Bernard Lewis kitaplarından İstanbul ve Osmanlı İmparatorluğu Medeniyeti kitap alıntıları sizlerle…
İstanbul ve Osmanlı İmparatorluğu Medeniyeti Kitap Alıntıları
Sadrazam, dünyanın koruyucusu padişah ile konuşurken şunu tekrar tekrar söylemelidir: “ Hükümdarım, ben boyunduruğu boynumdan attım. Kıyamet Günü, siz hesap vereceksiniz.”
Avrupalılar buraya öte tarafta, karşıda yani eski İstanbul’a göre Altın Boynuz’un karşı kıyısında bulunmasından dolayı Rumca bir kelimeden gelen Pera adını vermişlerdi.
Muhteşem Süleyman döneminde Sadrazam İbrahim Paşa’nın danışmanı ve sırdaşı olan, Venedik Düka’sının gayrimeşru oğlu meşhur Luigi Gritti de burada otururdu. Türkler ona Beyoğlu derdi. Zamanla Galata ve dolaylarına bu isim verilmiştir.
Hükümdarların dört temel fazileti: adalet, sabır, itidal ve akıl. Bu dördü içinden en önemlisi adalettir. Bütün insanlık adalete ihtiyaç duyar. Hırsızlar ve eşkıyaların bile ganimeti adil bir şekilde paylaştıran ve herkese payını veren liderleri vardır ve bunu yapmadıkları takdirde çeteleri bir gün bile yaşayamaz.
Hangi sistemde olursa olsun, o sistemin varlığı ve devamlılığı, hükümdarın kişiliğine bağlıdır. Her çağda peygambere ihtiyaç yoktur ancak her zaman hükümdara ihtiyaç olmalıdır. Çünkü hükümdar olmazsa, düzen, yerini anarşiye bırakır.
Venedik’ten gelen bir misafir Giacomo de’ Languschi veya Langusto, fetih zamanı Fatih Sultan Mehmed ile karşılaşmıştı. Onu şöyle tarif ediyor:
26 yaşında [aslında yaşı 19 ilâ 21 arasındaydı], iyi görünümlü, orta boylu ama iri bedenli, davranışları asil, saygıdan çok korku aşılayan bir görünüme sahip, gülmesi kıt, bilgiye susamış, Allah vergisi bir geniş fikirliliğe sahip, inatçı, her konuda cesur, Makedonyalı İskender kadar şöhrete düşkün bir delikanlı. Her gün Roma tarihini, Papaların, İmparatorların, Fransa Krallarının, Lombardların vakayinamelerini yüksek sesle okutuyor; Türkçe, Rumca ve Slovence olmak üzere üç dil konuşuyor, İtalya’nın durumu, Papa’nın ve İmparator’un oturduğu yerler, Avrupa’da kaç krallık olduğu gibi konularda bilgi edinmek istiyor. Elinde Avrupa devletlerini ve eyaletlerini gösteren bir harita var. Dünyanın durumu ve savaş ilmini öğrenmek kadar başka hiçbir şey ona keyif ve mutluluk vermiyor. Kurnaz bir kaşif; hükümdarlık etme arzusuyla yanıp tutuşuyor. İşte biz Hıristiyanların böyle bir adamla baş etmesi gerekiyor. .. Uyanık, yorgunluğa, soğuğa, ısıya, susuzluğa ve açlığa dayanıklı Artık devir değişti diyor. Batılılar Doğu’ya doğru giderken o Doğu’dan Batı’ya gidecekmis. Dünya İmparatorluğu’nun tek bir inanca ve tek bir krallığa sahip olmasi gerektiğini söylüyor. Bu birliği sağlamak için dünyada Konstantinopolis’ten daha değerli bir yer yok.
Açgözlülük, sonu olmayan kötü bir şeydir; elindeki ile yetinmek, çok faydası olan asla yok olmayan bir hazinedir.
Bir saatlik adalet 60 yıllık ibadetten hayırlıdır( hadis)
Dünya inanç olmadanda sürüp gidebilir ama adalet olmadan yaşayamaz
Günahta itaat olmaz
Hiçbir özgür doğmuş Müslüman, Yeniçeri olamazdı hatta Yeniçerilerin çocukları bile bu orduya alınamazdı.
Açgözlülük, sonu olmayan kötü bir şeydir; elindeki ile yetinmek, çok faydası olan asla yok olmayan bir hazinedir.