Fuzuli kitaplarından Türkçe Dîvân kitap alıntıları sizlerle…
Türkçe Dîvân Kitap Alıntıları
&“&”
Cân-ı âlemsin fedâ her lahza bin cândır sana
Ey melek-sîmâ ki senden özge hayrândır sana
Hak bilir insân demez her kim ki insândır sana
Hak bilir insân demez her kim ki insândır sana
Beni hasret odına yanduran sûz-ı derûnumdur
Fuzûlî, su kasidesinde dostlarına, sevgilinin elini öpme arzusuyla ölürsem toprağımdan çanak yapın, yarim ondan su içsin der.
Elini öpme arzusundan ölüp, yarin, onun toprağından yapılan çanaktan su içmesiyle hem elini hem dudaklarını öpmüş olacak yani…
.
Dest-bûsi arzûsuyla ger ölsem dostlar
Kûze eylen toprağım sunun anınla yâre su
Elini öpme arzusundan ölüp, yarin, onun toprağından yapılan çanaktan su içmesiyle hem elini hem dudaklarını öpmüş olacak yani…
.
Dest-bûsi arzûsuyla ger ölsem dostlar
Kûze eylen toprağım sunun anınla yâre su
Vefa her kimseden kim istedim andan cefa gördüm Kimi kim bi-vefa dünyada gördüm bi-vefâ gördüm
Fuzuli
Fuzuli
(Kimden vefa beklediysem ondan cefa gördüm. Bu vefasız dünyada kimi gördüysem vefasız gördüm.)
Doğrular ile gez ki seni ser- bülend ide
Eğriler ile eyleme elbette imtizac
Eğriler ile eyleme elbette imtizac
Dil uzadur bahsile ol arız-i handäna şem’ Od çıkar ağzından itmez mi hazer kim yane şem’
Nola gayret ateşi bağrum eritse mum tek
Bu ne sözdür kim demişler ârız-ı cânâne şem’
Ben dudağına arzuluyum zâhid kevser suyuna talib olmuş. Nitekim doğrudur da. Sarhoş olan şarap,akıllı olan su içer.
Men lebüñ müştâkıyam zühhâd kevser tâlibi
Nitekim meste meyiçmek hoş gelir huşyâre su
Fuzûli’nin Türkçe Divanı’nın önsözünde şöyle diyor: İlimsiz şiir temelsiz duvar gibidir, temelsiz duvar da değersizdir.
Beni cândan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdam murâdım şem’i yanmaz mı
Felekler yandı âhımdam murâdım şem’i yanmaz mı
Beyhude gamlanma divane gönül!
Cümle alemin rızkını veren vardır.
Yaptığın hatayı görmüyor sanma.
Kalpte gizli en derin sırları bilen vardır.
Cümle alemin rızkını veren vardır.
Yaptığın hatayı görmüyor sanma.
Kalpte gizli en derin sırları bilen vardır.
Mal-ı emlakım var deyu güvenme!
Arkam var deyu dayanma!
Sırt üstü insanı yere varan vardır.
Beyhude gamlanma divane gönül!
Cümle alemin rızkını veren vardır.
Derdime vakıf değil canan.
Beni handan bilir.
Hakkı vardır şad olanlar.
Herkesi şadan bilir.
Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil.
Çektiğim alamı bir ben birde Allah’ım bilir.
Sevgiliden bir parça sevgi alıp bana verenler,
Buna karşılık canımı alıp sevgiliye verdiler.
Buna karşılık canımı alıp sevgiliye verdiler.
Beni hasret odına yanduran sûz-ı derûnumdur