İçeriğe geç

The Red Headed League Kitap Alıntıları – Arthur Conan Doyle

Arthur Conan Doyle kitaplarından The Red Headed League kitap alıntıları sizlerle…

The Red Headed League Kitap Alıntıları

İnsan hiçbir şeydir, yaratıcı her şeydir!
Bütün hayatım, geçim sıkıntısı denen şeyden kaçmakla geçiyor.
Damarlarımda asil bir kan dolaşıyor.
Artık çok geç John Clay, hiç şansın yok.
Zaman nasıl da geçmek bilmiyordu.
Bir şey ne kadar garip görünüyorsa, o denli az gizemlidir.
Nasılsa gece çok şeye gebeydi..
Yaşadıklarınız çok ilginç.
Haklısınız, kanun size dokunamaz
Dediğiniz gibi olabilir de, olmayabilir de..
İlk başta sadece bir şakaydı..
Kirli çamaşırların ortaya dökülmesinden hiç hoşlanmam.
Ne yazık ki tek sorun, suçluyu cezalandıracak bir kanun olmaması..
Yalnız, adamım, genel izlenimlere hiçbir zaman güvenme, hep ayrıntılara bak.
Düşünmekten neredeyse aklımı oynatacağım. Geceleri gözüme bir damlacık uyku girmiyor.
Ben de öteden beri küçük şeylerin her zaman en önemli şeyler olduğunu savunurum..
Başlangıçta zordu..
Daha büyük suçlar büyük ihtimalle daha basit olurlar çünkü suç ne kadar büyükse, ardındaki amaç da genellikle o kadar belirgin olur.
Hayat, insan aklının alabileceğinden çok daha gariptir.
Ama yine de Neyse!
Bir kadın, evinin yandığını görünce, içgüdüsel olarak, en çok değer verdiği malına koşar.
Kadınlar doğuştan gizemliliğe önem verirler ve sırlarını kendilerinde saklamayı severler.
Gördüğün gibi..
Ufukta beni nelerin beklediği az çok belli..
Bakıyorsun ama gözlemlemiyorsun..
Eski dostum ve yoldaşımdan pek haber alamıyordum.
Bir insan, beynindeki odaları kullanabileceği eşyalarla döşemeli ve geri kalanları da istediği zaman çıkarıp kullanabileceği bir yere, kütüphanesine yerleştirmelidir.
Kadınlar,gizliliğe önem verirler ve kendi sırlarını kendileri saklarlar .
Bütün hayatım, varoluşun bu sıradanlıklarından kaçmakla geçiyor.
Bir kadın, evinin yandığını görünce ,içgüdüsel olarak ,en çok değer verdiği malına koşar.Çok güçlü bir içgüdüdür bu.
-“Evlilik sana yaramış,” dedi.
“Seni gördüğümden bu yana yaklaşık dört kilo almışsın Watson.”
+“Üç buçuk,” diye cevap verdim.
Bir kadının hayallerini elinden almak, bir kaplanın yavrusunu elinden almaya benzer.
Duyuyorsunuz.!
Bana umut veriyor.
Görüyorsun ama gözlemlemiyorsun.
Hayat, insan aklının düşünebileceğinden çok daha gariptir.
Bütün hayatım, varoluşun bu sıradanlıklarindan kaçmakla geçiyor.
Bir düşman ülkesindeki casuslar gibiyiz.
Bir şey ne kadar garip görünüyorsa, o denli az gizemli olduğu ortaya çıkar.
Tecrübe, dedi Holmes gülerek. Bu işe yarayabilir, biliyorsun.Tek yapman gereken, hayatının sonuna kadar hatırlaman için bunu kelimelere dökmek.
İnsanların yaptıkları en iyi planlarda bile kusurlar olabilir.
Bilinmeyen her şey mükemmel zannedilir
Eski bir Fars atasözü vardır:
‘Bir kadının hayalini elinden almak, bir kaplanın elinden yavrusunu almaya benzer.’
İnsan teorileri gerçeklere uyduracağına, farkında olmadan gerçekleri teorilere uydurmaya çalışır.
bir şey ne kadar garip görünüyorsa, o denli az gizemlidir. Nasıl ki sıradan bir yüzü tarif etmekle çıkarmak zorsa, her günkü sıradan meseleleri de kafa yorarak çözmek o kadar zordur.
Bir kadının hayallerini elinden almak, bir kaplanın yavrusunu elinden almaya benzer.
Bilinmeyen her şey mükemmel zannedilir..
Adam ağzına içki sürmezdi, başka bir kadın söz konusu değildi ve kadının şikayetçi olduğu davranış, kocasının her yemekte takma dişlerini çıkararak kadına fırlatıyor olmasıydı.
:))
Hayat, insanın aklının alabileceğinden çok daha gariptir. Bizler aslında sıradan denen şeyleri çoğu zaman hayal bile edemeyiz. Şayet ikimiz şu pencereden el ele uçup, bu büyük şehrin üzerinde dolaşarak çatıları hafifçe kaldırıp aşağıda olup biten garipliklere, sıra dışı tesadüflere, planlara, niyetlere ve nesilden nesle süren harika olaylar zincirine bakabilseydik, aslında alışıldık ve önceden tahmin edilebilir sonuçlarıyla insan ürünü eserlerin hepsi, yararsız ve sönük bir hal alırdı.
Gustave Flaubert’in George Sand’e bir mektubunda yazdığı gibi: İnsan bir şeydir; yaratı her şey.
Eski bir Fars atasözü vardır:
‘Bir kadının hayalini elinden almak, bir kaplanın elinden yavrusunu almaya benzer.’
Bütün meseleyi kapatın gitsin. Hayatınızı daha fazla etkilemesine izin vermeyin
Duruma göre bazen sıradan olandan daha olağanüstü bir şey yoktur
Duruma göre bazen sıradan olandan daha olağanüstü bir şey yoktur.
Bütün meseleyi kapatın gitsin. Hayatınızı daha fazla etkilemesine izin vermeyin.
Bütün hayatım, varoluşun bu sıradanlıklarından kaçmakla geçiyor.
Zaman nasıl da geçmek bilmiyordu.
Tek bir iyi tarafı var; o da birine kancayı taktı mı bir aslan kadar cesur ve bir keçi kadar inatçı olması.
Geçen yılın sonbaharında bir gün dostum Sherlock Holmes’u ziyaret ettim. Onu, kızıl saçlı, parlak yüzlü, güçlü yapılı yaşlıca bir adamla koyu bir sohbete dalmış halde buldum.
Senin de benim gibi, günlük hayatın sıradanlığının dışındaki garipliklerden hoşlandığını biliyorum sevgili Watson.
Insan garip bir yaratık Watson!
Kadınlar doğuştan gizemliliğe önem verirler ve sırlarını kendilerinde saklamayı severler.
İnsan teorileri gerçeklere uyduracağına, farkında olmadan gerçekleri teorilere uydurmaya çalışır.
bir şey ne kadar tuhaf görünüyorsa o kadar az gizemlidir. En sıradan ve özelliksiz görünen suçlar aslında en şaşırtıcılarıdır, sıradan bir yüzün en zor tespit edilen yüz olması gibi. Ama bu meselede bir an önce harekete geçmem gerekiyor.
Bilinmeyen her şey mükemmel zannedilir.
The man is nothing the work is everything..
Bütün hayatım, geçim sıkıntısı denen şeyden kaçmakla geçiyor.
Zaman nasıl da geçmek bilmiyordu.
Tek bir iyi tarafı var; o da birine kancayı taktı mı bir aslan kadar cesur ve bir keçi kadar inatçı olması.
bir şey ne kadar garip görünüyorsa, o denli az gizemlidir. Nasıl ki sıradan bir yüzü tarif etmekle çıkarmak zorsa, her günkü sıradan meseleleri de kafa yorarak çözmek o kadar zordur.
Senin de benim gibi, günlük hayatın sıradanlığının dışındaki garipliklerden hoşlandığını biliyorum sevgili Watson.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir