İçeriğe geç

3:01 Kitap Alıntıları – Simon Kernick

Simon Kernick kitaplarından 3:01 kitap alıntıları sizlerle…

3:01 Kitap Alıntıları

Ama hiç aklımdan geçmeyen bir şey vardı; hayat daha iyi olabileceği gibi daha kötü de olabilirdi.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder sözünde doğruluk payı var; kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlar ki çoğu zaman etrafında olanları görmezden geliyorlar.
Ben zalim bir insan değilim, güçlü bir adalet duygum olduğuna inanıyorum ama aynı zamanda bana karşı yanlış yapmış olanlara, kindar duygular da besliyorum
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder.
Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.
Katkıda bulunmadığın sürece hayatta ileri gidemezsin.
Hayal kırıklığı geçti. Şimdi devam etme zamanıydı.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder sözünde doğruluk payı var; kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlar ki çoğu zaman etraflarında olanları görmezden geliyorlar.
Belli ki ben dünyaya ve insanlara cok fazla iyimser gözle bakmışım. Her zaman insanların iyi kalpli olduklarına inandım .
Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.
Hayat sana geri dönüyor. Zaman alıyor, zor ve yalnız bir yol ama sonunda normale dönmeyi öğreniyorsun.
Katkıda bulunmadığın sürece hayatta ileri gidemezsin.
Kişiler kendi kaderlerini kendileri çizerdi.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder sözünde doğruluk payı var; kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlar ki çoğu zaman etrafında olanları görmezden geliyorlar.
Belli ki ben dünyaya ve insanlara cok fazla iyimser gözle bakmışım. Her zaman insanların iyi kalpli olduklarına inandım. Şu an ise, dışarıda hiçbir pozitif niteliği olmayan, hiçbir kuralı takmayan ve insanlari umursamayan pic kurularinin oldugu iyice netleşiyordu; bu umursamaz pislik de onlardan biriydi.
Acını hissediyorum..
Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.
İnsanlar sadece fark etmek istediklerini fark eder’ sözünde doğruluk payı var, kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlar ki çoğu zaman etrafında olanları görmezden geliyorlar.
Bir sabah kalıp da kendimi mutlu hissettiğim en son zamanı hatırlayamıyorum..
Belli ki ben dünyaya ve insanlara çok fazla iyimser gözle bakmışım. Her zaman insanların iyi kalpli olduklarına inandım.
İçimde derinde bir yerde, hayat hep daha iyi olabilir düşüncesi vardı.
Katkıda bulunmadığın sürece hayatta ileri gidemezsin.
Hayat yıllarca çok iyi gidebilir. O kadar iyi gider ki her şeyi zaten böyle olması gerekirdi, diye görmeye başlayıp; çantada keklik olarak kabul edersin. Trajediler uzakta olur ve tanımadığın insanların başına gelir. Sonra hiç beklenmedik bir anda yolda bir tümseğe rast gelirsin ve tüm hayatın tepe taklak olur.
Kurduğu hayatın aniden çökmesinin ne demek olduğunu biliyordu. Ani bir saldırıyla, içindeki umut ve şevkin bir anda sömürülmesi gibiydi. Yaşamak için tüm arzun, sabah kalkma ve günlük rutinine devam etme isteğinin tamamen kaybolduğu bir gerçekti. Her şeyi yoluna sokmak için; yeniden ve ısrarla, hiç mücadele etmediğin kadar mücadele etmek zorundasın çünkü alternatifi Alternatifi düşünmeye bile dayanamazsın.
Belli ki ben, dünyaya ve insanlara çok fazla iyimser gözle bakmışım.
Belli ki ben, dünyaya ve insanlara çok fazla iyimser gözle bakmışım.
“‘İnsanlar sadece fark etmek istediklerini fark eder’ sözünde doğruluk payı var, kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlar ki çoğu zaman etrafında olanları görmezden geliyorlar.”
Tabii anlamadıkları, onun her gün maruz kaldığı suçun, her gün gereksiz sebeplerle işlenen cinayetlerin, zalim olayların yaşandığı umutsuz, soğuk dünyadan kaçma isteğiydi ve eğer konu kaçışsa hiçbir şey koltuğu, birkaç içkiyi ve sonrasında da Agatha Christie’yi geçemezdi.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder
Hayat yıllarca çok iyi gidebilir. O kadar iyi gider ki her şeyi zaten böyle olması gerekirdi, diye görmeye başlayıp; çantada keklik olarak kabul. Trajediler uzakta olur ve tanımadığın insanların başına gelir. Sonra hiç beklenmedik bir anda yolda bir tümseğe denk gelirsin ve tüm hayatın tepe taklak olur.
Kurduğun hayatın aniden çökmesinin ne demek oluğunu biliyordu. Ani bir saldırıyla, içindeki umut ve şevkin bir anda sömürülmesi gibiydi. Yaşamak için tüm arzun; sabah kalkma ve günlük rutinine devam etme isteğinin tamamen kaybolduğu bir gerçekti. Her şeyi yoluna sokmak için; yeniden ve ısrarla, hiç mücadele etmediğin kadar mücadele etmek zorundasın çünkü alternatifi Alternatifi düşünmeye bile dayanamazsın.
Çok boş zamanınız olduğunda düşünmemek imkânsızdı. Bütün gün ve çoğu akşam evde oturduğunuzda, yalnızlığın ne demek olduğunu anlıyordunuz.
Tüm bunlara sadece hata mı diyorsun? Lanet olası bir hata? Bu hatadan birazcık fazla canım.
Bir ebeveyn için çocuğunun tehlikede olduğunu bilmekten ve elinden bir şey gelmemesinden daha kötü bir duygu yoktur.
Her şeyi yoluna sokmak için; yeniden ve ısrarla, hiç mücadele etmediğin kadar mücadele etmek zorundasın çünkü alternatifi Alternatifi düşünmeye bile dayanamazsın.
Hemcinslerine ne olduğuyla ilgilenmeyenler kadar mutsuz kimse yoktur.
Ruh hâlim dehşet ve kafası karışık durumundan, “lanet olsun”a dönüyordu.
İçimde, derinlerde bir yerde; hayat hep daha iyi olabilir düşüncesi vardı. Daha çok para kazanabilirdim, daha çok boş zamanım olabilirdi, daha zayıf olabilirdim, daha iyi görünebilir ve kadınlar tarafından daha çok arzulanabilirdim. Ama hiç aklımdan geçmeyen bir şey vardı; hayat daha iyi olabileceği gibi daha kötü de olabilirdi.
Hayal kırıklığı geçti. Şimdi devam etme zamanıydı.
Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.
Katkıda bulunmadığın sürece hayatta ileri gidemezsin.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder sözünde doğruluk payı var; kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlar ki çoğu zaman etrafında olanları görmezden geliyorlar.
Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.
Ama hiç aklımdan geçmeyen bir şey vardı hayat daha iyi olabileceği gibi daha kötü de olabilirdi.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder sözünde doğruluk payı var; kendi hayatları içinde o kadar kaybolmuşlarki, çoğu zaman etrafında olanları görmezden geliyorlar.
Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.
Katkıda bulunmadığın sürece hayatta ileri gidemezsin.
İnsanlar ondan korkuyordu, o ise bu korkudan besleniyordu.
Ruh hâlim dehşet ve kafası karışık durumundan ‘lanet olsun’a dönüyordu.
İhtiyacın olduğunda etrafta tek bir polis bile göremezsin.
İnsanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder.
Saniyelik kararlar verirsiniz ve bazen hayat değiştiren sonuçları olabilir ama asıl sorun, o kararları vermek zorunda olmanızdır.
Hayal kırıklığı geçti. Şimdi devam etme zamanıydı.
İçimde derinde bir yerde, hayat hep daha iyi olabilir düşüncesi vardı.
“Hayat yıllarca çok iyi gidebilir. O kadar iyi gider ki her şeyi ‘zaten böyle olması gerekirdi’ diye görmeye başlayıp; çantada keklik olarak kabul edersin. Trajediler uzakta olur ve tanımadığın insanların başına gelir. Sonra hiç beklenmedik bir anda yolda bir tümseğe rast gelirsin ve tüm hayatın tepe taklak olur.”
“Yaptığım şeyden anında pişman oldum ama artık endişelenmek için çok geçti. Saniyelik kararlar verirsiniz ve bazen hayat değiştiren sonuçları olabilir ama asıl sorun, o kararları vermek zorunda olmanızdır.”
“Hareketler sözlerden daha yüksek sesle konuşur.”
“Ölü, hedef gösteremez.”
“Her zaman en kötü senaryo için hazırlık yap.”
“Ona güvenmiyordum. Çok karmaşıktı ve tecrübelerime göre karmaşık insanların hep gizli bir ajandası vardı.”
“Üzgünüm, hayatın acısına dayanamıyorum.”
Hayat yıllarca çok iyi gidebilir. O kadar iyi gider ki her şeyi zaten böyle olması gerekirdi, diye görmeye başlayıp; çantada keklik olarak kabul edersin. Trajediler uzakta olur ve tanımadığın insanların başına gelir. Sonra hiç beklenmedik bir anda yolda bir tümseğe rast gelirsin ve tüm hayatın tepe taklak olur.
Sonuç olarak , ne kadar şanslı olduğunuz hakkında herhangi bir fikriniz olmadan ölüyorsunuz.
Mantani güvenilir biriydi ama aynı Lench gibi , o da acı vermekten zevk aldığı için bazen ileriye gidebiliyordu. Meron’ın hayatta , bilinçli kalması kesinlikle çok önemliydi; böylece bir şey saklıyorsa öğrenebilirdi. Bunu yapabilmek için Lench’in kullandığı, Lexus arabanın bagajında çeşitli araç gereçler vardı. Bunların içinde , takıldığı insana sekiz saniyede 50.000 voltluk elektrik veren , uzaktan kumandalı elektro şok kemeri , makata sokulabilecek elektrikli cop, dişlerde kullanılacak bir dişçi delgisi, altı adet öldürücü keskin neşter vardı; ki sonuncusu gözlerin altındaki ve kulakların arkasındaki ultra duyarlı sinirleri kesmek ve dilmek için kullanıldığından muhtemelen favorisiydi.
Aşağılıklar diye düşündü , bir anlığına şoförün boğazını kesip onu kanarken astığını düşündü ama sonunda uğraşmaya değmeyeceğine karar verdi. Lench gereksiz riskler almazdı. Birçok psikopat gibi kalben pragmatistti ve hayatında bir kez hapse girmiş biri olarak da, bir daha oraya dönmek gibi bir niyeti yoktu.
Hayat yıllarca çok iyi gidebilir. O kadar iyi gider ki her şeyi zaten böyle olması gerekirdi, diye görmeye başlayıp; çantada keklik olarak kabul edersin. Trajediler uzakta olur ve tanımadığın insanların başına gelir. Sonra hiç beklenmedik bir anda bir tümseğe rast gelirsin ve tüm hayatın tepe taklak olur
Katkıda bulunmadığın sürece hayatta ileri gidemezsin.
Insanlar sadece fark etmek istedikleri şeyi fark eder.
Daha yeniyimde kitap nasıl okunuyor acaba ?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir