İçeriğe geç

Rahman’ın Kadın Kulları Kitap Alıntıları – Fatma Bayraktar Karahan

Fatma Bayraktar Karahan kitaplarından Rahman’ın Kadın Kulları kitap alıntıları sizlerle…

Rahman’ın Kadın Kulları Kitap Alıntıları

&“&”

Öyle ya rahmet ve zahmet iç içedir.
Yüce Allah kulunun gayretine, kendi eliyle kazandıklarına, amellerine bakar; suretlere, renklere, ırklara değil…
Şirk, imansızlık, Allah’tan başkasına kul olmak insana iç dengesini kaybettirir; öfkesi, kızgınlığı, nefreti, sevgisi bile ölçüsüz ve dengesiz olur insanın. Çünkü Allah’a şirk koşmak O’na ortaklar bulmak aktın ve kalbin gücünü yok eder.
Mihenk taşı İslam’da ne neseptir, ne ırk, ne zenginlik! Asl olan takva yani yüce Allah’a duyulan sevgi ve O’nun sevgisini kaybetme korkusudur.
Hayatı ile bize ölçülü olmayı hatırlatsın hayatın zorluklarla beraber sakladığı kolaylıkları bulunduğunu Hakkı verilerek ilimle ibadetle ve cömertlikle yaşandığında üzerinden asırlarda geçse unutulmaz olunabileceğini de…
Onun hayatı bize ilmin tesirini hatırlatırken hadis ilmine dair de önemli bilgiler verir; tetkik, tenkit ve dikkatin en üst düzeyde gösterilmesi gerektiği bir ilimdir hadis ve bu dikkat Hadise verilen önemden nebiye duyulan sevgidendir.
Ancak esas olan ne sahabeyi ne de Allah resulü görmektir, asıl olan Allah rasûlü’nün yolunda olabilmek, getirdiğine sımsıkı sarılmak ve ahirette onunla birlikte olabilmektir. Ümmü Külsüm’ün hayatı bize bu hakikati bir kez daha hatırlatır.
Ve onun hayatı bize tarihi anlarda üzerine düşen vazifeyi terk etmenin ve cesaretle önüle atılmanın kıymetini hatırlatır bazen bir savaş meydanında bazen bir ihanete karşı şahlanışta…
Zeynep binti muaviye’nin hayatı nebi’nin yakınında geçmiş kocasının nebiden aktardıkları ile hata yaptığında telafi etmeye doğrusunu öğrenme imkânı bulmuştur Ne mutlu bu sahabi kadına…
Hayatta her şeyin bir ölçüye göre olması gerektiği aşırılıkların hangi niyet ile olursa olsun neticesinin umulan gibi hayır olmadığını hatırlatır bize.
Küçük yaşında nübüvvet mührünü dokunan ender kişilerden biri olmuştur o.
Hastalıklarla mücadele eden bir kadın olarak çocuğunun hastalığı ile imtihanında mücadeleyi kaybeder onun hayatı bu hakikati de hatırlatır bize…
İnsanın rengi ile soyu ile değil , davranışları ile değer bulduğu İslam’da onun güzel peygamberi Ümmü mihcen’e verdiği değerle bunu güzel anlatır bize ve Ümmü mihcen cami ve Mescid i her gördüğümüze nasıl da hatırlatır kendini…
İki hicret sahibi kadın ilk inananlardan bir şehit eşi Esma binti umeys…
En sevdiklerimiz için dahi olsa adaletten ve haktan ayrılmamayı öğretmiştir bize, işlediği hata ile. Ve sabır onun hayatının en önemli meziyeti olur, kardeşe ve eşe sabretmek ve şehadeti tek teselli bilmek.
Ümmü’l Ala Nebi’nin bir sözünü nakletmiştir bize. Onun hatasından tüm inananlar ders alsın, yanılmasın kulluklarına razı gelsinler diye.
Bu hayatı ile kendinden çok sonra dünyaya gelen tüm anne-babaları adaletli olmayı gönlü birine mail etse de çocuklar arasında ayrım yapmamayı hatırlatır.
Onun hayatı tam olarak sabretmenin azim etmenin ve Allah’ı hakkıyla tevekkül etmen örneğidir bizlere Zinnire köle bir kadın olarak karşılayabileceği tüm eziyetleri rağmen doğru bildiği yolda sebat etmeyi de öğretir bize.
Havle bugünün kadınlarına fethin anlamını öğretir hayatıyla ve bir kadının istediğinde ne denli cesaretli ne büyük bir kahraman olacağını da.
Lakin Bedir kahramanı, Uhud şehidi Hz Hamza’nın yetimine Müslümanların nasıl gayretle ve samimiyetle sahip çıktıkları bugün bize çok şey söyler ve onun hayatı ensar ile muhacir olmanın anlamını da ne güzel öğretir.
Onun ashab arasında hatibetün-Nisa, kadınların hatibi olarak bilinmesine sebep olan da Allah resulüne ashabının yanında yönettiği bir sorudur.
Öyle ki Medine halkı yaptığı evliliklerinde eşlerinin şehadetine işaretle kim şehit olmak isterse Atike ile evlensin demişlerdir.
Hayat yalnız geçirilemeyecek kadar zorlu, paylaşılmayınca tadı alınamayacak kadar lezzetli, kederde mutluluk da sevilenler ile anlamlı. Belki de bundan gönüller her daim dost aramakta bulduğunda da bazen en yakından kan bağından daha öte Can bağı kıymet bulmakta. Dost bir kadın hem de müminlerin annesi Hz Hatice validemize dost olmuş bir kadın, adı bize dostluğu hatırlatan bir sahabi kadın havle binti tüveyt.
Ve çocuğundan ayrılma korkusu yaşayan annelere Ben de yaşadım bu duyguyu ve korkuyu der gibidir hayatı."
Nebi bu hassasiyet ile adının Cemile olmasını ister ne zarif bir taltif eriştir bu. Cemile güzel kadın. O günden sonra bu isimle çağırılır bu isimle anılır.
Çocuklarından ayrı düşen ve onları geri alabilmek uğruna yola düşen bir anne bir sahabi kadındır o.
İslam hukukuna da konu olan bir kadın sahabi, Berire… Hz Ayşe’nin azatlı kölesi…
Devesine yüklenmiş 3 şehidini Medine’ye götürmek için yola çıkmışken karşılaşıp ne olduğunu soran Hz aişe’ye "olan hayırdır Resulullah sağ olduktan sonra hiçbir felaket önemli sayılmaz cevabını verebilmiştir."
Bir kadın olarak rivayet ettiği hadisler de çok önemli ipuçları taşır anneliğe ve kadın olmaya ilişkin. Hz peygamberin çocukları oruca alıştırmak için takip ettiği sevgi ve merhamet temelli uygulamalar Rübeyyi bnt. Muavviz’den öğrendiklerimizdendir mesela.
Cahiliye döneminde sadece zenginlik sebebiyle ya da ailesinden ve kavminden aldığı güçle konuşan kadınların yerini bilgi ile güçlenen, sormaktan çekinmeyin kadınlar almıştır, havle binti hakim hayatı ile bu kadınları temsil eder ve günümüz kadınlarına da bu yönüyle örnek olur.
Lubabe, Hz Hatice validemiz den sonra İslam ile müşerref olan 2. kadındır. Hz Hatice’nin Müslüman olur olması İslam’ı anlattığı ilk kadındır o.
İlk müslüman kadın muhtesip yani tabiri caiz ise zabıta memuru olur, görevi zordur."
Onun hayatı şehit annesi ve şehit kardeşi olmanın bir örneğidir.
Ya resulullah! Enes terbiyeli bir çocuktur zekidir. Müsaade ederseniz size hizmet etsin. onu size hediye ettim."
Anne olmak meşakatli bir vazife çocuklar ise en kıymetli emanetler ve nimetlerdir bazen bu meşakkatli mesuliyeti kendisinin dünyaya getirmediği çocuklar için yüklenir kadınlar…
O gün nereye baksam Ümmü ümare nin beni korumak için savaştığını görüyordum sözüne mazhar olur….
Cesaret ve şecaat sadece erkekler ile ilgili değildir, cesaret ve şecaat iman ile yüce Allah’a teslimiyet ve ebedi alemin varlığını bilmek ile ilgilidir. Cesaret ve şecaat ile maruf bir kadın, şehit annesi , gazi bir kadın, bir iman eri, Medineli bir sahabi, Ümmü ümare Nesibe binti kab.
“Ey insanlar! Sizin nesebiniz var da benim yok mu? Dürre benim amcamın kızıdır. Onun hakkında hiç kimse hayırdan başka bir şey söylemesin!” ve, “Diriler ölen yakınları yüzünden rahatsız edilmezler” diyerek onları ikaz etti."
Sözlü kültürün yaygın olduğu zamanlarda sözü gerdanlığa dizilmiş inciler gibi şiir söyleyen bir kadın , yazan değil söyleyen bir şair kadın Hansa…
Esma bnt. Amr hak ve hakikat yolunda uğruna her durumda yola çıkabilmeyi Allahtan başka ilah olmadığını kabul edip, Allah ve rasulüne itaat edeceğine dair kararlılıkla biat edebilmeyi öğretir."
Ancak onun en ağır vazifesi muhtemeldir ki Nebinin yadigarı Hz. Fatımanın vefatında üstlendiği roldür."
Üç oğlunu aynı gün, aynı cenkte Rabbine uğurlayan ve dövünmek yerine övünebilen anne, ne büyük bir annedir…."
Hz. Aişe teyze olarak yakından ilgilenir adaşı yeğeni Aişe ile. Onu dizinin dibinde yetiştirir."
Kadınların yaşam dahil hiçbir hakkının olmadığı o cahiliye çağından kendinden başka insanların hayatına etki edebilen bir kadındır."
Künyelerin ve lakapların da önemli kabul edildiği zamanlardır ve Selma bnt. Sahr adından çok künyesiyle tanınır. Ümmül Hayr, yani hayrın annesi…"
Ancak müslüman olarak yaşadığı zorluklar bir yana tarihe mal olan bir çocuk yetiştiren her anne gibi başka pek çok zorluk ve sıkıntılarla da uğraşmıştır."
Ömer’i hazreti Ömer yapan büyük değişime sebep olan kadındır Fatıma, kardeşine hakkı ve hakikati korkusuzca haykıran bir kadın.
Köle olarak geldiği ve yaşadığı bu dünyadan en üst mertebe ile ayrılır Sümeyye bnt. Hubbat.
İslam bir köre için Hürriyet bir kadın için şahsiyet bir mazlum için merhamet demektir.
Medine’ye yapayalnız hicret eden, öğrenilmiş acizliği reddeden ve mümtehine suresine konu olan yalnız muhacir Ümmü külsüm bnt. ukbe…
Allah rasûlü’nün kardeşi yoktur ancak süt kardeşleri üzerinden kardeşliğe dahil pek çok şey öğreniriz ondan ve onun kardeşi Şeyma’dan.
Babasının ona olan sevgisinin en belirgin nişanesi "Ümmü ebiha" hitabıdır. Ebiha yani babasının annesi…"
Hiç çocuğu olmaz ancak ne ilginçtir ki Külsüm’ün annesi ismi ile maruf olur.
Ve kızı ile sınanan babalar Nebi’yi daha farklı sever…
O 22 yıllık kısacık ömrüne ne çok acı sığdırmıştır. Çünkü acı ve sıkıntıları da kimseye ayrım yapılmaz.
Peygamber kızı olsa bile denemenin kader; mücadele etmenin, ilkeli ve duruş sahibi olmanın ise en güzel meziyet olduğunu öğretir kısacık ömrü ile….
Henüz 11 yaşında iken risalet görevini yüklenen babasına annesi ile beraber ilk iman edenlerdendir.
Onlara deseydin ya nasıl benden daha hayırlı olabilirsiniz ki Eşim Muhammed, Babam Harun, amcam Musadır…"
Onu birçok sahabeden ayıran bir başka özelliği ise ashabın içinde bulunan 30 kadar hafızdan biridir.
O nikâhı gökte kıyılan bir kadındır.
Sana Osman’dan daha hayırlı bir damat tavsiye edeyim mi?
Âişe’ye iftira edildiğini bildirdi. Bu âyetlerin nâzil olmasıyla çok sevinen Hz. Ebû Bekir ile hanımı Ümmü Rûmân, kızlarına Hz. Peygamber’e gidip teşekkür etmesini söyledilerse de Hz. Âişe, “Hayır! Vallahi gitmem! Ben yalnızca suçsuz olduğumu ortaya çıkaran Allah’a hamdederim” dedi (Buhârî, “Şehâdât”, 15)
Acı ve sıkıntıların olgunlaştırdığı Peygamber eşi…
Nitekim vefatı hüzün yılı olur….
Peygamberimizin annem diye hitap ederek taltif ettiği kadın…
Peygamberimizin annem" diye hitap ettiği Onu gördüğünde "o ailemin son kalanıdır" dediği Ümmü Eymen…
İnsana bazen dünyaya getirdiği kendi evladına bazen emanet bir başka yavruya bakmak nasip olur…
Her şerde bir hayır vardır dedirten bir hayat, bir yandan zulüm ve kötülükte önde gelen bir adamın kölesi olmak diğer yandan o adamın seçilmiş, övülmüş ve Rabbe elçi olmuş yeğenine süt anneliği yapmak…
Amine geride insanlığa en güzel örnek olacak bir oğul bırakmıştır, ömrü vefa edip tahsili ile meşgul olamasa da kanından, canından; sevgisi, merhameti ve şefkati ile beslediği bir oğul…
Amine artık Ümmü Muhammed yani Muhammed’in annesidir.
Bunun üzerine rabbi onu güzel bir şekilde kabul buyurdu ve onu güzel bir şekilde bir çiçek gibi yetiştirdi Zekeriya’yı da onun bakımı ile görevlendirdi.
Ali İmran, 3/37.
Melike gördüklerinin ardındaki hikmete gönlünü açmış bu ise onu imanı ulaştırmıştır ve o Ey Rabbim şüphesiz Ben nefsime zulmetmiştim şimdi ise Süleyman ile birlikte alemlerin rabbi olan Allah’a teslim oldum der.
Neml 44/27.
Rahman, bir kadın kulunu inananlara örnek göstermekten imtina etmez çünkü kıymet cinsiyette, soyda, asalette değildir.
Musa’nın annesinin kalbi bomboş kaldı, eğer biz sözümüze inancını koruması için kalbine güç vermeseydik neredeyse bunu açıklayacaktı.

Kassas, 28/10.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir