İçeriğe geç

David and Goliath Kitap Alıntıları – Malcolm Gladwell

Malcolm Gladwell kitaplarından David and Goliath kitap alıntıları sizlerle…

David and Goliath Kitap Alıntıları

&“&”

Bir kasabayı, bir halkı veya bir hareketi haritadan silmek göründüğü kadar kolay değildir. Güçlüler göründükleri kadar güçlü değillerdir; ne de zayıflar göründükleri kadar zayıf.
Otorite sahibi insanlar geri kalanımızın uslu durmasını istiyorsa, her şeyden önce kendilerinin uslu durması gerekir.
Şunun farkına varmalısınız ki, sevgi daima kurtarmak istediğiniz insanları kurtarmaz.
Hepimiz sadece korkuya duyarlı olmakla kalmayız. Aynı zamanda da korkmaktab korkmaya eğilimliyiz ve korkunun zapt edilmesi neşe ve zindelik getirir
Erken yaşta öksüz-yetim kalmanın avantaj olup olmaması insanın doğasına bağlıdır.
Mantıklı insan kendini dünyaya uydurur; mantıksız olan ise dünyayı kendine uydurmakta ısrar eder. Dolayısıyla ilerleme mantıksız adama dayanır.
Cesaret halihazırda sahip olduğunuz ve zorlu zamanlar başladığında sizi cesur kılan bir şey değildir. Cesaret zorlu zamanlardan geçtikten ve o zamanların aslında o kadar da zorlu olmadığını keşfettikten sonra kazandığınız bir şeydir.
Bugün bile bir ölümü, oğlumun ölümünü içimde taşıyorum ve kellesi vurulmuş bir çam ağacı gibiyim. Çam ağaçlarının tepeleri yeniden büyümez. Burulmuş, sakatlanmış olarak kalırlar. Fakat belki de enlemesine, gürleşerek büyürler ve ben de öyle yapıyorumdur.
Davut ve Golyat’ın açıklığa kavuşturmaya çalıştığı nokta şudur: Bir kasabayı, bir halkı veya bir hareketi haritadan silmek göründüğü kadar kolay değildir. Güçlüler göründükleri kadar güçlü değillerdir; ne de zayıflar göründükleri kadar zayıf.
Cesaret halihazırda sahip olduğunuz ve zorlu zamanlar başladığında sizi cesur kılan bir şey değildir. Cesaret zorlu zamanlardan geçtikten ve o zamanların aslında o kadar da zorlu olmadığını keşfettikten sonra kazandığınız bir şeydir.
Zarar görmezlik çeşnili bir heyecandır. Kıl payı kurtulmak sizi travmatize eder ucuz atlatmak ise yenilmez olduğunuzu düşünmenize neden olur
Devler, olduklarını sandığımız şeyler değiller. Onlara güçlerini verir görünen özellikler genellikle tam da büyük bir zayıflığın kaynağı. Ve kaybetmesi beklenen kişi olmak insanları genellikle değerini bilemediğimiz şekillerde değiştirebilir; kapılar açabilir, fırsatlar yaratabilir, eğitilebilir, aydınlatabilir ve başka türlü olsa da akla hayale gelmeyecek şeyleri mümkün kılabilir.
Servet, kendi yıkımının tohumlarını içinde taşır."
Ben köpek miyim ki üstüme değneklerle geliyorsun?
Servet , yıkımının tohumlarını kendi içinde barındırır
Döndüm ve güneşin altında gördüm ki,
Yarışı ayağı tez olanlar, savaşı yiğitler,
ekmeği bilgeler, serveti anlayışlı adamlar,
İnayeti de bilgili adamlar kazanamaz, ama
vakit ve talih hepsinin önüne çıkar."
Eski Ahit
Cesaret zorlu zamanlardan geçtikten ve o zamanların aslında o kadar zorlu olmadığını keşfettikten sonra kazandığımız bir şeydir."
Cesaret hali hazırda sahip olduğunuz ve zor zamanlar başladığında sizi cesur kılan bir şey değildir. Cesaret zorlu zamanlardan geçtikten ve o zamanların aslında o kadar da zorlu olmadığını keşfettikten sonra kazandığınız bir şeydir. Almanların yaptığı feci hatayı görüyor musunuz?Londra’yı bombalamışlardı çünkü bombardımanın yaratacağı tramvanın Britanyalıların cesaretini yok edeceğini düşünüyorlardı. Ancak bunun tam tersi oldu. Saldırıyı ucuz atlatan ve daha önce hiç olmadıkları kadar cesur olan insanlardan oluşan bir kent yarattı. Almanlar Londra’yı hiç bombalamasalar, kendileri için daha iyi olurdu.
Mantıklı insan kendini dünyaya uydurur; mantıksız olan ise dünyayı kendine uydurmakta ısrar eder. Dolayısıyla ilerleme mantıksız adama dayanır.
..sizce hangisinde intihar düzeyi daha yüksektir: İsviçre, Danimarka, İzlanda, Hollanda ve Kanada gibi yurttaşlarının çok mutlu olduğunu söylediği ülkelerde mi yoksa Yunanistan, İtalya, Portekiz ve İspanya gibi yurttaşların hiç de mutlu olmadığını ifade ettiği ülkelerde mi? Yanıt: O mutlu denilen ülkeler. (…) Eğer çoğu insanın oldukça mutsuz olduğu bir yerde bunalımdaysanız kendinizi etrafınızdakilerle karşılaştırır ve aslında o kadar da kötü hissetmezsiniz. Oysa herkesin yüzünde kocaman bir gülümsemenin olduğu bir ülkede bunalımda olmanın ne kadar zor olabileceğini tahmin edebiliyor musunuz?
…küçük bir sınıf sadece öğretmenlerin iş yükleri azaldığında öğretme tarzlarını değiştirdiği durumlarda daha iyi bir sonuç verir. Ve kanıtlar ortalama aralıkta öğretmenlerin bunu pek de yapmadıklarını gösteriyor.(…) Doktor olduğunuzu ve cuma günü öğleden sonra yirmi beş yerine yirmi hasta göreceğinizi öğrendiğinizi düşünün. Tepkiniz her hastayla daha fazla zaman geçirmek mi olur yoksa işten yedi buçuk yerine altı buçukta çıkıp çocuklarınızla akşam yemeği mi yersiniz?
Ebeveynlik ile para arasındaki ilişkiye dair düşüncelerimize kılavuzluk eden önemli bir ilke var: Daha çok her zaman en iyisi değildir.
Tabii ki bir multimilyonerin çocukları için sızlanmasından daha az sempatik çok az şey vardır.
Herhangi bir aptal para harcayabilir. Ama parayı kazanmak, biriktirmek ve hazzı ertelemek…Böylece ona farklı bir şekilde değer vermeyi öğrenirsiniz.
Olağan mağlupların zaferlerini beklenmedik olaylar olarak düşünürüz: Davut ve Golyat’ın hikayesinin bunca yıldır o kadar yankı uyandırmasının nedeni de budur. (…) Neden hemen daha küçük, daha yoksul veya daha az beceri sahibi birinin illa dezavantajlı konumda olduğunu varsayıyoruz?
meşruluk ilkesi 3 şeye dayanır,1.si otoriteye riayet etmek isteyen insanlar düşündüklerini söyledikleri takdirde seslerinin duyulacağını hissetmelidir.2.si yasalar öngörülebilir olmalı.3.yönetim adil olmalıdır.
&”halkın davranışını etkilemek için ne sempati ne de mistisizm gerekir;gerekli olan bireyin veya grubun hangi maliyet ve faydalarla ilgilendiğini ve bunları nasıl hesapladığını anlamaktır.&”
&”insanlar size bel bağladığında kötümser olma seçeneğiniz yoktur.&”
&”yapmak istediklerinizi yapma şansınızı azamiye çıkaran küçük denizlerdir&”
Bir şeyden ne kadar yoksun olduğumuza dair algımız görelidir.
en iyiyi arzuluyor ve girebileceğimiz en iyi kuruluşlara girmeye muazzam önem yüklüyoruz. Ama nadiren izlenimcilerin yaptığı gibi durup da en prestijli kuruluşların bizim için en iyisi olup olmadığını sor
insanlar ekonomik sıkıntılar yüzünden mahvoluyor.ama zenginlik yüzünden de mahvoluyorlar;çünkü azimlerini,gururlarını ve özdeğer algılarını kaybediyorlar.
maddi kaynaklarla ilgili bir dizi avantaj ve bir de maddi kaynakların yokluğundan kaynaklanan bir dizi avantaj vardır ve olağan mağlupların bu kadar sıklıkla galip gelmesinin nedeni de bazen ikinci tür avantajların birincisi ile tamı tamına eşit olmasıdır.
18.yy da yaşamış olan general maurice de saxe’ın bilinen ifadesiyle savaş sanatı kollarla değil bacaklarla ilgilidir.
Zayıflar çoğu zaman güçlü olanın küçümseyeceği beklenmedik taktikleri seçerler yani büyük uluslar isyanlara yenilir.
Büyük balık küçük havuz stratejisi girişimcilik gibi alanlarda da başarı gösterir. New York ya da Los Angeles gibi büyük şehirlerde iş girişimlerinde bulunmak çekici gelebilir çünkü bu şehirler oldukça büyük, pazarları da çok geniş
Bazı zorluklar başarı şansını yükseltir.

Okuması zor yazı tipleriyle yazılan testlerde öğrenciler daha iyi puan alırlar. Zorluklarla yüzleşmek konsantrasyonu arttırır, daha fazla çalışmaya yönlendirir ve daha iyi sonuçlar alınır. Dolayısıyla bazı durumlarda disleksi gibi öğrenim güçlükleri arzu edilen bir zorluk olabilir.

Örneğin Amerika’da son derece başarılı bir avukat olan David Boies Microsoft davasında disleksisi olduğu için savunma metnini okumakta zorlandı. Halbuki avukat olmak üstün bir okuma becerisi gerektirir. İyi okuyamayan avukat insanların gözünde iyi bir avukat değildir. Disleksi konsantrasyonu arttırdığı için okuduğu her detayı mükemmel şekilde hatırlayan ve çok iyi bir dinleyici olan avukat (çünkü bu okumaktan daha kolaydır) başarılı olur.

Anlaşmazlıklar, güçlü ve erdemli bir kalite olabilir.
Suçluluğa hapis ile yanıt vermek suç oranını arttırabilir.
Bazı zorluklar başarı şansını yükseltir.
Tersine çevrilmiş U eğrisi bazı durumlarda daha fazla kaynağın veya gücün kötü sonuçlara neden olabileceğini açıklar
Güçsüzlerin kullandığı yüksek efor stratejileri için müthiş bir enerji ve pratik lazımdır.
Tam saha baskı etkilidir ve herhangi bir takım kullanabilir ancak genellikle kullanım tercih edilmez çünkü daha fazla efor sarf edilmesi gerekir.
Silikon Vadisi yetkili Vivek Randivé kızının basketbol takımına koçluk yaparak tam saha baskıyla müthiş bir başarı yakaladı. Birçok basketbol savunmasında, savunmacıyla genellikle ofansın gölgesi gibidir. Takımı çok da başarılı olmamasına rağmen tam saha baskısı rakiplerine hata yaptırdı. Randive’nin takımı bu şekilde kız takımlarına karşı birçok başarı kazandı.
Güçsüzler yüksek efor stratejileriyle kazanabilirler ama yüksek efor stratejileri tanım olarak zordur.
Tersine çevrilmiş U eğrisi, eklenen fazla kaynakların başarısızlıkla sonuçlanabileceğini gösteren bir grafiktir. Örneğin ebeveyn ve eğitim yenilikçileri küçük sınıflarda israr ederler çünkü öğrencilerin performansını iyileştirdiğine inanırlar. Öğretmenlere daha fazla para harcamanın daha iyi sonuçlar doğuracağına inanılır ama aslında yapılan yüzlerle çalışmada herhangi bir kazanç ölçümlenememiştir. Daha fazla para harcamak bir noktada performansı artırabilir ama fazla yüklenme işlerin akışını değiştirebilir.
“Büyük denizde küçük balık olmak mı istiyorlardı, yoksa kendi seçtikleri küçük Deniz de büyük bir balık olmak mı? “
“En iyiyi arzuluyoruz ve girebileceğimiz en iyi kuruluşlara muazzam önem yüklüyoruz. Ama nadiren izlenimcilerin yaptığı gibi durup da en prestijli kuruluşların bizim için en iyisi olup olmadığını sorgulamıyoruz. “
Topluluğun morali hayatta kalanların tepkisine bağlıdır "
“Mutlu ülkelerin yurttaşlarının intihar oranları mutsuz ülkelerin intihar oranlarına göre daha yüksektir; çünkü etraflarındaki gülümseyen yüzlere baktıklarında tezat çok büyüktür.”
Daha çok her zaman en iyisi değildir.
MÖ 11yy Gritten gelen Filistliler(Filistinliler) Beytlehem yakınlarını ele geçirmek üzere İsrailoğullarına saldırdılar, Filistinliler de dev Golyat İsrailoğullarının ordusundada çoban Davut vardı.
Mutlu ülkelerin yurttaşlarının intihar oranları mutsuz ülkelerinkinden daha yüksektir, çünkü etraflarındaki gülümseyen yüzlere baktıklarında tezat çok büyüktür…
“Ben hala en hızlı koşucu olduğumu düşünüyorum” diye yakınır şaşkına dönmüş geyik. Terrapin’in dünyada ki tüm yarışlardan men ettirebilecek bir şey yaptığı yarıştan sonra.
“ Belki öylesindir” diye yanıtla Terrapin “ ama ben aklımla seni geçebilirim.”
“DİSLEKSİ insanların sesleri duyma ve onları kullanma yollarıyla ilgili bir sorundur, b ile d arasındaki fark harfin ilk 40 milisaniyelik kısmındaki incecik bir farktır.
İnsan dili o 40 milisaniyelik farkın ayırdına varabileceğimiz varsayımına dayanır.
Sözcüklerin yapıtaşlarını bir araya getirmek söz konusu olduğunda o can alıcı 40 milisaniyenin fazla geldiği miskin bir beyne sahip olmanın sonuçlarını haya edebilir misiniz?”
Güç meşru görülmelidir; aksi takdirde istenen etkinin tam tersini doğurur.
Kıl payı kurtulmak sizi tramvatize eder, ama ucuz atlatmak yenilmez olduğunuzu düşünmenize neden olur.”
Cesaret zorlu zamanlardan geçtikten ve o zamanların aslında o kadar da zorlu olmadığını keşfettikten sonra kazanılan bir şeydir.
Kendisini Geyikle yarışta bulan alçakgönüllü kaplumbağa Terrapin’in hikayesi:
Terrapin bitiş çizgisinin yanında bir yere saklanır ve yarışın tamamını koşuyormuş gibi görünmek için stratejik noktalara akrabalarını yerleştirir. Sonra bitiş çizgisinde hemen geyiğin önüne çıkar ve yarışı kazanır. Geyik buna inanmıştır, çünkü tüm kaplumbağalar birbirine benzer.
Öte yandan güçlü konumda olanların zayıf olanlara bakmalarına hiç gerek yoktur.
Geyik alçakgönüllü Terrapini aşağılıyordu. Ona göre kaplumbağa kaplumbağaydı.
Çoğu şeyi güçlü yönlerimizi avantaja çevirerek öğreniriz.Oysa zayıf yönleri telafi ederek öğrenmek gerçekten zordur.
Eğer okuma yeteneğini alırsanız, dinleme yeteneği yaratırsınız. Eğer bir kenti bombalarsanız, arkanızda ölüm ve yıkım bırakırsınız. Fakat ucuz atlatanlardan oluşan bir topluluk da yaratırsınız. Eğer bir anne veya babayı alırsanız, acı ve mutsuzluk yaratırsınız. Ama her on kerede birinde, o umutsuzluk yılmaz bir güç çıkarır.
Güçlüler göründükleri kadar güçlü değillerdir; ne de zayıflar göründükleri kadar zayıf.
Eğer öğretmen işini düzgün yapmazsa,çocuk itaatsiz olur.Ögretmen gerçekten ilginç bir şey yapsa, bu çocuklar ilgi göstere bilir.
..Devler, olduklarını sandığımız şeyler değiller. Onlara güçlerini verir görünen özellikle genellikle tam da büyük bir zayıflığın kaynağı…
Mantıklı insan kendini dünyaya uydurur; mantıksız olan ise dünyayı kendisine uydurmakta ısrar eder.
“Muktedirler her zaman göründükleri gibi değildirler.”
Hepimiz korkunç şeyler yapmış ya da yapmak istemişizdir.
Zarar göremezlik çeşnili bir heyecandır.
Kıl payı kurtulmak sizi travmatize eder.
Ucuz atlatmak,yenilmez olduğunuzu düşünmenize neden olur.
Muktedirler her zaman göründükleri gibi değildir.
Otorite sahibi insanlar geri kalanımızın uslu durmasını istiyorsa her şeyden önce kendilerinin uslu durması gerekir.
Adam var ki, bir şey yokken kendini zengin gösterir; Adam var ki, çok malı varken kendini fakir gösterir.
Süleyman’ın Meselleri 13:7, Eski Ahit

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir