İçeriğe geç

Neptün’ün Oğlu Kitap Alıntıları – Rick Riordan

Rick Riordan kitaplarından Neptün’ün Oğlu kitap alıntıları sizlerle…

Neptün’ün Oğlu Kitap Alıntıları

Hayat sadece biteceği için değerlidir,evlat.
Hayaletler, tek boynuzlu atlar ve tanrılar dünyasına dönmek onu rahatlatmıştı. Tüm bunlar Hazel için 21. yüzyıldan daha az fantezi niteliğindeydi.
Hayat sadece biteceği için değerlidir.
Ölüm zincirlerini bir tek hayat ateşi eritebilir.
Ölüm’de adalet aramayın.
Çünkü yapmadığı bir şey için özür dilemek, bu yüzden ölmekten daha iyidir.
Savaş bir görevdir. Tek gerçek seçenek bunu kabul edip etmediğindir ve uğruna savaştığın şeylerdir.
İşin kolayına kaçar, göze hoş ve barışçııl görüneni yaparsan, en sonunda bunun doğru şey olmadığını görürsün. Ama zor yolu seçersen İşte mükafatlar o zaman gelir.
Hayatta bazı şeyler, uğruna ölmeye değerdi.
Adalet dedi Ölüm alaycı bir tavırla. Bu sözcüğü ne kadar sık duyduğuma, bunun ne kadar anlamsız olduğuna inanamazsın.
Ölümde adalet aramayın.
Ölüm zincirlerini bir tek hayat ateşi eritebilir.
Beni sık sık aşk tanrısıyla karıştırırlar. Ölümün, aşkla sandığınızdan da fazla ortak yanı var. Ama sizi temin ederim ki ben ölümüm.
Savaş bir görevdir, dedi Mars. Tek gerçek seçenek bunu kabul edip etmediğindir ve uğruna savaştığın şeylerdir.
Hayat sadece biteceği için değerlidir, evlat.
Siz ölümlüler ne kadar şanslı olduğunuzu bilmiyorsunuz.
Hayat sadece biteceği için değerlidir.
En açgözlü istekler en büyük acıları beraberinde getirir.
Dişi kurt Lupa ona ölümlülerin gerçekler hariç her şeye inanabileceklerini söylemişti.
“Beni sık sık aşk tanrısıyla karıstırırlar. Ölüm’ün Aşk’la
sandığınızdan da fazla ortak yanı var. Ama sizi temin ederim ki ben Ölüm‟üm.”
Ölüm’ ün Aşk’ la sandığınızdan daha fazla ortak yanı var.
Bilgeliğin kızı tek başına yürüyecek, Athena’ nın işareti Roma’ yı yakacak.
Ama her kahramanın ölümcül bir zayıflığı vardır. Percy Jackson’ ınki ne mi? Arkadaşlarına aşırı derecede bağlı. Onları hiç bir şeye değişmez. Zaten bu ona seneler önce söylenmişti. Bir gün yapamayacağı bir fedakarlıkla karşı karşıya kalacak. Sen olmadan, senin sorumluluk hissin olmadan, Percy bu işi beceremez. Tüm savaş tepetaklak olur ve Gaia dünyamızı yok eder.
Hayat sadece biteceği için değerlidir, evlat. Bir tanrıya kulak ver. Siz ölümlüler ne kadar şanslı olduğunuzu bilmiyorsunuz.
Percy Roma’ nın minnacık bir kopyası olan, lejyon ve obsesif kompulsif sınırlar tanrısı Terminus tarafından korunan bu şehirde yaşamanın nasıl bir şey olabileceğini düşündü. Annabeth’ le el ele tutuşup bir kafede oturduklarını hayal etti. Belki ileride kendi çocuklarının forumda martıları kovalayışını izleyebilirlerdi
Bir tepeden aşağı seksen kilometre hızla bir tepsi üstünde kaymanın şöyle bir sıkıntısı var: Eğer yolu yarılamışken bunun kötü bir fikir olduğunu anlarsanız, her şey için çok geç kalmışsınız demektir.
“Nico’nun hiç de ürkütücü bir görüntüsü yoktu. Kapkara giysilerinin içinde cılız ve pespaye görünüyordu. Saçlarıysa her zaman olduğu gibi adeta yataktan yeni fırlamış gibiydi.”
Percy “Ama sen savaş tanrısısın,” dedi. “Dünyada sonsuz katliam olsun istemez miydin?”
“Hayat sadece biteceği için değerlidir, evlat.”
“Erkeklerden nefret ettiğinizi sanıyordum.”
Hylla ve Kinzie gülmeye başladılar.
Kraliçe “Erkeklerden nefret etmek mi?” dedi. “Yok, yok erkeklerden hoşlanırız. Sadece onlara kimin daha güçlü olduğunu göstermeyi severiz.”
“Percy Jackson’ın senden daha iyi olduğunu sanıyorsun.”
“Ama öyle.” diye homurdandı Frank. “Percy seninle savaştı ve seni yendi.”
Mars omuzlarını silkti. “Olabilir, olabilir. Ama her kahramanın ölümcül bir zayıflığı vardır. Percy Jackson’ınki ne mi? Arkadaşlarına aşırı derece bağlı. Onları hiç bir şeye değişmez. Zaten bu ona seneler önce söylenmişti. Bir gün yapamayacağı fedakarlıklarla karşı karşıya kalacak.”
“Ölüm’ün Kapıları zorla açıldı ve kapıları koruyan kimse yok. En azından, tarafsız bir biçimde koruyan kimse yok.”
Şey Bu yaratık evcilleştirilmiş mi? diye sordu Frank.
At öfkeyle kişnedi.
Sanmam, dedi Percy. Az önce, ‘Seni toynaklarımla yere devirip çiğneyeceğim, küçük Çinli Kanadalı bebek suratlı çocuk,’ dedi.
At dili mi biliyorsun? diye sordu Hazel.
Bebek suratlı mı? dedi Frank.
“Hayat sadece biteceği için değerlidir, evlat. Bir tanrıya kulak ver. Siz ölümlüler ne kadar şanslı olduğunuzu bilmiyorsunuz.”
Belki de bir karışıklık olmuştu. Tanrıların çocukları için de DNA testi falan yapılıyor muydu acaba? Belki de tanrıların yeni doğanlar ünitesinde yanlışlıkla Frank’le Mars’ın sert minik bebeklerinden biri yer değiştirmişti.
Ölüm ona, hayatının kısa bir odun parçası gibi yanıp gitmesi adil mi? diye sormuştu. Frank kendi kendine bu tür bir şey asla adil olamaz dedi. Yanacaksam parlayarak da ölebilirim.
Adalet dedi Ölüm alaycı bir tavırla. Bu sözcüğü ne kadar sık duyduğuma, bunun ne kadar anlamsız olduğuna inanamazsın.
Adalet dedi Ölüm alaycı bir tavırla. Bu sözcüğü ne kadar sık duyduğuma, bunun ne kadar anlamsız olduğuna inanamazsın.
Savaş bir görevdir, dedi Mars. Tek gerçek seçenek bunu kabul edip etmediğindir ve uğruna savaştığın şeylerdir.
Until that morning, her brother Nico had been the most powerful demigod she knew

she knew Nico was more dangerous than Reyna, or Octavian, or maybe even Jason.
Then she’d met Percy.

Şey Bu yaratık evcilleştirilmiş mi? diye sordu Frank.
At öfkeyle kişnedi.
Sanmam, dedi Percy. Az önce, ‘Seni toynaklarımla yere devirip çiğneyeceğim, küçük Çinli Kanadalı bebek suratlı çocuk,’ dedi.
At dili mi biliyorsun? diye sordu Hazel.
Bebek suratlı mı? dedi Frank.
Kitaplar ve mimari, evet, bu kesinlikle Annabeth’e göre bir şeydi
Yanacaksam, parlayarak da ölebilirim.
Hayatta bazı şeyler, uğruna ölmeye değerdi.
Ölüm’de adalet aramayın.
Ölüm’ün Kapıları zorla açıldı ve kapıları koruyan kimse yok.En azından, tarafsız bir biçimde koruyan kimse yok.
Kamptaki en zeki kızla çıkmanın en kötü yanı da buydu: Bir şeyler öğreniyordunuz.
Şey Bu yaratık evcilleştirilmiş mi? diye sordu Frank.
At öfkeyle kişnedi.
Sanmam, dedi Percy. Az önce, ‘Seni toynaklarımla yere devirip çiğneyeceğim, küçük Çinli Kanadalı bebek suratlı çocuk,’ dedi.
At dili mi biliyorsun? diye sordu Hazel.
Bebek suratlı mı? dedi Frank.
Dakota geğirip kadehini salladı. Eee, dedi. Kutlama Percy’sine hoş geldin Parti. Suratını ekşitti. Parti, Percy. Amaan, her neyse, işte!
Bacakları ya da kolları kesilen kişilerin olmayan uzuvlarının ağrıdığını hissettiklerini duymuştu . Zihni de aynı öyle acıyordu .
Yanacaksam, parlayarak da ölebilirim.
Hayatta bazı şeyler, uğruna ölmeye değerdi.
Percy başını kaşıdı. Bir tanrı nasıl Romalı olur? Eğer Yunanlıysa Yunanlı kalmaz mı?

Frank bunu düşünerek birkaç adım attı. Vitellius olsa, Percy’ye bir PowerPoint sunumuyla bunu saatlerce açıklardı, ama Frank yapabileceği en iyi açıklamayı yapmaya çalıştı.

Hayat sadece biteceği için değerlidir, evlat. Bir tanrıya kulak ver. Siz ölümlüler ne kadar şanslı olduğunuzu bilmiyorsunuz.
Percy günışığını gördüğüne hiç bu denli sevinmemişti. O karanlık salonda, tüm gözler üstündeyken dünyanın tüm yükü omuzlarına bindirilmiş gibi hissetmişti ve bu hissi daha önce de yaşadığından emindi.
Üçün de tepeleme omlet,krep ve geyik sosisi dolu tabaklar sipariş etti, ama Frank geyik sosisinden pek de emin değil gibiydi. Sizce Noel Baba’nın geyiği Rudolph’u yememiz doğru bir şey mi?

Bak dostum, dedi Percy, Şu an karşıma Noel Baba çıksa onu da yerim. Çok açım.

Şey Bu yaratık evcilleştirilmiş mi? diye sordu Frank.
At öfkeyle kişnedi.
Sanmam, dedi Percy. Az önce, ‘Seni toynaklarımla yere devirip çiğneyeceğim, küçük Çinli Kanadalı bebek suratlı çocuk, ‘ dedi.
At dili mi biliyorsun? diye sordu Hazel.
Bebek suratlı mı? dedi Frank.
Hello! My name is DIE, DEMIGOD SCUM!
Hazel was an expert on weird. She’d seen her mother possessed by an earth goddess. She’d created a giant out of gold. She’d destroyed an island, died, and come back from the Underworld. But getting kidnapped by a field of grass? That was new.
Been a long time since you visited, miss?”
“About seventy years,” Hazel said.
The driver slid the glass partition closed and drove on in silence.
Oh, Hazel is awesome, Don Said. She’s so nice! All the other campers are like ‘Go away Don.’ But she’s like ‘Please go away, Don.’ I love her!
Now, come over here so I can pat you down.
But you don’t have- Percy stopped. Uh, sure.
He stood next to the armless statue. Terminus conducted a rigorous mental pat down.
You seem to be clean, Terminus decided. Do you have anything to declare?
Yes, Percy said. I declare that this is stupid.
M16’sını omzuna asıp bir el bombası aldı. Romalılardab birçoğu çığlıklar attı. Sonra, ek bombası bir tükenmez kaleme dönüştü ve Mars bir şeyler yazmaya başladı.
Frank gözleri fal taşı gibi açılmış Percy’ye bakıyordu. Dudaklarını oynatarak, Senin de kılıcın kaleme dönüşebiliyor mu? diye sordu.
Percy de aynı şekilde, Hayır. Kes sesini, diye yanıt verdi.
Gel bakalım yeni arkadaş. Üst üste on üçüncü mağlubiyetimizi garantileyelim!
Bu gece savaş oyunları oynanacak. O, Hannibal’dı. Onu oyunlara almazsak çok üzülür.
Haklısın, bir fili üzmemek gerek.
Bir Roma hamamına girene den, yaşamış sayılmazsın.
June cık cık etti. Tüm yollar oraya çıkar evlat. Bunu bilmen gerekir.
Islahevi mi?
Roma, evladım, dedi yanıt verdi yaşlı kadın. Roma.
“Hayat sadece biteceği için değerlidir, evlat. Bir tanrıya kulak ver. Siz ölümlüler ne kadar şanslı olduğunuzu bilmiyorsunuz.”
“Amazonların özel güçleri falan yok mu?”
“Diğer melezlerden daha güçlü değiller,” dedi Hylla. “Bizler de herhangi bir ölümlü gibi ölebiliriz. Ama tanrıça Artemis’in müritleri olan bir grup avcı var. Onları sık sık Amazonlarla karıştırırlar, ama Avcılar neredeyse sonsuz sayılabilecek bir hayata karşılık erkeklerle birlikte olmama yemini ederler. Biz amazonlarsa hayatı dolu dolu yaşamayı severiz: Âşık oluruz, severiz, savaşırız ve ölürüz.”
“Erkeklerden nefret ettiğinizi sanıyordum.”
Hylla ve Kinzie gülmeye başladılar. Kraliçe “Erkeklerden nefret etmek mi?” dedi. “Yok, yok, erkeklerden hoşlanırız. Sadece onlara kimin daha güçlü olduğunu göstermeyi severiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir