İçeriğe geç

Mutluluk Üstüne Felsefi Bir Yolculuk Kitap Alıntıları – Frederic Lenoir

Frederic Lenoir kitaplarından Mutluluk Üstüne Felsefi Bir Yolculuk kitap alıntıları sizlerle…

Mutluluk Üstüne Felsefi Bir Yolculuk Kitap Alıntıları

, var olmanın verdiği derin sükunetini yeniden sağlamaya imkan veren şey, mutlu anların hatırasıdır.
Mutluluğu, çekip giderken çıkardığı gürültüden tanıdım.
Felsefe, söylevlerle ve muhakeme yoluyla bize mutlu hayatı sağlayan bir faaliyettir.
Felsefe bize daha iyi yaşamayı denemek için daha iyi düşünmeyi öğretir.
Kelimenin en somut anlamında, içinde bir hocanın öğrencilerini yetiştirdiği ve de onları kendilerini dönüştürmeye ve kendilerini gerçekleştirmeye yönlendirdiği bir felsefe okulundan çıkmıştır.
Aptal olmak, bencil olmak ve sağlıklı olmak: İşte mutluluk için istenilen üç şart. Ama ilk şarttan yoksunsak hiçbirinin anlamı kalmaz.
Ne kadar mütevazı ya da sefil olursa olsun, her yeni günün bir mutluluk umudu olmadığı insanî hâl yoktur. Mutluluğa erişmek için, hiçbir şey, kişinin kendisi kadar lüzumlu değildir.
Yaşadığımız müddetçe tahtalıköy hakkında hiçbir deneyimimiz yoktur ve öldüğümüzde de bedenimizi ve ruhumuzu oluşturan atomların çözülüp dağılmasını hissedeceğimiz bir bireysel bilincimiz olmayacak.
Doğanın bir lütfudur ki zorunlu olan şeylerin erişilmesi kolaydır ve erişilmesi güç şeyler de zorunlu değildir.
Her haz bir iyidir, ama bununla birlikte her hazzın tercih edilmesi gerekmez. Yine her acı kötüdür, ama her acı doğası icabı daima kaçınılması gereken bir şey de değildir.
Mutluluğumuzun en azından onda dokuzu istisnasız bir biçimde sağlıkta yatar. Sağlıklı bir dilenci, hasta bir kraldan daha mutludur.
Hangi limana yol alacağını bilmeyen kaptana hiçbir rüzgâr fayda edemez.
Mutlu olmak, seçmeyi öğrenmektir.
İnsanoğlu sahiden ancak hayatı ona hoş geldiğinde bir anlamla bezendiğinde mutludur.
Mutluluk felsefenin hedefi ise, onun kuralı değildir. Felsefenin kuralı hakikattir, doğruluktur.
En büyük mutluluk, şahsiyettir.
Mutluluğumuz, olduğumuz şeye, bireyselliğimize bağlıdır.
Daha mutlu biri senin içini kemirdikçe asla mutlu olamazsın.
Paris’te yoksul olmak, iki kere yoksul olmaktır.”
İnsan yaşamayı beklerken hayat akıp gider.
İnsan verebileceği sevinçten daha fazlasını duyamaz.
Demek ki hayat sarkaç gibi bir o yana bir bu yana, ızdıraptan can sıkıntısına salınıp durur.
Arzumuzun nesnesi uzakta kaldıkça, bize geri kalan her şeyden daha üstünmüş gibi görünür; o bize ait olduğunda ise başka şeyi arzularız ve aynı hayat açlığı bizi daima dinamik tutar.
Bağlandıkların, şeyler değildir; onlarla bağ kurma biçimindir.
Dünyayı değiştirmeyi istemekten ziyade, bilge gayretini kendini değiştirmeye odaklar.
Kötülerin kaçını öldüreceğim ki? Sayıları uzay boşluğu kadar sonsuz. Oysa, kin beslemeyi öldürürsem, bütün düşmanlarım aynı anda ölecek.
Doğum ızdıraptır, yaşlılık ızdıraptır, ölüm ızdıraptır, sevilmeyen bir şeyle bir olmak ızdıraptır, sevilen bir şeyden ayrı olmak ızdıraptır, arzulanan şeyi bilmemek ızdıraptır.
hayat, kendisinden başka bir şeyi düşünmek için fazlasıyla değerlidir.
Her dogmatik iddianın ters kutbunda yer alan, gündelik, öznel deneyimler zincirine bağlı olan, canlı ve esnek bir düşünceyi dile getirmek.
Bir eğitimci, çocuğa şeyler hakkında, kendinden, hissetmesinden, kendi deneyiminden hareketle bir yargı meydana getirmeyi öğretmelidir.
Arzumuzun nesnesi uzakta kaldıkça, bize geri kalan her şeyden daha üstünmüş gibi görünür;
o bize ait olduğunda ise başka şeyler arzularız ve aynı hayat açlığı bizi daima dinamik tutar. İnsanoğlu böyle arzudan arzuya koşan sürekli tatminsizlik varlığıdır.
İyi yaşamak, bütün isteklerine kendini kaptırmamayı ve de önceliklerini sıraya koymayı öğrenmektir.
Bir hasta için mutluluk sıhhatli olmaktan ibarettir;işsiz bir insan için işe girmektir. Bazı bekârlar için ise yuva kurmak Ve bazı evliler için de bekârlık hayatına geri dönmek !
Ben kendi çağımda, üniversite rektörlerinden daha bilge ve daha mutlu olan ve de benzemek istediğim yüzlerce zanaatkâr ve işçi gördüm.
Felsefe bize daha iyi yaşamayı denemek için daha iyi düşünmeyi öğretir.
Mutluluğumuz, olduğumuz şeye, bireyselliğimize bağlıdır.
Mutluluğa erişmek için, hiçbir şey, kişinin kendisi kadar lüzumlu değildir.
Mutlu olmak, seçmeyi öğrenmektir. Sadece uygun hazları değil, yolunu, mesleğini, yaşama ve sevme tarzını seçmeyi öğrenmektir. Komşularını, arkadaşlarını, hayatını üzerine inşa edeceği değerlerini seçmektir. İyi yaşamak, bütün isteklerine kendini kaptırmamayı ve de önceliklerini sıraya koymayı öğrenmektir.
Hangi limana yol alacağını bilmeyen kaptana hiçbir rüzgar fayda etmez.
Ne kadar mütevazı ya da sefil olursa olsun, her yeni günün bir mutluluk umudu olmadığı insani hal yoktur: Mutluluğa erişmek için, hiçbir şey, kişinin kendisi kadar lüzumlu değildir.
Gerçekte, mutluluk takıntısı çoğu kez mutluluğun önünde engel oluşturur.
Mutluluğu çekip giderken çıkardığı gürültüden tanıdım.

Jacques Prévert

..ayağa düşen her mesele artık işitilemez bir duruma gelir.
Özetlemek üzere, mutluluğun psikolojik veya sosyolojik tanımının şu basit soruya gelip dayandığını söyleyeceğim: Sürdürdüğümüz hayatı seviyor muyuz? Zaten, bireylerin öznel iyiliği konulu anketlerde soru da çoğunlukla böyle formüle edilir : 《Sürdürdüğünüz hayattan , bütünlüğü içinde, çok mu, yeterince mi , az mı memnunsunuz ? Hiç mi memnun değilsiniz?》
Mutlu olmak için , kendi iyilik halinin , varoluşun güzel anlarını temsil eden ayrıcalıklı durumun veya ihsanın bilincinde olmak gerekir.
Ne kadar mütevazi ya da sefil olursa olsun, her yeni günün bir mutluluk umudu olmadığı insani hal yoktur : Mutluluğa erişmek için , hiçbir şey , kişinin kendisi kadar lüzumlu değildir.

Jean Giono

Ormandaki ağaçlar , siz benim ruhumu bilirsiniz !
Kıskanç halk hem över hem yerer;
Beni bilirsiniz, siz ! Beni sık sık gördünüz ,
Tek başıma sizin derinliklerinizde etrafa dalıp düşler kurarken.
Bilirsiniz ruhumu , bir domuzburun böceğinin yuvarlandığı taş
Nehirden nehire gezen alelâde bir su damlası ,
Bir bulut , bir kuş beni bütün gün oyalar,
Temaşa ile gönlüm aşkla dolar.

Victor Hugo

Olduğumuz şey: Şahsiyet, kuvvet, güzellik, zekâ, irade
Sahip olduklarımız: Mal, mülk
Temsil ettiklerimiz: Toplumsal konum, şan, şöhret.

İnsanların çoğu için son iki gruptakiler en önemlileriymiş gibi görünür: Çoğunlukla, mutluluğun esasen servetimize ve başkalarının gözünde büründüğümüz öneme bağlı olduğu düşünülür.

..bilimsel çalışmalar göstermektedir ki alışkanlıklarımızı ve davranışlarımızı azar azar değiştirerek nöromedyatörleri ve hormonları etkileyebiliyoruz.
Bu istenmeyen etkenler arasında civa ve kurşun dışında , gündelik hayatımızın içinde bulunan bisfenol A ve ftalatlar ile, bazı kozmetik ürünler kadar endüstriyel gıdaların ve yüzlerce farmasötik ürünün yapısına katılan ☆parabenler anılabilir.
Beynini değiştiren hayatını değiştirir.

Rich Hanson

Depresif bozukluklara yakalanmış hastalara mevcut ana dikkat kesilerek yaşamak öğretilerek çok inandırıcı sonuçlarla çeşitli terapiler önerilmiştir. Bu terapiler arasında özellikle, Budist meditasyonunun temellerinden ilham alarak yirmi yıl önce Amerikalı psikiyatr Jon Kabat Zinn tarafından geliştirilen ve Fransa’daki belli başlı temsilcilerinden biri psikiyatr Christophe André olan, tam bilinç denen meditasyon uygulaması bulunur. Sessiz meditasyon deneyimi , dikkati onu zorlamadan sabitlemeye , zihni teskin etmeye , düşüncelerin dur durak bilmez savruluşunu sakinleştirmeye , içsel kaynağına geri dönmeye imkan verir. Beden ile zihin arasındaki etkileşimi hesaba katarak bu teskin hem organizmaya hem de duygulara sirayet eder. Bilimsel incelemeler , kırk yaşından beri her gün saatlerce meditasyon yapan Fransız Matthieu Ricard gibi antremanlı meditasyoncuları da kapsamına aldı; söz konusu incelemeler bu kişilerin, ☆ özel bir beyinsel reaksiyonunun kuşatması altında olduklarını ortaya çıkardı : Bu kişilerin gamma dalgaları meditasyon yapmayanlara göre daha yoğundu ve onlarda hem beynin elektiriksel aktivitesinin bütünsel olarak en iyi senkronizasyon , hem de bir nöro-esneklik artışı, ☆☆yani nöronların daha fazla bağlantı kurma eğilimi sergilediği gözlemlendi.
lt;for example namaz gt;
《Dışsal dünyadan gelen aşırı uyaran çocuğun yaratıcı hamlesini baskılar, kendi kendisiyle söyleşmesini , kendini dışa vurmasını ve icat etmesini engeller. [ ]》

Sevim Riedinger

Ata binmek düşlemeye zemin hazırlar.

Montaigne

Keza mutluluğumuz , yaptığımız şeye gösterdiğimiz dikkatin kalitesinden de muhakkak ki beslenir.
Ne düşünüyorsak oyuz.

Buda

Ey bu, hiçkimsenin hakkından gelemediği işin sevinci: Yaşamak !

Christian Bobin

Başkalarının mutluluğuna çalışarak insan kendi mutluluğunu da inşa eder.
Fakat başkalarına elimizden gelenden fazlasını vermeye kalkışarak kendimizi mutsuz etmemek de gerekir.
Bireysel iyiliğin artırılması ile toplumun iyiliğinin artırılması atbaşı gider.
《her mutlu arkadaşımızın bizim mutlu olma ihtimalimizi %9 oranında artırdığı ve buna karşılık her mutsuz arkadaşımızın da mutluluğumuzu %7 oranında düşürdüğü》 nü açıkça ortaya koyan araştırmayı teyit eder. Zira, mutluluğumuz başkalarının mutluluğuna katkıda bulunuyorsa , bunun tersi de doğrudur: Mutsuzluk da bulaşıcıdır.
Bununla birlikte , kimileri başkasının mutluluğuna gıcık olur ve bu bilhassa da birbirleriyle rekabet halindeki bireyler arasında olur. Mesleki alanda ya da duygusal alanda rekabet halinde olanların birbirinin müşkül durumundan veya başarısızlığından sevinç duyduğu olur.
..
Budizm , huzurun anahtarlarından birinin , insanın kendini başkalarıyla kıyaslamamasında , rekabetçi zihniyetin terk edilmesinde , bütün kıskançlıkları aşmaya çalışmakta yattığını gösterir. Mutluluğa varmak için en iyi panzehir , başkasının mutluluğundan sevinç duymayı öğrenmektir.
Esas olan mutluluğu reddetmek değildir , dünyayı daha iyi kılmak için harekete geçmek ve kendini buna adamaktır ve de kendi mutluluğunu başkalarının mutluluğunun zararına olacak şekilde inşa etmemektir.
İnsanın bütün çalışma faaliyetinin büyük hedefi, mutluluğa ulaşmaktır. Bu amaçla, sanatlar icat edilmiştir, bilimler geliştirilmiştir ve de yurttaşlar ile yasa koyucuların en derin bilgeliğiyle yasalar tanzim edilmiş ve toplumlar tasarlanmıştır.

David Hume

Tek bir ödev vardır: Kendini mutlu kıl!

Denis Diderot

Bu egzersizler arasında en meşhuru , uyanık davranmadır. (prosoché) : Dışsal bir olay veya içsel bir duygu tezahür ettiğinde , uygun tavrı yakınmaya imkan sağlayan ( ve her an tetikte olan ) bir dikkat.
Arzunun dönüştürülmesi, hayata esnek bir şekilde eşlik etmek, kendini neşeli bir şekilde özgürleştirme.
《Oysa kin beslemeyi öldürürsem , bütün düşmanlarım aynı anda ölecek. 》

Shantideva

Dünyayı değiştirmeyi istemekten ziyade , bilge gayretini kendini değiştirmeye odaklar. Onun mutluluğu içseldir : Bu tür bir mutluluk , olduğu haliyle bu dünyada , bilgenin kendisinin ta derininde gerçekleşir.
Ve de büyük bir kahkaha atarak!
Bu her birimiz için de böyle olmalıdır: Yaşamayı pratik bir bilgelik kazanmak için , teorik bir bilginin öğretilmesiyle değil , hayat tecrübesiyle, bedensel ve ruhsal antrenmanla öğrenmek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir