Yusuf Kerem Arpat kitaplarından Hoşçakal İki Gözüm kitap alıntıları sizlerle…
Hoşçakal İki Gözüm Kitap Alıntıları
&“&”
Müzik evrensel bir dildir.Hangi dilden söylenmiş olursa olsun,bir şarkı bir halkı bölmez."
Peki , başka türlü nasıl yaşanırdı? Rahatsız olmaz mıydı insan zaten yok sayılan bir gerçeğe kendi gözünü de kapattığında?"
Hiç sevmediği yalnızlık , üstelik de hiç tanımadığı yerlerde koynuna almıştı onu .
Ben Türkiye’nin ceza yasalarından hiçbirini ihlal ettiğimi düşünmüyorum.Adam öldürmedim,kimseyi dolandırmadım,hiçbir yeri soymadım,vergi kaçırmadım,uyuşturucu satmadım…Sadece düşündüklerimi söyledim!"
Bir Boşnak, &‘Ben Boşnağım.’, bir Ermeni, &‘Ben Ermeniyim.’ vs diyebiliyor. Neden bizim milletimiz &‘Ben KÜRDÜM.’ diyemiyor? 70 yıldır Yunanistan ile savaşan Türkiye onunla barışabiliyor da neden 1500 yıldır birlikte yaşadığı Kürdlerle barışamıyor ?"
Benim hesabım Türk halkıyla ya da Türkiye Cumhuriyeti’yle değil,benim sorunum kendim gibi ağlayan KÜRD halkıyladır."
Ahmet Kaya
Beni sağcılar sevmez, beni solcular sevmez,beni İslamcılar sevmez,peki kardeşim kim bu benim albümlerimi alan milyonlarca insan,kim bu konserlerime gelen on binler?"
Ahmet Kaya
Demokrasi hepimiz içindir.Kimse okuduğu bir şiir yüzünden özgürlüğünden alıkonulmamalıdır!"
Çok uzakta öyle bir yer var; o yerlerde mutluluklar, paylaşılmaya hazır bir hayat var…"
Devrim olsa, devrim yapılan yerde durmayacak kadar devrime inanmamış bir oportünistti ,
Ama devrim olsun diye her şeyini feda edecek kadar Ortodoks bir marksist’ti.
Ama devrim olsun diye her şeyini feda edecek kadar Ortodoks bir marksist’ti.
Bak gözüm, ülkemin insanlarına selam götür ve söyle onlara: Bir kere de benim için baksınlar pencereden gökyüzüne;
ama ne olur, unutma da söyle, bir kerecik de olsa benim gözlerimle baksınlar, tıpkı Mecnun’un Leyla’ya bakışı gibi…"
ama ne olur, unutma da söyle, bir kerecik de olsa benim gözlerimle baksınlar, tıpkı Mecnun’un Leyla’ya bakışı gibi…"
Ben bir kere en başta kendime aşığım. Kendimi çok seviyorum. narsizmin somut bir örneği. Kendimden başka kimseyi fazla sevmiyorum eğer ben gerçekten cezalandırma duygusunu taşıyorsam en fazla cezayı kendime veririm. O konuda hiç kimse rahatsız olmasın️."
Ve öyle bir hukuk sistemi düşünün ki asparagas denebilecek haberlerden yola çıkarak yurttaşlarını yargılasın ve evrensel hukuk normlarını hiçe sayarak cezalar versin."
Böyle bir ülkede inandıklarınız yüzünden size yaşatılacak olan her şeye hazırlıklı olmalısınız."
Bize en gerekli olan şey zihinsel dönüşüm, zihinsel devrimdir. Bu yapılmadığı sürece, bebeklerden katiller yaratan o zihniyeti değiştiremediğimiz sürece sokaktaki her çocuğu katil yapabilir siniz."
Binlerce yıldır din uğruna, altın uğruna ve hatta bazen bir kadın uğruna onlarca ırktan milyonlarca ırktan insanının kanının döküldüğü Anadolu topraklarının acısı dinmeyecekti kim bilir kaç yıl daha…"
İlkel toplumların maskları vardı, burjuva toplumunun aynaları, bizim ise görüntülerimiz vardı…"
Benden kendisine “sadakat” göstermemi isteyen bütün sistemleri reddedecek kadar özgür bir düşünceye sahibim."
Dünyanın bütün dillerini-dinlerini-uluslarını ve onların kültürlerini, inançlarını ve şarkılarını sevecek ve onlara hoşgörüyle bakacak kadar büyük bir yüreğin sahibiyim."
Acı çekmek özgürlükse, ikimizde özgürüz."
Unutulmamalıdır ki, egemen karşısında susmak, ortak olmaktan başka bir şey değildir…"
Bir daha asla, hiç kimsenin kendi kimliğinden vurulmayacağı bir ülke özlemiyle…"
Hiçbirimizin ne etnik kökenini ne ülkemizi seçme şansımız yoktur.
Kimse okuduğu bir şiir yüzünden özgürlüğünden alıkonulmamalıdır."
Nasılsa anlamıyor kimse kimseyi.
Susalım uzun uzun iki gözüm… "
Susalım uzun uzun iki gözüm… "
Kimse okuduğu bir şiir yüzünden özgürlüğünden alıkonulmamalıdır.
Yalnızlığı yaşarız geride kalan gibi… Düşer düşer kalkarız eylüle isyan gibi..
Nasılsa anlamıyor kimse kimseyi.
Susalım…
Susalım…
Nasılsa anlamıyor kimse kimseyi.
Susalım uzun uzun iki gözüm..
Susalım uzun uzun iki gözüm..
Vakit tamam seni terkediyorum…
Bu incecik bir veda havasıdır…
Parmak uçlarına değen sıcaklık…
İncinen bir hayatın yarasıdır…
Bu incecik bir veda havasıdır…
Parmak uçlarına değen sıcaklık…
İncinen bir hayatın yarasıdır…
Trajedi
İnsanlık tarihinin en büyük dramı, her yeni çağa yeni düşlerle adım atmasına rağmen, kendisinin seçmediği yasalarla yaşaması, yalnızlaşması ve ölmesidir.
Dünyanın bütün dillerini-dinlerini-uluslarını ve onların kültürlerini, inançlarını ve şarkılarını sevecek ve onlara hoşgörüyle bakacak kadar büyük bir yüreğin sahibiyim.
Şarkıları elbette hiç susmayacak…
Bir daha asla, hiç kimsenin kendi kimliğinden vurulmayacağı bir ülke özlemiyle…
Unutulmamalıdır ki, egemen karşısında susmak, ortak olmaktan başka bir şey değildir…
Demokrasi hepimiz içindir.
Kimse okuduğu bir şiir yüzünden özgürlüğünden alıkonulmamalıdır.
Hiçbirimizin ne etnik kökenini ne ülkemizi seçme şansımız yoktur.
Acı çekmek özgürlükse, ikimizde özgürüz…
Öteki hayata inandığın oldu mu?
– Hiçbir zaman…
– Hiçbir zaman…
Dünya, incelikten yoksun hilekarlar, alçak yalancılar tarafından kaba bir biçimde oynanan kötü bir komedidir.
Unutulmamalıdır ki, egemen karşısında susmak, ortak olmaktan başka bir şey değildir…
Dünya, incelikten yoksun hilekarlar, alçak yalancılar tarafından kaba bir biçimde oynanan kötü bir komedidir.
Bize en gerekli olan şey zihinsel dönüşüm, zihinsel devrimdir. Bu yapılmadığı sürece, bebeklerden katiller yaratan o zihniyeti değiştiremediğimiz sürece sokaktaki her çocuğu katil yapabilir siniz.
Böyle bir ülkede inandıklarınız yüzünden size yaşatılacak olan her şeye hazırlıklı olmalısınız.
Öteki hayata inandığın oldu mu?
– Hiçbir zaman…
– Hiçbir zaman…
Vakit tamam seni terkediyorum…
Bu incecik bir veda havasıdır…
Parmak uçlarına değen sıcaklık…
İncinen bir hayatın yarasıdır…
Bu incecik bir veda havasıdır…
Parmak uçlarına değen sıcaklık…
İncinen bir hayatın yarasıdır…
Acı çekmek özgürlükse, ikimizde özgürüz…
Beni hayatınızda hiç tanımamış olduğunuz bir insanı, böylesine acıtma hakkını size kim veriyor?
İnsanlık tarihinin en büyük dramı, her yeni çağa yeni düşlerle adım atmasına rağmen, kendisinin seçmediği yasalarla yaşaması, yalnızlaşması ve ölmesidir.
Oysa her sadakat talebi, toplumda içgüdüsel bir güvensizlik yaratmakta. Demokrasilerde sadakat kelimesine yer yoktur.
Ve öyle bir hukuk sistemi düşünün ki asparagas denebilecek haberlerden yola çıkarak yurttaşlarını yargılasın ve evrensel hukuk normlarını hiçe sayarak cezalar versin.
Dünyanın bütün dillerini-dinlerini-uluslarını ve onların kültürlerini, inançlarını ve şarkılarını sevecek ve onlara hoşgörüyle bakacak kadar büyük bir yüreğin sahibiyim.
Bir daha asla, hiç kimsenin kendi kimliğinden vurulmayacağı bir ülke özlemiyle…
Kimse okuduğu bir şiir yüzünden özgürlüğünden alıkonulmamalıdır.
Bugün kü tahminlere göre 600.000 kişi çeşitli nedenlerle tutuklanır, binlerce kişi işkencelerde hayatlarını yitirir…
Amerikan emperyalizmine karşı duran henüz yirmili yaşlarının ortasındaki üç sosyalist gencin, hiç kimseyi öldürmedikleri ve yaralamadıkları halde, hızla yapılan bir yargılamanın ardından idam edilmeleri oldu.
Binlerce yıldır din uğruna, altın uğruna ve hatta bazen bir kadın uğruna onlarca ırktan milyonlarca ırktan insanının kanının döküldüğü Anadolu topraklarının acısı dinmeyecekti kim bilir kaç yıl daha…
Bak gözüm, ülkemin insanlarına selam götür ve söyle onlara: Bir kere de benim için baksınlar pencereden gökyüzüne;
ama ne olur, unutma da söyle, bir kerecik de olsa benim gözlerimle baksınlar, tıpkı Mecnun’un Leyla’ya bakışı gibi…"
ama ne olur, unutma da söyle, bir kerecik de olsa benim gözlerimle baksınlar, tıpkı Mecnun’un Leyla’ya bakışı gibi…"
Tarifi imkansız acılar içindeyim
Siz de akılla yaşamanın güzelliğine erişin..
Çok uzakta öyle bir yer var ;o yerlerde mutluluklar,paylaşılmaya hazır bir hayat var…
Tarifi imkansız acılar içindeyim