İçeriğe geç

Adım Adım Sağlık: Refleksoloji Kitap Alıntıları – Zeynep Aksel Wilhelm

Zeynep Aksel Wilhelm kitaplarından Adım Adım Sağlık: Refleksoloji kitap alıntıları sizlerle…

Adım Adım Sağlık: Refleksoloji Kitap Alıntıları

&“&”

Düzenli refleksoloji seansları da vücut ve zihin bakımı için son derece yararlıdır.
Refleksolog kişiyi tedavi etmez, ancak vücudun kendi kendini tedavi etmesi için vücuda yardımcı olur.
Kan Dolaşımı
Kan dolaşımı sistemi kalp, damarlar ve kandan oluşur. Kan bir gün süresince damarlarda 1000 kez dolaşır. Kalp, kanı vücuda pompalar. Aşağı yukarı
75.000 litre kan her gün kalpten geçer. Kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar) her
hücreye oksijen, mineral, ve besleyici madde taşır. Ayrıca kırmızı kan hücre-
leri (alyuvarlar) beyaz kan hücreleri (akyuvarlar) ile hastalıklara karşı sava­şır.
Devamlı stres içinde yaşamak, vücutta bir stres birikimi oluşturuyor. Bu
birikim ise kan dolaşımı sisteminin dengesini bozabiliyor.
Kan dolaşımına denge getirmek için ayak masajında uyaracağımız şu iki
nokta bulunmaktadır:
• Birinci nokta
Kalp refleks alanına son derece yumuşak ve nazik bir biçimde parmağı­mızı bastırıp kaldırarak basınç uygulayabiliriz. Bu refleks alanı, daha önce
gördüğümüz gibi sadece sol ayakta yer alır.
• İkinci nokta
Kan dolaşımını uyarmak için her iki ayağın altında ayağın kavis yapan
bölümüne, ellerimizi yumruk yapıp, parmaklarımızın ikinci eklemlerini bastırarak bir aşağıya bir yukarıya doğru masaj yapabiliriz.
Leonardo da Vinci’nin bir mühendislik harikası, bir sanat şaheseri" dediği ayak, yirmialtı kemik ile ayak bileği ekleminin altındaki topuk, ayak kemeri ve ayak parmaklarından oluşur.
Ayak bileğinde yedi tane kısa kemik bulunur: aşık kemiği, topuk kemiği,
kayıksı kemik, küpsü kemik ve üç tane köşeli kemik. Bu kemikler iki sıra halinde dizilmiştir. arka sırada aşık kemiği ile topuk kemiği; ön sırada küpsü kemik, kayıksı kemik ve köşeli kemikler yer alır.
Aşık kemiği, baldırdaki kaval ve kamış kemikleri ile birleşerek ayak bile­ği eklemini meydana getirir. Ayağı aşağıya ve yukarıya doğru oynatmakla
görevlidir.
Aşık kemiğinin altındaki altı kemik ise vücudun ağırlığını taşır. Küpsü ve
köşeli kemikler ayak tarağı kemiklerine bağlanır.
Ayak tarağında beş, ince uzun kemik bulunmaktadır. Ayak bileği ve ayak
tarağı, topuğun desteği ile, yürürken vücudun ağırlığını taşıdığı gibi, bu ağırlığı ayağa eşit olarak dağıtarak denge ve sabitlik getirir.
Ayak masajının çeşitli kültürlerde yüzyıllardan beri uygulandığı ve akupunktur ile aynı zamanlarda ortaya çıktığı sanılmakta.
Yapılan araştırmalarda, Hindistan ve Çin’ de 5000 yıl önce vücuttaki bazı noktalara bastırı­
larak yapılan bir tedavi şeklinin kullanıldığı tahmin ediliyor.
Çinliler’in yanısıra refleksolojiye ait en eski dokümanlar İÖ 2500–2300
yıllarında Mısır’da bulundu. Bir Mısırli hekimin mezarından çıkanlar piktograf, el ve ayak masajının tedavi olarak o dönemlerde uygulandığını göstermektedir.
Genellikle bir refleksoloji seansından sonra, kişi kendini rahatlamış ve
stresi dağılmış hisseder.
Refleksoloji vücudun kendisini iyileştirme gücünnü aktif duruma getirdiği
için, vücuttaki toksinler atılmaya başlanır. Vücudun kendisini temizlemesi
sürecinde de birtakım tepkiler görmek mümkündür.
Normalden, daha fazla tuvalete gitme ihtiyacı, gaz, sivilceler, daha fazla
terleme, boğaz ve burunda balgam, yorgunluk gibi semptomlar bu temizleme sürecinde görülebilir. Ayrıca ilk seanslarda, kişinin sorunlarında artış gö­rülmesi bile mümkündür. Bu tepkiler iyileşme, temizlenme, yolunda olan bir
vücudun tepkileridir ve zamanla yok olacaktır.
Bazen ilk, genelde üçüncü ya da dördüncü tedaviden sonra kişide olumlu
bir değişim görülür. Ancak uzun süre yaşanmış rahatsızlıklardan arınmak daha uzun zaman alacaktır. Genelde haftada bir ya da iki olmak üzere 8-12 se-
ans önerilir.
Refleksolojinin en büyük yararlarından biri, kişiye olağanüstü bir rahatlama,
gevşeme getirmesidir.
Klasik tıpta hastanın iyileşmesinden doktor sorumlu tutulur. Bütüncül terapilerde ise bu sorumluluk hastaya verilir; çünkü hastalık kişinin kendi dü­şüncelerinin, eylemlerinin sonucudur ve iyileşebilmek için kişi iyileşmeyi
arzulamalıdır. Bu nedenle kişinin, kendisini hasta eden yaşam biçimini de­ğiştirmesi gerekir.
Yin enerjisi topraktan gelir ve vücudumuzda yin meridyenleri ayaktan göğüse ya da göğüsten kollara ve parmak uçlarına iner.
Yang enerjisi güneşten iner ; vücudumuzda yang meridyenleri, el parmaklarından başlayıp yüze çıkar ya da yüzden ayaklara iner.
Vücudumuzdan 14 tane meridyen geçmektedir.
Bütüncül (holistik) düşüncede, insan vücudu, devamlı değişen, dinamik enerji sistemi olarak kabul edilmektedir.
Bastırınca acıyan, ovarken hassasiyet gösteren alanlarda, sinir diplerinde kalsiyum birikintisi oluşmuştur.
Masaj süresince iki el birbirini tamamlayıcı şekilde çalışır. Genelde bir el çalışan, yani basıncı ayağa uygulayan, diğeri ise ayağa destek olan, ayağı tutan eldir.Bir el,başparmak ayağın altına ,diğer dört parmak ise ayağın üzerine gelecek şekilde ayağı kavrar.Diğer el ise serbestçe değişik refleks alanlarında çalışır.
Dizlerin ayaktaki refleks noktası, topuğun dış kenarında yer alır.
Yumurtalıkların ayaktaki refleks noktası erkeklerdeki testis reflekslerinin yer aldığı alandadır.Bu da ayağın dış bilek kemiğinin hemen altına denk gelir.
Testislerin refleks noktası ayağın dış tarafında bilek kemiğinin hemen altında bulunur.
Cinsel organların yansıma noktaları ayağın iç ve dış yanı ile, ayak bileğinin üzerinde yer alır.
Leonardo Da Vinci’nin Bir mühendislik harikası, bir sanat şaheseri " dediği ayak, yirmialtı kemik ile ayak bileği ekleminin altındaki topuk, ayak kemeri ve ayak parmaklarından oluşur.
Böbrekler, akciğerler gibi çift olan organlar ise her iki ayağa da yansır.
Refleksoloji, ayaklardaki bazı noktalara uygulanan basınç ve masaj ile bu tıkanıklıkları açarak serbest enerji akımını sağlamaya yardımcı olur ve böylelikle organlara uyumla dağılan enerji vücudu canlandırır.Enerjinin dengeli yayıldığı vücut sağlıklı bir vücuttur ve sağlıklı vücut kuvvetli bir bağışıklık sistemine sahiptir.
Leonardo Da Vinci’nin Bir mühendislik harikası, bir sanat şaheseri " dediği ayak, yirmialtı kemik ile ayak bileği ekleminin altındaki topuk, ayak kemeri ve ayak parmaklarından oluşur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir