İçeriğe geç

9 Işık – Milli Doktrin Kitap Alıntıları – Alparslan Türkeş

Alparslan Türkeş kitaplarından 9 Işık – Milli Doktrin kitap alıntıları sizlerle…

9 Işık – Milli Doktrin Kitap Alıntıları

Türkiye yabancı memleketleri
taklit etmekle kalkınamaz, Türk Milleti yabancı ideolojilerle kurtulamaz.
Son yıllarda yurdumuzda ortaya cıkmış olan sağ-sol, gerici-ilerici ve buna
benzer uydurma kışkırtmalarla milletimizin değerli gayretleri, zamanları boşa harcanmış ve memleketin insanları birbiri ile boğuşturulmuştur. Bunların ağır sorumluluğu devletin ve milletin başında bulunan yöneticilerdedir.
Bugün bir kısım şahıslar ve cevreler aşırı solla,
aşırı sağı aynı tehlike paralelinde görmekte ve göstermektedir. Bu yanlış ve zararlı bir tutumdur. Tekrarlıyorum: Türkiye’de tehlike aşırı SOLDADIR. Çünkü, teşkilatlı ve eli silahlı olan aşırı soldur.
Türk milletinin ve Türk vatanının en büyük düş­manı komünizmdir, dedim. Bunun en canlı örnekleri son yıllarda ülkemizde cereyan eden olaylardır. Üniversitelerimizde başlatılan boykotlar, işgaller, kavgalar sokağa çıkarılmış; banka soygunları, Türk Devletinin askerine, polisine kurşun sıkmalar ve adam
kaçırmalar, işte büyük düşmanın emrine hizmet için yapıldığı milletçe anlaşılmıştır. Biz bunun için komü­nizmi en büyük tehlike ve düşman ilan ettik.
Bölünme kabul etmez, kutsal
bir bütün halinde büyük Türkiye’yi yeniden inşaa
edeceğiz!
Türk ve Türklük ismini tarih sahnesinden silici hain görüş ve sistemlerin kol gezdiği
yıllar olmuştur. Şurasını memnuniyetle kaydetmek
gerekir ki, bu hain görüş ve sistemlere en az iltifat
eden, bunların sahte yalanlarına inanmayan tek topluluk, milliyetci-vatansever Türk işçileri olmuştur.
Gerçek milliyetçilik milleti meydana getiren her insanı hiçbir ayırım yapmaksızın aynı derecede sevmektir. inandığımız milliyetçilik anlayışı, bu milleti meydana getiren insanlar arasında her türlü ayırımı kesinlikle reddeder. Milliyetçilik bölücü değil, birleştirici; ayırıcı değil, toplayıcıdır. Bu milleti meydana getiren her fert aynı soyun, aynı kültür ve tarihin birer üyesidir ve hepsi aynı müşterek kaderle yoğrulmuşlardır. Bizim dünya görüşümüzde bir ferdin diğerinden üstün tutulması yoktur. Her türlü ayırıcı, bölücü sistemlere şiddetle karşıyız
Anarşist komünistlerle mücadelede zafere erecek tek idare, milliyetçi idaredir
Bir insan, insan olmak isterse, insanlığa hizmet etmek isterse, evve­la kendi milletine hizmet etmeli, kendi milletini yükseltmeye, kendi milletini mutlu kılmaya calışmalıdır. Bunu yaptığı takdirde aynı zamanda insanlığa da hizmet etmiş olur
Milliyetçilik, Türk Milletine karşı beslenen derin sevginin ifadesidir. Kalbinde başka bir ırkın gururunu taşımayan ve kendisini samimi olarak Türk hisseden ve Türklüğe adayan herkes Türk’tür
«Türk’ün her şeyi güzeldir ve her şeyden
güzeldir.»
Mehmet Emin YURDAKUL
Bütün davalarımızın çözümü için kendimize dönmek, her şeyi «Türk Milleti için, Türk’e doğru ve Türk’e göre»
kılmak mecburiyeti vardır.
Doğulu ve Batılı emperyalist
büyük devletlerin sömürme vasıtaları olan komünizm ve
kapitalizm, Türk Milleti’nin ülküsü olamaz.
Ey büyük Türk Milleti, kendine dön!..
Türk Milleti omuzlarında yalnız kendi kaderini değil, insanlığın da kaderini taşımaktadır.
Birbirimizin kusurlarını aramak yerine, noksanlarımızı gidermeye ve birbirimize sevgi, saygıyla bağlanmaya çalışmalıyız.
Destek ve yardımlarınıza layık olmak için varlığımın bütün kuvveti ile gayret göstereceğimi belirtmek isterim.
Türkiye ve Türk Milletini kalkındıracak, kurtaracak, güçlü kılacak ve refaha kavuşturacak yol Dokuz ışık yoludur.
Türkiye yabancı memleketleri taklit etmekle kalkınamaz, Türk Milleti yabancı ideolojilerle kurtulamaz.
Türkiye’de tehlike aşırı soldadır. Çünkü teşkilatlı ve eli silahlı olan aşırı soldur. Milletin öfkesini ve husumetini ikiye bölmekte fayda umanlar milletimize iyilik etmemektedir.
Yüzde yüz yerli ve yüzde yüz milli bir doktrini savunuyoruz.
Mücadelemizin ruhu; insan sevgisi ve insan haysiyetine sonsuz saygı, her alanda hak ve adalet düşüncesidir. Hem de her güçlüğe rağmen hak ve adalet düşüncesidir.
Gerçek demokrasi ve hürriyet ancak milletimizin cahillikten, geri kalmışlıktan ve yoksulluktan kurtulması ile mümkündür.
Milletlerin yükselmesi ve güçlü olabilmeleri, her şeyden önce ilim ve teknikte en ileriye gidebilmelerine bağlıdır. Bunun için her işten önce dünya çapında yüksek ilim adamları ve teknisyenler kadrosu yetiştirmek için harekete geçmeliyiz. Geniş ilmi çalışmalara imkan verecek bol araştırma laboratuvarları ve ilim kurumlarını hızla kurmalıyız.
Milliyetçi hareket, işçi çocuklarının ilk, orta ve yüksek tahsillerinin yapılmasını sağlayacak ücretsiz işçi okullarının kurulmasını istemektedir. Bu okullarda vatansever Türk işçilerinin çocukları okuma imkan ve şansına kavuşacak, böylece yarınki Büyük Türkiye’nin bu adsız mimarlarının imkansızlık yüzünden heder olmaları önlenecektir.
Başkasının sırtından zengin olmayı tanımıyoruz. İnsan şahsiyetinin bir parçası olan kutsal emeğin, sömürülmesini istemiyoruz. Sermayeye prim veren, emeği mahkum eden zihniyeti tasvip etmiyoruz. İşçilerimizin alın teriyle başkalarının zengin olmasına asla müsaade edemeyiz.
Kurulan bu fabrikanın sahibi işçiler olacaktır. Kimsenin hakkını kimseye yedirtmeyeceğiz. Hiç kimsenin parasıyla başkalarını zengin ettirmeyeceğiz. İşçimiz alın teri ve tasarrufları sonucunda kurulan fabrikanın sahibi olacaktır. Her işçi sandığa ödediği para nispetinde hisse senedi alacak ve bu fabrikalarda ortak olacaktır. Böylece işçilerimiz bir yandan mal mülk sahibi olurken, bir yandan da bu fabrikaların kârına ortak olacaktır. bunun sonunda her işçi zenginleşip çoluğu ve çocuğu ile insanca yaşama haysiyetine ulaşacaktır.
Milletimizin önemli bir kısmını işçi sınıfı teşkil etmektedir. Ülkemiz kalkındıkça, işçi miktarı daha da artacaktır. O halde milli bir hizmet ve refah devleti olması gereken devletimiz, her şeyden önce vatansever Türk işçilerinin sosyal ve ekonomik menfaatlerini korumak, düzenlemek zorundadır.
Türk insanının her konuda, kültürde, eğitimde, ekonomide bütünleşmesi, tek vücut olması gerekir.
Her türlü ayırıcı, bölücü sistemlere şiddetle karşıyız.
Devletlerarası ilişkilerde, sömürmek veya sömürülmek duygusu ve fikri yerine karşılıklı menfaat dengesi kurmak esas alınmalıdır.
İnsanlık, içinde bulunduğu ve gitgide artan bu çelişkilerden kurtulamadıkça yüksek ahlaki değerlere yönelmedikçe ve vicdanlarda bir denge kurulmadıkça hiç bir siyasi rejim ve hiç bir siyasi doktrin insanlığı mutluluğa götürmeyecektir.
Üretimin en aziz, en kutsal unsuru emektir.
Sanayileşme bir teknoloji ve bilim işidir. En modern, en yeni teknolojiyi alacağız. Ancak bu şekilde, kalkınmış ülkelerle aramızdaki mesafeyi kısa zamanda kapatmış olabiliriz. İlim ve ilmi araştırmaya büyük yer vereceğiz en kısa zamanda çok büyük miktarda ilim ve teknik adamı yetiştireceğiz. üretimi arttıran tatbiki ve araştırıcı ilim dalına, tekniğe ilk planda yer vereceğiz. eğitim sistemimiz, ülke gerçeklerine ve kalkınma hedeflerine göre yeniden planlanacaktır. üretici araştırmacı yaratıcı kafalara ihtiyaç vardır. yetişmiş uzman kafaları ihraç ettirmeyeceğiz. Bugün en güzide ve teknik ilim adamlarımız başka ülkeler tarafından ithal edilmiş, elimizden alınmıştır. Bunlara kalkınmamızda baş köşeyi vereceğiz. Türk beyninin dışarıda başka ülkeler tarafından sömürülmesinin önüne geçeceğiz.
Kalkınma iki hareketten ibarettir: Birincisi tasarruf, ikincisi yatırımdır.
Atalarımızın aziz kanlarıyla sulanmış bu kutsal topraklar, insanlık var oldukça, Türk Milletinin öz yurdu olarak kalacaktır.
Oğuz destanı, Bozkurt ve Ergenekon mitleri, Türk Milleti için büyük değer taşır.
İdeolojimiz, çağın en dinamik ideolojisi, Türk Milliyetçiliğidir. Dokuz Işık Doktrini ve Türk Milliyetçilik ideolojisini sizlere teslim ve emanet ediyorum. Bunları sonuna kadar savunacak, Türkiye’nin en ücra köşesine kadar yayacaksınız.
Türkiye’miz, Büyük Milletimiz, yıkıcı ideolojilerin yatağı haline gelmiştir.
Tarih göstermektedir ki, her iki yüz yılda bir Türk Milleti, dünyaya yön veren yeni ve büyük hareketler yapmaktadır.
Zafere ulaşabilmek için, güçlü, her bakımdan kuvvetli bir millet olmak lazımdır. Sosyal, siyasi ve ekonomik yapısını milli şartlarına uydurmayan milletler bu mücadelede mağlup olmaya mahkumdur.
Halkçılıktan maksadımız da her şeyin halk için, halkla beraber ve halka doğru olmasıdır. Yani halka tepeden bakmak, halktan ayrı olmak gibi tutumları uygun görmüyoruz Her şey halk için, halka doğru ve halkla beraber olacaktır.
Gelişmecilikte devamlılığı esas kabul ediyoruz.
Eğer insanlar elde ettikleriyle yetinseler ve bu bize yetiyor deselerdi medeniyetler olduğu gibi kalır, gelişemezdi.
Halkının yüzde yetmişi köylü olan bu memlekette, köylüye ve köylünün kalkınmasına ayrı, özel bir önem vermeyi ve bunun için tedbirler düşünmeyi esas kabul ettik.
Hürriyetçilikle beraber şahsiyetçiliği de esas alıyoruz. İnsanlar şahıslarına karşılıklı saygı ve karşılıklı teminat içinde bulunmalıdırlar. İnsanlar her zaman hakarete uğrarlarsa, her zaman haklarından emin durumda bulunmazlarsa, o insanların o memleket içinde faydalı olmalarına, huzur içinde olmalarına ve mesut olmalarına imkan yoktur.
İlim metodunu takip edeceğiz. Bu da nedir? Müşahede, inceleme, araştırma, analiz, tecrübe ve müspet sonucu bulmak.
Her çeşit peşin hükmü kafalardan bir kenara bırakacağız.
Ahlakçılık prensibine esas olarak kabul ettiğimiz şeyler, Türk Milletinin ruhuna uygun olmak, Türk Milletinin geleneklerine, adetlerine ve inançlarına uygun olmak, tabiat kanunlarına uygun olmak ve Türk Milletine yararlı olmak esaslarına dayanacaktır.
Devlet kadife eldiven içinde demir yumruktur.
Zafer hiçbir zaman mahvolduklarını zannedenler tarafından kazanılmaz.
“Toprak, eğer uğrunda ölen varsa, vatandır.”
Zafer, hiçbir zaman mahvolduklarını zannedenler tarafından kazanılamaz.
Bu bir isim değil, bir su değil, kalbimizde çağlayan bir tarihtir.
Türk’süz Tuna öksüz, Tuna’sız Türk yaslıdır.
“Türk milliyetçisiyiz fakat memleketimizde ırkçılık prensiplerinin düşmanıyız!
‘Devlet işlerinin başına devletin kurucusu olan kavimden başkaları geçince o devlet inkıraz bulur. Yani millet istiklalini kaybeder. Misal mi dersiniz? İşte Abbasîler, işte Endülüs, işte Osmanlılar
Ülkücülüğümüz; Türk Milletini en kısa yoldan, en kısa zamanda modern uygarlığın en üst seviyesine çıkarmak, mutlu müreffeh hale getirmek, bağımsız, özgür, kendi haklarına sahip bir hayata kavuşturmaktır.
Bir insan, insan olmak isterse, insanlığa hizmet etmek isterse, evvela kendi milletine hizmet etmeli, kendi milletini yükseltmeye kendi milletini mutlu kılmaya çalışmalıdır. Bunu yaptığı takdirde aynı zamanda insanlığa da hizmet etmiş olur.
Milliyetçiyiz, Türkçüyüz. Neden Türkçüyüz? Çünkü milletimiz Türk Milletidir.
Milliyetçilik, Türk Milletine karşı beslenen derin sevginin ifadesidir. Kalbinde başka bir ırkın gururunu taşımayan ve kendisini samimi olarak Türk hisseden ve Türklüğe adayan herkes Türk’tür. Biz, Türk Milletine mensup olduğumuza göre, bu milletin içinden çıkmış insanlar olduğumuza göre, elbette ki kendi milletimize karşı derin bir bağla bağlı olacağız ve bu milletin yükselmesi için, bu milletin haklarının daima her çeşit tesirlerden uzak, her şeyin üstünde bulundurulması için çalışmayı görev tanıyacağız.
Zafer, hiçbir zaman mahvolduklarını zannedenler tarafından kazanılamaz. Milletlerin hayatıda böyledir.
Türk’ün her şeyi güzeldir ve her şeyden güzeldir.
Tanrı Türk’ü korusun.
Maneviyatsız, milletsiz bir kalkınmanın; ahlâksız, bir yükselmenin imkanı yoktur olsa bile değeri yoktur. İşte, bizim düşündüğümüz kalkınma, milliyetçilik, ülkücülük, iman ve ahlak temelleri üzerine oturmaktadır.
Bir tarafta toprağı seyreden tok insanlar, öte yanda toprağı yoğuran aç insanlar
Ülkücülüğümüz bir macera fikri değildir.
‪Ben Türk Milletini, sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye, rüşvet ve hile ile çiğnenen, çiğnetilen hukuk düzenlerine, ahlâktan mahrum bir hürriyete, tefeciliğe, karaborsaya yer veren bir iktisadî yapıya çağırmıyorum. ‬
‪Türklük şuur ve gururuna, İslâm ahlâk ve faziletine, yoksullukla savaşa, adâlette yarışa, birliğe, kardeşliğe, kısacası hak yolu, hakîkât yolu, ALLAH YOLU’na çağırıyorum. ‬
Girişeceğimiz savaşta onları mutlaka yeneceğiz.

Çünkü biz YA İSTİKLAL YA ÖLÜM parolası ile çarpışacağız

Ülkücülüğümüz bir macera fikri değildir.
TANRI TÜRK’Ü KORUSUN!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir