İçeriğe geç

İnsan ve Hayat – Sayı 117 Kitap Alıntıları – İnsan ve Hayat Dergisi

İnsan ve Hayat Dergisi kitaplarından İnsan ve Hayat – Sayı 117 kitap alıntıları sizlerle…

İnsan ve Hayat – Sayı 117 Kitap Alıntıları

&“&”

Yemek Savaşları
Pişmek deyip geçme.Toprak pişmeden çömlek olmaz;cam pişmeden şekil almaz.İnsan da pişer hakikati anlamak için.Gönlünde hakikat ateşi yanmayan insan,etrafını bir nebze olsun ısıtamaz.
Ölmeden önce görmeniz gereken bilmem kaç yer, ölmeden önce yapmanız gereken bilmem kaç şey diyerek madde madde kuşatılan ama sürekli Özgürsünüz!" denilen insan, en büyük hayâlin dünyayla ilgisi olamayacağını mutlaka fark edecek.
Daha iyisine değil en iyisine lâyığız.
En iyisi, daha iyi diye sunulan şeylerin peşinde koşmamak.
Herkesin bir hikayesi vardır. Nitekim insanı bir cümlede anlatmak gerekirse; "insan, hikayedir." Diyenleri unutmamak gerekir."
Bir hasta, her gece yastığa başını koyar. Hayatın garantisi yoktur; ancak sabah uyanmak için alarmını kurar.
Duasını eder, yatar.
&‘Bunun adı ümittir’…
Özgürlük vaatlerine kanıp köleleşen modern insan, birgün burnundaki siyah noktalarla uğraşmayı bırakıp, kalbindeki siyah noktalarla ilgilenecek. İçindeki boşluğu farkedecek. O boşluğun inancıyla hayatı arasında olduğunu anlayacak."
Gerçekten sevelim mesela. Hisli hisli ağlayalım. Pişman olalım. Korkalım. Kendimize acıyalım. Tövbe edelim. Tefekkürle sükût edelim. Samimiyetle dua edelim. Teslim olalım. Hoşnut olalım.
Bu hikayede biz kul" olalım.
Şimdiki âcizlerin davasına seyreyleyen
Geçmişin rahmet okur Firavn’ına Şeddâd’ına
| Ziya Paşa
Zulmetin hikayesi, hilal kesiği bir aydınlığın ortaya çıkmasına kadardır."
Basit iş yoktur, derler ya doğrudur, zor insan vardır.
Hak etmediğim güzellikte bir hayat yaşıyorum. Hak ettiğim hayatı değil, bahşedilen bir hayatı yaşıyorum."
Ölmeden önce görmeniz gereken bilmem kaç yer, ölmeden önce yapmanız gereken bilmem kaç şey diyerek madde madde kuşatılan, ama sürekli Özgürsünüz!" denilen insan, en büyük hayalin dünyayla ilgisi olamayacağını mutlaka fark edecek.
Poşeti para ile satıldığı için değil, zararlı olduğu için terk edelim. Onun yerine bez torbaları, kağıt keseleri kullanmaya gayret edelim
– Plastik kapları buzdolabına koymayın
– Arabada bırakılan pet şişelerdeki suları içmeyin
– Eve alınan damacanalardaki suyu hemen cam kaba boşaltın
– Cam biberon kullanın
– Sıcak çay, kahve gibi içeceklerin konduğu plastik bardak ve plastik karıştırıcıları kullanmayın
– Plastikleri sert deterjanlarla yıkamayın
– Bütün gıdaların tüketiminde cam şişe ve kaplar kullanın
– Mutfaktaki plastik malzemelerin yerine camdan ve diğer sağlıklı maddelerden yapılanlar ak olmaya çalışalım.
– Yeni plastik ürün almamaya çalışalım
Hayatımıza dahil olan ve sonra sessiz sedasız çekip giden her şey kültür hafızamızda derin izler bırakır.
Zaman, bilinmeyen diyarlardan yeni şeyler getirip, yine hiç bilinmeyen yerlere eskiler götüren bir çerçi gibi dönüp durur.
İnsan başını ellerinin arasına alır da derin derin düşünür bazen. Geçmişi düşünür, geleceği düşünür; yaşanmışları, yaşanacakları düşünür. Düşünmek tarifsiz bir iştah verir insanoğluna. En çok da geçmiş günleri düşünmek keyif verir belki de. Eski sofralar, eski bayramlar, eski dostluklar, eski insanlar…
Ne mutlu hakikat ipine sımsıkı sarılıp kalplerindeki boşluğu doldurmaya çalışanlara…
Ne zaman eski zamandı ne de insan eski insandı..
Hz Allah’ın kitabının kulaklardan girip kalplere bıraktığı tadı arıyordu insanoğlu hiç şüphesiz…
Vakit değerliydi. Boş şeyler uğruna heba edilemeyecek kadar değerli…
Poşeti para ile satıldığı için değil, zararlı olduğu için terk edelim. Onun yerine bez torbaları, kağıt keseleri kullanmaya gayret edelim

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir