Harvard Business Review kitaplarından Odaklanma – Duygusal Zeka kitap alıntıları sizlerle…
Odaklanma – Duygusal Zeka Kitap Alıntıları
&“&”
Kabul etmekle teslim olmayı birbirine karıştırmamak gerekir. Tam tersine, kabul etmek,durumu olduğu gibi görmek, gerekli olan somut adımları atmanızın ilk şartıdır.
Dikkat ve mükemmellik arasındaki bağlantı çoğu zaman fark edilmez."
Dikkat dağıtan unsurlara teslim olmak, geçici bir rahatlama sağlasa bile, sonradan pişmanlık ve hatta yetersizlik duyguları yaratacaktır. Öte yandan, yapmanız beklenen işte yol aldığınızda, o işte ne kadar yetkin olduğunuzu bir kez daha kendinize ispatlamanın haklı gurur ve mutluluğunu yaşarsınız.
Karşımızdaki kişi, tüm dertlerini üzerimize boşaltıp bizi bunalttığında, daha isabetli kararlar verebilmek adına empati kurma dürtümüzü dizginleyebilmemiz önemlidir.
Hayatta kalmak için negatif şeylere; ilerlemek, yükselmek içinse pozitif şeylere ihtiyacımız var.
Şöyle ki, hayatımızı güvendiğimiz kişilere anlatışımızı kendi kulaklarımızla duymadan, kim olduğumuzu bilmiyor, anlamıyoruz. Bu, kendi gerçek kişiliğimize dair görüşlerimizle en çok güvendiğimiz iş arkadaşlarımızın görüşlerini karşılaştırmamıza imkân veren iyi bir yöntem, insanların bizi nasıl tanıdıklarını anlamanın güvenilir bir yolu.
Annie Mckee, kişinin kendine şefkatli davranması konusunda şunları söylüyor:
Stresle gerçekten başa çıkmak istiyorsanız, kahraman olmaya çabalamaktan vazgeçin ve kendinizi düşünmeye başlayın."
Oliver Burkeman:
Bir şeyi yapmaya başlamak için, o şeyi yapmayı canınız isteyinceye kadar beklemenizi size söyleyen kim?"
Bir şeyi yapmaya başlamak için, o şeyi yapmayı canınız isteyinceye kadar beklemenizi size söyleyen kim?"
İşleri berbat etmekten korkup da hiçbir şey yapmamaktansa, yaşayacağınız kayıpları düşünerek harekete geçmekten daha iyi bir yol da yoktur. Kulağa korkunç gelir ama emin olun işe yarar.
Hayatta kalmak için negatif şeylere; ilerlemek, yükselmek için ise pozitif şeylere ihtiyacımız var.
Max Planck İnsani Biliş ve Beyin Bilimleri Enstitüsündeki sosyal nörobilim bölümünün direktörü Tania Singer Başkalarının duygularını anlamak istiyorsanız kendi duygularınızı anlamalısınız." diyor. Duygusal Empati kapasitenizi kullanmak için iki ayrı şekilde odaklanmalısınız. Bunlardan ilki, bir başkasının duygularında yarattığınız yankılara, ikincisiyse o kişinin yüzüne, sesine ve diğer duygusal işaretlere odaklanmaktır
Konsantrasyonunuzu güçlendirmek için yapmanız gereken temel egzersiz hayli basittir. Konsantrasyonunuz dağılırsa bunu fark etmeli, istediğiniz odaklanma noktasına geri getirmeli ve mümkün olduğunca orada tutmalısınız.
Stresle gerçekten başa çıkmak istiyorsanız, kahraman olmaya çabalamaktan vazgeçin ve kendinizi düşünmeye başlayın.
Her lider, bu üç konuda ciddi ve dengeli bir farkındalık kazanmalıdır. Çünkü kendine odaklanamazsa dümensiz kalır, başkalarına odaklanamazsa bilgisiz kalır ve dışarıya odaklanmazsa, yaşanacaklara hazırlıksız yakalanır.
İşleri berbat etmekten korkup da hiçbir şey yapmamaktansa, yaşayacağınız kayıpları düşünerek harekete geçmekten daha iyi bir yol da yoktur. Kulağa korkunç gelir ama emin olun işe yarar.
Hayatta kalabilmek için negatif şeylere; ilerlemek,yükselmek içinse pozitif şeylere ihtiyacımız var.
Kabul etmekle teslim olmayı birbirine karıştırmamak gerekir. Tam tersine, kabul etmek, durumu olduğu gibi görmek, gerekli olan somut adımları atmanızın ilk şartıdır.
Başkalarının duygularını anlamak istiyorsanız kendi duygularınızı anlamalısınız
“Bilgi, onu alıp kullananların dikkatini tüketen bir şeydir ve bu da bilgi zenginliğinin dikkat yoksulluğuna yol açması sonucunu doğurur.”
“Dikkat ve mükemmellik arasındaki bağlantı çoğu zaman fark edilmez.”
Odaklanmak, başarılı olmamızı sağlar. Bazen kendi içimize odaklanır, sezgilerimiz ve değerlerimizi anlamaya, onlara uygun yaşamaya çalışırız. Bazen de dışarıya odaklanır, yaşadığımız dünyada yolumuzu bulmaya çabalarız.
Hayatta kalmak için negatif şeylere; ilerlemek, yükselmek içinse pozitif şeylere ihtiyacımız var.
Bilgi, onu alıp kullananların dikkatini tüketen bir şeydir ve bu da bilgi zenginliğinin dikkat yoksulluğuna yol açması sonucunu doğurur.
Hebert Simon
Hebert Simon
“Pozitif hedef ve hayallerden söz etmek, sizi yeni ufuklara taşıyacak beyin merkezlerini harekete geçiriyor.
Fakat sohbetin konusu, kendinize nasıl çekidüzen vereceğiniz, işinizi gücünüzü yoluna nasıl koyacağınız olduğu anda o merkezler kapanıyor ve ruh halinizi aşağıya çekiyor.
Hayatta kalmak için negatif şeylere; ilerlemek, yükselmek içinse pozitif şeylere ihtiyacımız var.”
Fakat sohbetin konusu, kendinize nasıl çekidüzen vereceğiniz, işinizi gücünüzü yoluna nasıl koyacağınız olduğu anda o merkezler kapanıyor ve ruh halinizi aşağıya çekiyor.
Hayatta kalmak için negatif şeylere; ilerlemek, yükselmek içinse pozitif şeylere ihtiyacımız var.”
#RichardBoyatzis
Her lider bu üç konuda ciddi ve dengeli bir farkındalık kazanmalıdır.cunku kendine odaklanmazsa dümensiz kalır,başkalarına odaklamazsa bilgisiz kalır, dışarıya odaklamazsa yaşananlara hazırlıksız yakalanır.
“Bilgi, onu alıp kullananların dikkatini tüketen bir şeydir ve bu da bilgi zenginliğinin dikkat yoksulluğuna yol açması sonucunu doğurur.”