İçeriğe geç

Bilinçli Aile Kitap Alıntıları – Sıtkı Aslanhan

Sıtkı Aslanhan kitaplarından Bilinçli Aile kitap alıntıları sizlerle…

Bilinçli Aile Kitap Alıntıları

çocuklarımıza verdiğimiz ufak tefek işler onlarda bir sorumluluk duygusu geliştirir. özellikle ev işlerine okul öncesi dönemde çocuklarınızı alıştırın. çocuklarımızın sorumluluk sahibi olmalarını istiyoruz ama onlara hiçbir iş vermiyoruz
eğer biz çocuklarımızın ağlamalarına, çığlıklarına duyarsız kalırsak onlar da ileride etraflarındaki insanların ağlamalarına, çığlıklarına acılarına, ızdıraplarına duyarsız kalacaklardır. çünkü ağlamanın duyarsız kalınacak bir şey olduğunu gördüler
anne baba neyi önemserse, çocuk onu önemser. parayı, makamı, mevkiyi önemseyen, başkalarını ezen ve sadece kendi çıkarını, menfaatini düşünen bir anne-babanın çocuğu anne-babadan daha küçük yaştan itibaren bu mesajları alacağı için ister istemez öyle olacaktır
çocuklar nesnelere bağlanıyor, insanlara değil bugün çocukların asosyal olmalarının altında yatan en önemli etkenlerden bir tanesi budur
Tokyo Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada beyindeki uyku merkezi televizyondan veya bilgisayardan gelen ışığı gündüz daha bitmedi diye algıladığı için uyku sinyalini beyine göndermediğini söylüyor. Beynimizde bir uyku merkezi var “Hadi bakalım senin uyku vaktin geldi, yatağa gidip uyuman lazım.” demesi gerekiyor. Bunu söyleyemiyor çünkü televizyon, cep telefonu, bilgisayar gibi ışık yansıtan aletlerden gelen ışıktan dolayı beyin o ışıkları gündüz olarak algıladığı için uyku merkezimize uyuması için mesaj gönderemiyor. Bu algıyı oluşturuyor ve uyku sinyallerini gönderememesine sebep oluyor. Çok daha uzun süre uyanık kalmamıza sebep oluyor.
Bir çocuk ekmeğini zor kazanıyorsa, size bir hesap sorulmaz. Allah size hesap sormaz. Ama ahlaksız bir çocuğun hesabını size sorar. Edepsiz bir çocuğun, insanlara zararı dokunan, çevresine zararı dokunan, komşusuna zararı dokunan, insanlara zulüm eden, merhametsiz ve vicdansız bir evladın hesabını Rabbim her anneye babaya sorar, soracak zaten. Allah’ın hiçbir ayetinde evladına neden bir şey bırakmadın, neden bir arsa, bir araba, ev bırakmadın diye bir şey yok; neden evladına mal mülk bırakmadın diye soracağını sanmıyorum, zannetmiyorum, bilmiyorum. Ama neden iyi bir ahlak mirası bırakmadın diye soracak. Neden edepli olmayı, insanlara saygılı olmayı, insanları sevmeyi, doğruyu neden öğretmedin diye soracak. Bunun hesabını veremezsek işimiz yaş. Rabbim bunun hesabını verenlerden eylesin.
.. Anlaşılmayan çocuk yoktur, anlamayan anne-baba vardır. Tanınmayan çocuk da yoktur, tanımayan anne baba vardır.
..
Her akşam 2-3 saat bir diziye ayırıp dizinin karakterini analiz eden anne baba çocuğuna 15 dakika ayıramıyorsa çocuğunu tanıma şansı yoktur.
Bir tarihte manken olmak için 4, 5 tane kızımız evden kaçtı. Aileler de diyor ki; “Ya aslında bir problem de yoktu. Niye kaçtı evden bu kız?” Durduk yere evden niye kaçar bir delikanlı veya genç kız? Niye sigara, uyuşturucu kullanır? Niye depresyona, bunalıma girer? Bir problemi olmasa olur mu bunlar? Bir günlük, bir anlık bir şey değil ki bunlar. Bir çocuğun, kötü bir alışkanlık edinmesi bir anda olan bir şey değil ki. Onun bir süreci, onu oraya iten bir neden var. O halkanın içerisine girmesine sebep olan olaylar var. Bir çocuk kötü bir alışkanlığa sahip olduysa o kötü alışkanlık bir zincirin halkasıdır. Bu halkanın içine itilmiştir. Tabiri caizse bir bölgedir. Semtlerin olduğu gibi kötü alışkanlıkların da bölgesi vardır. Birçok çocuk o kötü alışkanlıklar bölgesine girerse onlara alışmaya başlıyor.
Sizin iyi olmanız, çocuklarınızın iyi olması için yetmiyor. Sınıflarının, okullarının, çevrelerinin, servisin herkesin iyi olması lazım. Onun için evimizi temizlemek yetmiyor, mahallemizin de temiz olması lazım. Sadece kendi çocuklarımızla ilgilenmek yetmiyor, komşumuzun, mahallemizin, ümmeti Muhammed’in bütün çocuklarıyla ilgilenmemiz gerekiyor.
Çevrenize nazik davranmaya zaman ayırın, mutluluğa giden yol budur..
(Goethe)
İnsan alışkanlıklarının eseridir
Çocuklarınıza hiçbir zaman kaybedilmeyecek, değerini kaybetmeyecek ve her zaman önemli olacak bir hazine bırakmak istiyorsanız onlara bırakabileceğiniz en güzel hazine ahlaki hazinedir
Misafir 10 rızkıyla gelir birini yer dokuzunu bırakır, aman ha misafirden korkma. Misafir ağırlamaktan korkma . Misafire ikramda bulunmaktan asla kaçınma..
Biz çocuklarımızın ağlamalarına , çığlıklarına duyarsız kalırsak onlar da ileride etraflarındaki insanların ağlamalarına , çığlıklarına, acılarına , ızdıraplarına duyarsız kalacaklardır..
Çocuklarımız arkadaşlarından etkilenecektir ve bundan daha doğal bir şey yoktur. Ama bu etkilenme her zaman sağlıklı olmayabilir. Bazen problemli de olabilir. Güzel şeyleri öğrendikleri gibi kötü şeyleri de öğrenebilirler. Aileler çocuklarının arkadaşlarına çok dikkat etmeliler
Çocuklarınıza öğrenmenin yolunu uygulayarak açarsınız. Uygulamak öğrenmenin yolunu açar..
Nezaketimizi kaybettik, kibarlığımızı kaybettik, zarafetimizi kaybettik.
Tutamayacağın sözü verme, kötü örnek oluyorsun.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Kızmakla, dövmekle, öfkeyle, ceza vermekle, şiddet uygulamakla sorunlar çözülmüyor.
Hiç kimse mükemmel olmak zorunda degil, olamaz da.
Televizyon, cep telefonu, bilgisayar gibi ışık yansıtan aletlerden gelen ışıktan dolayı beyin o ışıkları gündüz olarak algıladığı için uyku merkezimize uyuması için mesaj gönderemiyor.
Babanın her akşam okul öncesi, ilkokul, hatta liseye giden çocuğuna oturup kitap okuduğunu, sesiyle canlandırma yaparak, jest ve mimiklerini kullanarak, çocuğu takip edip sorular sorarak, heyecanlandırarak kitap okuduğunu bir düşünün. O zaman çocuğun kelime hazinesi artıyor, hayal gücü artıyor.
Kaçtığınız zaman sorunu çözemiyorsunuz.
Baba tribünlerden locasını kiralamış. Sahada anneyle çocuklar birbirlerine giriyorlar Hayır, babalar tribünlerden sahaya inmek zorunda.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Her insanda insanlığın tüm halleri vardır.
Evde çocuğa küfür ediyor, trafikte araba kullanırken küfür ediyor, başka insanlara küfür ediyor, kötü kelimeler kullanıyorsanız, ondan sonra çocuğunuzdan merhametli, ahlaklı, vicdanlı olmayı bekleyemezsiniz.
Problemli, suça meyilli çocuklarda en önemli tespitlerden bir tanesi bu çocukların sorumluluk eksiğinin olmasıdır İşlediği suçun sorumluluğunun kendisine ait olduğunun farkında değil bu çocuklar.
Biz bugün saygısızlığı önce kendimiz yapıyoruz. Baba öğretmene hakaret ediyor, küfür ediyor
Çocuklar gelip öğretmenlerini şikâyet ettiklerinde takınacağımız tavra dikkat etmemiz gerekiyor. Çocuklarının yanında veya onların duyacağı ortamlarda öğretmenleri hakkında olumsuz konuşan, öğretmenlere hakaret eden, onları aşağılayan bir anne-babanın çocuğunun ertesi gün okula gittiğinde öğretmeninden öğrenecek hiçbir şeyi yoktur.
Hatanız varsa özür dileyebilmelisiniz Gelip özür dilesen ne kaybedersin?
Mutlu edilmeyi beklemek yerine mutlu etmeye çalışmak lazım.
Sabah namazına kalkıyoruz hocam, cemaatle namaz kılmaya çalışıyoruz diyor. Bu ne büyük bir mutluluktur elhamdülillah.
Bir tarafta kızların peşinde koşan, internetin, cep telefonunun peşinde koşan, dünyalık nefsinin istek ve arzularının peşinde koşan gençlik; bir tarafta hem kaliteli bir Anadolu lisesinde okuyan hem de öğle arasında fırsat bulup cemaatle namaz kılmanın telaşı içerisinde olan bir gençlik var.
Çocuklarımıza, insanlara saygı duymayı insanlara kendimiz saygı duyarak gösterebiliriz. Evdeki konuşmalarınıza dikkat edeceksiniz. Evde konuştuğumuz zaman, çocuklarınızın tanıdığı insanlar hakkında konuşurken küçümserseniz, aşağılarsanız, lakap takarsanız, herhangi bir lafı yapıştırırsanız bunu duyan çocuğunuz insanlara saygı duyar mı? Alay eden anne-babanın evladının insanlara saygı duyması beklenebilir mi?
Evin içerisinde sevgiyi paylaşın, eşyaları değil.
Hayatta her zaman derdinizi anlatabileceksiniz, her şeyi konuşabileceksiniz diye bir kural yok. Siz haklı da olsanız haklarınızı kabul etmeyecek insanlar olabilir. İnsanların hepsinin aynı olmadığını göreceksiniz. Başka türlü nasıl öğreneceksiniz?
Bu ülkede çocuklarının gözlerinin rengini bilmeyen babalar var.
İddia ediyorum birçok anne-baba çocuklarını tanımıyor. Birçok anne-baba gerçek anlamda çocuklarının yeteneklerini bilmiyor.
Birçok insan içindeki müzik dururken ölürler
Hiçbir çocuk eleştiriyi hak etmez. Çocuklar kendilerine yol gösterilmesine ve yanlışlarının düzeltilmesine gerek duyarlar.
Her geçen gün çocuklarımızın davranışları, kullandıkları ifadeler, sözler daha da kötüye doğru gidiyor. E o zaman bir problem var.
Bugün kimse kimseye selam vermiyor
Bizim modelimiz Resûlullah’tır.
Kızmakla, dövmekle, öfkeyle, ceza vermekle, şiddet uygulamakla sorunlar çözülmüyor.
Zamanımızı neye harcıyoruz!
Anadolu lisesinde okuyan hem de öğle arasında fırsat bulup cemaatle namaz kılmanın telaşı içerisinde olan bir gençlik var.
İfrat ve tefrit arasında uçlarda gidip geliyoruz
Çocuk eğitimini başkalarına havale etmek doğru değildir!
Bu ülkede çocuklarının göz rengini bilmeyen babalar var.
Anne babalığı biz artık çok basite indirgedik.
İnsanlara yardım eden,
başkasının ihtiyacını gideren bir çocuk,
Başkasının yüzünü güldüren bir çocuk,
başkasını mutlu eden bir çocuk,
kendine olan güvenin artmasını ve değerinin artmasını sağlamış olur.
Nasıl ki güzel bir meyvenin yetişeceği yer ağaç sa, o güzel meyve ağacının yetisecegi , olgunlasacagi yer topragiysa , bir meyve olan çocuklarımızın en güzel şekilde yetisecegi yer de ailedir.
Çocuklarımıza hayatta karşılaştıkları zorluklarla baş edebilme fırsatı verelim ki ben yetenekliyim, ben cesaretliyim, ben özgüven sahibiyim, ben sorun çözmeyi bilirim. diyebilsin. Bir çocuğun bunları diyebilmelisi için bunları yaşayabileceği fırsatları ona tanımamız lazım.
Çocuklarınıza hiçbir zaman kaybedilmeyecek, değerini kaybetmeyecek ve her zaman önemli olacak bir hazine bırakmak istiyorsanız onlara bırakabileceğiniz en güzel hazine ahlaki hazinedir.
Çocuk iş yapmak istediğinde sen bırakmıyorsun, büyüyor sen iş yaptırmak istiyorsun bu sefer de o istemiyor. Küçük yaşlardan itibaren çocuklarınızı takip edin, onların yeteneklerine göre onlara görevler ve sorumluluklar verebiliriz.
Eşinizi ve çocuklarınızı küçültecek ifadeler sakın kullanmayın. Söz belki karşıdakinin kalbini kırmaz ama gönlünü kırar. İnanın kırılan her kemik kaynar ama kırılan gönlü düzeltmek, kaynatmak kolay olmaz.
Kendisine yapılan tenkide sabretmek bir zeka belirtisidir.
Hayatta her zaman derdinizi anlatabileceksiniz,her şeyi konuşabileceksiniz diye bir kural yok.Siz haklı da olsanız haklarınızı kabul etmeyecek insanlar olabilir.İnsanların hepsinin aynı olmadığını göreceksiniz.Başka türlü nasıl öğreneceksiniz?
İyi bir çocuk yetiştirmenin yolu iyi bir anne baba olmaktan geçer.siz insanlara iyi davranırsanız insanlara karşı dürüst davranırsanız bütün canlılara ve doğaya saygı duyarsanız cocugunuzda bu güzellikleri öğrenir ..
Kendisine yapılan tenkide sabretmek bir zeka belirtisidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir