Doktor Hastalandı Kitap Alıntıları – Anthony Burgess

Belli ki evli bir adamın işinde mutlu olması kutsal olana saygısızlık.

Televizyonda bir sürü saçmalık seyretmekten başka yapacak daha iyi şeylerim var.

Bana bahşedilmiş bir şey elimden alınmaz, değil mi ?

Sen her zaman iyiyi ve kötüyü karıştırıyorsun, sahteyi ve gerçeği, gerçek hayattaki gibi. Sahte olan sensin…

Mesele ne, kokuyor falan mıyım ?

Hayat komiktir, dostlarım. Hem neşe hem gözyaşı getirir.

Tam anlamıyla aptal olup olmadığına henüz karar vermemişti.

Kel kafalav için biv yavıfma, hangisinin en yakıfıklı olduğuna daiv.

Artık annem bile konuşmuyor benimle. Zavallı moruk Ernie.

Kullanılmış bir nesne, işte ben buyum, kullanılmış ve atılmış bir nesne.

İnsan özgür doğmuş ama her yerde zincirlenmiş.

Kullanılmış bir nesne, işte ben buyum, kullanılmış ve atılmış bir nesne.

Uzak gelecek için endişelenmek iyi değil. Öğrenmemiz gereken bu. Bir sonraki kadehe kadar endişelenmek oldukça uzaktır.

Edwin çantayı açıp onun yok olmakta olan mevcudiyetinin dumanlı nostaljik bir belirtisini hatırlatacak hafif parfüm ve pudra kalıntılarını içine çekerek özel mektuplarını incelemeyi düşündü .

Her zaman biraz kuşku vardır. Olmalı.

Hayat bir nisan günüdür, dostlarım, güneşin yağmurla karıştığı

“Hayat komiktir, dostlarım. Hem neşe hem gözyaşı getirir Hayat bir nisan günüdür, dostlarım, güneşin yağmurla karıştığı… bir iki gülüş, bir iki şaka, biraz keder ve acı.“

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

“Uzak gelecek için endişelenmek iyi değil.”

İnsan özgür doğmuş ama her yerde zincirlenmiş

Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.

Boşver, dedi
Dünya acımasız bir yer

Sadece başka birisiyle beraber olmayı seçmek, kendi özgür iradesiyle bir başkasıyla manevi bir yakınlık kurmak, işte bu gerçek zinaydı.

Hayat, bir nisan günüdür dostlarım, güneşin yağmurla karıştığı..
Bir iki gülüş, bir iki şaka, biraz keder ve acı..

Yatay vaziyette olanlar dışında kimseye saygı göstermiyoruz.

Yalnızca bir çeşit ihanet vardır.. Seviyor olman gereken kişiyle birlikte olmayı istememek..

Ziyaretçilerin ayrılmasıyla koğuşun her yanından sessiz bir tatmin ifade eden bir iç çekiş duyuldu sanki: Zil sesinin dışarı kovaladığı insanlar yabancıydılar ne de olsa. Onlar, berrak sesleri, düzgün kıyafetleriyle, önem ve ciddiyetten yoksun bir dünyayı temsil ediyorlardı. Şimdi herkes ciddi hastalık meselesine dönebilirdi, hastalık sonuç olarak insanın gerçek haliydi.

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.