İçeriğe geç

Aşk Kitap Alıntıları – Geneva Lee

Geneva Lee kitaplarından Aşk kitap alıntıları sizlerle…

Aşk Kitap Alıntıları

Kalbim boğazıma kadar atıyordu..
Aman Tanrım, nasıl da iyi hissettiriyorsun kendini.
Oğullarınızın sizin korumanıza ihtiyaçları yok. O bunu neden anlamıyordu? Bu berbat görüşe neden varmıştı. Onların yürekten mutluluklarını isteyen bir babaya ihtiyaçları var.
Aşkta söz konusu mükemmellik değil. Aşk, iki insanın hatalarına rağmen birbirleri için savaşmaktır.
İnsan işte bazen yanlış yapıyor. Önemli olan ise insanın bunu yeniden düzeltmesidir.
İnsanlar durdukları yerde değişmezler.
İnsanlardan oluşan bir denizin içinde kendimi hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim.
Parmaklarımı saçlarının içine gömdüm ve onu sıkıca tuttum, öyle ki bakışımdan kaçması mümkün değildi.Aşkta söz konusu mükemmellik değil. Aşk, iki insanın hatalarına rağmen birbirleri için savaşmasıdır.
Dünyanın bütün zamanları bizimdi
Ama o kadar çok insan tanıyorum ki yalanlar karşısında gözlerini yuman. Ve ben böyle bir hayat sürmek istemiyorum.
Mutlu son sadece masallarda vardı.
Ezelden beri kan döküldü, çünkü korkunç adamlar her ne pahasına o tahta oturmak istemişlerdi.
Korku senin düşmanındır. O seni kontrol eder, eğer sen
buna izin verirsen, kontrolü geri kazanman için, verdiğin bütün çabalar boşa çıkar.
Korku senin düşmanındır. O seni kontrol eder, eğer sen buna izin verirsen, kontrolü geri kazanman için, verdiğin bütün çabalar boşa çıkar.
İnsan şayet geçmişin ruhlarını dolaba kitlediğinde, onlar kapılarını açma yeteneğine sahiptirler.
Aşkta söz konusu mükemmellik değil. Aşk, iki insanın hatalarına rağmen birbirleri için savaşmaktır.
Ve bir şey daha netlik kazandı: benim bütün hatalarımda ve bütün aptallıklarımda, sonunda doğru bir şey yapmış olduğumdu.
Daha az önce hissetmiş olduğum o boşluktan, olağanüstü sıcak bir duygu akıp geçti. Bu duygu göğsüme yayıldı, kalbimde sel olup taştı, beni dünyadaki yerime bağladı, benim nereye ait olduğumu bildirdi: ailemin yanına. Birdenbire anladım ki hayatımın gerçek anlamı olan bir şeyden sürekli korkmuş olduğumu.
Benim sırlarım senin korunmanı sağlamaktalar, Clara.
Senin sırların bizim ilişkimizi bozdurlar.
Sonradan diyemeyecektim elbisenin nasıl göründüğünü ve inci mi yoksa elmas mı taktığını, fakat yanaklarındaki kırmızılığı hiçbir zaman unutmayacaktım. Aynı zamanda elindeki kan kırmızısı gülleri unutmayacağım gibi.
Ölüm, sevmeyi bilen içimdeki o malum yeri yıktı.
Masanın üstünde duran büyük camdan kâğıt ağırlığı aldım ve onu Alexander’a fırlattım. Kâğıt ağırlığı kıl payı Alexander’in kulağının yanından geçerek duvara uçtu. Alexander kocaman gözlerle bana bakakaldı. Omuzlarımı silktim. Hormon değişikliği, sen anlarsın zaten.
Dürüst erkekler sorumluluklarından kaçmazlar.
Ben bir ülkeyi yönetiyordum, ancak bu iki kadın benim
dünyamdı
Aşkımız zaman ve mekan dışında var oluyordu, çarparak bilinmeze dağılıyordu, sonsuzluğa doğru
Aşkta söz konusu mükemmellik değil. Aşk, iki insanın hatalarına
rağmen birbirleri için savaşmaktır
Korkma, canımı acıtmıyorsun.
Ben senin yanındayım, karanlığın içinde de.

Ve sen orada benim ışığımsın. diye fısıldadı Alexander
boğuk bir sesle.

Sonsuza kadar. dedim.

Evim, bu bir yer değil, tatlım. Benim evim sensin
Mutluluğun gözyaşları yanaklarımdan sel gibi akıp gitti.
Alexander beni fethetmişti, bedenimi almıştı, kalbimi çalmıştı ve
şimdi onun beni hayatımın sonuna kadar elleri üstünde taşıyacağını biliyordum.
Dünyanın bütün zamanları bizimdi.
Clara’nın elini alnıma bastırdım ve yeminimi tekrarladım, ta ki boğazım kuruyana dek ve ben daha başka bir ses çıkartamayana kadar, ta ki sözlerim sessiz dualara dönüşene kadar.
Sen benim ruhumsun, Clara.
Clara. bir soluk gibi çıktı dudaklarımdan. Sadece isim
olmaktan daha çok bir yalvarıp yakarma gibiydi.
Uyandıktan sonra hastalarımın çoğu, kendi bedenlerinde hapis olduklarını hissettiklerini söylerler, ta ki bir şey onları yaşayanların dünyasına geri çağırana kadar. Karanlıktan yeniden ışığa çıkması için, Clara’nın size ihtiyacı var.
komada olan hastaların durumları, onların sevdikleri insanların yanlarında olmasıyla pozitif yöne doğru değişmesidir
Birdenbire anladım ki hayatımın gerçek anlamı olan bir şeyden sürekli korkmuş olduğumu. Var oluşumu gölgeleyen karanlık, kaybolmuştu ve sonrasında orada sadece

Kızımız vardı

Onu da aynı Sarah’ı kaybettiğim gibi kaybedecektim.

Benim için hayatımda anlamı olan her şeyi kaybedecektim.

Ama o kadar çok insan tanıyorum ki yalanlar karşısında gözlerini yuman. Ve ben böyle bir hayat sürmek istemiyorum.
Sana hiç söylemiş miydim? diye devam etti Alexander.

Sana hiç anlatmış mıydım, elini tuttuğumda ya da kollarımı sana sardığımda, dudaklarından nasıl dayanılmaz bir
soluk çıktığını? Bu soluk uğruna ölebilirim

Seni kaybettiğimi hissediyorum ve sana ihtiyacım var. Bizim sana ihtiyacımız var
Gözlerimi yumdum, sözlerinin içimde yarattığı duygulardan boğulmuştum
Yaşanan tüm o korkunç şeyler Onlar bizi yenemedi. Onlar bizi mahvedemedi. Onlar bizi sadece daha da güçlendirdi.
birbirimizi seviyoruz. Hiçbirimiz diğerini ortada bırakmaz
Ben seni ortada bırakmam. Bunu hayal bile etmem.
Hiçbir şey bizi ayırmamalıydı. Ne giysiler, ne de yalanlar.
Ona yalvarıyordum, benim korkularımın sebepsiz olduklarını söylemesi için ona yalvarıyordum.
Şayet beni hayatından dışlayabileceğini düşünüyorsan, işte bunda yanılmış olursun. Sevgi bu şekilde işlemez. Aramızdaki bağ ayrılmaz, sen beni ortada bıraksan bile.
Mutlu son sadece masallarda vardı.
Bedenimin her zerresi ona özlem duyuyordu.
Akşamın geç saatinde bizim yatağımızda yatıyordum.
Duvardaki gölge oyununu izledim, yanımdaki boş yeri fazla
dikkate almayarak
Ben sana hiçbir zaman soğuk yüzümü göstermiyorum, Clara. Bazen bunun benim için mümkün olmasını diliyorum. Ama sen her daim benim kalbimin içindesin.
Sonsuza kadar. diye ekledi Alexander sessizce, birbirimizden ayrılırken.

Sonsuza kadar – kulağa yeteri kadar uzun geliyordu.

Sen hala hayatımın kadınısın.
Ben yanılmıştım.

Hayatımın en kötü günü – korkunun ve hayal edilemez eziyetlerin bir günü, korkunç hayal kırıkları olan bir gün ve söylemesi mümkün olmayan acıların, birdenbire ve beklenmedik bir anda, hayatımın en güzel günü­ne dönüşmüştü.

Ancak acı sevginin bedeliydi ve Alexander’in aşkı için bu
bedeli her zaman öderdim.
Kalbim boğazıma kadar atıyordu
Mektuplarım hoşuna gidiyor mu?
Bu gece önce bir ağla

Diğer her şeyi yarın sabah, güneş karanlığı kovduktan
sonra görecektik.

O benim kırılan dalgaların arasındaki kayamdı. Benim diğer yarım
X topraklarını işaretliyor.
Aman Tanrım, nasıl da iyi hissettiriyorsun kendini.
Sen benim için bir meydan okumaydın.
biz bir nevi güç savaşına dahil olmuştuk, bu savaşın içinden hiç birimiz zaferle çıkamamıştık
çünkü ne zaman onu düşünsen, yüzünde böylesine aptal bir ifade yer alıyor.
Şunu düşün, günün sonunda Alexander sadece bir adam olacak, sen de sadece bir kadın ve siz birbiriniz için karar verdiniz.

Önemli olan sadece bu, diğer şeyler sadece etraftaki dekorasyon.

Onsuz bir hayatı hayal edemiyorum.
İnsanın başında bir sürü işi olunca, zaman da daha çabuk geçiyordu, bu genel olarak bilinen bir gerçek, ve dü­ğün hazırlıkları içinde bulunan kadınlar için bu ilke iki kez geçerliydi.
Mükemmel olmayabilirim, ama ben sadece sana aitim. Bundan asla şüphe duymamalısın.
Ben ona bir yuva vermiş olabilirim, ancak o benim sığınağımdı. Benim koruyucum. İçimde yanan özlemi inkar edemediğim kadar, bu gerçeği de inkar edemezdim
Etiketler:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir