José Saramago kitaplarından Filin Yolculuğu kitap alıntıları sizlerle…
Filin Yolculuğu Kitap Alıntıları
Hepimiz biliriz ki, iş yazıya gelince, hepimiz bir arada kulağa hoş gelmeleri sebebiyle bir sözcük ötekini peşi sıra sürükler, böylece sık sık uçarılık için saygı, estetik için etik feda edilir, bu kadar ağır başlı kavramlar hem bunun gibi bir tartışmaya sığmaz hem de kimseye fayda sağlamaz. Böyle nedenlerle ve farkına bile varamadığımız başka nedenlerle, yaşamda bir alay düşman edinir dururuz.
Yetersiz bilgi bize iyilikten çok kötülük getirir.
Herkes ne için doğmuşsa ona göre yaşar, ama bu önemli istisnalarla karşılaşmayacağımız anlamına gelmez
İnsanın kendi hayallerine para ödemesi umutsuzlukların en beteri olmalıydı.
Kiliseden bir şey istenmez, kiliseye verilir.
İnsanın kendi hayallerine para ödemesi umutsuzlukların en beteri olmalıydı
Ve zaten içtenlik eksikse her şey eksik demektir.
Hayat plan yapanlara güler, sukûnet beklediğimiz yeri şamataya boğar ve bir daha göremeyeceğimizi sandığımız birini aniden karşımıza çıkartır.
Bizi biz yapan hep kusurlarımız, iyi niteliklerimiz değil.
bu dünyada olmaz olmaz
🌟 çünkü hayat plan yapanlara güler..!!
🌟”Dikkatli ol oğlum, sürekli tekrarlanan övgüler kesinlikle memnuniyetsizlikle son bulacaktır, aslında birer yergi sayılırlar ”
Başarırsak, ki ne pahasına olsun başarmak zorundayız.
📜 Hayat plan yapanlara güler, sükunet beklediğimiz yeri şamataya boğar ve bir daha görmeyeceğimizi sandığımız birini aniden karşımıza çıkartır.
Unutmayın, örgütlü bir halk hiçbir zaman yenilmez.
Ben burada bugünle gelecek arasına hapsoldum, ama ikisinden de umudum yok
Hayat plan yapanlara güler
Hayat böyledir, oyuncular sahneye girip çıkar,er ya da geç ama her zaman yaptıkları, yapmaları uygun olan şey ezberlerindeki repliklerini tumturaklı bir sesle söylemek ve sahnenin dibindeki kapıdan çıkmaktır.
İçtenlik eksikse,her şey eksik demektir.
Adından hoşlanıyor musun?
İnsanın kendi hayallerine para ödemesi umutsuzlukların en beteri olmalıydı
Elveda dünya,giderek berbatlaşıyorsun
… sanırım hiç mucize olmamasından daha kötü bir şey varsa başarısız bir mucizedir, Tanıklar varsa başarısız mucize diye bir şey olmaz… görmediği hakkında gördüm diye laf eden, bilmediğini biliyormuş gibi yapan halkın sesi yabana atılamaz, Hiç gerçekleşmemiş mucizelere inanmak da buna dahil mi, diye sordu fil terbiyecisi, En keyiflisi onlardır, hazırlık gerektirirler, ama harcanan çabaya değer.
İçinde yaşadığımız zamanlar cennete gitmeye imkan verir mi
Çoktan öğrenmiş olmamız gerektiği gibi insan ruhunun en doğru, en eksiksiz temsili bir labirenttir. Bu labirentin içinde her şey olanaklıdır.
Elveda dünya,giderek berbatlaşıyorsun
bir parçam öğrenirken öbür parçam diğerinin öğrendiğini bilmezden geliyor
Çok tuhaf bir yaratıktır insanoğlu, nice önemsiz nedenle korkunç uykusuzluklar çeker de, savaş arifesinde mışıl ışıl uyur.
Filler hakkında çok az şey biliyoruz..
Zorlu hayat deneyimi bize insan karakterine pek güvenilmemesi gerektiğini öğretmiştir.
İnsanın kendi hayallerine para ödemesi umutsuzlukların en beteri olmalıydı.
Kendisinin bile bilmediği enerjisinin ortaya çıkması için Avrupa topraklarına adım atması yetti. Bu olay yoksulluk, işsizlik gibi yaşam koşulları nedeniyle göç etmek zorunda kalan insanlarda sıklıkla gözlenir.Doğdukları topraklarda ilgisiz,kayıtsız, uyuşukken,kısacık bir sürede sanki kurtlanmış gibi yerinde duramayan,etkin,gayretli insanlara dönüşüverirler.
Çok yazık.Biz biz yapan hep kusurlarımız,iyi niyetlerimiz değil.
Unutmayın,örgütlü bir halk hiçbir zaman yenilmez.
Çoktan öğrenmiş olmamız gerektiği gibi insan ruhunun en doğru,en eksiksiz temsili, bir labirenttir.Bu labirentin içinde her şey olanaklıdır
Herkes elinden geleni yapsa dünya kesinlikle daha iyi bir yer olurdu.
Hayatın bir sürü kartı vardır kuşkusuz ve en umulmadık anlarda masaya sürer.
Gerçekliğe en büyük saygısızlık, kendisi, yani gerçekliktir.
Gerçekten de bize kelimeler yetmiyor.
Çoktan öğrenmiş olmamız gerektiği gibi insan ruhunun en doğru,en eksiksiz temsili, bir labirenttir.Bu labirentin içinde her şey olanaklıdır
Belki de en iyisi sorunun çözümünü tanrının ellerine bırakmaktır,o nasıl takdir etmişse öyle olsun.
Çok tuhaf bir yaratıktır insanoğlu, nice önemsiz nedenle korkunç uykusuzluklar çeker de,savaş arifesinde mışıl mışıl uyur.
Tolstoy söylediğinden beri mutlu ailelerin hikâyesi yoktur denir.
Her şeye sahip olunamaz.
Herkesi kurtarabilmemiz için herkesin kendini kollaması gerekir
Akıl konudan uzaklaştığında, heveslerin ve hezeyanların kanatları çırpmaya başladığında ne kadar yol gittiğimizin farkına varmayız.
İnsanın alnında ne yazılıysa o olur, Tanrı alın yazısını kendi bildiği gibi yazar ve böyle yazmayı da yeğler.
Elveda dünya,giderek berbatlaşıyorsun.
Hepimiz çok iyi biliriz ki,bir hikaye anlatan ona en azından bir nokta,bazen de bir virgül eklemeden edemez.
İnsanın kendi hayallerine para ödemesi umutsuzlukların en beteri olmalıydı.
İnanınca her şey olur.
Gerçekten de her şey yüce tanrıya kalmıştır.
Sanırım yaratılış toptan mucizeymiş ama sonradan mucizeler tükenmiş.
İlahi bilgelik başka türlüsünü buyurmuyorsa, evrensel barışa ulaşmanın en iyi koşulu herkesin kendi yerini bilmesi ve orada kalmasıdır.
Küçük şeyler büyük etkiler yaratır.
Uçarılık için saygı,estetik için etik feda edilir.
pas de nouvelles bonnes nouvelles
Ey baba,onları bağışla çünkü ne ettiklerini bilmiyorlar.
İnsanoğluna katlanmak için büyük bir sabır gerektiğini düşünürler.
Herkes elinden geleni yapsa dünya kesinlikle daha iyi bir yer olurdu.
Hayat böyledir, oyuncular sahneye girip çıkar,er ya da geç ama her zaman yaptıkları, yapmaları uygun olan şey ezberlerindeki repliklerini tumturaklı bir sesle söylemek ve sahnenin dibindeki kapıdan çıkmaktır.
Dünya ölçeğinde böylesine küçük olan bizler,haritalarda çok daha miniğiz.
Görünmez gözyaşları yanaklarından süzüldüğünde bile yüreğinden geçenleri herkesin önünde açık edecek biri değildi.
İçtenlik eksikse,her şey eksik demektir.
Tekrar her zaman can sıkıcıdır.
+Senin bu kelime oyunlarını anlayamıyorum.
-Kelimelerle oynayan ben değilim, onlar benimle oynuyor.
-Kelimelerle oynayan ben değilim, onlar benimle oynuyor.
Bir parçam öğrenirken öbür parçam diğerinin öğrendiğini bilmezden geliyor.
Dost,büyük bir sözcük bayım.
Düşünüyorum da insanlardan başka savaşan yok ki!
En iyi derslerimizi basit insanlardan öğrendiğimize kuşku yok.