İçeriğe geç

Görüşmeyeli Uzun Zaman Oldu Kitap Alıntıları – Metin Üstündağ

Metin Üstündağ kitaplarından Görüşmeyeli Uzun Zaman Oldu kitap alıntıları sizlerle…

Görüşmeyeli Uzun Zaman Oldu Kitap Alıntıları

– gulliver çatladı hormondan
çocukluğumdan
bir ben kaldım
geriye
ben de ekşidim
– artık evimin motoru olmak istiyorum!
– çok zeki olduğum için beyin dekoltesi’ne bayılıyorum!
– literatüre girdim ben!
– şöhret benimle meşhur oldu bi kere!
– terkedince ağrısız, sızısız, kansız terkederim!
– kıçımı göstersem erotik oluyor, ne yapayım!
– güzel bir döviz, içten bir hisse senedi, yüklü bir mevduat hesabı beni dünyanın en mutlu kadını yapar!
– dik ve yuvarlak bir beynim var!
– yürümeyen ilişkiyi fazla acı çekmesin diye vururum!
– gerçek aşkı arıyorum, sponsorum da hazır!
– imaj nikahı kıydırdık!
– hayatımın ilk kendisiyim!
– hiçbir şey değiliz, sadece zikişiyoruz!
– toplum beni su gibi ezberlesin istiyorum!
– evlenene kadar motor kalmak, pardon, bekar kalmak istiyorum!
– hayatımı boydan boya, zıplaya zıplaya yaşıyorum!
– sanat için gerekirse giyinirim!
– içmiyorum, can yücel’le sıvı-mail’leşiyorum!
– ruhum biraz çölleşti de!
– iç mimar’ım ben, onun için içiyorum!
– bak bu soruya da iyi içilir ha!
– bir içki ısmarla da anlatayım!
– alkoliğim diyelim.. parakolik olsaydım, saygı duyar, titrerdiniz karşımda, değil mi!
– geldim, gördüm, aldım üçün birini!
– enimi boyuma uyduramadım, ruhuma çamaşır suyu döktüler!
– kurumasın diye içimdeki yeşillik!
– Paraya ve güce tapan,
– Bencil, ispiyoncu,
– Teşhirci, dedikoducu,
– Sahte diplomalı,
– Asker kaçağı,
– Yalancı, fırdöndü,
– Kişiliksiz, yalaka,
– Mazoist, götü yere yakın,
– İleri derecede ağzına alabilen,
– Utanmaz arlanmaz,
– Erken boşalan,
– Adi ve şerefsiz,
– Horrospu çocukları aranıyor!
Not: ÜCRET DOLGUNDUR
Arsız Ticaret
– çocukluğumdan
bir ben kaldım
geriye
ben de ekşidim
– robenson ıssız adasını
tatil köyü yaptı
– kırmızı başlıklı kız kurt ile kaçtı
– polyanna delirdi
– cin ali medyum oldu
– dede korkut huzurevine yattı
– kötü dikiş nedeniyle giyside oluşan kıvrım gibiyim!
– bir harfin ince okunuşu gibiyim!
– isimlerden sıfat üreten bir ek gibiyim!
– tekrarlama sonucu kazanılan alışkanlık gibiyim!
az olsam öz olsam ama hayatın tadı tuzu olsam bir zaman
‘kendimi klonlasam’ diyorum..
kendimgillerle mükellef bir sofra kursam, ben anlatsam
onlar gülse,
onlar anlatsa ben düşünsem, hesapları hep onlara ödetsem
‘kendimi klonlasam’ diyorum..
hiç yanlızlık çekmesem ben, oturup kendi kendilerimle
pişpirik oynasam, hep yensem onları
– sanat için gerekirse giyinirim!
– içime döndüm, kimse yoktu!
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
– deneme, yanılma yöntemiyle hayatımın erkeğini
arıyorum!
– kendimi işime verdim, işimi de herkese!
kim olarak öleceğimi, ne olarak kalacağımı bilemiyorum.
– güzel bir döviz, içten bir hisse senedi, yüklü bir mevduat
hesabı beni dünyanın en mutlu kadını yapar!
– terkedince ağrısız, sızısız, kansız terkederim!
– aşkım kariyerimdir, suçum natürel olmak!
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
– avrupai bir kalbim var!
– vücudumun her yöresi ayrı bir güzeldir!
– 2098 yılında çocuk doğurmak istiyorum!
– bir gecelik aşklardan bıktım, artık sezonluk sevmek
istiyorum!
– tam üç buçuk dakikadır yalnızım!
gazetelerin,
‘pazar ilavesi kızları’dır onlar..
her pazar, bir çuval gazeteyle birlikte evimize davetsiz misafir
olurlar.. mankendirler, şarkıcıdırlar, sosyetiktirler,
sanatçıdırlar..
meramlarını ille de soyunarak, erotik pozlar vererek dile
getirirler.. ben, şahsen, bizzat, kendim, bayılırım onların
ilginç demeçlerine
– hep’im, hiç’im, iç’im
– mecburi hizmet’im, zaruri hezimetim
– faizsiz kazancım, örtülü ödeneğim
– aklımın köşegeni, ruhumun poşeti
– girişi’m, gelişme’m, sonuç’um
– tüm olanak ve olasılıklarım, stepne kaderim
– cinnetim, cennetim, hayati meselem
– hayatımın en meşhur viyadüğü
– gönül telimi titretenim
– tabiikim, elbettem, bilhassam, mutlakam
– hislerimin kıta sahanlığı
kendinden bahseder misin biraz?
– boş ver ya, ne senden ne benden,
başkalarından bahsedelim!
kendinden bahseder misin biraz?
– hangimden bahsedeyim, ben şizofrenim de!
kendinden bahseder misin biraz?
– maymundan geldim, maymunluğa devam ediyorum!
kendinden bahseder misin biraz?
– karşılığında sen bana kimden bahsedeceksin!
kendinden bahseder misin biraz?
– burada olmayanlar hakkında konuşmasak,
cevap hakkı doğabilir!
kendinden bahseder misin biraz?
– burada mı..
hemen şimdi mi..
keşke çalışsaydım biraz evde
kendi kendime!
kendinden bahseder misin biraz?
– hiç sürükleyici değilim
ağırlığımca dram ederim!
kendinden bahseder misin biraz?
– üzerime konuşacak kadar
kendimi tanımıyorum!
‘doğu – batı sentezi’ var da
‘güney – kuzey sentezi’ niye yok
‘aile salonu’ var da
‘sap salonu’ niye yok
oysa herkes kendi içinde kısılmış sessiz ve senin gibi
herkes kendi içinde kendi kendine
der ‘oof be oof be’
yarınlar güzel günlere engebe
vücut dilin hep yalnızlıkça konuşuyor
biri daha olsun istersin yanında biri daha senin gibi
zamanın ruhu kezzap
hayat bir gül kadar narin
bu insanlar niye böyle, bu hayat niye böyle
böyle güzel bir dünyadan
böyle berbat bir hayat niye çıkar
bu ülke bu dünya bu insanlar
bu hayata reva mı
cevapları içinde labirent sorularla bunalırsın
mevsimler iyi gelmez ruh hâline
aşklar daha da bir işaret eder bir halt olmadığına
içinden konuşmaya bile korkarsın
kaçacak anne rahmi gibi bir delik ararsın
bir kum saati içinde
bir kum tanesiymişcesine
büzülürsün içine
istikrarsızlıktır hep aslında tek istikrarlı olan
hiçbir yer hiçbir kimse çare değildir birbirine
yorganı üzerine çeker içine gömülürsün yatağın
ruhun yaşadığın yere benzer
çıkmak istemezsin yataktan
herkes kendi içinde tek başına robinson
tam da bu zamanlarda mümkün tarifsiz olur
herkes herkeste mahsur kalır
gitmeler – kaçmalar tedavüle girer
devlet töreniyle akıl yoğun bakımda
yürek bitkisel hayatta kalır
açtır açıktır gönül her açıldığına
üç tarafı denizlerle kuşatılmış yarımada kasvetiyle
herkes bir şeyler olmasını bekler
herkes herkesten habersiz kurar
o büyük ve genel düşü
“beyin, düşüncelerin akvaryumudur”
“insanı, büyük ya da küçük yapan düşüncesidir”
“düşünce, devrimlerin ve suçların anasıdır”
“ölülerin değeri geride bıraktıkları
düşüncelerle ölçülür”
“insan, hayatının dörtte üçünü yapamayacağı şeyleri
düşünmekle geçirir”
“yalnızca düşündüklerimizden değil,
düşünmediklerimizden de sorumluyuz”
sözler çare değil orta malı olmuş
yalama kederlere
“düşünce biçimimiz yanlışsa, çıkıp dışarıya
manzarayı kapatmaya çalışmamız boşunadır”
“ne düşünüyorsak o’yuz,
düşüncelerimizle yükselir,
düşüncelerimizle kurarız dünyamızı”
SİLDİM SÜPÜRDÜM
KUNDUZ GELDİ OTURDU

(yeni dünya düzeni)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir