İçeriğe geç

Ehl-i İstişare Kitap Alıntıları – Muhammed Mübarek Elhüseyni

Muhammed Mübarek Elhüseyni kitaplarından Ehl-i İstişare kitap alıntıları sizlerle…

Ehl-i İstişare Kitap Alıntıları

İstişare, kalpleri korku ve kuşkudan, kötü düşünce ve yersiz endişeden muhafaza eder. Gönülleri vesveseden arındırır, temizler ve rahatlatır.
İstişaresiz iş yapmayın! Doğru bile olsa istişaresiz yaptığınız işten razı değiliz. Hatalı bile olsa istişareli yaptığınız işten razıyız.
Ey Süfyân! Yalancıda mürüvvet, hasetçide rahat, tembelde dostluk ve kötü ahlâklı kişide örnek davranış bulunmaz!
İstişare edilen ve görüşüne başvurulan kişi, her şeyden önce yapılmakta olan işin gereğine ve önemine inanmış bir dava adamı olmalıdır.
Zira yaşantısı, inandığı ve savunduğu dava ile çelişen bir kimse dava adamı olamaz.
Basiret sahibi bir mümin, kendi özel meselelerini herkese anlatmamalı, özellikle gayri müslim ve münafıklara sırrını açmamalı, onların fikir ve görüşlerini almamalıdır.
Âlimlerle istişare etmeden, sakın ola din ve dünya işlerinden birine kesin karar vermeyin. Onlarla istişare yaparsanız işinizin âkıbeti Allah katında makbul olur, sonuçtan hoşnut olursunuz.
Zira her konu her insanla konuşulmaz ve herkesin fikri her konuda alınmaz.
Biliniz ki Allah ve Resûlü’nün istişareye ihtiyacı yoktur. Fakat Cenâb-ı Hak, bunu benim ümmetime bir rahmet kıldı. Ümmetimden her kim istişarede bulunursa, doğruya ulaşmaktan mahrum kalmaz. Her kim de istişare etmez ve kendi fikrini beğenirse hatadan kurtulamaz.
Allah Resûlü (sav), iman ve inanca ait konularda münazarayı da münakaşayı da şiddetle menetmiştir.
Hz. Peygamber’in (sav), Mümin bal arısına benzer. Hep temiz olanı yer (helâl yer), hep güzel olan şeyler ortaya koyar (Allah’ın rızasına uygun işler yapar), hep temiz yerlere konar (salih ve sadık kişilerle olur) ve konduğu yeri ne kırar ne de bozar (aksine ihya ve âbad eder) benzetmesi de buna işarettir.
İstişare edilen ve görüşüne başvurulan kişi, her şeyden önce yapılmakta olan işin gereğine ve önemine inanmış bir dava adamı olmalıdır.
Zira yaşantısı, inandığı ve savunduğu dava ile çelişen bir kimse dava adamı olamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir