Asi’l Aşk Kitap Alıntıları – Aslı Özgür

Bir tutam sarı saçtım avuçlarında mutlu uyuyan

Sen imkânsız gelen her şeyin gerçekleşmiş halisin bende

Ateşin de soğuduğunu göreceksin bir gün ,
Buza dokunduğunda ellerinin yandığını ,
Yağmurun seni daha çok ısıttığını ,
Ve güneşin serinliğinde teninin diken diken olduğunu ..
Göreceksin ;
Gerçek yüzün arkasında hep ikinci bir yüz olduğunu,
Ve iyi dediğin her şeyin kötüsüyle de vurduğunu.

Ya hep dünde yaşarsınız ya da hep yarını planlarsınız!
Ruhunuz bugünü kaçırmamak için saat kaçta uyanmalı?

Ahlanmak Zamanı

Yapraklar mı sararır sandın sadece, Dünya üşüyünce?
Mevsimler kadar duyarlıdır yürek sevince.
Yağmurlar başlayıp, güneş evine dönünce
Ağlamak değil, ahlanmak zamanıdır kendine

Aynı odaya açılan, iki farklı kapıdır kalplerimiz..

Modern çağda değiliz yanılıyorsunuz!
Hâlâ taş devrindeyiz
Yontacak kalp arıyoruz.
İlkel insanlarız kendimize bayılıyoruz
Çıplak gezen Âdem ile Havva idi karıştırıyoruz.

Olacak gibiyse beklet,
Henüz olmadıysa sabret.
Olmak üzereyse dua et,
Olduysa şükret.
Olmadıysa farz et,
Ölüm yok ki sonunda !

İçinde ayrılık olan şarkılar gibiydin,
Üzse de, ağlatsa da
Sonuna kadar dinledim seni…

Düşler diyorum düşler ! Bayım;
Küflenmiş bir kalbin , rutubetini kurutan güneş gibidir.

Herkesle kahve içilmez;
Çünkü kırk yıllık hatırı taşıyamayan insanlar var.

Sen ne yaşarsan yaşa, ben hep seni yaşıyorum

Aynı odaya açılan, iki farklı kapıdır kalplerimiz..