İçeriğe geç

Cengiz İmparatorluğu Kitap Alıntıları – Mustafa Uyar

Mustafa Uyar kitaplarından Cengiz İmparatorluğu kitap alıntıları sizlerle…

Cengiz İmparatorluğu Kitap Alıntıları

&“&”

… yazıları solucan yakalamakta olan yılana benzer.
Tatar hükümdarı başta olmak üzere sözde müşavir, şehzadeler ve prensesler, Uygur tüccarlara ya da halka borç verip faiz uygulama yoluyla ticaret yaparlar. Bir kundak gümüşlük anapara, tekrar k rar faizlenerek 10 yıl süre zarfında, 1024 kundak faiz getirir. Bunu dışında, farklı cins malları satmak ve gece soyguna uğradim" diye halktan tazminat almak gibi yollarla da para kazanırlar.

[15b] Xiu Ting, yani benim gördüğüme göre Tatarlar, bir tek sahud adlı hediyeyi bilmektedirler ve ticaret hayatından hiçbirinin haberi yoktur. Tatar hükümdarı başta olmak üzere Tatarlar, kendi paralarını Uygurlara borç verip onlari ticarette çalıştırarak faiz kazanırlar. Uygurlar da başkalarına borç vermekle beraber çeşitli mallar satar ve bazen yalandan "malım çalındı" diye yerli halktan tazminat alırlar. Tatar halkının, sadece ipek, üç ayaklı karan, nakah ahşap ve gıda ürünlerinden başka ilgilendiği bir mal yoktur. Çin ve Uygur tüccarlar Moğolistan’a geldiklerinde Tatarlar, aldıkları mal karşılığında onlara koyun ve at ile ödeme yaparlar. Tatar adetlerine göre, yolda bırakılan ve unutulan malları almak günahtır arasıra meydana gelen hırsızlık vakaları ise, yıkılan devletin (yani Çinli Kican, Circen ve Uygur) mültecilerinden kaynaklanmaktadır. Örneğin Uygur tüccarlar, mallarını boş bir alana bırakarak uzak bir köşeden gizlice gözetlerler; bir kişi malların yanından geçince, hemen ya nina koşar ve "hırsız!" diye iftira atarlar; işte bu yüzden, Uygurlar çok sahtekardırlar, onların çoğu birçok dil bilmektedir ve gerçekten korkunç insanlardır.

Çin memleketinden toplanan vergilere gelince, her aile yahut fertten para ve top top ipek almakla yetinmemektedirler, elçilerin gidiş geliş masrafları, sefere çıkan askerler ve atları için erzak, pirinç, silah ve teçhizatla beraber günlük kullanım masraflarini karşılamak için, tüm halktan vergi toplarlar. Artık yıkılmış olan eski devletin halkı, buna derinden üzülmektedir, nefret ve öfkeleri göğe kadar yükselmiş durumdadır. Ama onlar, ne yapabilirler ki? Tatar hükümdarı sürekli olarak Moğolistan’dan Çin’e memur gönderip vergi toplatmaktadır. Xiu Ting, yani ben, Yan jing şehirdeyken Hu adlı bir müşavirin gelip mal ve eşya topladığını gördüğümde içim yandı, zira bu memur çok acımasızdı. Fakirler, mürit-münzeviler, hatta dilenciler bile bu vergiyi nakit olarak ödemek zorundaydilar O yüzden, Yan jingli münzeviler şöyle bir şiir söylerler:
Kendi işlerini icra ederkenTanrı’nın izni ile yapalım"; diğerler insanlar tarafından yapılan işlerden bahsederken ise "Tanrı bilir" ifadesini kullanırlar. Ne olursa olsun, Tanrı’ya tevekkül etmeden harekete geçmezler ve bu ådet Tatarlarda, hükümdarından köylüsüne kadar aynen uygulanmaktadır.
Ak Tatarların yüzleri güzel ve tabiatları da naziktir; anne babalarina çok iyi bakarlar. Anne veya babaları vefat ettiğinde, ağlarlarken yüzlerini bıçakla keserler. Hung, yani ben de onların memleketinde gezerken yakışıklı, yüzünde biçak izi olan kimselere Siz Ak Tatar lardan misiniz?" diye sorduğumda, "evet" cevabimi verdiler. Aslında onlar, bizim Çin memleketinden esir aldıkları gençlerimizin etkisi sayesinde medeni ve mütevazı bir tabiata sahip olmuşlardır. Onlarla tanıştığımda, bana karşı çok nazik davrandılar. Bugünlerde bu kabileyi Tatar Hükümdarı Cengiz Han’ın kızı olan prenses idare et mektedir.

[Yumshi içinde yer alan A la wu si Ti ji Huli’nin Tarihi’nde: "Onun (Ala kuş Tigit Kuri) en küçük oğlu Be you he, prenses A la hai Be ji ile evlendi. Prenses çok akıllı ve yetenekli biriydi. Hükümdar, bizzat orduyu alıp dört tarafa harbe çıktıgında (Alahay Beki) memlekette kalıp ordu ve sivil işleri vekâleten yönetmektedir. Hatta geçici bir süre. Mogol Devleti’nin işlerini de yürüttü" şeklinde kaydedilmiştir. Ama Meng Ta pei lu’da bu prenses. Ak Tatarların reisi olarak kaydedilmiştir.]

Meng Ta pei lu’nun İçeriği:

Çin’in geleneksel tarih yazıcılığına göre, ilk çağdan itibaren yazılmış tarihi eserler, chenshi ve yeshi olarak iki türe ayrılmaktadırlar. Chenshi türü tarih eserleri, önceki dönemlerde yaşamış ya da devam etmekte olan belli bir hanedanlık tarihinin, hükümdar emriyle veya bir grup müverrih tarafından Devletin Resmi Tarihi" şeklinde telifidir. Yeshi türü tarih eserleri ise, herhangi bir şahıs tarafindan kendi iradesi ile kaleme alınan kaynakları kapsamaktadır. Bu tas nife göre, incelemekte olduğumuz Meng Ta pei lu adlı eser, yeshi türü tarih eserleri arasına girmektedir.

Yukarıda bahsettiğimiz gibi Meng Ta pei lu’nun müellifi Shao Hung, Huadong vilayeti askeri genel kumandanlığı tarafından He bei bölge sindeki Mogol ordusu karargahına gönderilen bir elçidir. O, Cidong ye yu’da kaydedildiğine göre, bir "müzakere" için gönderilmiştir ve tam olarak ne müzakeresi olduğu bilinmemektedir. Gerçekte, Müzakere İçin Ziyaret’in raporu olan bu eser, Moğollarin menşei, devletlerinin genel özellikleri, devletin adı ve yapısı, Mogol hükümdarının ortaya çıkışı ve mahiyeti, yakınları ve devlet adamları, askeri teşkilatı, Mogol ordusu, savaş düzen ve taktikleri, silah ve teçhizatlarına dair vb. bilgileri içermektedir. Buna göre Huadong vilayeti askeri kumandanlığının asıl amacının, Moğollar hakkında istihbarat sağlamak olduğu anlaşılıyor. Böylece, bir müddet güney Moğolistan’da yaşayan ve bir süre de Ongutlar arasında kalan bu elçinin raporu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, 1221 yılında Yan jing şehrindeki Mogol karargahına giden Shao Hung, sadece Ongutlar hakkındaki malumat birinci elden edinebilmiş; diğer Mogol kabileleri hakkındaki bilgileri ise başkalarından duymuştur.

Moğol kanununda kadınlar kocalarını kıskanırlarsa kocaları onları boşasın" denmektedir.
Onlar sadece kısrak sütü içip açlıklarını gidermekle yetinirler. Bir kısrağın sütü üç kişiyi rahatlıkla doyurabilir. Sürekli kısrak sütü içer ve koyun kesip yerler.
Şehri ele geçirdikten sonra bütün sakinlerini yaşlı ve genç, güzel ve çirkin, zengin fakir, direnen ve teslim olan ayırmaksızın katlederler.
Çin memleketinden toplanan vergilere gelince, her aile yahut fertten para ve top top ipek almakla yetinmemektedirler, elçilerin gidiş geliş masrafları, sefere çıkan askerler ve atları için erzak, pirinç, silah ve teçhizatla beraber günlük kullanım masraflarini karşılamak için, tüm halktan vergi toplarlar. Artık yıkılmış olan eski devletin halkı, buna derinden üzülmektedir, nefret ve öfkeleri göğe kadar yükselmiş durumdadır. Ama onlar, ne yapabilirler ki? Tatar hükümdarı sürekli olarak Moğolistan’dan Çin’e memur gönderip vergi toplatmaktadır. Xiu Ting, yani ben, Yan jing şehirdeyken Hu adlı bir müşavirin gelip mal ve eşya topladığını gördüğümde içim yandı, zira bu memur çok acımasızdı. Fakirler, mürit-münzeviler, hatta dilenciler bile bu vergiyi nakit olarak ödemek zorundaydilar O yüzden, Yan jingli münzeviler şöyle bir şiir söylerler:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir