Korkma Kalbim Kitap Alıntıları – Ahmet Batman

Kokusuna aşık olduğunuz birini unutamazsınız…

Tarifi mümkün değildir bazı şeylerin, yaşamalı insan, korkak kalbine inat yaşamalı…

Hayat insana elinden geleni yapmayı öğretiyor ama kalbinden geleni yaşamayı öğretmiyor..

Seni en güzel ben severim.
Hem de bu korkak kalbime rağmen

..Hayat sana karşılığını veremeyeceğini bildiğin birine yaptığın iyiliklerle güzelleşir.

-Nereye götüreceğini bilmediği bir trene biner miydi insan ?

-Binerdi.

Gidenler hatırlanmayacak kadar eskidiğinde, kalanların gitme vakti gelecek…

Günlerin uzunluğu, yılların kısalığı ve benim şu bir başınalığım…

O benim canımdı…

Bir fotoğraf karesinde unutulmalıydık
İşte o zaman hep mutlu kalırdık.

Bütün yüzleşmeler insanın canını yakar…

Hayaller kesinlikle gerçeklere benzemez…..

Vapur denize
Martılar gökyüzüne
Güneş gülüşüne
Ve
Sen de en çok
Benim yanıma yakışırsın…

Gülüşünden kalbime düşen bir şarkısın sen…

Mutluluk hayatımda çok yer kaplamadı. Genel olarak üzgün yaşadım ama şükretmekten de hiç vazgeçmedim.

Bir fotoğraf karesinde unutulmalıydık. İşte o zaman hep mutlu kalırdık…

Bazen hayatınıza bir el dokunur ve her şey değişir…

Deli değildim ama aşıktım.

Açıkçası kimse hayal ettiği gibi bir hayat yaşamıyor, O yüzden kendini çok da harap etme. Yolun sonu belli.
Herkes ölüyor..!

On üçüncü bölüm

Pek anlatılacak bir tarafı yok hayatımın.
Yaşadım, yaşıyorum,
belki biraz daha yaşayacağım fazlası değil…

Vapurun en arka bölümüne gittim ve denize karşı derin bir nefes aldım. İşte bu dünyadaki en güzel şeydi. Deniz ile gökyüzünü içinize aynı anda hiç çekmediyseniz bir parça da olsa eksik yaşıyorsunuz demektir..

Öyle çok sevilir ki bazısı;
Uzakta olsa bile,
Ömür de verilir, gönül de..

Hayatımda hiçbir kadın bana, “Çocuklarımın babası sen ol istiyorum” demedi. Ben daha oğluma bisiklet, kızıma bebek almadım.

Öyle çok sevilir ki bazısı; uzakta olsa bile, ömür de verilir, gönül de.

Şüpheye düşürmeyen samimiyetin ve sevginin kölesiyim

Ben bugün hiç tamamlanmayacakmış gibi yarım,
Bitmeyecek bir şiir gibi yorgun,
Soluk yazan bir kalem gibi halsiz hissediyorum…

Bugün hâlâ yarımsan, yarım kalman daha iyi olduğu içindir.

Bir şeyin güzel olması için doğru olması gerekmez.
Bazı yanlışlar da güzeldir.

Rüyalarımın fotoğraflarını çekebilseydim,
bir sürü anımız olacaktı.
️

️Sanki sadece bana özel bir gülümseyişi vardı…

Ben anlamam seven adam gitmez .

Yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak. Unutma..! Aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak.

Her yağmura şemsiye açılmaz bazen ıslanmak gerekir.

Hiçbir gerçek, hayal ettiğinden daha güzel değildir…

korkma kalbim” çünkü o artık benim de kalbim.

Bir fotoğraf karesinde unutulmalıydık.
Işte o zaman hep mutlu kalırdık.

Benim korkak kalbim size aşık oldu…
– Kutu kutu pense oynamıyoruz küçük bey, aşkı çocuk oyunu mu sandınız siz?
– Aşkın bir oyun olmadığını öğrenecek kadar büyüdüm ama şayet aşk bir çocuk oyunu olsaydı ve o oyunun adı da kutu kutu pense olsaydı tüm dünya size arkasını dönse bile ben size arkamı dönmezdim küçük hanım…
– Böyle konuşursan kitlenirim ben ama…
– Eğer kitlendiğiniz yer kalbim olacaksa bundan memnuniyet duyarım.
– Susuyorum.
– Ben de size…

Mutluysanız hayat daha güzeldir.

Elbette kalbinden geçenleri bilemem ama sen benim kalbimden geçenleri bil isterdim.

Kalbe gelen misafir kapıyı çalmaz …

Hiçbir şey sonsuza dek sürmüyor.

Açıkçası kimse hayal ettiği gibi bir hayat yaşamıyor.
O yüzden kendini çok da harap etme.
Yolun sonu belli ,herkes ölüyor.

Kimse bu dünyaya kalmaya gelmiyor ama herkes hiç gitmeyecekmiş gibi uğruna savaşıyor.Şimdi ya da daha sonra ne fark eder ki?Üç günlük dünyada dört günlük hesap yapılmaz.

Çok güzel bir cümle de kurabilirdim lakin gerek duymadım çünkü bu hikayenin en güzeli hep sen olacaksın…

Her yağmura şemsiye açılmaz. Bazen ıslanman gerekir.

Bir şeyin güzel olması için doğru olması gerekmez. Bazı yanlışlar da güzeldir..!¡

Her karar biraz zordur…

Keşkeler bitmez ama hayat biter. O yüzden aşkla yaşa her anını…

İnsan bazen ne olursa olsun özler çünkü özlemek insani bir ihtiyaçtır. Özlediğin kişi özlenmeyi hak etmiyor olabilir.
Zaten kimse hak edenleri özlemez…

— Kendine iyi bak Burak .
—. . .

Ben susmaya devam ediyordum çünkü size iyi bakmayan biri, sizin kendinize nasıl baktığınızla asla ilgilenmez ve ben sahte bir samimiyete saygı duymam .

Vapur denize, martılar gökyüzüne, güneş gülüşüne…
Ve sen en çok benim yanıma yakışırsın…

Yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak. Unutma…! Aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak…

Vapur denize, martılar gökyüzüne, güneş gülüşüne…
Ve sen en çok benim yanıma yakışırsın…

İnsan anlardan ibaret…

Hayaller kesinlikle gerçeklere benzemez.
Hayalini kurduğun her şey kusursuzdur.

Ben seni babasından azar işittiği sırada halının desenini inceleyen ve dünyayı oraya sığdıran bir çocuğun gözlerindeki düşünce ile seviyorum.

Hayat anlardan ibaret . . .
Bir an varsın , bir an yoksun . . .

Geç kaldım.
Her şeye biraz , kendime çok

En çok ihtiyacın olan her neyse, tam da vazgeçtiğinde karşına çıkacak. Hayat böyledir çünkü sen istediğinde değil kendi istediği zaman seni tamamlar. Bugün hala yarımsan, yarım kalman daha iyi olduğu içindir..

Hiçbir gerçek , hayal ettiğinden daha güzel değildir…

insan bazen ne olursa olsun özler çünkü özlemek insani bir ihtiyaçtır. Özlediğin kişi özlenmeyi hak etmiyor olabilir. Zaten kimse Hak edenleri özlemez.

Hayat anlardan ibaret…
Bir An varsın, bir An yoksun…

Her yağmura şemsiye açılmaz bazen ıslanman gerekir.

Kalabalık bir yalnızlık…

Gülüşünden kalbime düşen bir şarkısın sen…

Bazen hayatınıza bir el dokunur ve her şey değişir..

Kendine bir ömür süresi biçilen insan mı daha şanslıdır yoksa ne zaman öleceği hiç bilinmeyen bir insan mı?

Açıkçası kimse hayal ettiği gibi bir hayat yaşamıyor, O yüzden kendini çok da harap etme. Yolun sonu belli. Herkes ölüyor..!

Bir şeyin güzel olması için doğru olması gerekmez.
Bazı yanlışlar da güzeldir…

Her yağmura şemsiye açılmaz, bazen ıslanman gerekir..

-Hayatın içinde yaşadıklarımız değişmedikten sonra kitaplarda mutlu olsak ne yazar?
-En azından mutlu olduğumuz bir yer bulmuş oluruz ve bence buna değer…

Bütün hikâyeler tek kişiliktir, içine aşk karışana kadar…

Pek anlatılacak bir tarafı yok hayatımın.
Yaşadım, yaşıyorum,
belki biraz daha yaşayacağım fazlası değil…

Bir fotoğraf karesinde unutulmalıydık. İşte o zaman hep mutlu kalırdık…” ♡

Şüpheye düşürmeyen sevginin ve samimiyetin kölesiyim.

Sakın korkma, eninde sonunda kalbin hak ettiğine kavuşacak.

Bir kadının sizi istemesinden daha güzel bir şey varsa sizin o kadını onun sizi istediğinden daha çok istemenizdir.

Üç günlük dünyada dört günlük hesap yapılmaz.

Vapur denize, martılar gökyüzüne, güneş gülüşüne…Ve sen en çok benim yanıma yakışırsın…

En çok ihtiyacın olan her neyse, tam da vazgeçtiğinde karşına çıkacak. Hayat böyledir çünkü sen istediğinde değil kendi istediği zaman seni tamamlar. Bugün hâlâ yarımsan, yarım kalman daha iyi olduğu içindir.

– Benim korkak kalbim size aşık oldu.

_ Kutu kutu pense oynamıyoruz küçük bey
aşkı çocuk oyunumu sandınız siz?

– Aşkın bir oyun olmadığını öğrenecek kadar büyüdüm ama şayet aşk bir çocuk oyunu olsaydı ve oyunun adı da kutu kutu pense olsaydı tüm dünya size arkasını dönse bile ben size arkamı dönmezdim küçük hanım .

– Böyle konuşursan kilitlenirim ben ama

– Eğer kilitlendiğiniz yer kalbim olacaksa bundan memnuniyet duyarım.

– Susuyorum …

– Bende size ….

En büyük korkularımız kimseye itiraf edemediklerimizdir . . .

Diyeceğim o ki, kalbimi kalbinle süsler misin?

Ben bugün en tükenmiş halimle bile seni seviyorum.

Size de oluyor mu böyle şeyler? Ya seveceğim insan şu an başka bir şehirdeyse ve benim onunla kavuşmak için tek şansım onun şehrine gitmekse…ve ben şehir şehir gezmeyi sevmiyorsam…ve yalnızlık sırf bu yüzden yanı başımdan ayrılmıyorsa…mutlak bir değişmez de vardır tabii…kader.Eğer karşılaşacaksanız kader bir yolunu bulur ve eğer bu yol uzuyorsa mutlaka bunun da bir nedeni vardır…

Merhaba hayat, ölene kadar beraberiz

Açıkçası kimse hayal ettiği gibi yaşamıyor. O yüzden kendini çok da harap etme. Yolun sonu belli, herkes ölüyor.

Geç kaldım…
Her şeye biraz, kendime çok…

Beni ne kadar seviyorsun diye sorma.
“Dünyalar kadar” desem değil.
Ben seni bir damla su kadar seviyorum.
Muhtaç olduğunda anlarsın…

Zamana bırakmamalı aşkı çünkü zamandır aşkın en büyük düşmanı…

-Burak geçen gün getirdiğin kitabı hiç beğenmedim.
-Başka kitap getireyim Yalçın Bey ama neden beğenmediniz?
-Kadın adamı terk etti. Hem de hiçbir şey söylemeden. Olur mu öyke şey?
-Herkes olmasın ister ama hayat bu… Siz kitabı sonuna kadar okudunuz mu?
-Aslında kadın adamı terk edince ben de kitabı terk ettim.
-Yine mi Yalçın Bey? Bir kere de bitirin şu verdiğim kitapları, belki sonu tam da sizin istediğiniz gibi biter bir gün…
-Hiç sanmıyorum Burak. Hem benim istediğim gibi bitse ne değişir ki? Hayatın içinde yaşadıklarımız değişmedikten sonra kitaplarda mutlu olsak ne yazar?
-En azından mutlu olduğumuz bir yer bulmuş oluruz ve bence buna değer…

Eskiden sevdiğim bir şarkıyı dinlemek için kaseti geriye sarmam gerekiyordu. Bunun içinde hayatımdan belli bir zaman dilimini feda ediyordum. Hayattaki en değerli şey zamandır. Çünkü; geri dönüşü yoktur… Diyeceğim o ki kaseti geri sardırmak çok daha mutlu eder insanı çünkü verdiği emeğin karşılığını sevdiği şarkıyı dinleyerek alacağını bilir. Hayatta biraz böyledir işte. Çok sevdiğim şeylere kavuşmak istediğinde mutlaka kavuşursun ama kavuştuğunda ortada o eski senden eser kalmaz. Anlayacağın hiç birimiz neyin mücadelesini verdiğimizi bilmiyoruz, zaman geçerken bizde yolculuk sırasına konuyoruz. O yüzden kendini hiçbir şey için üzme…

Ben kendimi seninle tanıdım, ne kadar çok sevebileceğimi sen öğrettin bana. Çok şey öğrettin aslında… Kimsenin sana benim kadar güzel bakamayacağını biliyorum mesela… Bildiğim birkaç şey daha var. Adını biliyorum, kokunu biliyorum, gülüşündeki çocuğu ve gözlerini kaçırışını biliyorum. Başka da bir şey bilmiyorum, bilmeyi de istemem zaten…

Kedileri seven kadınlar yalnızlıktan korkarmış, köpekleri ise aslında güvende hissetmek istediklerinden severlermiş… Sen filleri severdin ve bir fil kalbi kırıldığında ölebilirmiş. Sen filleri boşuna sevmiyorsun güzel kadın. Sen kalbinin kırılmasından korkuyorsun da haberin yok. Korkmasın kalbin çünkü o artık benim de kalbim…

.. mutluydum ama bilirsiniz işte mutluluklar pek uzun sürmez. En azından acılar kadar uzun sürmediğine eminim. Çünkü acılar izler bırakırken, mutluluklar acıların bıraktığı izleri bir süreliğine siler. Benim yaşadığım mutluluklar tam da böyleydi. Silinmiş gibi görünen ama altında hep bir acıyla boğuşan…

Hayatımda ilk defa aşık olmuştum. Korkak kalbim bu sefer kendini uçurumlara bırakmaya karar vermişti. Sonrası bilinmeyen bir şeydir aşk ve hep korkutur beni… Nereye götüreceğini bilmediği bir trene biner miydi insan?… Binerdi. Kalbini dinlediğinde, nereye gideceğini bilmese de, o yolculuğa hayır diyemezdi…

En çok ihtiyacın olan her neyse, tam da vazgeçtiğinde karşına çıkacak. Hayat böyledir çünkü sen istediğinde değil kendi istediği zaman seni tamamlar. Bugün hala yarımsan, yarım kalman daha iyi olduğu içindir.

Aşkın bir oyun olmadığını öğrenecek kadar büyüdüm ama şayet aşk bir çocuk oyunu olsaydı ve o oyunun adı da kutu kutu pense olsaydı tüm dünya size arkasını dönse bile ben size arkamı dönmezdim küçükhanım…

Beşiktaş formalarıma gelince, tabii ki onlar da senin olacak. Her şampiyonluğumuzda giy diyeceğim ama pek şampiyon olmayı da sevmeyiz biz. Sen yine de arada çıkar giy, bana iyi geliyordu sana da iyi gelir…

Ben seni babasından azar işittiği sırada halının desenini inceleyen ve dünyayı oraya sığdıran bir çocuğun gözlerindeki düşünce ile seviyorum.

Zamana bırakmamalı aşkı çünkü zamandır aşkın en büyük düşmanı… Beni zamana bırakma, bu korkak kalbim sana emanet lütfen onu kırma.

Seninle her şeyi boş veririm de, sensiz hiçbir şeyi boş veremem hatta ben sensiz ne yapacağımı da bilemem.
Bu hayat aşksız biter mi hiç?

Hayaller kesinlikle gerçeklere benzemez. Hayalini kurduğun her şey kusursuzdur ancak gerçeklerin hayallerde görülmeyen kusurları vardır.

Hayat karşınıza her an yeni işaretler çıkarır. Gördükleriniz sizi büyütürken, görmezden geldikleriniz sonunuzu hazırlar.

Ben artık birilerinin ilgilendiği adam değil de, peşinde gözüm kapalı gideceğim kadının karşıma çıkmasını bekliyordum.

Açıkçası kimse hayal ettiği gibi bir hayat yaşamıyor. O yüzden kendini çok da harap etme. Yolun sonu belli, herkes ölüyor..

Kalbine bir şans ver çünkü korkak bir kalp aşkı tadamaz ve aşksız bir hayat aslında hiç yaşanmamıştır.

Vapur denize, martılar gökyüzüne, güneş gülüşüne…
Ve sen en çok benim yanıma yakışırsın…

Üşüyordum. Üşüdüğümü hissetmek mutlu ediyordu çünkü üşüyorsanız hala hayattasınızdır.

Tarifi mümkün değildir bazı şeylerin,
yaşamalı insan, korkak kalbine inat yaşamalı.

Seni çok seviyorum. Mavi kadar. Vespam kadar. Korkak kalbime cesaret veren gülüşün kadar…

O kadar gülüş arasından seninkini seçmişim. Bence bu davranışım ödüllendirilmeli..

Hepimiz her istediğimizi yapmakta özgürüz ve her özgürlüğün bir bedeli vardır…

Hayat dönüm noktalarından ibaretti, bir de yolumuzun kesiştiği insanlardan…

Kutu kutu pense oynamıyoruz küçük bey, aşkı çocuk oyunu mu sandınız siz?

Bir fotoğraf karesinde unutulmalıydık. İşte hep o zaman mutlu kalırdık…

Kalbinizin yapacaklarından korkarsanız asla aşkı tadamazsınız…

Eğer kitlendiğiniz yer kalbim olacaksa bundan memnuniyet duyarım.

Bütün hikâyeler tek kişiliktir, içine aşk karışana kadar…

Her şeye bu kadar geç kalmışken, ölüme acele edilir miydi…