Ryu Murakami kitaplarından Gecenin Dibi kitap alıntıları sizlerle…
Gecenin Dibi Kitap Alıntıları
Kendisinde değerli bir şeyler bulunduğuna inanmayan insan yaşayamaz
Acaba neden herkes bu kadar yalancı? diye düşündüm. Sanki yalan söylemezlerse yaşamlarını sürdüremeyeceklermiş gibi davranıyorlardı.
yavaş yavaş kaybolan çocuk olmaz. bir an dönüp bakar ve hiç bilmediği sokaklarda olduğunu görür. artık kayıptır.
anababa, öğretmenler ve devlet köle gibi can sıkıcı bir yaşam sürmeyi öğretirler ama normal yaşantının nasıl olduğunu öğretmezler
Ancak, gecenin eğlence dünyasında her çok gülenin, karakterinin de aydınlık olduğu anlamına gelmez.
Abartılı bardaklarda servis edilen sadece sıkılmış portakal içeren sıvı, en az sekiz dolar, en kötü durumda on beş dolar eder. Bizlere Japon hükümetine ödeyecekleri vergileri içiriyorlar
Frank’in, Ed Harris’in filmlerde sıksık oynadığı askerler ve astronotlara değil, borsa şirketlerinin pazarlama elemanlarına benzediğini düşündüm. Ancak, bir borsa şirketi pazarlama elemanını yakınımda görmüşlüğüm yok. Bir şeye benzetemediğimde, yüz hatları ve giyim kuşamı sıradan insanları ‘borsa şirketinde pazarlama elemanı gibi’ diye düşünmeyi huy edinmiştim.
Kendisinde değerli bir şey bulunduğuna inanmayan insan yaşayamaz.
Söze gelince, yaşamın paradan ibaret olmadığı gibi bilgiç bilgiç konuşurlar ama yaşam tarzlarına baktığınızda başka hiçbir şeyin peşinde olmadıklarını görürsünüz.
Soru sormayacaksın. Cevap almayacaksın. Yoldan sapmayacaksın. Şu anda neler olduğunu dahi düşünmeyeceksin. Anladın mı?
Ve öyle bir an gelir ki, cehalet kötülükten daha korkunç sonuçlara yol açar.
Kan hiçbir şey değil, öyle lezzetli falan da değil, acı da değil. O yüzden bağımlılık yapacak bir tadı yok.
Kötü niyet, yalnızlık, keder, kızgınlık gibi olumsuz duygulardan doğar. Değerli bir şey elinizden alındığında, sanki bıçakla kesilip bir parçanız alınır da yerinde bir oyuk kalır, işte oradan doğar kötü niyet.
Kan hiçbir şey değil, öyle lezzetli falan da değil, acı da değil. O yüzden bağımlılık yapacak bir tadı yok.
Ölmek üzere olan ya da yeni ölmüş bir kadınla seks yapmanın ne kadar zevkli olduğunu bilmiyorsun sen. Müthiş bir zevk. Beyni öldüğü için direnemez ama organları hâlâ yaşamaktadır.
İspanyollar İnka-Aztekleri, Amerikalılar ise Kızılderilileri kitlesel olarak katletmişlerdi ama sebebi kötü ruhlu insanlar olmaları değil bence. Sadece cahildiler. Ve öyle bir an gelir ki, cehalet kötülükten daha korkunç sonuçlara yol açar.
Herkesin bir ya da iki kez insan öldürme isteğine kapıldığı, kötü niyetle dolduğu olur.
Soru sormayacaksın. Cevap almayacaksın. Yoldan sapmayacaksın. Şu anda neler olduğunu dahi düşünmeyeceksin. Anladın mı?