İçeriğe geç

Çocuklukta Yaşamsal Sorunlar Kitap Alıntıları – Alfred Adler

Alfred Adler kitaplarından Çocuklukta Yaşamsal Sorunlar kitap alıntıları sizlerle…

Çocuklukta Yaşamsal Sorunlar Kitap Alıntıları

Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi yatar.
Ne yaparsan yap, başlangıçta zordur ama bir süre sonra kolaylaşır,başarırsın…
En çok istediği şey:Bir defasında okumasını becerebilecek kadar büyümek,bir defasında da dükkânı süpürüp temizleyerek babasına yardım etmek istemiş.”Robert birinci isteğini dışarıdan etki altında kalmadan dile getirmişse,bu eksikliklerini bildiğini be günün birinde onları gidermeyi umduğunu gösteren iyi bir işarettir;ikinci istek ise,babasının sevgisini kazanmayı amaçladığının ifadesi.
Bir çocukla konuşmak sanattır, öğrenilmesi gerekir.
Çocuğa dayak atanlar,onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilemez duruma düşmüş kimselerdir.
Yalan söylemek, güvensizliğin ve güçsüzlüğün belirtisidir.
Belki kitap nedenlerinden biri gerçeği benimsemek istemeyişi, kendini kitaplardaki kahramanların yerine koyabileceği hayaller, düşler dünyasında dolaşıp gezmesidir.
Şımarık büyütülmüş çocuk genellikle bebek rolünü oynar.
Çok çocuklu ailedeki bir çocuğa kıyasla, ailedeki tek çocuk, genellikle daha fazla ilgi ve sevgi’nin odak noktasında yer almaya çalışır
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Evlilik dışı bir çocuktan sosyal duyguların gelişmesi hayli zordur
Yalan söylemek güvensizliğin güçsüzlüğün belirtisidir bir çocuğun yalan söylediğini öğrendiğimizde daha işin başında bunun övünme amacına yönelik mi olduğunun yoksa çocuğun çevresindeki bir kişiden korkmasın dan mı kaynaklandığının açığa kavuşturulması uygun olacaktır
Çocuğa dayak atanlar, onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilemez duruma düşmüş kimselerdir
Geri zekalı bir çocuk gibi elbebek gülbebek büyütülmüş bir çocuğun yaşam modelinde de düşük zeka yüzdesi ile karşılaşılır.
Her isteği gözlerinden okunan çocukların ancak 4 yaşından sonra konuşmaya başlamaları şaşılacak bir şey değildir. Ayrıca bu çocuklarda kaprisli yemek yeme alışkanlıklarına sık rastlanır ya da bunların altlarına işledikleri görülür.
Bir ailede çocuklardan biri pek yetenekli ise, öteki çocuklardan normal olarak birtakım sorunların ortaya çıkacağını bekleyebiliriz. Zeki çocuğun üstünlüğü aradaki karşıtlık dolayısıyla ötekileri düşük değerli gösterir.
Bazı bakımdan şımarık çocukla geri zekalı çocuğun davranış modelleri arasında bir uygunluk göze çarpar
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır
Kırda bayırda yaşamayı ve doğayı çok seviyor. Evdekilere, taşraya taşınıp orda yaşayalım diye yalvarıp duruyor. Bir manzarayı pek çekici buldu mu, hayranlıkla şöyle diyor:Dünya ne kadar güzel, değil mi?
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Evlilik dışı bir çocukta sosyal duyguların gelişmesi bir hayli zordur. Uygarlığımızda evlilik dışı doğanlara yüz karası gözüyle bakılır ve böyle bir geçmişi olan çocuk toplum içinde savunma durumuna itilir.
Acımasızlık epilepsilinin ruh yapısında büyük rol oynar.
Çocuk her zaman güçlü olan taraftır, güçlü olana karşı savaşmak da anlamsızdır.
Bir çocukla konuşmak sanattır, öğrenilmesi gerekir.
Kılıcı sevenin ölümü kılıçtan olur. Yaşam mantığının acımasızlığı budur.
Bir çocuğu dilediğiniz kadar sevebilirsiniz, ama onu kendinize bağımlı kılamazsınız.
Bilinç ve bilinçaltı birbirine karşıt şeyler değil, aynı doğrultuda akıp giden iki ırmaktır.
Bir çocuğa dayak atanlar, ona yardım elini nasıl uzatacağını bilemeyenlerdir.
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Babanın umutsuzluğu cesaret kırıcıdır, çünkü bir çocuğun gelişimi genel olarak babasının kendisine ilişkin görüşüne uygun biçimde gerçekleşir.
suça yönelik kişilerin büyük bölümü, mesleği hayatta hak ve hukukun üstünlüğünü sağlamak olan kişilerin reisliğini yaptığı aileler içinden çıkmaktadır Bana öyle geliyor ki, isyan bayrağını çeken çocukların anne ve babalarını en duyarlı oldukları yerlerinden vurmak istemelerinde aramak gerekir.
Çocuğa dayak atanlar, onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilemez duruma düşmüş kimselerdir.
bir çocuğun gelişimi genel olarak babasının kendisine ilişkin görüşüne uygun biçimde gerçekleşir.
üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Çabuk kızıp parlayan bir babanın bulunduğu ailede epilepsili bir çocuğa rastladığım zaman, bazen çocuğun babadaki öfke nöbetlerine öykündüğü duygusuna kapıldığını söyleyebilirim.
Her yaptığına göz yumulup nazlı büyütülen bir çocuk, alıştığı, kendisiyle özdeşleştiği bir kimseyi ansızın yitirirse, yaşadığı cennetten kovulduğu duygusuna kapılır.
Yalan söylemek, güvensizliğin ve güçsüzlüğün belirtisidir.
Çocuğa dayak atanlar, onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilemez duruma düşmüş kimselerdir.
Aşırı ilgiyle büyütülmüş çocuk cesaretini kolay kaybedebilir.
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir  aşağılık kompleksi vardır.
Umudunu yitiren bir çoçuğun önünde üç seçenek vardır;Serseri serseri ortada dolaşmak,canına kıymak,suça yönelmek.
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman aşağılık kompleksi vardır.
Adler,çoçuğun ilerki yıllarında kişilik sorunu yaşamasına neden olacak iki tür anne baba davranışı belirmiştir.Bunlardan birincisi çoçuklarına özen gösteren ve aşırı koruma sağlayan,sonuç olarak çoçukta şımarma tehlikesi oluşturan anne baba davranışıdır.Adler’e göre böyle bir anne baba tutumu yanlıştır.Bunun yerine çoçuklar hata yapsalar bile kendi sorunlarını çözmelerine ve bazı kararları kendilerinin almalarına izin vermek uzun vadede onların iyiliğine olacaktır.
Suç şekline karşı durmak öğretmenlerle okula düşmektedir. Okul toplumsal gelişimin merkezi olmak durumundadır, bütün sosyal yeniliklerin çıkış noktasıdır okul.
Toplumsallık duygusundan yoksun olanlar, insanların doğuştan kötü olduklarına inanmayı tercih ederler, toplumsallık duygusuna sahip kişilerse genelde hoşgörülüdür ve insanların kötü olmalarının nedenini anlamaya çalışır.
üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Çocuğa dayak atanlar, onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilmez duruma düşmüş kimselerdir.
Yalan söylemek, güvensizliği ve güçsüzlüğün belirtisidir.
Her yaptığına göz yumulup nazlı büyütülen bir çocuk, alıştığı, kendisiyle özdeşleştiği bir kimseyi ansızın yitirirse, yaşadığı cennette kovulduğu duygusuna kapılır.
Çocuğa dayak atanlar, onlara nasıl yardım elini uzatacaklarını bilmez duruma düşmüş kimselerdir.
Tamamen yalnız olmak nasıl bir duygudur acaba?
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Durumunda her ne kadar küçümsenmeyecek ilerlemeler gerçekleşmişse de oğlan belki her zaman tutuk biri olarak kalacak ve asla tam bağımsızlığına kavuşamayacaktır, Bu da ondaki doğumsal bir kusurdan değil, annesinin duygusal tutumundan kaynaklanacaktır.
Sırası gelmişken şunu da söyleyeyim ki, çocuğa dayak atanlar, onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilmez duruma düşmüş kimselerdir.
Üstünlük kompleksinin temelinde her zaman bir aşağılık kompleksi vardır.
Bir çocuğu dilediğiniz kadar sevebilirsiniz ama onu kendinize bağlı kılamazsınız. Çocuğa karşı hayatını bağımsız bir varlık olarak yaşamasını sağlamak gibi bir sorumluluğumuz vardır. Çocuk daha dünyaya gelir gelmez bunun için çalışmaya başlamak gerekiyor. Anne ve babasının her istediğini yerine getirmek için var olduğunu sanan bir çocuk, sevgi konusunda yanlış düşüncelere kapılacaktır.
Çocuğun anne ve babasıyla ilişkini anlamak istiyorsak her zaman aile içinde durumu bütün ayrıntılarıyla görme durumundayız.
Ben öyle inanıyorum ki içe dönüklük(intro-verziyon)ve dışa dönüklük(ekstroverziyon)insanda değişmez özellikler değildir.
Çocuğa dayak atanlar,onlara yardım elini nasıl uzatacaklarını bilemez duruma düşmüş kimselerdir.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir