Cadılar Dışarıda! Kitap Alıntıları – Terry Pratchett

İlerleme yalnıza kötü şeylerin daha hızlı olması demektir.

Birinden yalnızca açık seçik duymayla kalmayıp feci kızdığınız bir cümleyi tekrarlamasını istemek, didişme sözlüğünde 2. Seviye Savunma Hazırlık Durumu’na denk geliyordu.

Bir mucizeydi cüce ekmeği. Kaçınılacak bir parça cüce ekmeği varken kimsenin karnı acıkmıyordu. Ona bir an bakmanız yeterli oluyordu, hemen aklınıza onun yerine yiyecek bir düzine başka şey geliyordu. Çizmeleriniz örneğin. Dağlar. Çiğ koyun. Kendi ayağınız.

Cüceler cinsiyetlerinin ne olduğu konusunda ağzı sıkı davranırlar. Çoğu, cinsiyetin metalurji ve hidrolik gibi şeylerle karşılaştırıldığında pek de önemli olmadığını düşünür

Aslında düşününce, tuhaf şeylerdi aileler…

Bilgelik arayışı konusunda kararlı kişilerin tuhaf bir özelliği, nerede olurlarsa olsunlar, aradıkları bilgeliği her zaman çok uzaklarda aramalarıdır. Bilgelik, uzaktan bakıldığında daha büyük görünen pek az şeyden biridir.

Şömineye birkaç odun attı ve odunlar utançtan alev alana kadar onlara dik dik baktı.

Bizi buraya kapatmak çok salakça," dedi Ogg Ana. "Ben olsam bizi öldürtürdüm."

"Çünkü temelde iyi birisin," dedi Magrat. "İyiler masumdur ve adalet üretirler. Kötülerse suçludur, bu yüzden merhamet icat ederler."

Koçbaşı Dağları’nın yükseklerinde kimse kayak yapamazdı; en azından birkaç metre sonra çığlıklar atarak gözden kaybolmadan yapamazdı.

…onlar gibi insanlar söz konusu olduğunda, bu kolay iş değildir. Kafaloji kullanmak gerekir. Yani kendi kendilerini göndermelerini sağlamak lazım. Kalkıp da Esme Havamumu’na bir yere gitmesi gerektiğini söylersen, sırf inadından gitmez. Bu yüzden ona gitmemesi gerektiğini söylersin ve kadın, kırık camlara basa basa bile olsa gider. Havamumu ailesinin de derdi bu zaten…"

Bir dağ ne kadar yalın olabilirse bu dağ da o kadar yalındı.
Ağaçlığın büyük kısmı, yükselen yamacın yarısında bitiyordu. Açıkta kalmış birkaç çam ağacı, kelliğini kabullenmeyi reddeden bir adamın, yanlarından tepesine doğru yatırdığı birkaç zavallı saç tutamının bıraktığı etkiye çok benzeyen bir his uyandırıyordu.

Bazı insanların ihtiyaç duyduğu şey," dedi Magrat, .. "taştan olmayan bir kalp"..
"Bazı insanların ihtiyaç duyduğu şey," dedi Havamumu Nine, .. "biraz daha beyin."

Hep o eggosu yüzünden" dedi Ogg Ana. "Herkes de bir tane vardır. Eggo. Onunkisi kocaman. Elbette büyük bir eggo sahibi olmak, cadı olmanın bir parçasıdır."

“Hayal görmenin lüzumu yok,” dedi
Havamumu Nine.
“Her şey zaten yeterince kötü.”

Nine ev işleri için büyü kullanılmasına karşıydı, ama canı sıkkındı. Çay istiyordu. Şömineye birkaç odun attı ve odunlar utançtan alev alana kadar onlara dik dik baktı.

Bir mucizeydi cüce ekmeği. Kaçınılacak bir parça cüce ekmeği varken kimsenin karnı acıkmıyordu. Ona bir an bakmanız yeterli oluyordu, hemen aklınıza onun yerine yiyecek bir düzine başka şey geliyordu. Çizmeleriniz örneğin. Dağlar. Çiğ koyun. Kendi ayağınız.