İçeriğe geç

Borçlu Olduklarımız Kitap Alıntıları – Aziz Nesin

Aziz Nesin kitaplarından Borçlu Olduklarımız kitap alıntıları sizlerle…

Borçlu Olduklarımız Kitap Alıntıları

yapan kendine yapar! İyilik yapan da, kötülük yapan da, Yaptığını kendine yapmış olur.
Varlığımızı önceki kuşaklara borçluyuz.Borcumuzu bizden sonrakilere ödeyeceğiz.
Yapan, kendine yapar! İyilik yapan da, kötülük yapan da, yaptığını kendine yapmış olur
Yapan, kendine yapar!
Devletsiz millet ne demekmiş, nasıl olurmuş, biz o acı günleri gördük, yaşadık. Tanrı milletimize o günleri bir daha göstermesin!
Her ulusun insanları arasında iyiler, yiğitler, yürekliler bulunduğu gibi, kötüler, alçaklar, özçıkarcılar, sömürücüler de bulunur
Neden kendi halkınızı soydunuz?
Aldığınız paralar, mallar ne oldu, nerede?
Her ulusun insanları arasında iyiler, yiğitler, yürekliler bulunduğu gibi, kötüler, alçaklar, özçıkarcılar, sömürücüler de bulunur.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Olaylar da, kişiler de, ancak olumlu ve olumsuz yanlarıyla, yani her yanı ve bütün yüzleriyle gösterilirse gerçeklik kazanır.
Varlığımızı önceki kuşaklara borçluyuz.Borcumuzu bizden sonrakilere ödeyeceğiz.
Büyük emperyalist devletler, kendi çıkarları için zaman zaman küçük ülkeleri birbirlerine düşman ederler.
Sevgili çocuklarım,
yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı,
gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü
ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına,
halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten
yararlı olabilirler.
Olaylar da, kişiler de, ancak olumlu ve
olumsuz yanlarıyla, yani her yanı ve bütün
yüzleriyle gösterilirse gerçeklik kazanır.
Canım çocuklarım!
Bu kitapta sizlere, yakın geçmişimizden
sekiz olayı anlatıyorum. Burda anlattıklarım
bitakım kurgusal olaylar değildir. Hepsi de
yaşanmıştır, gerçektir. Bu sekiz olayı,
yerleriyle, zamanlarıyla, yaşayan kişileriyle,
adlı adınca yazdım. Üstelik, bu olaylardaki
kişilerin salt olumlu yanlarını göstermekle
yetinmedim, olumsuz yanlarını da belirtmeye
çalıştım. Çünkü, çocuksunuz diye,
aldatılmanızı, herşeyin yalnız iyi yanlarını
görmenizi istemiyorum. Daha küçük yaştan,
gerçekleri görmelisiniz. Bu güzelim dünya, ne
salt tozpembedir, ne salt kapkaradır.
Dünyamızda, alçaklıklarla yiğitlikleri birlikte
yaşayacaksınız; herşeyin hem iyi, hem kötü
yanlarını göreceksiniz.
— Hiçkimse için kötü düşünmeyeceksin! diye söylenip duruyordu.
Bu güzelim dünya, ne salt tozpembedir, ne salt kapkaradır. Dünyamızda, alçaklıklarla yiğitlikleri birlikte yaşayacaksınız; herşeyin hem iyi, hem kötü yanlarını göreceksiniz.
Yapan, kendine yapar! İyilik yapan da, kötülük yapan da, yaptığını kendine yapmış olur.
Hiçkimse için kötü düşünmeyeceksin.
İstanbul’daki padişah hükümeti, Yunanlılara karşı direnilmesini istemiyordu.
Pekçok savaşa katılmış olan bu adamlar, evlerinden aldıkları nacakları tüfek gibi omuzlarına asmışlardı. Başlarında duran Halil Çavuş’un omuzundaysa tırpan vardı.
Yunan işgali altındaki
kasabalarımızdan birinde çok zengin bir adam
vardı, adı Hüseyin Ağa’ydı. O’na göre, paradan
daha kutsal hiçbişey yoktu. Çıkarı
yolunda, işleri tıkırındaysa, yurdunu
düşmanın işgal etmesi ona göre önemli değildi;
yeter ki o, bunu bile fırsat bilip para kazansın.
Biz
Burhaniye’de ikibin ikiyüz Rum’uz. Türkler’le
birlikte yaşarız. Bu ikibin ikiyüz Rum’un
arasından kefil diye beni seçmişler. Demek ki,
bana güvenmişler.
Çünkü ben de onlara güvenirim. Neden
bana çıkışıyorsunuz, bağırıyorsunuz? Benim
kim olduğumu biliyor musunuz? Söyleyeyim
size! Benim bu memlekette üç fabrikam var,
Ne yaptığımı bilirim. Kefil
olacağım dediysem, olurum. Kimsenin aklına
da ihtiyacım yok. Kefil olarak on yere imza
atmam gerekiyorsa atarım. Eğer sizce benim
imzam muteber değilse, o zaman sizce muteber olan on kefil bulur, getiririm. Büyük bir
sessizlik oldu. Türkiyeli Rum Konstantin bu sözleri Rumca değil, Türkçe
söylemişti. Apostol da O’nun söylediklerini
Rumca’ya çevirmişti. Konstantin
özellikle Türkçe konuşmuştu ki, orda bulunan
Hüseyin Hüsnü de neler konuşulduğunu
anlasın. Hem de böylece Yarbay Mavri Mati’ye,Rum, ama Türkiye Rum’u olduğunu anlatmış
oluyordu.
Hiç kimse için kötü düşünmeyeceksin.
Yapan , kendine yapar!
Varlığımızı önceki kuşaklara borçluyuz;
borcumuzu bizden sonrakilere
ödeyeceğiz
İyilik yapan da, kötülük yapan da, yaptığını kendine yapmış olur.
Yunan ordusu Türkiye’ye saldırmadan önce, Türkiye’de yaşayan Rumlar’la Türkler’in arasında hiçbir çatışma, anlaşmazlık yoktu. Aralarında hiçbir ayrım olmadan yaşamaktaydılar. Türkiyeli Rumlar’ın ekonomik durumları Türkler’den çok daha iyiydi.
Hiç kimse için kötü düşünmeyeceksin!
Burhaniye, Kurtuluş Savaşı’mıza 1364 asker vermiş, bunlardan 964’ü şehit düşmüştü. Sağ dönen 400 savaşçının da çoğu elden, ayaktan, gözden yoksun kalmış savaş sakatıydı.
Hele bir cepheye gitsinler Gitsinler de, hiç olmazsa düşmana kalabalık görünsünler. Nasıl olsa bir kolayını bulurlar, silahsız kalmaz onlar. Bir silahlı erimiz şehit düşünce, hemen şehit arkadaşlarının silahını kapar, silahlanırlar.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim, çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Bana ne Müslümanlık yaradı, ne
Hıristiyanlık Adım Hüseyin desem, yoğurttur, süttür, yağdır, baldır, undur, üzümdür, bitürlü isteklerinin sonu gelmiyor. Hristo oldum diyorum, bu kez de dövüyorlar.
Sevgili çocuklarım,yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı,gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Çocuksunuz diye, aldatılmanızı, herşeyin yalnız iyi yanlarını görmenizi istemiyorum. Daha küçük yaştan,gerçekleri görmelisiniz. Bu güzelim dünya, ne salt tozpembedir, ne salt kapkaradır.Dünyamızda, alçaklıklarla yiğitlikleri birlikte yaşayacaksınız; herşeyin hem iyi, hem kötü yanlarını göreceksiniz.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar kendilerine, yurtlarına, haklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Ulusumuzda iyilerin kötülerden baskın oluşu övüncümüzdür.
Büyük emperyalist devletler, kendi çıkarları için zaman zaman küçük ülkeleri birbirlerine düşman ederler.
Varlığımızı önceki kuşaklara borçluyuz; borcumuzu bizden sonrakilere ödeyeceğiz.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Yapan, kendine yapar! İyilik yapan da, kötülük yapan da, yaptığını kendine yapmış olur.
Her ulusun insanlari arasinda iyiler, yiğitler,
yürekliler bulunduğu gibi, kötüler, alçaklar, özçıkarcılar, sömürücüler de bulunur. Ulusumuzda iyilerin kötülerden baskın oluşu övüncümüzdür.
Ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Bu güzelim dünya, ne salt tozpembedir, ne salt kapkaradır. Dünyamızda, alçaklıklarla yiğitlikleri birlikte yaşayacaksınız; herşeyin hem iyi, hem kötü yanlarını göreceksiniz.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
Varlığımızı önceki kuşaklara borçluyuz;
borcumuzu bizden sonrakilere ödeyeceğiz.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.
       Aziz Nesin
Ulusumuzda iyilerin kötülerden baskın oluşu övüncümüzdür.
Yunan ordusunun Türkiye’ye saldırısının yanlış olduğunu bilen, Türkler’le çatışmayı doğru bulmayan Rumlar da vardı. Yunanistan’ın emperyalist devletlerin kışkırtmasıyla kurduğu düşün hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini biliyorlardı.
( ) utana sıkıla, başını yerden kaldırmadan, çok alçak sesle, fısıldar gibi,
– Ayakkabı dedi.
Hiçbirinin ayakkabısı yoktu. İşgalcilere karşı yurtlarını savunmak için savaşa gönüllü gidecek olan bu yiğitler, sanki kendilerine apartıman bağışlanmasını istiyorlarmışçasına sıkılarak ayakkabı istiyorlardı.
“Varlığımızı önceki kuşaklara borçluyuz; borcumuzu bizden sonrakilere ödeyeceğiz.”
Aziz NESİN
Ulusumuzda iyilerin kötülerden baskın oluşu övüncümüzdür.
Sevgili çocuklarım, yaşamınız boyunca gerçekçi olmanızı, gerçekleri araştırıp öğrenmenizi dilerim; çünkü ancak gerçekçi insanlar, kendilerine, yurtlarına, halklarına, insanlara ve dünyaya gerçekten yararlı olabilirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir