Sufilere Armağan Kitap Alıntıları – İmam-ı Şarani

Selman Farisî (radıyallahu anh) şöyle derdi: Çok faziletli şeyleri yapıp farzları tam yerine getirmeyen kişinin durumu, sermayesini kayıp edip kar etmeye çalışan tüccar gibidir.

Süfyân’ı Sevrî (rah.a) ölmek üzere olan bir çocuğun yanına uğrar. Anne ve babası ise ağlıyorlar. Çocuk anne ve babasına şöyle der:
”Siz ağlamayın. Çünkü ben sizden daha çok merhametli olan birisinin yanına gidiyorum.”

Hâtem-i Âsam (k.s)’a “bizler ne zaman dünyaya ders çıkartmak gözüyle bakanlardan oluruz” diye sorulduğunda, şöyle cevap verir:
”Dünyada olan her şeyin sonunun harap olduğu ve dünyaya sahip olanın da toprağa gömüleceğini düşündüğünüzde.”

Hasan Basrî (rahmetullahi aleyh) Allah’a çok itaat eder ve şöyle derdi: Bizim için nâfile namazlar yoktur. Nâfile namazlar farzları tam olanlar için söz konusudur.

Meymûn b. Yesar’ın (rahimehullâh) belirttiğine göre bir defasında meclisimde birisinin gıybeti yapıldı ben ise sükût ettim. Gece yattığımda rüyamda bana kokuşan bir leş takdim edildi ve bunu ye denildi. Ben Allah’a sığınırım. Ben bunu nasıl yapabilirim dedim. Bunun nedeni birinin gıybeti yapılırken sen sükût ettin.

Hâtem-i Âsam (k.s)’a “bizler ne zaman dünyaya ders çıkartmak gözüyle bakanlardan oluruz” diye sorulduğunda, şöyle cevap verir:
”Dünyada olan her şeyin sonunun harap olduğu ve dünyaya sahip olanın da toprağa gömüleceğini düşündüğünüzde.”