İçeriğe geç

Cingöz Recai – Arsen Lüpen İstanbul’da Kitap Alıntıları – Peyami Safa

Peyami Safa kitaplarından Cingöz Recai – Arsen Lüpen İstanbul’da kitap alıntıları sizlerle…

Cingöz Recai – Arsen Lüpen İstanbul’da Kitap Alıntıları

_canım insanda çalışacak kudret olduktan sonra iş mi yok??????
Sen kendini zeki zannedersin .
Fakat ameli hayatta hiç birşey değilsin .
Feci surette saf sın ..
Tecrübe ile biliyorum ki insanın en büyük silahı ümididir.ümitsiz olmayan mağlup olmaz .
En büyük korkulardan, en büyük cesaretler doğar ..
Tecrübe ile biliyorum ki insanın en büyük silahı ümididir. Ümitsiz olmayan mağlup olmaz
En büyük korkulardan, en büyük cesaretler doğar.
Kuvvetli adam, yalnız adamdır.
“En büyük korkulardan en büyük cesaretler doğar.”
Meyus (umutsuz) olmayan, mağlup olmaz.
Bu memlekette uzman kişilerin fikirlerine hürmet etmeyi ne zaman öğrenecekler?
Hayat, yaşandığı kadardır.
İstan­bul öyle bir şehirdir ki treni, vapur düdükleri yardımıyla kör bir adama bulunduğu semti anlatabilir.
Hayat, yaşandığı kadardır
Ben alelade bir hırsız değilim, iki gözüm.
Fransızca, İngilizce, Almanca, İtalyanca olduğu gibi bir de
delice vardır. Bu dille konuşmasını bilenler, şuuru bozuk insanlarla akıllılardan fazla anlaşabilirler. Emin olunuz ki gizli maksatlarımızı sezmek ve bizim ruhumuzu kavramak hususunda deliler herkesten fazla ince akıl sahibidirler.
En akıllı insanlar bile delilerin yanında farkında olmadan biraz delirirler.
Arsen Lüpen gülümsedi:
– Deminden beri konuştuğunuz Türk dilinin ahengine dikkat ediyorum. Ömrümde ilk defa duyduğum bir
lisan! Fakat ne kadar tatlı Âdeta hep melodilerden örülmüş bir musiki Denebilir ki bütün
sözleriniz, bütün kelimeleriniz bestelenmek için yapılmış.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Polislik mesleği biraz da kökü alma işi değil mi?
Fakat bu dünya çok çirkin
Mehmet Rıza tasdik etti:
– Çok çirkin!
– İnsanlar çok namussuz.
-Çok namussuz!
– Balıklar daha temiz kalpli.
– Daha temiz kalpli!
– Köpekler daha yüksek.
– Daha yüksek!
Tecrübe ile biliyorum ki insanın en büyük silahı ümididir. Ümitsiz olmayan mağlup olmaz.
Ben iyiliğin reklamını kötülük telakki edenlerdenim.
Hayat, yaşandığı kadardir.
Ah, tamamıyla meraktan ve hissi duygulardan ibaret, bilinmeyenin peşinden koşmak zevkinden başka mükafatı olmayan heyecanlar
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Tecrübe ile biliyorum ki en büyük korkulardan, en büyük cesaretler doğar.
Hayat, yaşandığı kadardır
Adi olayların biraz üstüne çıkan her zekâ, her cesaret, gazete sayfalarında kolayca şerefini ve mükafatını buluyordu..
Bizim bir fotoğraf makinesinden yahut daha doğrusu bir film alıcı makineden farkımız yoktur. Hadise ne ise onu aksettiririz. Herhangi bir çirkinlikten dolayı aynaya kabahat bulmak olur mu?
Yahut bir kadın aynaya bakarak şımarırsa aynanın sorumluluğu var mıdır
iki duman görünen yerde ekseriya bir tek yangın vardır. Büyük olayların aynı günlere tesadüf etmesi pek nadir bir şeydir. Bunun için, aynı günlerde ce­reyan eden büyük olaylar, ekseriya bir tek yangının muh­telif noktalarda tüten dumanları gibi düşünmek lazım­dır
İstan­bul öyle bir şehirdir ki treni, vapur düdükleri yardımıyla kör bir adama bulunduğu semti anlatabilir.
Ah, tamamıyla meraktan ve hissi duygulardan ibaret, bilinmeyenin peşinden koşmak zevkinden başka mükafatı olmayan heyecanlar
Tecrübe ile biliyorum ki en büyük korkulardan, en büyük cesaretler doğar
Akıllı kızları çileden çıkarmak elimizde olduğu gibi, çileden çıkmış kızları da akıllandırmak bazı erkeklerin elindedir.
Tecrübe ile biliyorum ki insanın en büyük silahı ümididir. Ümitsiz olmayan mağlup olmaz
Ve son alıntı:
“ Arsen Lüpen, belli etmeden banka soygunculuğu yapıp Mehmet Rıza’nın bununla meşgul olmasını sağlar. Bu sırada Ridvay ailesi yola düşer. Yoldayken Mehmet Rıza’ya şöyle bir haber gelir: Arsen Lüpen’in Mr. Ridvay, Cingöz Recai’nin de onun uşağı Yani kılığında Avrupa’ya gittiği. Mehmet Rıza, kurnazca bir oyuna geldiğini anlar ve yıkılır.”
“ Arsen Lüpen, yaptığı yardıma karşılık Mehmet Rıza’dan bir hafta sonra yurt dışına gidecek Ridvay ailesini serbest bırakmasını ister. Mehmet Rıza çaresiz kabul eder ”
•~•~•
“ Üçü bu laboratuvardan kurtulmaya çalışırken Hristo, onları zehirleyerek öldürmek için gazı açar. Arsen Lüpen, bağlı olduğu iplerden büyük bir uğraşla kurtulup gazı kapar ve diğerlerini de kurtarır. Mehmet Rıza, Hristo’yu yakalar ”
•~•~•
“ Mehmet Rıza’nın kapatıldığı laboratuvarda Arsen Lüpen ve Cingöz Recai de vardır. O an anlaşılır ki onları buraya Hristo kapatmış ”
•~•~•
“ Mehmet Rıza, duvara gömülen kızla ilgili araştırmalarına devam eder. İp uçları sonucunda Hristo isimli katilin öldürdüğünü tespit eder. Bu sırada Hristo, Ahududu Sokağı’ndaki evin sahibini vurur. Mehmet Rıza, olay yerine gider; ama inceleme esnasında bayılır. Gözlerini açtığında kendisini bir laboratuvarda bulur ”
•~•~•
“ Mehmet Rıza, aldığı darbe sonucu zorlanarak evine gelir. Girer girmez eski mahkumlardan Cingöz Recai ile karşılaşır. Cingöz Recai ile konuşurlarken gözü, onun ayakkabılarına takılır. İnceleyince kafasına darbe vurup elini çiğneyenin o olduğunu anlar ”
•~•~•
“ İstanbul’un ünlü polis hafiyesi Mehmet Rıza, suçların azaldığı bir zamanda bir ihbarla sarsılır. İhbarda Yorgi isimli bir duvarcı canlı canlı bir kadını duvara gömdüğünü anlatır. İp uçları alındıktan sonra operasyon başlar ve kadın bulunur; ama ölü olarak ”
Aşırı ilginç bir kitap
•~•~•
Adi olayların biraz üstüne çıkan her zekâ, her cesaret, gazete sayfalarında kolayca şerefini ve mükafatını buluyordu.
Polis hayatının bir çok tecrübeleri ona ispat etmişti ki iki duman görünen yerde ekseriya bir tek yangın vardır. Büyük olayların aynı günlere tesadüf etmesi pek nadir bir şeydir. Bunun için, aynı günlerde ce­reyan eden büyük olaylar, ekseriya bir tek yangının muh­telif noktalarda tüten dumanları gibi düşünmek lâzım­dır.
Adi olayların biraz üstüne çıkan her zekâ, her cesaret, gazete sayfalarında kolayca şerefini ve mükafatını buluyordu.
İstan­bul öyle bir şehirdir ki treni, vapur düdükleri yardımıyla kör bir adama bulunduğu semti anlatabilir.
Ben alelade bir hırsız değilim, iki gözüm.
Akıllı kızları çileden çıkarmak elimizde olduğu gibi, çileden çıkmış kızları da akıllandırmak bazı erkeklerin elindedir.
Ah, tamamıyla meraktan ve hissi duygulardan ibaret, bilinmeyenin peşinden koşmak zevkinden başka mükafatı olmayan heyecanlar!
Bizim meslekte en önemsiz şeylere ehemmiyet verilir, en uzak ihtimallerin peşinden gidilir, karada ak, akta kara aranır.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir