İçeriğe geç

Eva’nın Çığlığı Kitap Alıntıları – Jennifer McMahon

Jennifer McMahon kitaplarından Eva’nın Çığlığı kitap alıntıları sizlerle…

Eva’nın Çığlığı Kitap Alıntıları

Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey simdi. Şu an ve burası. Bunları iyi değerlendirirsek, hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmiş olduğumuzu, hayatımızı boşa harcadığımızı düşünmek istemeyiz, değil mi, Bay Marcelle?
Başarana kadar başarmış gibi rol yap.
Ateş hayattır! Her birimizin içinde yanan alevler var! İçinizde yanan alevleri canlandırın!
O her şeydi ama aynı zamanda da hiçbir şeydi.
Tıpkı babanın söylediği gibi Necco, tüm insanların içinde çok korkunç şeyler yapma potansiyeli vardır.
Köpekler kendilerini seven insanları hemen anlar.
Tesadüf diye bir şey yoktur.
Kim olmamı istiyorsan oyum.
Kırların kraliçesi gibi görünüyorsun.
Geçmiş yaşandı ve bitti. Önce diye bir şey yok. Sadece şuan ve biz varız. Önemli olan tek şey bu.
Birine güvenmek çok tehlikeli bir şeydir. Asla hiç kimseye güvenme. Bu sokaklarda hayatta kalabilmenin tek yolu. Bizler bir hayalet gibi olmalıyız.
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası. Bunları iyi değerlendirirsek, hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmek istemeyiz, değil mi?
Makinenin alıcısından, cızırtılar arasında bir ses yükseldi.Kadın sesiydi bu. Miles’ın çok iyi tanıdığı bir kadının sesi
ve ben de zaman zaman onların gerçek olduğuna yemin edebileceğimi düşünürdüm. Onların ruhları vardı, çünkü babam onlara kendinden çok şey katmıştı.
İnsanlar olaylara genellikle kendi belirledikleri filtrelerin ardından bakar.
Pru, kendilerinden geçmiş gibi görünen seyircilere, Sirkte, tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi, imkansız bir şey yoktur. Yapmanız gereken tek şey, her şeyin mümkün olduğuna inanmaktır, diye bağırdı.
Bayan Abigail’in kendisine uzattığı meşaleyi havada sallayan Pru, Bizi en çok korkutan, bize zarar vereceğini düşündüğümüz şeyler, aslında bizim tamamlanmamızı sağlar, dedi.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Bence biliyorsunuz, Bay Marcelle. Hem de çok iyi biliyorsunuz. Dün gece Ateş Yiyenler’den ne öğrendiğimi sizinle paylaşmak isterim. Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası. Bunları iyi değerlendirirsek, hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmiş olduğumuzu, hayatımızı boşa harcadığımızı düşünmek istemeyiz, değil mi, Bay Marcelle?
Bazen gerçek görmek istemeyeceğin kadar korkunç olabilir. Bazen gerçeği bilmemek daha iyidir, dedi.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
İnsanları sevip onlara güveniyor ama sonunda her şeyin koca bir yalan olduğunu anlıyorsun. Bu tahmin edemeyeceğin kadar zor.
İnsanların neler yapabileceğini hiçbir zaman tam olarak bilemezsiniz. Dış görünüşlerinin ardında hiç ummadığınız bir kişilik taşıyor olabilirler.
Her dakika dünyaya bir asalak daha geliyor.
“Ben asla başkalarının beklentilerini yerine getirmek için yaşayan koyun sürüsüne dahil olmayacağım.”
“Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası”
“Bazen gerçek görmek istemeyeceğin kadar korkunç olabilir. Bazen gerçeği bilmemek daha iyidir.”
“Tüm insanların içinde çok korkunç şeyler yapma potansiyeli vardır.”
Başarana kadar başarmış gibi rol yap.
“Her dakika dünyaya bir asalak daha geliyor”
Bazen gerçek görmek istemeyeceğin kadar korkunç olabilir.Bazen gerçeği bilmemek daha iyidir.
Ulu Anne bir yumurta yumurtladı.Dünya da işte bu yumurtadan oluştu.Ardından bu parlak gök cismi uzayda dönmeye başladı.
Kimin ne yapıp yapamayacağını asla bilemezsin. Annem her zaman kimsenin farkında bile olmadığı silik insanların sürprizlerle dolu olduklarını söylerdi.
Geçmişi fazla düşünmek tehlikelidir. 😉
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek ,hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası Bunları iyi değerlendirirsek ,hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmiş olduğumuzu,hayatımızı boşa harcadığımızı düşünmek istemeyiz, değil mi ?
“Bazen gerçek görmek istemeyeceğin kadar korkunç olabilir Bazen gerçeği bilmemek daha iyidir.”
Hayat ona bir kapı açtığında oradan hiç ummadığı şeylerin de çıkabileceğni öğretmişti
Bu çok zor necco.İnsanları sevip onlara güveniuor ama sonunda her şeyin koca bir yalan olduğnu anlıyorsun.Bu tahmin edemiyeceğin kadar zor.
Başarana kadar başarmış gibi yap
Herkesin kötü alıskanlıkları vardır
Bazen gerçek gormek istemeyeceğij karar korkunc olabilir.Bazen gerceği bilmememek daha iyidir
Geçmisi fazla düsünmek tehlikelidir
Doğa kendisinden calınanı geri almak istiyormuş gibi her yeri yabani otlar bürümüştü
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası. Bunları iyi değerlendirirsek, hayallerimize ulsşmamamız için hiç bir neden yok.
Hayatta hiçbir şeyi olmayan bir insan, yaşamına devam edebilmek için kendine tutunacak bir şeyler yaratmak zorundaydı.
Bazen hayat insanların karşısına kötü şeyler çıkarabilir ve insanlar kötü seçimler yapabilirdi.
Bazen gerçeği bilmemek daha iyidir.
İnsanlar olaylarla genellikle kendi belirledikleri filtrelerin ardından bakar.
Ama bir zamanlar insanların elektrik ampulünün de imkansız olduğunu düşündüğünü unutma.
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası. Bunları iyi değerlendirirsek, hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmiş olduğumuzu, hayatımızı boşa harcadığımızı düşünmek istemeyiz, değil mi?
Başarana kadar başarmış gibi yap.
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek ,hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası Bunları iyi değerlendirirsek ,hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmiş olduğumuzu,hayatımızı boşa harcadığımızı düşünmek istemeyiz, değil mi ?,,
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek, hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası.
Başarana kadar başarmış gibi rol yap
İnsanların diğerlerini acımasızca, en ağır biçimde yargıladıklarını ve onların bu tavırlarını değiştirmeye çalışmanın boş bir çaba olduğunu biliyordu.
Bazen gerçek görmek istemeyeceğin kadar korkunç olabilir. Bazen gerçeği bilmemek daha iyidir.
İnsanları sevip onlara güveniyor ama sonunda her şeyin koca bir yalan olduğunu anlıyorsun. Bu tahmin edemeyeceğin kadar zor.
Necco, farelerin akıllı hayvanlar olduğunu düşünür ve onlardan korkmazdı. Onlar da tıpkı kendisi gibi hayatta kalmaya çalışıyor ve bunu başarıyorlardı. Necco, farelerin insanlar arasında sahip oldukları kötü şöhretin ön yargıdan kaynaklandığına inanıyordu.
Hayatımızı hep bir şeyleri erteleyerek ,hep bir gün diyerek harcıyoruz. Ama aslında sahip olduğumuz tek şey şimdi. Şu an ve burası Bunları iyi değerlendirirsek ,hayallerimize ulaşmamamız için hiçbir neden yok. Yıllar sonra bir sabah uyanıp tüm şansımızı kaybetmiş olduğumuzu,hayatımızı boşa harcadığımızı düşünmek istemeyiz, değil mi ?
Kimin ne yapıp yapamayacağını asla bilemezsin. Annem her zaman kimsenin farkında bile olmadığı silik insanların sürprizlerle dolu olduklarını söylerdi.
Birbirimizi hiç görmedik ama ben seni hep düşünüyorum. Seni çok merak ediyorum.
Ama ne yazık ki kadın sözünü tutmayacaktı.
Her dakika dünyaya bir asalak daha geliyor
Hermes, her daim hazırlıklı olmanın çok önemli olduğuna inananlardandı.
Ben asla başkalarının beklentilerini yerine getirmek için yaşayan koyun sürüsüne dahil olmayacağım.
İnsanları sevip onlara güveniyor ama sonunda her şeyin koca bir yalan olduğunu anlıyorsun. Bu tahmin edemeyeceğin kadar zor.
Ateş hayattır! Her birimizin içinde yanan alevler var! İçinizde yanan alevleri canlandırın!
Adım Eva. Eskiden bu evde yaşardım. Annem, babam, ağabeyim ve ben, burada çok mutlu günler geçirdik. Duvarları mor boyalı bir odam, giysilerle dolu bir dolabım, raflar dolusu kitaplarım ve cibinlikli bir yatağım vardı.
İnsanları sevip onlara güveniyor ama sonunda her şeyin koca bir yalan olduğunu anlıyorsun. Bu tahmin edemeyeceğin kadar zor.
Kimin ne yapıp yapamayacağını asla bilemezsin. Annem her zaman kimsenin farkında bile olmadığı silik insanların süprizlerle dolu olduklarını söylerdi.
İnsanların neler yapabileceğini hiçbir zaman tam olarak bilemezsiniz. Dış görünüşlerinin ardında hiç ummadığınız bir kişilik taşıyor olabilirler.
Katil katildir. Ne kadar yaşlı olursa olsun,
Kafasında bir hikaye yazar ve onun gerçek olduğuna inanırdı. Necco şimdi onun neden böyle davrandığını çok iyi anlıyordu. Hayatta hiçbir şeyi olmayan bir insan, yaşamına devam edebilmek için kendine tutunacak bir şeyler yaratmak zorundaydı.
Sahip oldukları her şey birileri tarafından beğenilmemiş, eski, hasarlı eşyalardı. Ama annesi de Necco da bundan hiç şikayetçi olmamışlardı.
Necco, farelerin akıllı hayvanlar olduğunu düşünür ve onlardan korkmazdı. Onlar da tıpkı kendisi gibi hayatta kalmaya çalışıyor ve bunu başarıyorlardı. Necco, farelerin insanlar arasında sahip oldukları kötü şöhretin önyargıdan kaynaklandığına inanıyordu.
Peki, onun söylediği gibi tüm insanların içinde hem kötülük hem de iyilik olduğuna inanıyor musun? Her insanın korkunç şeyler yapabilme potansiyeli taşıdığını düşünüyor musun?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir