İçeriğe geç

El-Yevâkît Ve’l-Cevâhir Kitap Alıntıları – Abdülvehhâb eş-Şa‘rânî

Abdülvehhâb eş-Şa‘rânî kitaplarından El-Yevâkît Ve’l-Cevâhir kitap alıntıları sizlerle…

El-Yevâkît Ve’l-Cevâhir Kitap Alıntıları

(İbn Arabi) Şöyle demiştir: “Bize nakledilenlerin en şaşılacak olanlarından biri de Resûlullah’ın bir gün ashabıyla mescitte otururken, şiddetli bir gürültü işiterek ondan korkmalarıdır. Resûlullah (sav) ‘Bu gürültünün ne olduğunu biliyor musunuz?’ demiş, onlar da ‘Allah ve Resulü daha iyi bilir.’ cevabını vermişlerdir. Bunun üzerine ‘Cehennemin üstünden yetmiş yıl önce atılan bir taş, daha yeni dibine ulaştı.’ buyurmuştur. Dibine ulaşması ve oraya düşmesi işte bu sestir. Resûlullah (sav), henüz sözünü bitirmeden, münafıklardan yetmiş yaşında ölen birinin evinden, bir bağırtı duyuldu. Bunun üzerine Resûlullah ‘Allahü Ekber!’ dedi. Sahâbenin ileri gelenleri, söz konusu taşın bu münafık olduğunu ve doğduğu zaman, her ne kadar bülûğa ermeden mükellef sayılmıyorsa da Allah’ın ilminde sabit olan amellerinden dolayı cehenneme atıldığını anladılar.

Böylece yaşı yetmişe ulaşınca onun dibine düşmüş oldu. Yüce Allah ‘Şüphe yok ki münafıklar cehennemin en alt katındadırlar.’465 buyurmaktadır. Allah’ın kendilerine işittirdiği bu ses, ibret almaları ve üzerinde düşünmeleri içindir. Nübüvvet sözleri ne kadar ilginç ve târifleri ne kadar incedir. Onun (sav) işaretleri ne kadar hassas, sözleri ne kadar tatlıdır.”

Bil ki Allah Teâlâ annelerimize iyilik etmemizi ve onlara isyan etmememizi bize emretmiştir. İnsanların çok azı bu edebi gözetir. Bilindiği gibi, dünya bizi doğuran annemizdir. Bizden biri, Allah dünyaya lanet etsin dediğinde, hadiste belirtildiği üzere dünya da ‘Rabb’ine âsi olana lânet etsin.’ der. Annesine lânet eden şüphesiz bir şekilde ona isyan etmiştir.
el- Fütûhât’ın 90. bâbında “Allah’a güzel bir borç verdiler.”458 âyeti bağlamında şöyle demiştir: “ Kıyamet gününde ecrin kat kat olmasından dolayı kulun Allah’a borç vermesinin uygun olmadığını bilesin. Uygun olan, kullarına iyiliği emretmesi açısından, kulun O’nun emrine imtisal ederek Rabbine borç vermesidir. İşte bu güzel borcun vasfıdır. Bunun izahı şudur: Hak Teâlâ sadece bizim için meşrû kıldığı şeylerle bize muamele eder. Allah Teâlâ’nın peygamberine kıyamet gününde hakla yani kullarına kendisi vasıtasıyla gönderdiği şeyle hükmetmesini kendisinden istemesini emrettiğini görmez misin? Zira « elhak’ taki «لا» ahid içindir. Yani ‘Rabb’im beni kendisiyle gönderdiğin bilinen hak ile hükmet!’ Kıyamet günü insanların hâli bu şekilde gerçekleşir. Allah’ın kıyamet günündeki hükmüne bakmak isteyen kimse, ne eksik ne fazla olarak O’nun dünyadaki şeriatının hükmüne baksın. Ey kardeş, sana şeriat belirleyenin basîreti üzerine ol; o, din gününün sahibinin üzerinde olduğu hakkın bizzat kendisidir.” 5
(İbn Arabi) Şöyle demiştir: “Bize nakledilenlerin en şaşılacak olanlarından biri de Resûlullah’ın bir gün ashabıyla mescitte otururken, şiddetli bir gürültü işiterek ondan korkmalarıdır. Resûlullah (sav) ‘Bu gürültünün ne olduğunu biliyor musunuz?’ demiş, onlar da ‘Allah ve Resulü daha iyi bilir.’ cevabını vermişlerdir. Bunun üzerine ‘Cehennemin üstünden yetmiş yıl önce atılan bir taş, daha yeni dibine ulaştı.’ buyurmuştur. Dibine ulaşması ve oraya düşmesi işte bu sestir. Resûlullah (sav), henüz sözünü bitirmeden, münafıklardan yetmiş yaşında ölen birinin evinden, bir bağırtı duyuldu. Bunun üzerine Resûlullah ‘Allahü Ekber!’ dedi. Sahâbenin ileri gelenleri, söz konusu taşın bu münafık olduğunu ve doğduğu zaman, her ne kadar bülûğa ermeden mükellef sayılmıyorsa da Allah’ın ilminde sabit olan amellerinden dolayı cehenneme atıldığını anladılar.

Böylece yaşı yetmişe ulaşınca onun dibine düşmüş oldu. Yüce Allah ‘Şüphe yok ki münafıklar cehennemin en alt katındadırlar.’465 buyurmaktadır. Allah’ın kendilerine işittirdiği bu ses, ibret almaları ve üzerinde düşünmeleri içindir. Nübüvvet sözleri ne kadar ilginç ve târifleri ne kadar incedir. Onun (sav) işaretleri ne kadar hassas, sözleri ne kadar tatlıdır.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir