Bir Umut Bir Mektup 2. Cilt Kitap Alıntıları – Nureddin Yıldız

Herkes, arzu ettiği hayat tarzına göre bir eş bulup evlenmelidir.

Korkarım bir gün aklımı yitirdiğim bir ana rastlayacak da sanki çareymiş gibi haykıracağım ‘’Allah’ını seven kızının başını örtmesin’’ bu mudur tesettür bunun için mi verdik bunca çabayı?

Yapmaya muktedir olduğu halde yapmadıkları, mümin için azap sebebidir.

Bedelsiz ne var ya da bedelsiz olanın ne değeri var ?

Sadece bir baş örtüsü sarmakla bitse idi, ah ne kolay olurdu din sahibi olmak!

…imtihandır bu; kim ne kadar yüzde yüz teslim olacak, onu görmesi gerekiyor Allah Teâlâ’nın.

Sakın ha sabrın çiçeğini görmeye çalışmayın. Sabır çiçeği cennette açar.

Her gelecek olan yakındır. Allah’ın rahmeti de er geç gelecektir.

Kur’an hafızı olmak çok önemli değildir. Önemli olan Kur’an ehli olabilmektir.

Çocuklarınızı yetiştirmeyi sakın cihattan aşağı bir iş olarak görmeyelim. Bilakis asrın cihadı onları yetiştirmektir. Hele hele kız çocuğu… O var ya o, bir cennet muştusudur.

Çok sabredin ki sabır, sizden sabreder hale gelsin!

Namaz ağırdır. Allah’ın yardım ettikleri dışında kimse o yükü kaldıramaz.

Din ile kendi düşüncelerinizi karıştırmayın ve kesinlikle kendi zevklerinizi din olarak uygulatmayın!

yürüyün Adn cennetlerine, koşun Firdevs’lere. nedir bu melekeleri bekletmeniz? yürüyün de yürüsün nesiller ardınızdan. ey ayaklarına cennetlerin uzandığı Havva’nın kızları! selamünaleyküm.

Bir kumaşın kişiyi çekici yapması, onu kıyafet yapabilir ama tesettür yapmaz.

Allah’tan başka gidebileceğimiz bir kapımız mı var? Alan, veren O olduktan sonra, kimin kapısında inleyip durabiliriz biz?

Diplomayı gerekli görebiliriz. Put olarak gördüğümüzde ise yanlışa saplanmış oluruz.. Diplomasız ahlaklıyı, diplomalı ahlaksıza tercih etmeye mecburuz.Ahlakı din olarak görmemizin gereği budur

Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.

Evlilik, cihattır.
Evlilik, cennete giden yoldur.
Evlilik, dinin yarısıdır.
Evlilik, Peygamber Aleyhisselam’ın yoludur.

Adınız, soyadınız kadar kati bir bilgi gibi şunu bilesiniz ki Allah’ın bütün Sümeyyelere kapısı açıktır. Kim Sümeyye olmak istiyorsa o, zamanın Sümeyye’sidir.

Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.

Yüzüne bakınca mutluluk veren kadınla her karşılaştığında dünyanın derdini ve tasasını makine gibi dizen kadın ya da yüzü bakılamayacak kadar asık suratlı bir kadın aynı olabilir mi?

Yirmi dört saatin ibadetle sürmesi ne makul bir beklentidir ne de Şeriat’ın isteklerindendir.

Hanımlarımız, Allah’ın onlara hazırladığı nimetleri ve kadın olmalarının karşılığı olarak vereceklerini bir kere bile düşünseler kanatlanıp uçarlar.

Hesabı sorulmayacak hiçbir nimeti yoktur.

Düğün sadece bir ilandır Sünnete uygun bir düğünde;
İsraf,
Abartı,
Gösteriş,
İhtilat,
Müzik,
Neşesizlik, cihat marşları, şehadet davetiyeleri,
Namaz kaçırmak,
Gelini erkeklerin ortasına çıkarmak, fotoğraf çektirmek yoktur.

Bunun aksine ;
Tebrik ve dua,
Neşe,
Dilenciliğe ve ihaleye dönüşmeyen bir destek olma, yardım etme vardır.

Yapmaya muktedir olduğu halde yapmadıkları, mü’min için azap sebebidir

Bir bankada çalışan ya da tek geçim kaynağı faiz olan birinin evinde yemek yememek gerekir.

Ne yazık ki ezanların yükseldiği bir şehirde de garip olmak varmış! Asla esef etmiyoruz, pişman değiliz, bitkin değiliz; ilk gariplerin yolunda olalım, sonra da onlarla beraber bilinelim de gariplik bizi itsin dursun. Ne gam, ne keder! Siz Sümeyye ile olun da dünya dursun, gök yere insin ne gam, ne keder! O zaman güneş sönse de nûr olursun, bütün karanlıklar seninle gün olur, gündüz olur.

Namaz ağırdır.Allah’ın yardım ettikleri dışında kimse o yükü kaldıramaz.

Sadece bir ağacın altında dinlenme hükmünde olan bu dünya nedir ki çocuklarımızı onun on yirmi yılını hesap ederek yetiştirelim?

Diplomasız ahlaklıyı, diplomalı ahlaksıza tercih etmeye mecburuz.Ahlakı din olarak görmemizin gereği budur.

Firavunların saraylarında da olsanız Asiyeleştiğiniz sürece çekirdek korunmuş demektir.

Düğün sadece bir ilandır Sünnete uygun bir düğünde;
a. İsraf,
b. Abartı,
c. Gösteriş,
d. İhtilat,
e. Müzik,
f. Neşesizlik, cihat marşları, şehadet davetiyeleri,
g. Namaz kaçırmak,
h. Gelini erkeklerin ortasına çıkarmak, fotoğraf çektirmek yoktur.

Bunun aksine ;
a. Tebrik ve dua,
b. Neşe,
c. Dilenciliğe ve ihaleye dönüşmeyen bir destek olma, yardım etme vardır.

Sadece bir ağacın altında dinlenme hükmünde olan bu dünya nedir ki çocuklarımızı onun 10-20 yılını hesap ederek yetiştirelim?

Mü’min insanın çektiği hiçbir sıkıntı boş değildir, boşuna değildir. Çektiğimiz sıkıntıların büyüklüğü kadar da karşılık alacağımızı hiçbir zaman unutmayalım.

Diplomasız ahlaklıyı, diplomalı ahlaksıza tercih etmeye mecburuz. Ahlakı din olarak görmemizin gereği budur.

Vakit öldüren , kendini öldüreceği için eğlenirken de saatimizi kullanmaya mecbur olduğumuzu bilmeliyiz.

Yol, Allah’a giden istikamettedir; eğlenme ise mola yerlerindeki vakit limiti kadardır.

Sabır; havanız, suyunuz olsun. Sakın ha sabrın karşılığını görmeye çalışmayın. Sabır çiçeği, cennette açar. Şimdi açarsa çabuk solar, emeğinize yazık olur.
..
Yarını umutla bekleyin. Umut ve heyecanla Yarın asla uzak değildir. Her gelecek olan yakındır.

Dinden vereceğimiz her tavizin, bir başka tavizi getireceğini unutmamalıyız. Çocuklarımız ölçüleri kavrayarak yetişmeli.

Vakit öldüren, kendini öldüreceği için eğlenirken de saatimizi kullanmaya mecbur olduğumuzu bilmeliyiz.

Adınız, soyadınız kadar kati bir bilgi gibi şunu bilesiniz ki Allah’ın bütün Sümeyyelere kapısı açıktır. Kim Sümeyye olmak istiyorsa o, zamanın Sümeyye’sidir.

Bu fâni âlem, arzularla oyalanma yeridir. Asıl arzularımız insaAllah Cennette gerçekleşecektir. Acele edip orayı tahrip etmeyenler kazananlar olacaktır.

Çocuklarımızın 10 veya 20 yıllık planlarla büyütülmesi, bu Ümmet’in fikriyatına aykırıdır. Sadece bir ağacın altında dinlenme hükmünde olan bu dünya nedir ki çocuklarımızın onun 10-20 yılını hesap ederek yetiştirelim?
Her iki cihanı da kapsayacak planlar yapmalıyız.
10-20 yıllık planlarla şirket yönetilebilir ama çocuk yetiştirilmez.

Kalkın be kadınlar, kalkın artık!
Silkinin de sırtınızdan atın mobilyalarınızı, savurun etrafınızda size vesvese telkin edenleri.

Tutun eşinizin elinden, basın yavrularınızı bağrınıza ve yürüyün. Nefes almadan, dinlenmeden, serinlemeden, koltuk silmeden, paspas yapmadan durmamak üzere yürüyün Adn cennetlerine. Koşun Firdevslere.

Nedir bu melekleri bekletmeniz? Yürüyün de yürüsün nesiller ardınızdan. Ey ayaklarına cennetlerin uzandığı Havva’nın kızları!

Siz, sadece bu Ümmet’in umudu değil bütün insanlığın umudusunuz. Siz sadece kadın değil, siz hayrın çekirdeğisiniz.

Bizim işimizin aslı berekettir. Kişi hesabı yapmayız. Bir kişi çoktur, bin kişi hiçtir diyebiliriz.

Samimiyetimiz üç şeyde ortaya çıkar: niyetimiz, gayretimiz ve duamız.

Hesabı sorulmayacak hiçbir nimet yoktur.

Beğen beğen al!
Ancak markette olur, dinde olmaz.
Özel zevklerimizi,kinimizi, basit menfaatlerimizi feda edemeyeceğiz de ne günün Müslüman’ı olacağız.

Erkekler ve kadınlar olarak dinimizi kendimize doğru yontmaya çalışıyoruz.

Kitap okuyun, beyniniz büyüsün.

Kur’an hafızı olmak çok önemli değildir.
Önemli olan Kur’an ehli olabilmektir.

Bir insan, kiminle kapısını kilitleyip gecelediği bir hayat yaşıyorsa hayatının en üstüne onu oturtmalıdır.

CİHAT BUDUR.
Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, 3 kız çocuğu yetiştirene Cennet vaat etmiştir ancak kız çocuğu yetiştirmek O’nun lisanında, onu medreseye göndermek veya doktor yapmak değildir. Kızı, O’na Ümmet olacak Mücahitler yetiştirecek bir iffet abidesi yapmaktır.

Kız çocukları kundaktan çıktıktan sonraMüslüman kız gibi giydirilmelidirler.

Dünya ne kadar, ahiret ne kadar?
Evlerimizde huzur ve bereket bize lazım değil mi?
Faizle huzur ve bereket olur mu?

Erkeklik müslümanca olduğu zaman degerlidir.

Dinden vereceğimiz her taviz, bir başka tavizi getireceğini unutmamalıyız.
Bir kumaşın kişiyi çekici yapması, onu kıyafet yapabilir ama tesettür yapmaz.

Bizim temiz Duygu iddialarımızın, insan baldızına bakabilir mi? Felsefemizin Allah katında hiçbir değeri yoktur. Bunu başka bir açıdan ele alıp kadının kayınları içinde söylememiz mümkündür. Sevgili peygamber Aleyhisselam Efendimiz, kadının kaynına karşı durumunu tehlikeninde ilerisine taşıyarak O, ölümdür! Şeklinde beyan etmiştir.

Ucunda Allah’ın rızası olan hangi iş kolaydır?

Örf ve Adetlerimizde Gelene Gelme Diyemezken,Ailelemizle dahi Bu Tür Konularda Sorun Yaşarken

İmanında sıkıntı hissettiğiniz insanları evinizde misafir etmeyin.
Zorunlu gelenleri saatle, dakika ile sınırlı bir şekilde tutun evinizde.
Hastalığın miktop bulaştırma riskini unutmayın.
Bedenlerimizin mikrop kapmasından daha çok beyinlerimiz tehdit altındadır.

Erkek- kadın mahremiyetine dikkat etmeyen gezi, eğlence, dinlenme olamaz.

Bir bankada çalışan ya da tek geçim kaynağı faiz olan birinin evinde yemek yememek gerekir.

Eşinin hatırına itibar eden bir kadın elbette eşinin misafirini misafiri bilir. Bu makul olandır.
Makul olan bir başka husus da Müslüman bir erkeğin, evinde zaten çocukları ve diğer işleri nedeniyle yorulan hanımı garson gibi kullanmaktan sakınmasıdır.

Müslüman kadın, eşinden başkasının hizmetini yapmak mecburiyetinde değildir. Eşinin misafirleri, akrabaları kadının görevleri arasında yoktur.

Yüzüne bakınca mutluluk veren kadınla her karşılaştığında dünyanın derdini ve tasasını makine gibi dizen kadın ya da yüzü bakılamayacak kadar asık suratlı bir kadın aynı olabilir mi?

Nice anne-babalar, çok sağlam doğurup büyüttükleri çocuklarından dolayı hiçbir hayırlı akibet bulamayacakken şu veya bu şekilde engelli bir çocuk büyüten anne-babalar da o engelli çocukları ile beraber cennetlerde nimetler içinde yüzeceklerdir.

Kim güler, kim ağlar bilinmez bu alemde.

İman ne büyük nimettir, ne büyük!
Şu güzelliğe bakın, kışla bahar kadar farklı iki zamanı aynı insanda bir araya getirmektedir.

Düğün sadece bir ilandır. Sünnet’e uygun bir düğünde;
~İsraf yoktur,
~Gösteriş yoktur,
~İhtilat (kadın -erkek karışıklığı) yoktur,
~Müzik yoktur,
~Namaz kaçırmak yoktur,
~Gelini erkeklerin ortasına çıkarmak, fotoğraf çektirmek yoktur.

İyi bir hanımefendinin en muhtaç olduğu bilgi, sırasıyla fıkıh bilgisi, eşlik bilgisi, annelik bilgisi olmalıdır. Bir de sabırlı ise SALİHA KADIN olma özelliğine en yakın noktada bulunmaktır.