İçeriğe geç

Darağacı Şarkısı  Kitap Alıntıları – Anna Day

Anna Day kitaplarından Darağacı Şarkısı  kitap alıntıları sizlerle…

Darağacı Şarkısı  Kitap Alıntıları

Dünya korkutucu bir yer, geleceğimiz belirsiz.
Maskeler önemlidir, derdi babam. Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.
Bu duygularınla yüzleşip onların içinden geç, etrafından dolanma.
— Şimdi elimize ne kaldı?
— Birbirimiz.
Çoğu kişi, çoğu eşya bir yerlere aittir. Kitaplar raflara, çiçekler tarlalara, kahkahalar çocuklara. Hepimiz aileye, dostlara, bize kabullenilmiş ve kendimizden daha büyük bir şeylerin parcasıymışız gibi hissettiren insan gruplarına ihtiyaç duyarız.
Sanki duyguya isim vermek,gücünün bir kısmını azaltıyor gibiydi.
Bütün güzel hikâyeler,aslında birer yeniden doğuş hikâyesidir.
“Bildiğim en güzel hikâye fedakârlığın değil, yeniden doğuşun hikâyesidir.”
Kendi düşüncelerinizden korkarken yalnız kalmak tehlikeli bir durumdu.
Kendi düşüncelerinizden korkarken yalnız kalmak tehlikeli bir durumdu.
Bildiğim en güzel hikâye fedakârlığın değil, yeniden doğuşun hikâyesidir.
Ama kıskançlığın, tendeki bir kan oturması gibi, zehirli, kara ve iyileşmek bilmez bir şekilde yüzeye yerleşip kaldığını anlamaya başlıyordum. Diğer karanlık duygular gibi ciltte açılan temiz bir kesik değildi. Kanı akıtılamazdı, silinemezdi ya da dikilemezdi. İrin toplayıp içten içe kaynardı ve bu konuda hiçbir şey yapamazdınız.
Baba gülümsedi. ‘Benim için endişelenme. Bildiğim en güzel hikâye fedakârlığın değil, yeniden doğuşun hikâyesidir. Bunu sakın unutma, çocuğum.’
Maskeler önemlidir, derdi babam. Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.
Asıl trajedi buydu işte: Kalbimin her şeyden fazla özlediği şey, yalnızca benim sonumu getirecek olan yerde var olabilirdi.
Nate, Eskiden umudumuz vardı, dedi. Tanrı, Buda, Allah, Krişna hepsi aynı şeyin isimleriydi-umut. Şimdi elimizde ne kaldı?
Elini kendi elime aldım. Birbirimiz.
Bırak da sarayım kırık kanadını,
Kırlangıçlar özgür uçmalı, sevgilim.
Her şey ve hiçbir şey.
Siyah beyaz filmler, yalnızca onların içine hapsolmadığınız zamanlarda hoş görünüyordu.
On yaşındayken İstanbul’a ayak bastım. Ülkenin en büyük şehrindeyim ve danışacak, sığınacak kimsem yoktu. Başkasının kâbusu olur ama benim için ucu nereye gideceği bilinmeyen bir macera
Dünyada bıraktığımız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.
Yorum, kişisel görüşler için kullanılan bir diğer kelimedir.
Yağmurda dans etmeyi öğren.
..doğru kişi dediğiniz böyle bir şeydi zaten:Yeri doldurulamayacak birisi.
Ama kıskançlığın, tendeki bir kan oturması gibi, zehirli, kara ve iyileşmek bilmez bir şekilde yüzeye yerleşip kaldığını anlamaya başlıyordum. Diğer karanlık duygular gibi ciltte açılan temiz bir kesik değildi. Kanı akıtılamazdı, silinemezdi ya da dikilemezdi. İrin toplayıp içten içe kaynardı ve bu konuda hiçbir şey yapamazdınız.
Bildiğim en güzel hikaye fedakarlığın değil,yeniden doğuşun hikayesidir.
Bazen ne kadar iyi top sürersen sür, topu sadece kendinde tutmaktan zarar gelir.
Baba gülümsedi. Benim için endişelenme. Bildiğim en güzel hikaye fedakarlığın değil, yeniden doğuşun hikâyesidir. Bunu sakın unutma, çocuğum.
Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.
Yorum,kişisel görüşler için kullanılan bir diğer kelimedir,bunu sakın unutma.
“Sen dans etmek için doğdun şarkılarda,
Ve benimle süzüleceksin semalarda, sevgilim.”
“Bırak da sarayım kırık kanadını,
Kırlangıçlar özgür uçmalı, sevgilim.”
Bir erkek sesiydi ve içinde tek bir sesin taşıması gerekenden çok daha ağır bir hüzün taşıyordu.
Maskeler önemlidir, derdi babam. Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı .
Her şey ve hiçbir şey.
Şimdiye dek ‘ruh eşi’ olayına asla inanmadım. Sanki sen karşıma çıkana dek uyuşmuş, ölmüş gibiydim şimdiyse her şey yerine oturdu.
Alice sana zehirli bir elma verdi ama bu onu kötü cadı yapmaz. Sen de sırf ondan elma aldın diye Pamuk Prenses olmuş sayılmazsın.
Dünya bir sahneydi, bense üzerindeki en kötü oyuncu.
Ayrıca birine anlatmak zorundaydım. Sanki bu sır omuzlarımda bir yük gibiydi. Şimdiye dek gerçekten güvendiğim tek insan sensin.
“İçgüdülerinize daima güvenmeliydiniz.”
“Sen dans etmek için doğdun şarkılarda,
Ve benimle süzüleceksin semalarda, sevgilim.”
“Bırak da sarayım kırık kanadını,
Kırlangıçlar özgür uçmalı, sevgilim.”
“Siyah beyaz filmler, yalnızca onların içine hapsolmadığınız zamanlarda hoş görünüyordu.”
“Maskeler önemlidir. Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.”
Ağladım, ağladım ve sonunda, güneş gökyüzünü aydınlattığında artık ağlayamaz hale geldim.
Sanki artık bu dünyada değilmiş gibiydim.
Eskiden umudumuz vardı, şimdi elimizde ne kaldı?
Her şey ve hiçbir şey.
Ama kıskançlığın, tendeki bir kan oturması gibi, zehirli, kara ve iyileşmek bilmez bir şekilde yüzeye yerleşip kaldığını anlamaya başlıyordum. Diğer karanlık duygular gibi ciltte açılan temiz bir kesik değildi. Kanı akıtılamazdı, silinemezdi ya da dikilemezdi. İrin toplayıp içten içe kaynardı ve bu konuda hiçbir şey yapamazdınız.
Bakışlarının odağında olmak ve yüzümün zihnini dolduruyor olduğunu bilmek,
Siyah beyaz filmler, yalnızca onların içine hapsolmadığınız zamanlarda hoş görünüyordu.
O kadar güzel bir adamdı ki bana ruhumun derinliklerindeki çirkinliği unutturmuştu.
Yalnızca suçlular kaçar.
Kendimi olanların ağırlığı altında tamamen ezilmiş gibi hissettim.
Fakat bu evrende keşkelerin anlamsız olduğunu uzun zaman önce öğrenmiştim.
Hızlı bir ölüm çok daha merhametlidir.
Kendi düşüncelerinizden korkarken yalnız kalmak tehlikeli bir durumdu.
Bir yere ait olmak çok güzel bir duyguydu.
sanki ağlamamaya çalışmaktan ağrıyan gözlerim ve alev alev yanan boğazıma rağmen sıradan bir günmüş ve bütün dünyam yıkılmamış gibi.
Sözcükler gırtlağımda yükseldi ama sanki dilime yapışmış gibilerdi ve ne yaptıysam da onları tüküremiyordum.
Ağlayamayacak kadar incinmiş.
Okurlar asla ulaşılamayacak, erişilmez peri masalları okumak istemiyor; kendi korkularına değinen, endişelerini yansıtan, güncel ortamımızı yakalamayı başaran kitaplar istiyorlar.
Maskeler önemlidir, derdi babam. Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.
Üzülmen normal, dedi Katie. Bu duygularınla yüzleşip onların içinden geç, etrafında dolanma.
Yaşam aşırı pahalı bir atıştırmalık molası ölüm.
Şimdi elimizde ne kaldı?
Elini kendi elime aldım. Birbirimiz
Şimdiye dek ‘ruh eşi’ olayına asla inanmadım.Sanki sen karşıma çıkana dek uyuşmuş,ölmüş gibiydim şimdiyse her şey yerine oturdu. Hüzünlü bir şekilde güldü.
Her şey ve hiçbir şey.
sahte umutlar düz,dürüst kayıplardan çok daha can acıtıcı olabiliyordu.
Kalbimin her şeyden fazla özlediği şey, yalnızca benim sonumu getirecek olan yerde var olabilirdi.
“Doğru kişi” dediğiniz böyle bir şeydi zaten: yeri doldurulamayacak birisi.
Siyah beyaz filmler, yalnızca onların içine hapsolmadığınız zamanlarda hoş görünüyordu.
Bırak da sarayım kırık kanadını,
Kırlangıçlar özgür uçmalı, sevgilim
Sen dans etmek için doğdun şarkılarda,
Ve benimle süzüleceksin semalarda, sevgilim.
Maskeler önemlidir, derdi babam. Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı.
Maskeler önemlidir , derdi babam . Dünyada bıraktığınız izlenim sizi tanımlayan şeydi ve o maskenin düşmesine bir kez izin verirseniz asla geri dönüşünüz olmazdı .
Bildiğim en güzel hikayeler fedakarlığın değil, yeniden doğuşun hikayesidir.
Asıl trajedi buydu işte: Kalbimin her şeyden fazla özlediği şey, yalnızca benim sonumu getirecek olan yerde var olabilirdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir