İçeriğe geç

Her Güne Bir Nietzsche Kitap Alıntıları – Allan Percy

Allan Percy kitaplarından Her Güne Bir Nietzsche kitap alıntıları sizlerle…

Her Güne Bir Nietzsche Kitap Alıntıları

ölümsüz olmanın da bir bedeli vardır, insan yaşarken defalarca ölmek zorunda kalabilir.
aşk ciddi bir akıl hastalığıdır.
insan kendine dayanabilmesi ve boşluğa düşmemesi için kendini gerçekten sevmesi gerekir.
“ Günün üçte ikisini kendini ayıramayan herkes köledir.“
Dünya için değil, kendiniz için yaşayın.
İnsan kendine dayanabilmesi ve boşluğa düşmemesi için kendini gerçekten sevmesi gerekir.
Arkadaşlık, hassas ve erdemli iki insan arasındaki yazısız bir sözleşme gibidir
Hayat sıkılamayacak kadar kısa değil mi?
Mutluluğun formülü: Bir evet, bir hayır, bir düz çizgi, bir amaç
Hayallerimizi tasarlayan içimizdeki mimardır ancak onları gerçekleştirmek için içimizdeki duvar ustasını uyandırmamız gerekir.
İnsan en çok kendine uzaktır
O şair kapısına ne yazmıştı: Bu kapıdan giren beni şereflendirecek, girmeyense beni mutlu edecek.
Hiçbir ortak yönü olmayan iki insan yıllarca yan yana yaşasa da asla karşılaşmayabilir.
Hikâyeler çocuklar uyusun ve büyükler uyansın diye yazılır.

-Hans Christian Andersen

Gününün üçte ikisini kendine ayıramayan herkes köledir.
Acı kaçınılmazdır ancak acı çekmek bir seçimdir.
İnsan en iyi yalnız başına öğrenir.
Zihin bir kâseye benzer, doldurmadan önce boşaltmak gerekir.
Düşmanını ve kendini tanırsan yüz savaştan tek bir yara almadan çıkarsın. Düşmanını değil de kendini tanıyorsan, kazanma ve kaybetme şansın yarı yarıyadır. Hem düşmanını hem de kendini tanımıyorsan, her savaşı kaybedeceğinden emin olabilirsin.
Sevginin tersi nefret değildir, kayıtsızlıktır.
İnsandan daha fazlasını olmak istedim hep.

-David Bowie

Ego en ağır uyuşturucudur
Mutluluğu paylaşmak neden bu kadar zordur?
İnsanın kendine dayanabilmesi ve boşluğa düşmemesi için kendini gerçekten sevmesi gerekir.
Her zaman iyi olmaya ve her şeyi iyi yapmaya çalışmamız gerekmez, her gün bir öncekinden daha iyi biri olmaya çalışalım, yeter.
İnsanları şerefli yapan nereden geldikleri değil, nereye gittikleridir.
Ölümsüz olmanın da bir bedeli vardır, insan yaşarken defalarca ölmek zorunda kalabilir.
Doğada huzur bulmamızın sebebi bize aldırmıyor olmasıdır
Her insanın hayatında mutlu anlar vardır ancak hiçbir mutluluk sonsuza dek sürmez.
Kaybolmuşluk hissini geride bırakmanın ilk adımı nereye varmak istediğinizi bilmektir.
Yaşamak için tek bir neden i olan kişi, her türlü nasıl a göğüs gerebilir.
Tamamlanmamış ve alışılmadık olanda güzellik ve hayat vardır çünkü kusurluluk, insanın kusursuzlaşmaya olan özlemini içerir.
Nietzsche varoluş sürecinde tek bir ölüm olmadığını sürekli hatırlatır.
Hayatımızdaki farklı dönemlerde bazen sembolik olarak ölmek gerekebilir çünkü bir sonraki dönem için yeniden doğmak ancak bu şekilde mümkün olabilir.
En kötü kelime ve en ağır mektup bile kayıtsızlıktan iyidir.
Hayallerimizi tasarlayan içimizdeki mimardır ancak onları gerçekleştirmek için içimizdeki duvar ustasını uyandırmamız gerekir.
Hayatı sevmemizin asıl nedeni yaşamaya alışık olmamız değil, sevmeye alışık olmamızdır.
Tecrübe asla paylaşılamaz çünkü tek kişilik porsiyonlarda servis edilir.
En iyi kıyaslama insanın kendini kendisiyle kıyaslamasıdır. Bulunduğumuz yere bakarak, olmak istediğimiz yere ulaşmak için ilham alabiliriz.
Bir ülkenin mutfağının o ülkenin değerlerini ve bakış açısını yansıtması gibi mutfağımızda olanlar da bizim iç dünyamızı yansıtır.
Kim bilir,belki de mutluluğun yolu asla değiştiremeyeceğimiz gerçeklere üzülmeyi bırakıp mutlu olacağımız konulara yönelmektir.
Hayatımız anlamlı hale geldiğinde, yaşadığımız güçlükler bizi tüketen sorunlar olmaktan çıkar, amacımıza giden yolda atmamız gereken adımlara dönüşür.
Kaybolmuşluk hissini geride bırakmanın ilk adımı nereye varmak istediğinizi bilmektir.
Kıskançlık insanların kendilerini ne kadar mutsuz hissettiklerinin göstergesidir; başkalarının ne yaptıkları ile fazlaca ilgilenmeleri de ne kadar sıkıldıklarını gösterir.
Devamlı kendinden bahseden insan aslında bir şeyleri gizlemek istiyor olabilir
Oscar Wilde acı çektiğimizi görünce bize acıyacak
insanlarla karşılaşmanın zor olmadığını, ancak
başarılarımıza gerçekten sevinecek insanlar bulmanın olağanüstü derecede zor olduğunu söyler.
Arkadaş, mutluluğumuzla mutlu olan, acımızla acı çeken kişidir.
En kötü kelime ve en ağır mektup bile kayıtsızlıktan iyidir.
Beline taş bağlayıp denizin dibine dalan inci avcıları misali bizler de kendi içimize dalmalı ve içimizdeki inciyi çıkarmalıyız.
Ölümsüz olmanın da bir bedeli vardır, insan yaşarken defalarca ölmek zorunda kalabilir.
Her insanın hayatında mutlu anlar vardır ancak hiçbir mutluluk sonsuza dek sürmez
Yaşamak için tek bir “neden”i olan kişi, her türlü “nasıl”a göğüs gerebilir.
Okumak hiç bitmeyen ama insanın da mezun olmaya pek meraklı olmadığı bir okul gibi geldi bana hep
Ölümsüz olmanın da bir bedeli vardır, insan yaşarken defalarca ölmek zorunda kalabilir.
Ormanda önüme iki yol çıktı ve ben daha az yürünmüş olanını seçtim , her şeyi değiştiren de bu oldu .
Doğada huzur bulmamızın sebebi bize aldırmıyor olmasıdır.
Önümde yürüme , arkandan gelemeyebilirim .
Arkamdan yürüme , sana yol gösteremeyebilirim .
Yanımda yürü ki dost olalım .
Tamamlanmamış ve alışılmadık olanda güzellik ve hayat vardır çünkü kusurluluk , insanın kusursuzlaşmaya olan özlemini içerir .
Her zaman iyi olmaya ve her şeyi iyi yapmaya çalışmamız gerekmez , her gün bir öncekinden daha iyi biri olmaya çalışalım , yeter .
İnsanları şerefli yapan nereden geldikleri değil , nereye gittiklerdir .
Ölümsüz olmanın da bir bedeli vardır , insan yaşarken defalarca ölmek zorunda kalabilir .
Her insanın hayatında mutlu anlar vardır ancak hiçbir mutluluk sonsuza dek sürmez .
Yaşamak için tek bir nedeni olan kişi , her türlü nasıl’a göğüs gerebilir .
“…..; hiçbir ortak yönü olmayan iki insan yıllarca yan yana yaşasa da asla karşılaşmayabilirler.”
“Cesur insanları severim ancak kılıcı nasıl kullanacağını bilmek yetmez, kimi yaralayacağını da bilmek gerekir..”
“Biraz nefretinizi hak eden düşmanınız olsun ancak sizde tiksinti yaratan düşmanınız hiç olmasın, insan düşmanıyla bile gurur duymalıdır.”
İnanç, mahkumiyettir.
Yarı yolda vazgeçenler asla kazanamazlar ,kazananlar asla yarı yolda vazgeçmezler.
Tecrübe asla paylaşılamaz çünkü tek kişilik porsiyonlarda servis edilir.
Bugünü yakalayın: Dün gitti, yarın da belki hiç gelmeyecek.
“Mutluluk başkalarını mutlu etmekle mümkündür.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir