Gerginlikten ve Öfkeden Çıkış Yolları Kitap Alıntıları – David Harold Fink

Yeri gelmişken söyleyelim, bir daha ruhsal
bozuklukların “hayali” olduğunu söyleyeceğiniz zaman, köpeklerdeki bu denenen bu nevrozu anlatabilirsiniz. “Kurtulmaya gayret etmemizi” önerene ve “Eve gider gitmez unutursunuz diyene bir köpeğin nevrozunun nasıl tedavi edildiğini
bilip bilmediğini sorun. Eğer bir köpeği tedavi edemiyorsa, niçin sizin üzerinizde aynı şeyi deniyor?

Çalışma sadece para kazanmaktan ibaret değildir. Çalışma bir yaşama tarzıdır. Çalışma bir üretme fırsatıdır. Bu, bir kişinin karşılaştığı problemler ve onların hakkından gelmek için maharet ve tekniğini tecrübe etme fırsatıdır. Çalışmak zevktir.

Büyük bir ihtiras ve acı olmaksızın büyük edebiyat olamaz.

İyi talih her zaman nereye gittiğini bilen insanla beraberdir.

Siz eğer kendi hayatınızı idare edemeyecek kadar iradesizseniz hiç olmazsa başkalarının hayatına müdahale etmeyin.

Bilim, ‘kızını dövmeyen, dizini döver ‘ yerine Ebeveynlerin el kitabını armağan etmiştir .

Kimseye , kendinize olduğunuz kadar borçlu olamazsınız.

Sizin ne olduğunuzu, çevrenize verdiğiniz milyonlarca cevapla sonuçlanan gelişme gösterir.

İnsanlar ve onların davranışları hakkında gerçekçi olarak düşünmesini öğrendiğimiz zaman savaşın ve düellonun modası geçmiş olacaktır.

İlerlemek için çekilmek gibi; kabul etmek kadar, red etmek de son derece gereklidir.

Kırmızı ışık sizin için bir fırsattır, tamamen dinleneceğiniz otuz saniye. Oysa birçok kişi dinlenecek zamanları olmadığını söylerler.

Sizi siz yapan topluma bütün olanaklarınızla ve doğal olarak siz kendiniz borcunuzu ödeyebilirsiniz.

Tabiat güvene layıktı.

Evet hayal kırıklığı insanı sarsar. Bu hiç kimseye hicbir zaman iyi gelmez.

Ellerimizin zahmeti, zekamızın çabasıyla biz hayvanların sürü halinde ki mücadeleci hayatından kendimizi mükemmel sahaya yükselttik.

Her birimiz küçük dostlarız kolay inciniriz ve zayıfız. Birer birer acı ve ıstırapla yaratıldık, olgunluğumuzu zorlu çabalar ve güçlüklerle kazanırız ve hayatı kısa ve zayıf buluruz. İçinizden hiçbiri işinden başka pek fazla bir şey düşünmez ancak ferdin karınca misali küçüklüğünü insanlığın bulgularının hayret verici yekünü ile kıyaslayınca insan varlığının yüce niteliğini takdir edebiliriz.

Uykuda ya da uyanık olun, kaslarınız bedenin faaliyetlerini koordine eden merkeze, orta beyne her saniye haberler gönderir.

Siz kimseye, kendinize olduğu kadar borçlu olamazsınız.

Biz kendimizi, diğerlerinin bizi gördüğü şekilde göremediğimiz gibi hiçbir insanda kendi kendisini, gerçekte olduğu şekilde göremez.

Alışkanlıkların, iradi olmayan tenbihlerin, olgun ve akıllı bir varlığın ruhunda önemsiz bir rol oynadığı genel kanaati vardır.

Heyecanların bir hastalık nedeni olacağını aklınızdan çıkarırsanız, onlara zamanında engel olma olanağını ortadan kaldırmış olursunuz.

Charlie Chaplin’in sanatı, her keder ve korkunun gerdiği veya durum verdiği kas gruplarını gösterir.

Hayatta soyut şeyler yoktur aksine istek ve fırsatlar arasındaki somut uyumlar vardır.

Madem ki sinirlilik (nevroz) orta beyine yerleşen bedensel bir hastalıktır, öyleyse neden biz ona ruhsal hastalık ismini veriyoruz? Niçin rahatsız olana hayal kuruyor evine git ve unut denir?

Küçük sıkıntılar sadece önemsiz bir mahrumiyet duygusu doğurur, geçici bir can sıkıntısı, az bir zaman kaybı ve geçer gider.

Gücüne harita ve pusula ile rota çizen ; yönü, hızı ve enerjisi olan insan delirmez ve zihni karışıklığa düşmez.

Savaş ancak ruh sağlığını, düşmanlığın yerine koyduğumuz zaman modası geçmiş bir kuruluş olacaktır.

Hayatınızdaki her faaliyetiniz asıl amacınıza tabi olmalıdır.

Eğer siz gerçekten ne yapmak istediğinizi kesin olarak bilmiyorsanız herhangi bir şey yapın. Hiçbir şey yapmamaktansa herhangi bir şey yapmak daha iyidir.

İyi talih her zaman nereye gittiğini bilen insanlarla beraberdir.

Siz eğer kendi hayatınızı idare edemeyecek kadar iradesizseniz hiç olmazsa başkalarının hayatına müdahale etmeyin

Çalışma sadece para kazanmaktan ibaret değildir. Çalışma bir yaşam tarzıdır.

Kendiniz için anlatacaklarınız , çocukluğunuzdaki kayıplarınız, sizi şimdi yerinizde saydıran alışkanlıkların hazırlanışına götüren önceden sahip olduğunuz bütün dertlerdir.

Akıl hastası olan kimseler hastalığının dertlerine katlandıktan başka bir de ayıplanmaktan, içerlenmekten başka bir şey görmezler.

İnsanın ruhu, her biri kırılma açısına bağlı olarak çeşitli renklerin yansıdığı bir elmas gibi çok cephelidir.

Hatalı sosyal uyumlar, hatalı kişisel uyumlar yaratır.

İnsanlığın en karanlık kıtası, insanın iç dünyasıdır, ruhudur.

İnsanlar, açık olarak anlamadıkları olanakların ortaya çıkardığı durumlara bedensel ve ruhsal uyumu sağlamak zorundadır.

Topluma uyum, kişiliğin gelişimine yön verir.

Sizin ne olduğunuzu, çevrenize verdiğiniz milyonlarca cevapla sonuçlanan gelişme gösterir.

Kendi kendine analiz, sizin ruh ve beden sağlığınızın en yüksek seviyesinden zevk almanızı neyin engellediğini keşfedebileceğiniz bir metottur.

Uygunsuz ya da sağlıklı olmayan davranışlar, sadece beyni değil bedendeki her organı etkiler.

Alışkanlık ancak, kalıplaşmış sinirsel alışkanlıklarla uyuşmayan davranışlar göstermekle kırılabilir.

İnsanlar kendileri hakkında, hiçbir kötülük görmemeye, hiçbir kötülük duymamaya, hiçbir kötü söz söylememeye karar vermiş üç maymun gibidir.

Kalıplaşmış alışkanlıklarınız davranış tarzınızda şekillenirler.

Bilimsel tavır, iyi yaşamaya modern bir yardımcıdır.

Felsefe, dünyayı akıl yürütme yoluyla anlama çabasıdır.

Yanlış sözcük sizi karışıklığa, şaşkınlığa sürükler, iradeniz felce uğratır.

Kazandığınız her uğraş sizin için başka bir imkan yaratır.

Uğraşlar, sahip olduğunuzu hiç bilmediğiniz yeteneklerinizin gelişmesini ve kuvvetlenmesini sağlayan bir yoldur.

Oyun, gelişen bir kız veya erkek çocuğuna gıda kadar gereklidir.

Yapıcı faaliyet beyni özgür kılar.

Öğrenim, demokrasi için bir eğitimdir.

Hastalığın belirtileri, onaylanmayan gerçeklerden saklanan isteklerin ifadeleridir.

Bir şeylerle uğraşmak ; ruh ve beden sağlığı, özgürlük için bir yoldur.

Zihnini oyala, sinirli olmak için zaman bulamayacaksın. Senin derdin kendini düşünecek çok fazla zamanın olmasıdır.

Alışkanlık şekillerini düzenleyen bilinçaltı, kolayca kontrol edilemez.

Biz kendimizi diğerlerinin bizi gördüğü şekilde göremediğimiz gibi ; hiçbir insan da kendi kendisini, gerçekte olduğu şekilde göremez.

Öfke, sakin olaylardan daha inandırıcıdır.

İnsanlığın en karanlık kıtası, insanın iç dünyasıdır, ruhudur.

Heyecan hakim olduğu zaman beden ruhu kontrol eder.

Her şeyin sebebi ruhtadır.

Sağlıklı insan, kendisi ve çevresiyle barış içindedir.

Sinir, bedeni alt üst eder.

İnsanın ruhu, her biri kırılma açısına bağlı olarak çeşitli renklerin yansıdığı bir elmas gibi çok cephelidir.

Beden ve ruhumuza birçoğu birbiriyle çatışma halinde olan binlerce davranış şekli öğretilmiştir.

Her nevrozun esasında, doğanın hiç de istemediği şekilde davranan bedenin, otomatik bir fonksiyonunun şartlanması vardır.

Hayatımızın başlangıcında nevrotik davranışlarla şartlanmışızdır.

Bir kötümserin söylediği gibi, herkesin kendi istediği şekilde cehenneme gitmeye hakkı vardır .