Dune Messiah Kitap Alıntıları – Frank Herbert

“Akıllı insan kendini biçimlendirir…Aptallar yalnızca ölmek için yaşar.”

“Güçlü duyguların ilk kurbanı akıldır.”

“Bir insanın sesi, kendisine ait olmalıdır. Kendi tınısının içine gizlenmiş, başka bir adama ait mesajlar taşımamalıdır.”

SEVEN SEVENİ TANIR.

Şanslı olmak her zaman işe yarar.

Bu evrendeki bazı sorunların çözümü yok.

Bir şeyi şişeleyemezsek, çırpamazsak, anlamlandıramazsak veya biriktiremezsek , ona önem vermiyoruz.

Kusursuzluğu sadece tanrılar göze alabilir. İnsanoğlu için tehlikeli bir şeydir.

İki hırsız karşılaştığında , kendilerini tanıtmalarına gerek yoktur.

Seni görmek için göze ihtiyacım yok.

Gitmek geçmişte kalmak demektir.

Senin ve hanenin üzerinden iyi şans eksik olmasın

Daha az kötüyü seçmek de bir tür yenilgi midir ?

“İnsan güçlendikçe yalnızlaşır. Sonunda gerçeklikle bağını yitirir…bu da onun sonu olur.”

Paul, her yerde barış var, diye düşündü. Her yerde huzur var; bir tek Muad’dib’in yüreğinde yok.

Hiçbir şey yitirilmez. Her şey sonradan geri döner, ama şekli değiştiği için tanımayabilirsin.

Güneşten merhamet dilenmez.

Bilgeler kendini biçimlendirir , aptallarsa yalnızca ölmek için yaşar.

İnsan güçlendikçe yalnızlaşır.

İnsanlar , zengin ve güçlülerden her zaman en kötü şeyleri beklemiştir.

“Tek istediğim, sabah ışığına yakalanan mücevherimsi bir çiy tanesi gibi kaybolmaktı.”

Her gücün sınırı vardır.

Aşırı analiz , gerçeğin düşmanıdır.

Burası insanın diğer insanlardan uzaklaşabileceği bir yer.

Ceset, kalıntı bırakmayınca tüm gezegen insanın mezarı olurdu.

Bu evrendeki bazı sorunların çözümü yok.

İnsanlar soytarılara karşı hep zalim olmaz mıydı zaten?

Arayış içindesin, ama aradığın şeyi bulmak istemiyorsun aslında.

Tüm insanların kalbi aynı kırda yaşar.

Sükûnet bulursun ki bu ölümün bir başka adıdır, o kadar.

Gizemi unut, sevgiyi kabul et… Sevgi gizemli değildir. Hayattan gelir. Bunu hissedemiyor musun?

Bilgeler kendini biçimlendirir aptallarsa sadece ölmek için yaşar.

Yöneten , yönetilene karşı değişmez bir sorumluluk üstlenir.

Çoğunlukla, düşündüklerimden farklı şeyler söylemek zorunda kalıyorum. Buna diplomasi diyorlar.

Paul’ün yeşil tahtı yekpare Hagar zümrütünden kesilmişti. Canlıların büyüyüp gelişmesinin sembolü olan bu renk ayrıca Fremen efsanelerinde matem rengi olarak geçerdi. Tahtta oturan kişinin matem tutmanıza yol açabileceği alttan alta ima ediliyordu

Ne zaman gitmemiz gerektiğini bilirim. Pek az insanın sahip olduğu bir yetenektir bu. Her şeyi tadında bırakmak, fazla uzatmamak gerekir… bu iyi bir başlangıç için gereklidir.

Büyümek kötüleşmektir, diye düşündü.

Masumlar kötülüğe inanmaz.

Herkes kendi geçmişini içinde taşır.

Tanrılar ve insanları birbirinden ayıran hiçbir şey yoktur. Biri diğerinin içine usulca karışabilir.

Bazen yalanlara inanmak gerçeği kabullenmekten daha kolaydır.

Yoğun hislerin ilk kurbanı mantıktır.

Geleceği tamamen ve kusursuz şekilde görebilmek ölümcüldür.

Tanrılar ile insanları biribirinden ayıran hiçbir şey yoktur: biri diğerinin içine usulca karışabilir.

“Korkmamalıyım. Korku akıl katilidir. Korku toptan yok oluşu getiren küçük ölümdür. Korkumla yüzleşeceğim…”

“Aşırı analiz, gerçeğin düşmanıdır.”

“Fikirlerden en çok eyleme döküldüklerinde korkmak gerekir.”

“Anayasalar eninde sonunda mutlak tiranlığa dönüşür.”

“Hangi duyulardan yoksunuz ki, etrafımızdaki bir başka dünyayı göremiyor ve duyamıyoruz?”

Bu evrenden zorla bir şey alamazsın. O ancak istediğini verir.

“Fikirler, eyleme dönüştüğünüde, en çok korkulacak şey haline gelirler.”

Tökezlediğin zaman, buna yol açan şeyin üstünden atlayarak dengeni geri kazanabilirsin.

“Çok zenginiz ama hayatımız çok fakir.”

“Hangi duyulardan yoksunuz ki etrafımızdaki bir başka dünyayı göremiyor ve duyamıyoruz?”

“Bilgeler kedini biçimlendirir aptallarsa yalnızca ölmek için yaşar.”

İmparatorluklar doğarken amaçsızlıktan mustarip değildir. Ama kökleştiklerinde hedefleri kaybolur ve yerini anlamsızlaşmış ritüeller alır.”

“Bir nesnenin özü, yapılış amacına uymalıdır.”

“Fremenler masmavi İbad gözlerine sahip olmayanlara güvenmezdi. Dışdünyalıların görmemeleri gereken şeyleri gören, donuk gözleri olduğunu söylerlerdi.”

“Kaba kuvvet kullanmak, kendini senden güçlü olanların insafına terk etmektir.”

“O an tüm yaşamı, bir kuşun havalanıp gitmesinden sonra sallanan bir dal gibiydi… O kuşun aldı, “rastlantıydı.” Özgür iradeydi.

“Tek bir kişinin çektiği acı, halkların çektiği acıyla kıyaslanabilir miydi?”

“Yöneten, yönetilene karşı değişmez bir sorumluluk üstlenir.”

“Yaşamını kendi benliğinin belirli bir suretini yaratmaya çalışmakta geçiren bir yaratık, o suretin antitezi haline gelmektense ölmeyi yeğler.”

Din, ticaret ve siyaset alanlarına dair tüm soruların kökeni ise şudur: “Güce kim sahip olacak? İttifaklar, kuruluşlar, şirketler güç peşinde koşmazlarsa serap peşinde koşuyorlar demektir.Düşünebilen neredeyse tüm canlıların er geç kavradığı gibi, güç dışında her şey saçmalıktır.”

Aşırı analiz, gerçeğin düşmanıdır.

İnsanın kendisine katlanmasının evrendeki en zor şey olabileceğini söyledim.

“Her yerde karşımıza onun gücü çıkıyor. O, “Kuisatz Haderah”,yani aynı anda birçok yerde olabilen kişi.

O, en ufak arzusu bile Vüzera misyonerleri için mutlak emir olan “Mehdi.”

O, bilişimsel zihni en büyük kadim bilgisayarları bile aşan bir “mentat.”

O, emrindeki Fremen lejyonlarıyla gezegenlerin nüfusunu azaltabilen “Muad’Dib.”

O, geleceği görme gücüyle donatılmış bir “kâhin.”

…., bazen yalanlara inanmak gerçeği kabullenmekten daha kolaydır.”

“Yoğun hislerin ilk kurbanı mantıktır.”

Gelecek, şekillendirilebilen bir şeydir.”