Dünyanın Derin Devleti İlluminati Kitap Alıntıları – Ali Kuzu

İlluminati Örgütünün en büyük ve etkili Ailesi Rodhshild Hanedanlığıdır.

“E 123 ve E 129 Maddesi Bulunan Gıdaları Almayalım! FDA (Food and Drug Administration) (Gıda Denetim Şirketi) FDA bu iki maddenin dişi fareler üzerinde yapılan testlerde %100 kansere yol açtığını saptamış. Özellikle çocuk yoğurtlarında ve renklendiricili gıda maddelerinde bulunan bu kod numaralı katkılarının olduğu gıdaları Lütfen Tüketmeyelim !”

Piramidin en üstteki üçgen içindeki göz: mason ilahın’ın gözü! bu göz “Allah her şeyi görür” gerçeğin karşısında bizim ilahımızda her şeyi görür, hatta her şeyi daha iyi görür iddiasını temsil etmektedir

ABD başkanlarının pek çoğu İlluminati’den ya icazet alırlar ya da üyesidirler.

Yahudiler Hazreti Süleyman’ı peygamber olarak kabul etmezler onu Yahudi ırkının egemenliğini kurmuş olan “kral” olarak kabul ederler..

Ve eminim ki yine kendimiz hiçbir gayret göstermeyip yan gelip yatacağız ve Allah’tan bizleri bir kez daha -kim bilir kaçıncı kez- kurtarmasını dinleyeceğiz.

Hiçbir ortaçağ kurumu kapitalizmin yükselişine Tapınakçılar kadar katkıda bulunmamıştır.

Kanal projesi ile İstanbul 3’e ayrılıp ortadaki ada, Vatikan’daki gibi özerkleştirilip Ortadoks Devleti yapılacaktır.

Birçok tıbbi ilaç, Rockefeller’ların sahip olduğu petrol endüstrisinden gelen petrol yan ürünlerinden yapılmıştır. Medyayı kontrol etmektedirler.

NATO, Amerika’daki en güçlü yahudi lobilerinden biri biri olan CFR tarafından kurulmuştur.

Kuran’da “yeryüzünde bozgun çıkaran ve dirlik-düzenlik bırakmayan dokuzlu bir çete’den söz edilir (Neml Suresi, 48) İlginçtir, Tapınakçılar da dokuz kişi tarafından kurulmuştur. Ve gerçekten de Tapınakçılar, büyük müttefikleri olan Yahudilerle birlikte, Avrupa’daki din birliğinin bozulmasına, istikrarlı Katolik Düzen’in yıkılmasına neden olmuşlardır.

Batı dünyasında 13 tarihi eğer cuma’ya rastlarsa uğursuz sayılır. İşte bu gelenek Tapınakçılar katliamından kalmadır.

Kendinizi ve Sevdiklerinizi Nasıl Koruyacaksınız

Çok şey biliyorsanız, rüşvet yemiyor ve vatanınıza bağlıysanız, dosyanız da yoksa ve sizi satın alamıyorlarsa, bilin ki sizi öldürürler.

Petrolü kontrol edersen ülkeleri, gıdayı kontrol edersen insanları kontrol edersin.

Halk polisle çatışıyor, göz yaşartıcı bombalar kullanılıyor, havada kurşunlar uçuşuyor ve cesetler koşanların ayaklarına takılıyordu. Bunlar bir filmden alınan klipler değil, Arjantin’in yaşadığı acı IMF gerçeğiydi Ülke bitmişti ve tam 132 milyar dolar borcu vardı

BM Kalkınma Programı’nın 1996 yılı raporunda, dünyanın en zengin 358 dolar milyarderinin toplam mal varlıklarının, dünya nüfusunun yüzde 45’inin toplam gelirini aştığı belirtilmiştir.

Bugün en zengin ülke ABD olduğundan ve dünya ekonomisini ABD denetimi altında tuttuğundan, bu durum aslında dünya ekonomisinin kaçınılmaz olarak ABD yatırımcıları ve ABD ekonomisine uyumlu hale getirilmesi anlamına gelir. Bugün bu süreç tam gaz işlemektedir.

Şunu hiçbir zaman unutmayalım her an değişen dünya şartlarına ayak uyduramayan milletler önce köle olurlar sonra da yok olup giderler. İnanmayanlar en yakındaki müzelere gidip değişime ayak uyduramadıkları için yok olmuş milletlerin kalıntılarına bakabilirler.

Bundan sonraki savaşlar nükleer ve biyolojik savaşlar şeklinde olacaktır. Bir ülkede hazırlanan öldürücü yapay bir virüs geliştirip, kendi insanlarını da o virüse karşı dayanıklı hale getirdikten sonra, ele geçirmek istediği ülke topraklarına bu tehlikeli virüsü yayabilecektir.

Yönetici sınıf, tarikatların istilasına uğramıştır. Bir takım tarikatların ve gizli toplulukların ağına aitlerdir ve bu çerçevede bazı insan sınıflarını öldürmenin onların zorunlu görevi olduğu öğretilir onlara. Bu tarikatların mensupları ve müritleri, istenmeyen milyonlarca insanı öldürmek konusunda tereddüt etmezler.

Gizlilik, ancak saklanması gereken bir şey varsa gereklidir. Saklayacak bir şey yoksa giziliğin de bir anlamı yoktur.

Hiçbir Ortaçağ kurumu kapitalizmin yükselişine Tapınakçılar kadar katkıda bulunmamıştır.

Bütün dünya, sahnede görünmeyen perde arkasındaki güçler tarafından yönetilmektedir.

Savaş, bu anlamda hayal kırıklığı yaratır; ancak belki de bakteri savaşı etkili olabilir. Eğer dünyaya her bir jenerasyon boyunca bir veba yayılabilirse, bundan sağ kurtulanlar, dünyayı aşırı kalabalık yapmaksızın yeni canlılara hayat verebilirler. Bu tür bir gidişat, kulağa nahoş gelebilir ama durum ortada.

Lord Rotschild, Milner’ın da katıldığı ve Siyonizm konusu üzerine düzenlenen bir yemekli toplantı düzenledi. Toplantıda Milner’a,
Kral Faysal ile konuşması için Arabistanlı Lawrence tercümanlık ediyordu.

Vatikanın önde gelen isimlerinden Jose Maria Escriva De Balaguer’in 1928 yılında henüz 26 yaşındayken kurduğu Opus Dei adını taşıyan bu gizli örgütün 80 bin üyesinin olduğu sanılıyordu. Örgütün ayrıca, Balaguer’in 999 öğüdünü içeren Camino(yol) adında bir de kitabı vardı.

Uluslararası uyuşturucu trafiği tarihe ilk kez Suriyeli Haşhaşilerle girer. Bu dönemde Haşhaşi Şeyhi El-Cabal Tapınakçılarla ortak çalışmaktadır. Daha sonra uyuşturucu ağı, Arap köle tacirleri tarafından asyaya yayılır.

1-Astor sülalesi
2-Bundy sülalesi
3-Collins sülalesi
4-DuPont sülalesi
5-Freeman sülalesi
6-Kennedy sülalesi
7-Li sülalesi
8-Onassis sülalesi
9-Reynolds sülalesi
10-Rockefeller sülalesi
11-Rotschild sülalesi
12-Russell sülalesi
13-McDonald sülalesi

İkinci bilgi ise derneğin iki ilginç üyesidir: Napolyon ve Jean Jacques Rousseau Bu iki büyük isim aynı zamanda da masondurlar. Bu çifte üyelik Mason ve Gül-Haç örgütlerinin arasındaki yakın ilişkinin de bir başka göstergesidir.
Zaten 17 ve 18.yüzyıl masonlarının en önemlileri aynı zamanda Gül-Haçtır. Dönemin diğer gül-haç üyeleri arasında;
Rene Descartes, G.W.Leibnitz,John Locke, Robert Fludd gibi deist ya da Baron d’Holbach Baruch Spinoza gibi ateist düşünürler; Isaac Newton, Robert Boyle, J. B. Won Helmont gibi bilim adamları; kilise tarafından kafir olduğu gerekçesiyle idam edilen Giordana Bruno gibi Rönesansçılar; Tomassa Campanella gibi edebiyatçılar sayılabilir.
Bu, hem gül-haç hem de mason olan isimlerin kuşkusuz en önemlilerinden biri de, düsünce tarihinde oldukça onemli bir yer tutan ve sonradan anlaşıldığına göre, büyük olasılıkla Shakespeare’in eserlerinin gercek yazarı olan Francis Bacondır.

Gül, Orta Çağdaki yazılışıyla ROS(ROSE) demektir ve sayısal değeri itibariyle de R=200; O=75; S=90 VE ROSE=365’i vermektedir.Bu nedenle günümüzde kullanılan takvim sistemini kuran Papa Gregory tarafından bir yılın 365 gün olması uygun görülmüştür. Böylelikle İsa’nın yılın her gününe damgasını vurması sağlanmıştır.

Yahudi Hahamların şikayeti üzerine putperest Romalılar tarafından yargılanıp ölüme mahkum edilen İsa çarmıha gerildiği zaman hemen ölmemişti. Büyük bir ızdırap çekiyordu. Bunu gören bir asker dayanamayıp mızrağıyla İsa’nın göğsüne bir darbe vurmuştu.
Askerin amacı İsa’nın daha fazla acı çekmeden bir an önce ölmesini sağlamaktı.İsa’nın göğsünden akan kan, ayaklarından ve ellerinden çivilenmiş olduğu Haç’ın dibine damlamış ve inanca göre İsa’nın kanının damladığı Haç’ın dibinde birdenbire güller yeşermeye başlamıştı.
İşte bu gül ve kan İsa’nın tensel canıydı, İsa bir çiçek olmuş ve açmıştı.

Batı dünyasında 13 tarihi eğer cumaya rastlarsa uğursuz sayılır. İşte bu gelenek tapınakçılar katliamından kalmadır.

Büyük üstat Jacques De Moley’ın ölümüyle birlikte, hayatta kalan Tapınakçılar tarafından bir komplo tasarladığı öne sürülür. Buna göre, Tapınakçıların amacı,kendilerini yasaklayıp üstalarını öldüren papalığın ve bazı Avrupa krallıklarının yıkılmasıdır.
Bu amacın nesiller boyunca aktarıldığı ve Tapınakçılığın devamı olan İllimunati ve masonluğun etkisiyle gelişen ve Fransız tahtının yok olmasını sağlayan Fransız devrimi de bunun bir sonucu olarak yorumlanır.
Hatta yaygın bir söylentiye göre, Fransız Devrimi sırasında Kral XVI. Louis’nin giyontinle kafasının kesildiği gün, bilinmeyen biri sekiye çıkar, Jacques De Moley, öcün alındı diye bağırır.

Hiçbir ortacağ kurumu kapitalizmin yükselişine Tapınakçılar kadar katkıda bulunmamıştır.

1726 yılında Franklin kendi gizli derneğini kurdu:Leather Apron Club(deri önlük kulübü). Organizasyonun adı bile olaydaki masonik etkiyi gösteriyor, çünkü masonik önlükler de deriden yapılıyordu.

Kutsal mekanın ayakta kalan tek duvarının ağlama duvarına dönüştürülmüş olması da, yahudilerin bu mabedin yıkık olmasından dolayı duydukları hüznün ifadesidir.

Ortadoğu’ya hâkim olan, Kafkaslar’a hâkim olur. Kafkaslar’a hâkim olan ise Dünyaya hâkim olur.

Brezinki

Mesela istemedikleri bir politikacıyı TV’de kötü gösterir ve siz de onu kötü olarak görürsünüz. Sonra o politikacı düşürülür ve kendi kuklalarıyla sizi yönetirler. Olaylar çok basit işler ve siz hiçbir şeyin farkında olmazsınız.
Çünkü kendiniz yaptınız. İzlerken kimse size bir şey söylemedi yada fikrinden bahsetmedi ve bir şeyler empoze etmeye çalışmadı. Ama siz izlerken karşıdaki kişinin kötü olduğunu fikrine vardınız ve ona seçimlerde oy vermediniz. Tv’de size iyi gibi gösterilen politikacıya oy verdiniz. Bakın olaylar sürekli sizin elinizle işlendi. Ama yanlış şeyler oldu.

Kitleleri kontrol etmenin en etkili olaylarından biri o toplumun medyasına saldırmaktır. Eğer siz medyaya sahip iseniz kitlelere istediğiniz şeyleri izlettirebilirsiniz. Bu yüzden günümüzde TV çok zararlıdır. Televizyon bir toplumun ahlak yapısını bütünden değiştirme yeteneğine sahiptir.

Savaş, bu anlamda hayal kırıklığı yaratır; ancak belki de bakteri savaşı etkili olabilir. Eğer dünyaya her bir jenerasyon boyunca bir veba yapılabilirse, bundan sağ kurtulanlar, dünyayı aşırı kalabalık yapmaksızın yeni canlılara hayat verebilirler. Bu tür gidişat, kulağa nahoş gelebilir, ama durum ortada.
Bilimin Toplum Üzerindeki Etkisi, Bertrand Russell

Global 2000 raporu; tıbbi soykırım, kürtaj, doğum kontrol hapları, kürtaj klinikleri, ötanazi, intihar, homoseksüellik, sivil halklara karşı bakteri savaşları ve savaş yoluyla 2030 yılına kadar dünya üzerinden 2 milyar kişinin yok edilmesi ve nüfusta sıfır büyüme oranının yakalanması çağrısında bulunur.

Yönetici sınıfın ideallerini sürdürmek hedefiyle bir kişi öldürüldüğünde, öldürmek kolaylaşır.
H.G. Wells

Sizi hala belirli aralıklarla korkutmak isteyen uzmanlar şu anda altı milyarın üzerinde bulunan dünya nüfusunun önümüzdeki yarım yüzyılda yüzde elli artacağını söylerken haklılardır. Eğer dev bir meteor gezegene çarpmaz yada uzaylılar saldırmazsa bunun gerçekleşeceği kesindir.

Devlet mutlaktır ve ideal toplumun yaratılması için çatışmalar kullanılır. Bireyler, yöneticilere boyun eğdikleri ölçüde özgür olurlar.

Zamanımızın tanrısı para, peygamberi ise Rothschild’dir.

Hiçbir ortaçağ kurumu kapitalizmin yükselişine Tapınakçılar kadar katkıda bulunmamıştır.

Masonluğu en tehlikeli hale getiren yönü, faaliyetlerini büyük bir gizlilik içinde yürütmesidir. Bu yöntem nedeniyle sokaktaki insan, masonik faaliyetlerin iç yüzünü fark edemez. Tek bir noktadan yönlendirilen, fakat tesadüf süsü verilen olaylar ancak çok dikkatli bir inceleme ile bakılırsa, var olan bağlantılar hissedilebilir.

İlluminati ve Hollywood?

İlluminati Örgütü’nün bir başka silahı da sinemadır. Hollywood’da her yıl üretilen onlarca film ile insanları kendi tasarladıkları hayal aleminde yaşatirken, yine kendi belirledikleri fikirleri aslında empoze etmektedirler.
Hollywood kelimesinin ne anlama geldiğine bir bakalım. Aztekli pagan rahiplerinin kullandığı bir araçtır. İnanışa göre rahipler bu araçla karşısındakini transa sokup hipnoz edebiliyorlarmiş. Hollywood’ un da tam olarak yaptığı bu. Büyük kitleleri karanlık bir ortamda, beyaz perde karşısında hipnoz ederek kendi dusuncelerini beyinlere yerleştirmektir.

Sayfa 200
Süt ve su öldürebilir.
Tıp doktoru Joseph Prince M.D. ise Kalp Damarları , Kolesterol ve Klor başlıklı kitabında, içme suyundaki klorun, kardiyovasküler hastalıkların büyük çoğunluğunun sebebi olduğunu yazmıştı.Doktor Kurt Oster ve Doktor Donald Ross ise XO Faktör adlı kitaplarında, homojenleştirilmiş süt içindeki ksantin oksitleyici enzimlerin kardiyovasküler hastalıkların neredeyse yarısının sebebi olduğunu belirtmişlerdir..

Sistem tıkır tıkır işliyordu : Ülkeler çoğunlukla ihtiyaç duymadıkları büyük yatırımlar için Dünya Bankası, IFC gibi kuruluşlarca ağır borç yükü altına sokuluyor, bu yatırımlar büyük Amerikan yükleniciler tarafından gerçekleştiriliyor, ülke borçlarını ödemekte zorlanınca IMF ve ET’ler devreye giriyor, onlar başarılı olmazlarsa ellerinde sopalarıyla çakallar (CIA), en nihayetinde de silahlarıyla askerler geliyordu.

Dünya Bankası ve IMF de, yabancı tekellere ucuz iş gücü sağlama garantisi karşılığında, devlete bol bol kredi sağlıyorlardı. Bu elverişli koşullar altında faaliyete geçen Nike patronlarının, işçilerin hak alma mücadelesini bastırmak için diktatörlükle el ele vererek çok sayıda işçi önderini öldürtüp cezaevine attırdığı belirtiliyor.

IMF, gelişmekte olan bir ülkeye girerken, güya ihracatı ve geliri artıracak, refah sağlayacak paketler uygulatıyor. Ancak nedense ithalat ihracattan daha çok artıyor. Köyden kente göç ve işsizlik patlıyor.

Osmanlı Devleti’nin son döneminde ise Merkez Bankası görevini İngiliz-Fransız ortaklığıyla kurulan Osmanlı Bankası yapmıştır. Tek başına para basma yetkisini elinde bulunduran banka, hükümetin en sıkıntılı zamanlarında bu görevini yerine getirmemiştir.

Amerikan vatanseverlerine göre ABD, 1913’te ekonomik özgürlüğünü yitirmiş bir ülkedir. Devletin kurduğu Merkez Bankası 1913’te ortadan kaldırılarak, yerini çok uluslu özel bankerlerce kurulmuş Federal Rezerve Bank’a (FED) bırakmış, dolar basma yetkisi de bu özel bankaya verilmişti.

Küresel Ekonomi Tetikçileri’nin görevi kurulacak küresel imparatorluk için hedefteki ülkeleri ; küresel şirketlerin, bankaların, kredi kuruluşlarının kısaca Illuminati’nin kölesi haline getirmektir.

Dünyada meydana gelen savaşların, isyanların, cinayetlerin ve sabotajların perde arkasında petrol vardır, silah vardır, uyuşturucu vardır !

1840’da Çin İmparatoru, ülkesini kasıp-kavuran büyük bir uyuşturucu bağımlılığı krizi ile karşı karşıya geldi. Bunun üzerine East India Company’nin uyuşturucu satışını sınırlandırmaya karar verdi. İngiltere’nin buna cevabı savaş açmak oldu.

1890 yılına gelindiğinde New York’ta bulunan gayrimenkullerin % 20’si Astor Hanedanı’nın olmuştu.

Yahudi önde gelenlerinin Amerika’da masonluğu yayma yönünde giriştikleri hummalı faaliyetin ardından, ABD, ”dünyanın ilk masonik cumhuriyeti ” olarak tarih sahnesine çıktı.

Bütün dünya, sahnede görünmeyen perde arkasındaki güçler tarafından yönetilmektedir.

milletlerin kalıcı dostları ve kalıcı düşmanları yoktur ama kalıcı çıkarlar vardır

Düzen’in felsefi dayanaklarına karşı çıkan tek önemli güç İslam’dı. Öteki din ya da ideolojiler Yeni Seküler Düzen’e itaat etmeyi kabul etmişlerdir ve bu Düzen’i eleştirecek bir zihin yapısına sahip değildiler.
Bu nedenle, Düzen’in patronları,yani İsrail güdümlü Anti-İslami Enternasyonel , kendisine bir numaralı hedef olarak İslam’ı ve Müslümanları seçti. Dünyanın farklı bölgelerinde Müslümanlara karşı girişilen saldırıların hep İsrail ile bağlantılı oluşu, bunun açık bir göstergesidir.

Küresel Ekonomi tetikçilerinin görevi kurulacak küresel imparatorluk için hedefteki ülkeleri; küresel şirketlerin, bankaların, kredi kuruluşlarının kısaca Illuminati’nin kölesi haline getirmektir.

Zıt kutupları kontrol edebilirseniz, sonucu da belirleyebilirsiniz.

Şunu hiç düşündünüz mü? Neden popüler kitapların filmleri çekiliyor? Buna çoğu kişi ‘para için olsa gerek’ diye cevap verecektir. Elbet de para kazanmak da bu işin bir amacı, ancak temel amaç bu değil. Temel amaç insanları kitap okumaktan uzak tutmak.
Çünkü kitap, insana hayal gücünü kullandırır. Olayları, kişileri kendi kafasında canlandırdığı şekilde yaşar. Yani kısaca, kitap okuyan insan düşünür! Ama Deccalın istediği düşünen insan değil, izleyerek gördükleri içinde hapsolan insandır. O yüzden bugün sinema sektörüne ayrılan para, kitap sektörüyle kıyaslanamaz durumda.

Bilderberg toplantılarının asıl amacı dünya siyaseti üzerinde önceden programlamalar yapmak ve projeler geliştirmektir.