İçeriğe geç

Dedemin Bakkalı Kitap Alıntıları – Şermin Yaşar

Şermin Yaşar kitaplarından Dedemin Bakkalı kitap alıntıları sizlerle…

Dedemin Bakkalı Kitap Alıntıları

Çocuklar asla unutmaz, büyüseler de unutmaz.
Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!
Anneme ne desem konuyu yemeğe bağlıyordu. Mesela aramızda şöyle diyaloglar geçiyordu,
Anneee, ben büyüyünce belki yazar olurum.
Sen önce yemeğini yede bakalım, yazarlık geri kalsın.
Bence ben piyano felan çalamam ama belki org çala bilirim, deyilmi anne?
Kahvaltını bitir haydi, okula geç kalma.
Anneee Esra lar var ya, tatile gidiyorlarmış.
O tabağı bitirmessen sokğa bile çıkamazsın, ne tatili?
YEMEK! YEMEK! YEMEK! YEMEK!
Yetişkinlerin çocuklara yaptıkları haksızlıkları, hataları görebilirsin. Yine de yüzlerine vurma. İnanmazlar. Çocuksun, görmezden gel. Bırak kendilerini dünyanın en zeki insanları sansınlar.
Yetişkin milleti böyledir. Kafaları kurnazlığa çalışır.
Benimle konuşmayı birazcık deneseydiniz, ne demek istediğimi anlardınız.
Yetişkinler çocukları başlarından savmak için laf değiştirirler. Uzatma, ikna ol. Onlarla yarışamazsın.
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler.
Yetişkinlere nazik davranma. Nezaketten zerre kadar anlamıyorlar. İstediklerini yap ve geç.
Haksızlık yaparken bile adaletli davranıyordum.
“Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!”
Nezaketten zerre kadar anlamıyorlar. İstediklerini yap ve geç. Afiyet mi olacak, boğazlarına mı duracak kendileri bilir.
Yetişkinlerin çocuklara yaptıkları haksızlıkları, hataları görebilirsin. Yine de yüzlerine vurma. İnanmazlar. Çocuksun, görmezden gel. Bırak kendilerini dünyanın en zeki insanları sansınlar.
4. Madde.
Yetiskinlere paylaşmayı öğretme.
Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler.
Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!
10.Madde
Belki de haklılar. Onlar yetişkin ama ben çocuğun. Benim hiçbir şey bilmediğimi sanıyorlar. Hiçbir şeye üzülmediğimi, işimin gücümün yaramazlık olduğunu sanıyorlar. Bir gün onlara çok yanıldıklarını göstereceğim. Bunun için okumam lazım. Okuyacağım sınıf birincisi, hatta okul birincisi olacağım. Üniversiteye de giderim. Hepsinin ağzı açık kalır. Görür onlar Hani hep bana ‘Sen kime çektin?’ diye çemkirip duruyorlar ya.. İşte o gün sıraya girecekler, ‘Bana çektin, aynı bendin, bana çok benziyorsun!’ diyecekler. Bugün ‘Bıktım senden!’ diyenler, o gün benim için ağlayacaklar.. Göreceksin
Şimdilik hoşçakal defterim.
Bunlarla vakit kaybedemem, çok işim var, daha büyüyüp adam olacağım
9.Madde
Bu yetişkinler böyledir. Sana oyuncak bebek alırlar ama saçını kesemezsin, yüzünü boyayamazsın.
Araba alırlar. ‘Bu bunun tekerleklerini çıkartıp arabanın içine çamur dolduracağım!’ dersen izin vermezler, elinden alırlar.
Onlara göre bebek bebektir, araba arabadır. Bebeğin saçını tarayabilirsin ama kesemezsin. Kimin koyduğunu bilmedikleri kurallarla yaşamaya fena hâlde alışmış zavallılar.
Seni bu yıl da seveceğim..
Bir gün bütün bu sevenleri buluşturmanın yolunu bulacağım!
7.Madde
Bu yetişkinlerde yenilik, yaratıcılık, pratik düşünme diye bir şey yok. Nokta.
6.Madde
Her zaman zekâsıyla övünen yetişkin milleti, aslında kafasını pek çalıştırmaz. Genelde olayların görünen taraflarıyla ilgilenir ve altında yatan nedenlere bakmazlar. O yüzden de çokça yanılırlar. Onlara gerçeği anlatmaya çalışma, anlamazlar. Ayrıca insan suçlamaya bayılırlar. Ayrıca kağıtlı dondurmaya da gıcık oldum
5.Madde
Yetişkinler çocukları başlarından savmak için laf değiştirirler. Uzatma, ikna ol. Onlarla yarışamazsın.
4.Madde
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler.
3.Madde
Yetişkinlere nazik davranma. Nezaketten zerre kadar anlamıyorlar. İstediklerini yap ve geç. Afiyet mi olacak, boğazlarına mı duracak kendileri bilir. Gün gelir, bütün ekmeğe sürmeli çikolataların içinden afiyet olsun kağıtları çıkar, o zaman senin değerini anlarlar.
2.Madde
Yetişkinlere fikir verme. Onlar her şeyin en iyisini bilir. Karışma işlerine. Gün gelir meyveli soda en çok satan içeceklerden biri olur, o zaman senin değerini anlarlar.
Aslında biz çocuklar gayet dürüst insanlarız. Yaptıklarımızı gizlemeye, gizli işler çevirmeye bizi kendileri sevk ediyorlar. Sonunda bizi de kendilerine benzetecekler.
Ağız tadıyla hayal bile kurdurmuyorlar adama.
Oralet dünyanın bütün dertlerini siliyor sanki, buna inanıyor. Ama gerçekten de işe yarıyor. Oraletimi içerken sinirim geçiveriyor.
1.Madde
Yetişkinlerin çocuklara yaptıkları haksızlıkları, hataları görebilirsin. Yine de yüzlerine vurma. İnanmazlar. Çocuksun, görmezden gel. Bırak kendilerini dünyanın en zeki insanları sansınlar.
Soru: Amma büyümüşsün, çok mu yemek yedin?
İçimden verdiğim cevap: Hııı, çok yemek yedim. Yedikçe büyüyeceğim, büyümek sadece yemekle orantılı çünkü. Yiye yiye büyüyeceğim..
Yetişkinler böyledir. Gereksiz şeylerle kendilerini üzmeye bayılırlar.
Her zaman zekasıyla övünen yetişkin milleti, aslında kafasımı pek çalıştırmaz. Genelde olayların görünen taraflarıyla ilgilenir ve altında yatan nedenlere bakmazlar. O yüzden de çokça yanılırlar. Onlara gerçeği anlatmaya çalışma, anlamazlar. Ayrıca insan suçlamaya bayılırlar.
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler.
Yetişkinlere nazik davranma. Nezaketten zerre kadar anlamıyorlar. İstediklerini yap ve geç. Afiyet mi olacak, boğazlarına mı duracak kendileri bilir.
Yetişkinlere fikir verme. Onlar her şeyin en iyisini bilir. Karışma işlerine.
Aslında biz çocuklar gayet dürüst insanlarız. Yaptıklarımızı gizlemeye, gizli işler çevirmeye bizi kendileri sevk ediyorlar. Sonunda bizi de kendilerine benzetecekler
Yetişkinlerin çocuklara yaptıkları haksızlıkları, hataları görebilirsin. Yine de yüzlerine vurma. Inanmazlar. Çocuksun, görmezden gel. Bırak kendilerini dünyanın en zeki insanları sansınlar
Bu yetişkinlerin, çocuklarla nasıl konuşulması gerektiğine dair fikirleri yoktur. Neler söyleyeceklerini, nasıl sohbet edeceklerini bilemezler. Zannederler ki kendileri çok zekiler, bizler de işte hiçbir şeyden anlamayan zavallı insan yavrularıyız.
“Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz”
Daha fazla dayanamadım. Ağlamaya başladım.
Ağlaya ağlaya içeri koşarken arkamdan Ağladığına göre kesin suçlu! dediler.
Ağladığına göre suçlu! ne demek ya? Ağladığına göre çaresiz demek ki ağladığına göre üzgün demek ki ağladığına göre bir derdi var demek ki! demek varken Ağladığına göre suçlu! nedir ya?
Kitap ruhun gıdasıdır ama sen çikolata da al
Yetişkinlerin bu şartlı iyiliklerine deli oluyorum
Çocuklar mükemmel insanlar
Bu yetişkinlerde yenilik, yaratıcılık, pratik düşünme diye bir şey yok. Nokta.
Yetişkinler böyledir. Gereksiz şeylerle kendilerini üzmeye bayılırlar.
Benimle konuşmayı birazcık deneseydiniz ne demek istediğimi anlardınız.
Her zaman zekâsıyla övünen yetişkin milleti, aslında kafasını pek çalıştırmaz.
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler
“Belki de haklılar. Onlar yetişkin ama ben çocuğum. Benim hiçbir şey bilmediğimi sanıyorlar.
Bisikletime binip uzaklara gittim. Ne kadar uzağa gitsem o kadar iyiydi.
Kimin koyduğunu bilmedikleri kurallarla yaşamaya fena hâlde alışmış zavallılar
Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!
Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler.
Ağız tadı ile hayal bile kurdurmuyorlar adama.
“Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!”
Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!
Çocuklar asla unutmaz, büyüseler de unutmaz
4. MADDE
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para diye birbirlerini yesinler.
Çocuk kalbi affeder ama asla unutmaz!
Yaş pasta! Ulaşılmaz lezzet
Bana hep terbiyesiz diyorlardı ama mezarlara dua olunacağını biliyordum.
Su istiyorum, ‘Sen artık büyüdün, kendin al’ diyorlar. ‘Kendi başıma yaşamak istiyorum’ diyorum, ‘Sen dhaa küçüksün’ diyorlar. Gıcık bunlar ya, bütün yetişkinler aşırı gıcık!
Benimle konuşmayı birazcık deneseydiniz, ne demek istediğimi anlardınız
Oralet dünyanın bütün dertlerini siliyor sanki, buna inanıyor.
Yetişkinler çocukları başlarından sanmak için laf değiştirirler. Uzatma, ikna ol. Onlarla yarışamazsın.
Yetişkinlere paylaşmayı öğretme. Fakirler ağaç altında 50 gram zeytin yerken, zenginler para, para, para, he birbirlerini yesinler.
Aslında biz çocuklar gayet dürüst insanlarız. Yaptıklarımızı gizlemeye, gizli işler çevirmeye bizi kendileri sevk ediyorlar. Sonunda bizi de kendilerine benzetecekler
Yetişkinlerin çocuklara yaptıkları haksızlıkları, hataları görebilirsin. Yine de yüzlerine vurma. İnanmazlar. Çocuksun, görmezden gel. Bırak kendilerini dünyanın en zeki insanları sansınlar
Çocuklar mükemmel insanlar
Kahveci dedem zaten gamsız adam. Duydun mu dünya yanmış! desem, sadece “Yapma yaUUUVVv!” der.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir