Engerek Projesi-Köz Kitap Alıntıları – M. Nadir Tatlı

yaşamak böyle güzel işte,bir ressamın tablosunda izinsiz bir ziyaretçi gibi,bir köşeye ilişmiş kahvaltı yapmak.Yaşamak mı dedim ben, bu tablodan hiç silinmeden.

‘Fareleri yarıştıran onların zekası değil peynir olan düşkünlüğüdür.’

Bir şehirden kaçmak kolaydır ,lakin insan kendinden kaçamaz.Köpek de gider ama tasması boynunda ise neye yarar, tasması yok diyelim ,o yoksa izi vardır

Aslında o kahveye düşkün değildi,onun ilimini hayrandı.Onu Allah’ın bir mucizesi olarak görüyordu.Kütüphanenin arka tarafında arka bahçeye açılan küçük kapının önünde oturur,közün üzerine pişirilmiş topraktan yapılmış cezvesini koyar,sonra iki fincan su döker,ardından kararınca kahveyi suya bırakıp yavaş yavaş karıştırmaya başlardı.Kahvenin kaynaması biraz uzun sürerdi.O zamanı sohbet ile değerlendirdik. Bahçeye kaplayan kahve kokusu onu daha fazla arzulamamıza neden olurdu.İşte sır orada idi. Yeni doğan bir çocuğun ilk nefesi, emeklemesi,yürümesi, büyümesi ,yaşlanması ve telve de onun mezarının toprağıydı

Fareleri yarıştıran, onların zekası değil peynire olan düşkünlüğüdür.

Yaşamak böyle güzel işte, bir ressamın tablosunda izinsiz bir ziyaretçi gibi, bir köşeye ilişmiş kahvaltı yapmak. Yaşamak mı dedim ben, bu tablodan hiç silinmeden.

Bir şehirden kaçmak kolaydır ,lakin insan kendinden kaçamaz.Köpek de gider ama tasması boynunda ise neye yarar, tasması yok diyelim ,o yoksa izi vardır