Garanti Karantina Kitap Alıntıları – Murat Menteş

Demem o ki herşey takdir-i ilahi

Ölülerin uykusu bile daha hafiftir
omurgami ezen bu yükten;
demek hâlâ kurumamış anıların sıvası
demek ertelenmiş sıkıntının sularındayız sıkıntının sağlam köklü sularındayız;
gür kemanlar basınç yapacak uykumuza,
yüce örgütlenmeyi fesheden poliçeler.

mahrumiyete kibir
merhamete kıskançlık
mahremiyete kin karışmıştır.

Şans bir aptalın temel ihtiyacıdır.

Feshedildi sadakat kontratı,
evraklara Truva tutkalı sürülüyor;
hasret stoklamaksa yasak
heder oldu romantik efor
bloke edildi şefkat,
prosedür gereği haşat olarak
cartayı çekmemiz şart.

Yardımın gerekiyo Kadıköy’deyim stop.

Şeyhim kainata alışamadım.

Diri taklidi yapmak istemiyorum artık, Kamaşıyor canımın aşka teşne cevheri
ikimiz de kanıyoruz bu dünyada olanlara
kahve kan ve çimen gezegeni yörüngesinde
kargalar uçuyor kilitli gagalarıyla:
Ey dakik nöbetçileri aşkın,
ey benim geçimsiz türkülerim.

Peygambere günaydın
demeyi çok isterdim.

Fotojenik değiliz hiçbirimiz civanım.

Allah fırsat vermesin dişiliğin anarşisine

Hay Hay gözü kör aşkın, en azından katarak!

Dikkat dikkat, her aşk otodidakt!

Yetişir mi bize de Hızır aleyhisselam?

Kim der ki Gençliğimi israf etmedim?

Tasavvuf strese iyi geliyor bence.

Şeyhim beni 70’lere ışınla,
3 milyar saniyem bitmeden önce

nefsimiz kabarırken, vicdanımız seyrelmiş..

Afrika aleyhimize delil olarak kullanılacak.

demek hala kurumamış anıların sıvası
demek ertelenmiş sıkıntının sularındayız

Kim der ki Ebediyet kullanışsızdır ?
Üçüncü günündeyken üç günlük dünya
bana belki de sevap kazandırır
çocuklarım var diye sürdürdüğüm vardiya.

Beynimin mutfağında dağ gibi ontolojik bulaşıklar

Peygambere günaydın
demeyi çok isterdim.

Diri taklidi yapmak istemiyorum artık.

Allah’ım bizler senin
falsolu kullarınız, n’olur bizden razı ol.

Allah’ım kaderimi sen yazdın sen bilirsin
kalbim oyuncak mı ne, ne kolay kırılıyor?

Şeyhim kainata alışamadım.

Şiddete meyyalim, vallahi dertten.
Hakkımda yanılttılar milleti cidden.

Uhud Savaşı bizi düşündürüyor.

Ölülerin uykusu bile daha hafiftir
omurgamı ezen bu yükten

Feleğin bahşişi bu arızalı imtiyaz:
Aşk, bedeli ödenir fakat satın alınmaz.

İnşallah demeyen paranoyaktır.

Atomu yumrukla parçalayamam
Allah büyüktür elbet bir kapı açar.

Şarj olsam hasretinle, amatörce mi kaçar?

Sevdiceğim, gözyaşı averajı bizdedir.

Felek balta, kader kürek, ecel tırpanla
kuşatmış bitkisel hayatımı.

mazi, kıyametin kopan kısmıdır

Kim der ki ‘Gençliğimi israf etmedim’?
Kim ne derse desin, ıslık değil parola çığlık
Siperden mezara tepemdedir her daim
Yüzbaşı Güz, Albay Ölüm ve General Ayrılık.

Allah’ım kaderimden şikayetçi değilim
aksine bahtiyarım evrende bana da rol
verdiğin için şahsen; Allah’ım bizler senin
falsolu kullarınız, n’olur bizden razı ol.

Allah’ım kaderimden şikayetçi değilim
Aksine bahtiyarım evrende bana da rol
Verdiğin için şahsen, Allah’ım bizler senin
Falsolu kullarınız, n’olur bizden razı ol

bir 45’lik alabilir miyim lütfen, plak ya da tabanca fark etmez.

Mukadderat markajından kurtulsam bile
gönlün ceza sahasında tek başınayım.

Kıyamet çoktan koptu.
Haberiniz yok.Siz hâlâ güneşin her sabah doğuşuna güvenin.

Kan ve kemik bütün insanlarda bulunur ;farklı olan yürek ve niyettir.

Yanlış çağda yaşamanın stresi içerisindeyim.

Atomu yumrukla parçalayamam
Allahım elbet bir kapı açar

Beynimin mutfağında dağ gibi ontolojik bulaşıklar

Allah’ım bizler senin falsolu kullarınız nolur bizden razı ol.

Kalbim oyuncak mı ne, ne kolay kırılıyor?

Diri taklidi yapmak istemiyorum artık.

Fiyakalı bir kılıf uydurduğumuz hayat hain silah arkadaşımız yani siliyor bizi güvelenmiş haritasından.

Şarj olsam hasretinle, amatörce mi kaçar?

Şiddete meyyalim, vallahi dertten.
Hakkımda yanılttılar milleti cidden.

Bu dünya korkunç fakat öğretici de.

Dişlerime Yıldırım düşmüş gibi
kırılıyor gururum, içimdeki kap kaçak;
Mubah mı sayılmalı rakip tutkular ışığında çekilen fotokopi?
Bir gecelik adrenalini bir gecede yaktık.

Şikayet sahte bir yedek parça gibi bozuyor şıklığını jestlerimizi.

Istırap cetvelini kır, dert vanasını çevir;
Saçmalığa yasal tedbir işlemez.

Felek balta, kader kürek, ecel tırpanla kuşatmış bitkisel hayatımı.

Bu dünya korkunç fakat öğretici de

Israr, aczin soyundan; ikna etmek kısırdır.

Mukadderat markajından kurtulsam bile
gönlün ceza sahasında tek başınayım.

Allah’ım bizler senin falsolu kullarınız, n’olur bizden razı ol.

Dilin kemiği yoktur, kalbin var mıdır sanki?

bulamazsın vicdanına uygun bir tıkaç.

Mukadderat markajından kurtulsam bile
gönlün ceza sahasında tek başınayım.

neşelenir miyiz ki, şans eseri delirsek?

hayat bu üç-beş tatil, birkaç mola fakat en çok da lokavt

Şeyhim kainata alışamadım.

Demem o ki her bir şey hep takdir-i ilahi.

Dün hep vardır, yarınınsa adı var