Timuçin Mert kitaplarından Gri Kardinal kitap alıntıları sizlerle…
Gri Kardinal Kitap Alıntıları
&“&”
1912 senesinde batan dev Titanik gemisi buzdağına (aysberg) çarparak değil, kazan dairesindeki korkunç bir patlama sonucu batmıştır. Titanik hakkında filim yapan ünlü prodüktörler özel bir denizaltıyla geminin kalıntılarına inip ilk defa çekilecek gerçek su altı görüntüleri ile filimlerine ayrı bir tat katmak istemişlerdi. Denizaltı Atlantik Okyanusu’nun dibindeki batığa indi. Ardından ilk görüntüler gelmeye başladığında herkes şok olmuştu. Çünkü geminin kazan dairesinin olduğu bölümde içten kaynaklanan dev bir patlamanın yol açtığı kocaman bir delik vardı. Buzdağı çarptı denilen yer ise pürüssüzdü. Aslında şaşılacak bir şey yoktu. Olayın bir sabotaj olduğunu hem İngiliz hem Alman gizli servisleri gayet net bir şekilde biliyordu. O senelerde Birinci Dünya Savaşı’nın ayak sesleri duyulmaya başlamıştı. Hatta gizliden gizliye bir savaş başlamıştı bile. İngiltere ve Almanya gizli servisleri bir savaşın kaçınılmaz olduğunu görerek birbirlerinin ekonomilerini daha o günlerden yıpratmaya başlamışlardı.
Hollywood, MI 6 binasının bombalanması nasıl bildiyse işin tuhafı Marmara depremini de bilmişti. Marmara Bölgesi’ni yerle bir eden depremi konu alan film, faciadan 3 yıl önce 1996 yılında çekilmişti. Mel Gibson Julia Roberts’in rol aldığı Hollywood yapımı filmin adı Komplo Teorisi" idi.
Putin’in gerçek hikayesini anlatabilecek en önemli kişi ise kuşkusuz annesi olmalıydı. Vera Putina olduğunu söyleyen bu yaşlı kadın, Putin’e çocukluğunda Vova" lakabı takıldığını söylüyor ve şunları anlatıyor. Ben Ural asıllıyım orada meslek lisesini bitirdim. öğrenim esnasında bir gençle tanıştım ondan Vova’yı doğurdum. Yaşlı kadınla söyleşi yapan gazeteci babası hakkında daha fazla bilgi isteyince; Vera sinirlendi ses sonu bir hayli yükselerek devam etti. Onu hatırlamak bile istemiyorum beni aldattı. Onun evli olduğunu öğrendiğimde hamileydim. Ondan hemen ayrıldım. Vova’ya benim annemle babam baktı. Ondan sonra Taşkent’te staj gördüm. Burada şu andaki eşim Gergi Osepaşvili ile tanıştım. O askerdi. Onunla evlendik ve Metehi’ye taşındık. Bir süre sonra annem, Vova’yı getirdi o zaman 3 yaşındaydı.
Vladimir Vladiroviç Putin, ailenin tek çocuğudur. 7 Ekim 1952 tarihinde Sant Petersburg’da doğmuştur. Babası Vladimir Spiridonoviç Putin, Büyük Anayurt Savaşı eski muharibi olup, Leningrad’ın savunmasına katılmış, harp malulüdür. Annesi Maria İvanova Putina, Tverskaya bölgesinde doğmuştur, tüm ablukayı Leningrad’da yaşamıştır. Her ikisi de 1998 ve 1999 yıllarında ölmüşlerdir." Bu ifadeler, Putin Vladimir Vladiroviç’in Kremlin tarafından bütün dünyaya yayılan resmi özgeçmişidir. Putin’in Moskova’da yıldızının parladığı dönemlerde Gürcistan’ın Metehi köyünde ortaya çıkan Vera Nikolayevna adındaki bir yaşlı kadın daha değişik şeyler anlatıyordu…
1998 Martında iç istihbarat servisi FSB’nin koltuğunda Gri Kardinal " oturuyordu. Ağustos ayında ise FSB başkanlığının yanı sıra, Rusya Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliği görevini de üstlendi. Güvenlik Konseyi; Rusya’yı perde arkasından yöneten bir kurumdu. İşte o kurumun başında artık, Vladimir Putin oturuyordu.
Vladimir Putin, 7 Ekim 1952’de eski adı Leningrad on St. Petersburg’da doğdu. Üniversite yıllarına kadar vasat bir hayat sürdü. 1975 yılında Leningrad Devlet Üniversitesi’nin Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Ardından ekonomi mastırı yaptı. Aynı yıllarda KGB ile tanıştı. KGB’nin Dış İstihbarat bölümü artık onun sık sık girip çıktığı yerdi. Burada yaptığı çalışmalarla Yarbay rütbesine kadar yükseldi.
Casuslara has özelliklerden olsa gerek Ser verip, sır vermeyen" ketum tutumundan dolayı Rus Gizli Servisi’nde "Gri Kardinal" lakabıyla anılmaktadır. Rakipleri tarafından bile "kararlı, dürüst, çalışkan" gibi sıfatlarla tanımlanan Putin, "kurnazlığı" ve alt kademelere sağladığı "güven duygusu" yüzünden en zor görevleri başarabilecek bir görüntü vermektedir.
Putin, Türk işçileri arasında gösterdiği başarının yanı sıra; casusluk mesleğinin zirvesine IBM’nin başını çektiği bilgisayar şirketlerinden sızdırdığı bilgilerle ulaştı. Bu dönemde ABD Deniz Kuvvetleri’nin bilgisayarındaki sırların çalındığı haberi Batı dünyasını şok etti.
Uzun süre Doğu Almanya’da casusluk yapan Vlademir Putin bu sırada gurbetteki Türk işçilerine de çengel attı. Bu yüzden Batılı ülkeler kadar Türkiye’yi de tanıma fırsatı buldu. Türk işçilerle bağlantıyı çeşitli şekillerde sağlıyordu…
Ebulfeyz Elçibey, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinden ayrılan Azerbaycan’ın ilk Cumhurbaşkanı’ydı. Hür seçimler sonucunda, halkın oylarıyla seçilerek bu makama gelmişti. Türkiye’yi ve onun kurucusu Atatürk’ü hayranlık derecesinde seviyordu.
Düşmanlarınızı affedin, bu bir büyüklüktür. Ama onları unutmak büyük bir aptallıktır.
JF. Kennedy, kendisinden önceki Başkan Eisenhower gibi İsrail’e ve Yahudi lobisine pek sıcak bakmıyordu. Arap ülkeleriyle özellikle Mısır’la iyi ilişkiler kurmaya çabaladı. Kennedy, Ortadoğu’da dengeli bir politika izleme peşindeydi. Başkan Yardımcısı Lyndon B. Johnson ile Kenndy, dış politikada özelllikle Israil’e karşı izlenen politikada ters düşmekteydiler. Johnson, İsrail yanlısı tavır sergiliyor ve Yahudi lobisi tarafından destekleniyordu.
Tam olarak emin olmasakta elimizdeki izlere göre, Kennedy dönemin İsrail başbakanı David Ben Gurion’a Dimona Nükleer Santrali’nde olan biteni açıklığa kavuşturması yönünde baskı yaptığı için öldürüldü" ifadesini kullandı.
Küresel bir bilgi ağı oğlan internetin yaygınlaşması ve e-devlet projelerinin geliştirilmesinin en önemli amaçlarından biri, kitlelerin daha iyi izlenmesidir. İnternet ne kadar çok yaygınlaşırsa Echelon gibi gizli kulaklara sahip ülkeler, ağ üzerinde dolaşmakta olan daha fazla bilgiyi alıkoyacaklardır.
Iddialara göre Microsoft, ABD çıkarları ve bazı ticari sırları elde etmek için, ürettiği yazılımlarda bir açık kapı bırakıyor ve bu açık kapı sayesinde, ABD askeri ve istihbarat birimleri üzerinde, Microsoft yazılımı bulunan bilgisayarlardan kullanıcı farkına bile varmadan bilgileri alabiliyorlar. Bilindiği gibi başını Rusya, Çin ve Fransa’nın çektiği bazı devletler bu tehlikeye karşı ülke sırları ve askeri güvenliği sağlamak için Linux tabanlı Milli İşletim Sistemi" üretme yoluna gidiyorlar.
MÖ. 212 yılında Arşimet’in doğup büyüdüğü Sicilya Adası’ndaki kent devleti Sirakuza, Roma İmparatorluğunun donanması tarafından kuşatmaya alındı. Sirakuza Kralı’nın danışmanı Arşimed, o dönemin teknolojisine göre mükemmel denebilecek bir çalışmayla çağının en mükemmel silahını yaptı. Aynalarla donatılmış bir askeri birlikle, güneş ışınlarını, Roma donanmasının üzerine yöneltti. Böylece kilometrelerce uzaklıktaki Roma donanmasına ait gemilerin bir kısmı cayır cayır yakılarak yok edildi.
Bir kazı sırasında Asur kenti Kalhu’nun kalıntıları arasında çıkan cam parçası yakını daha da yakınlaştıran hipermetropların kullandığı bir gözlük camından başka bir şey değildi.
İngiliz bilim adamlarının incelemeye aldıkları bu gözlük camıyla birlikte, milattan önce 800 yılında Asurluların Optik konusunda bilgi sahibi oldukları kesin olarak ispatlanmış oluyordu.
İngiliz bilim adamlarının incelemeye aldıkları bu gözlük camıyla birlikte, milattan önce 800 yılında Asurluların Optik konusunda bilgi sahibi oldukları kesin olarak ispatlanmış oluyordu.
Gri Genaral Gehlen, Amerika’ya gelirken koltuğunun altında gerektiğinde kullanabileceği bir dizi dosya bulunuyordu. Bunlardan biri de Hitler’in iktidara gelmesine maddi destek sağlayan Amerikalı bankerlerle ilgiliydi. İkinci Dünya savaşı’nın baş kahramanı Alman Nazi Partisi Genel Başkanı Adolf Hittler’in iktidara gelmesinde Alman kapitalizminin son derece büyük etkisi olmuştu. Alman kapitalizminin en güçlü isimlerinden biri de kömür – çelik imparatoru Fritiz Thyssen idi. Günümüzde bile Thyssen Şirketi, Avrupa’nın dev şirketlerinde biri olarak faaliyetini sürdürmektedir.
Modern istihbaratın babası sayılan Albay Nikolay’ın casusluk tarihine geçmiş meşhur bir sözü vardır: İstihbarat servisi centilmenlere özgüdür; başkalarının eline kalırsa çöker"der.
Osmanlı’nın askeri gücünün yanı sıra o dönemde istihbarat ağı da güçlüydü. Protestanlığın kurucusu sayılan Martin Luther o dönemde kilise tarafından Kanuni’nin ajanı diye suçlanmıştı.
Dünyanın en eski mesleklerinden biri casusluktur. Yazılı tarihteki bilgilere göre bundan 5000 yıl önce Mısır Kralı III. Tutmosis kuşatma altındaki Yafa kentine Mısır hesabına çalışan ajanlarını gizlice göndermişti.
Tutmosis’in ajanları Yafa’ ya un çuvalları içinde girmiş ve kente ilişkin bilgiler toplayarak Krala bildirmişti. Bu haber alma faaliyetlerinin savaş stratejilerini ne ölçüde etkilediği bilinmiyor, ama bilinen bir şey var ki o da III. Tutmosis’in daha sonra sistematikleşecek bir mesleğin tohumlarını daha o dönemde attığı idi.
Modern istihbaratın babası sayılan Albay Nikolay’ın casusluk tarihine geçmiş meşhur bir sözü vardır: İstihbarat servisi centilmenlere özgüdür; başkalarının eline kalırsa çöker"der.