, deme
Bir kadının başına gelebilecek en incitici olaydı, aldatılmak.
Güzel anlarınızı başka sıkıntı ya da üzüntülere kurban etmeyin, tadını çıkarmaya bakın
Hayat sadece akılla yürümüyor.
Duygularda var işin içinde.
Aklıyla onu bağışlarken
Duygularıyla, yüreğiyle affedemiyor.
Seni kaybedip yeniden bulmuş gibiyim.
Huzur henüz benim için çoook uzaklarda
Acılar büyük olunca, çok derinlerdedir. Kolay kolay dile getirilmezler.
Ayrıca, hayat devam ediyor. Parçaları toplayıp yola devam etmek gerek.
Ben diyorum ki, gururunu mesele yapma. Sevgin, mutluluğun söz konusu olduğunda hiçbir şeyin önemi yok. Sevgiyi, hayatındaki sevgiyi, her şeyin önüne koyacaksın. Koymalısın
Hayatta her zaman güçlü olmak ve ne kadar zor gelirse gelsin, yapılması gerekeni yapmak gerek.
Biliyor musun sevgili defter, insanın en acımasız eleştirmeni kendisi.
Keşke siyah yerine beyaz giyseydim
Keşke sunumu şu cümlelerle bitirseydim
Keşke susacağıma güzel bir cevap verseydim gibi bu liste uzar gider.
İşte o nedenle sen kendini ve yaptığın işi beğendiysen, o iş kesin iyi olmuştur. Dört dörtlüktür.
Bazı insanlar hep kendilerinde olmayana imrenirler; kendi ellerindeki nimetleri görmezler de, başkasındakini ister, kıskanırlar. Ama, dikkatini çekerim, bunu zayıf kişilerde görürsün, özgüveni olmayanlar böyle davranırlar.
Kendine güvenen, bir biçimde hayattan beklediklerini elde ederek doymuş kişilerde böyle davranışlar görmezsin. Tersine, onlar çok alçak gönüllüdürler, sevecen ve naziktirler.
Ama hayat insana çok şeyler öğretiyor, hem de başına vura vura. O zaman olaylara çok başka açılardan bakıyor ve hatalarını görüyorsun. Kusurlarını farkına varıyor, kendini bambaşka bir aynada izliyorsun. Ve bu ben miymişim Tanrım, ne kötü, ne korkunç deyip kendinden utanıyorsun.
Hayat bazen insana ne ilginç oyunlar oynuyor.
Sevinçli olayları yazmak insanı ne kadar da mutlu ediyor. Gülümsüyorsun.
Gülümsüyor ve yaşamın güzelliklerine olan inancını tazeliyorsun adeta.
Birini yolcu etmek, ne olursa olsun, hüzünlü oluyor
Biliyor musun sevgili defter, insanın en acımasız eleştirmeni kendisi.
Keşke siyah yerine beyaz giyseydim
Keşke sunumu şu cümlelerle bitirseydim
Keşke susacağıma güzel bir cevap verseydim gibi bu liste uzar gider.
İşte o nedenle sen kendini ve yaptığın işi beğendiysen, o iş kesin iyi olmuştur. Dört dörtlüktür.
Bazı insanlar hep kendilerinde olmayana imrenirler; kendi ellerindeki nimetleri görmezler de, başkasındakini ister, kıskanırlar. Ama, dikkatini çekerim, bunu zayıf kişilerde görürsün, özgüveni olmayanlar böyle davranırlar.
Kendine güvenen, bir biçimde hayattan beklediklerini elde ederek doymuş kişilerde böyle davranışlar görmezsin. Tersine, onlar çok alçak gönüllüdürler, sevecen ve naziktirler.
Ve uyanıyor insan.
Gerçekle yüz yüze geliyorsun.
Zamanın sessizce, yavaş yavaş, sezdirmeden geçtiğinin farkına varıyorsun.
Çocukluğumdan beri okunmamış gıcır gıcır kitaplara ve kâğıt kokusuna bayılırım.
Ba-yı-lı-rım!
Biliyor musun, bulutsuz gökyüzünün ne kadar da eksik bir görünümü var. Bulutlar gökyüzüne anlam katıyor sanki
Bir kadının başına gelebilecek en incitici olaydı, aldatılmak
Zaman uçuyor azizim, uçuyor ve biz yetişemiyoruz.
Bir insana iyilik yapmak
Bir insanı sevindirmek
Nasıl da mutluluk veren bir duygu.
Bazıları el ele verir, tüm güçlükleri birlikte aşarlar ve bu sevgi öyle büyür, onları birbirine öylesine bağlar ki, bir ömür boyu aşık kalırlar.
Bazıları da bu yükü taşıyamaz ve birbirlerini tüketirler.
Güzel anılarınızı başka sıkıntı ya da üzüntülere kurban etmeyin, tadını çıkarmaya bakın.
Beni seviyor musun diye sordum ona. Zorla değil ya, bunu onun ağzından duymak ihtiyacındaydım.
Çok sevdim, sanırım o da beni. Ama işte demek ki sadece sevmek yeterli değilmiş, hayata bakışın da , en azından bir diğerine yakın olması gerekiyormuş.
Acele karar vermeyin!
Hayatın küçük bir parçasına bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının.
Karar aklın durması halidir.
Karar verdiniz mi akıl düşünmeyi, dolayısıyla gelişmeyi durdurur.
Oysa bir yol biterken yenisi başlar.
Bir kapı kapanırken yenisi açılır.
Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta durduğunu görürsünüz.
İnsan gerçekten içinde bulunduğu durum hakkında acele karar vermemeli.
Belki o olumsuz olay, hayata hiç ummadığımız bir pencere açacak, öyle değil mi
Bir kapı kapanırken, başka bir kapı açılacak
Acele karar vermeyin!
Hayatın küçük bir parçasına bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının.
Karar, aklın durması halidir.
Karar verdiniz mi akıl düşünmeyi, dolayısıyla gelişmeyi durdurur.
Oysa, bir yol biterken yenisi başlar.
Bir kapı kapanırken yenisi açılır.
Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta durduğunu görürsünüz.
Çünkü sözler teselli amaçlı olabilir ama gözler istese de yalan söyleyemez.
Birini yolcu etmek, ne olursa olsun, hüzünlü oluyor
Bu da hayatın başka bir yüzü
Sabah dedemle geçmişi ve bambaşka düşünceleri yaşamış, öğleden sonraysa arkadaşlarla gelecek üstüne, bizden sonraki kuşak üstüne, çocuklarımız üstüne eğlenceli konuşmalar yapmış, gülmüş eğlenmiştik.
Ölüm ve doğum
Geçmiş ve gelecek
Tıpkı kar taneleri ve baharlar gibi
Hayatımızı oluşturan değişik renkler
İnsanın ailesinin olması ne güzel.
Mutluluklar çoğalıyor.
Dertlerse paylaşılarak azalıyor.
Ben diyorum ki, gururunu mesele yapma. Sevgin, mutluluğun söz konusu olduğunda hiçbir şeyin önemi yok.
Sevgiyi, hayatındaki sevgiyi, her şeyin önüne koyacaksın. Koymalısın
Her şey gelip geçiyor.
Bize kalansa hayatımızdaki sevgiler oluyor.
Sevmek, sevilmek
Sevenlerimiz, sevdiklerimiz
İşte hepsi bu
Hayatta her zaman güçlü olmak ve ne kadar zor gelirse gelsin, yapılması gerekeni yapmak gerek.
Biliyor musun sevgili defter, insanın en acımasız eleştirmeni kendisi.
Keşke siyah yerine beyaz giyseydim
Keşke sunumu şu cümlelerle bitirseydim
Keşke susacağıma güzel bir cevap verseydim gibi bu liste uzar gider.
İşte o nedenle sen kendini ve yaptığın işi beğendiysen, o iş kesin iyi olmuştur. Dört dörtlüktür.
Bak anne, sadece yerler değil, raflar da ahşap. Ahşabın sıcaklığı da hiçbir şeyde yok.
Kitaba da bir yakışıyor ki
Kitapseverler için imza günleri unutulmaz şölenlere dönüşebiliyor.
Ve uyanıyor insan.
Gerçekle yüz yüze geliyorsun.
Zamanın sessizce, yavaş yavaş, sezdirmeden geçtiğinin farkına varıyorsun.
Ve o öğrencilik yıllarının asla geri gelmeyeceği gerçeğini görüyorsun.
Hevesle diplomaya doğru verilen savaşımı, kepleri havaya fırlatma coşkusunu artık hiç ama hiç yaşayamayacağını kavrıyorsun.
İlk aşkların, ilk aşk acılarının, ilk aşkın heyecanlarının da artık geri gelmeyeceğini biliyorsun.
O bir dönemdi ve artık bitti, diyorsun. Bitti!
İşte bunun farkındalığı müthiş bir şey.
Yıllar geçiyor ve sen o akışı durduramıyorsun
İki günlüğüne de olsa, lise yıllarına, o günlerimize dönmüştük.
Artık geri gelmeyecek o yıllara
İşte bunun farkına varmak insana hüzün veriyor
İnsan ilişkileri nasıl da karmaşık. Birbirini çok da fazla sevmeyenler bir arada otururken, gerçekten sevenler bir arada olamayabiliyorlar.
Dün eve dönerken yolumun üstündeki kitapçıya uğrayıp yeni kitaplar aldım.
Tahsin Yücel’in Gökdelen ve Golyan Devrimi ile Zülfü Livaneli’nin Mutluluk ve Sevdalım Hayat adlı eserleri.
Şimdi yatmadan hepsini şöyle bir karıştıracağım. Çocukluğumdan beri okunmamış gıcır gıcır kitaplara ve kâğıt kokusuna bayılırım.
Ba-yı-lı-rım!
Bir insana iyilik yapmak
Bir insanı sevindirmek
Nasıl da mutluluk veren bir duygu.
Bir yandan uzun bir zaman dilimini yaşamışlık, öte yandan aynı zaman diliminin uçup gittiği duygusu içinde olmak ne ilginç bir çelişki
Biliyor musun, bulutsuz gökyüzünün ne kadar da eksik bir görünümü var. Bulutlar gökyüzüne anlam katıyor sanki
İnsanoğlu ne karmaşık bir mahlûk.
Bir yanımız tek ve özgür olmak öbür yanımızsa insanlarla birlikte toplumun içinde olmak istiyor. Gel de buna,ne yaman çelişki,deme
Zaman uçuyor azizim, uçuyor ve biz yetişemiyoruz.
Bir insana iyilik yapmak
Bir insanı sevindirmek
Nasıl da mutluluk veren bir duygu.
İnsanın en acımasız eleştirmeni kendisi.
Acılar büyük olunca çok derinlerdedir. Kolay kolay dile getirilmezler.
Öğrendiğin dersi zihninin gerisine yaz ama kötü duyguların seni esir almasına izin verme.
Hayat devam ediyor. Parçaları toplayıp yola devam etmek gerek.
İnsan ilişkileri nasıl da karmaşık. Birbirini çok da fazla sevmeyenler bir arada olurken, gerçekten sevenler bir arada olamayabiliyorlar.
Hayat bazen insana ne ilginç oyunlar oynuyor.
Güzel anılarınızı başka sıkıntı ya da üzüntülere kurban etmeyin, tadını çıkarmaya bakın, derdi bize.
Yaptıklarını anlayıp pişman olmuş birine yardım eli uzatmayı görev bilirim.
Kendisini böylesine eleştiren birine bir de ben vuramazdım.
Beni seviyor musun diye sordum ona. Zorla değil ya, bunu onun ağzından duymak ihtiyacındaydım.
Çok sevdim, sanırım o da beni. Ama işte demek ki sadece sevmek yeterli değilmiş, hayata bakışın da , en azından bir diğerine yakın olması gerekiyormuş.
İnsan ilişkileri nasıl da karmaşık.
Birbirini çok da fazla sevmeyenler bir arada olurken, gerçekten sevenler bir arada olamayabiliyorlar.
Ama, dedi Dilek, tıpkı hastalığın ne olduğunu söyleyebilmek gibi; ben alkoliğim, ben kanserim, diyebilmek gibi, acınla da yüzleşir, adını koyarsan, o yükü daha kolay taşırsın.
Güzel anılarınızı başka sıkıntı ya da üzüntülere kurban etmeyin, tadını çıkarmaya bakın, derdi bize.
Zaman uçuyor azizim, uçuyor ve biz yetişemiyoruz
İnsanoğlu ne karmaşık bir mahlûk
Bir yanımız tek ve özgür olmak öbür yanımızsa insanlarla birlikte, toplumun içinde olmak istiyor. Gel de buna ne yaman çelişki deme
Hayatta her zaman güçlü olmak ve ne kadar zor gelirse gelsin, yapılması gerekeni yapmak gerek.
Acılar büyük olunca, yaralar çok derinlerdedir. Kolay kolay dile getirilmezler.
Hayat devam ediyor. Parçaları toplayıp yola devam etmek gerek.
Öğrendiğin dersi zihninin gerisine yaz ama kötü duyguların seni esir almasına izin verme.
Hayatta en önemli şey, sevgidir. Ve sevdiğindir.
Hayatta her zaman güçlü olmak ve ne kadar zor gelirse gelsin, yapılması gerekeni yapmak gerek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir