İçeriğe geç

Dune’un İmparator Tanrısı Kitap Alıntıları – Frank Herbert

Frank Herbert kitaplarından Dune’un İmparator Tanrısı kitap alıntıları sizlerle…

Dune’un İmparator Tanrısı Kitap Alıntıları

Size başka yollar öğretmekten umudu kestim. Düşünceleriniz köşeli çemberlere direniyor.
Kimileri, dehanın kullanılabilmesi için ahlaktan biraz taviz verilmesi, pis işler yapılması gerektiğine inanır. İdeallerinizi gerçekleştirmek için kutsal sığınağınızdan çıktığınız andan itibaren tavizin başladığını söylerler.
Birlikte ölmek istemeyeceğin biriyle asla arkadaş olma.
Dinsel kökenli Baküs festivali ayinleri, Yunan tiyatrosunun tohumlarıydı Moneo. Din çoğu zaman tiyatronun yolunu açar. Zaman içinde bizi de oyunlaştıracaklar.
Ölümsüzlük istiyorsan biçimleri reddeceksin. Biçimi olan her şey ölümlüdür. Biçimin ötesindeki biçimsizlik ölümsüzlüktür
İhtiyatlılık sıradanlığı getirir.Çoğu insan,elde edebileceği en iyi şeyin sorunsuz,sıkıcı ve sıradan bir hayat olduğunu sanır.
Başkalarına hükmetmek isteyen küçük ruhlar ilk önce onların özgüvenini yıkar.
Her nefesinin üstüne titre,çünkü o senin canının sıcaklığını ve suyunu taşır
Bütün mesele sonuçları nasıl yorumladığındır Moneo.Yargı olmadan kanıt bir hiçtir
İnsan parazitliğe alışınca, konaksız yaşayamaz hale gelir.
Dini kurumlar, ölümcül bir efendi-köle ilişkisini kalıcılaştırır, dedi Leto. Bir arena yaratırlar dar görüşlü, kibirli, önyargılı, güce tutkun insanları çeken bir arena!
Ortada bir düşman yoksa mutlaka yaratılmalıdır.Dış hedeflerden yoksun kalan bir ordu eninde sonunda mutlaka halkına saldırır.
Her din, bir güneşin etrafında dönen bir gezegen gibidir,var olabilmek için güneşin enerjisine ihtiyaç duyar.
Hükümetlerin yönettikleri halka faydalı olabilmeleri ancak doğalarında var olan tiranlık eğilimi dizginlenirse gerçekleşir.
Mantık değerlidir, ama ancak evrenin kelimelere sığmayan fiziksel arka planı karşısında işlerse.
Haklı olduklarına inanan insanları asla konuşarak ikna etmeye çalışma!
Hayatın güzelliklerine felaketlere rağmen sağ kalanlar tutunur en çok hem son derece hafif hem de dokunaklı bir şekilde. Kadınlar bunu erkeklerden daha iyi bilir, çünkü doğum ölümün yansımasıdır.
Evet. Hapishanelerden, polislerden ve kanunlardan bahsediyorsun; bunlar zenginlerin kurduğu güç sistemlerini gizlemeye ve kendi kanunlarından muaf olduklarını haklı olarak düşünmelerine yarayan mükemmel illüzyonlardır.
Keyfi kanunlardan, insanların keyfi olarak tutuklanmasından olabildiğince kaçınmaya çalışırım.
Ama hapishaneleriniz olmalı!
Öyle mi? Hapishaneler mahkemelerin ve polislerin işe yaradığı yanılsamasını güçlendirmeye yarar, o kadar. Bir çeşit iş güvencesidir onlar.
Bir kanunu çiğnemek ‘günah’ sayılmadığında, kanunlar ve hapishaneler neye yarar?
Polisler her zaman suçluların zenginleştiğini görür. Bir polisin suçlular için en elverişli konumun yüksek mevkiler olduğunu görmemesi için epey aptal olması gerekir.
bir şeyi bildiğini düşünmenin öğrenmenin önündeki en büyük engel olduğunu söylememiş miydim?
Neden halkımın başına din gibi bir belayı açmak isteyeyim ki? Dinler zamanla içten içe çürür… tıpkı imparatorluklar ve bireyler gibi! Onların hepsi aynıdır.
Tecavüz kadınlara yabancı bir kavramdır Duncan. Cinsiyet kökenli davranış farklılıklarını soruyordun. İşte sana bir örnek.
Konuyu değiştirmeyi bırakın!
Değiştirmiyorum. Tecavüz her zaman için erkek ordularının fetihten sonraki ödülü olmuştur. Erkekler tecavüz eylemine giriştiklerinde, ergenlik fantezilerinden vazgeçmek zorunda kalmazlardı.
Bir dağın gerçekten dağ olup olmadığını anlamak istiyorsanız, ona biraz tırmanmanız yeter. Dağın tepesine çıkarsanız dağı göremezsiniz
Ölüm herhangi bir canlının yaşayabileceği en derin deneyimdir. Diğer önemli deneyimlerse ölüm riski taşıyıp onu yansıtanlardır — ölümcül hastalıklar, yaralanmalar, kazalar… kadınlar için çocuk doğurmak… ve eskiden erkekler için de savaşmaktı.
Bazen ne kadar iyi top sürersen sür, topu sadece kendinde tutmaktan zarar gelir.
İnsan gibi düşünen cihazlar yapmayacaksın!
Kaos sürpriz değildir. Kaosun öngörülebilir nitelikleri vardır.Örneğin düzeni ortadan kaldırır ve aşırı unsurların gücünü arttırır.
“Bu onların zayıf yönü Duncan. Radikaller daima her şeyi fazla basite indirgeyip düşünür…siyah ve beyaz , iyi ve kötü, onlar ve biz gibi.Karmaşık meseleleri böyle basitleştirerek kaosun yolunu açarlar. Senin söylediğin şekilde bir hükmetme sanatıysa kaosun efendisi olmaktır.”
Tüm isyanlar sıradan ve son derece sıkıcıdır.Daima aynı yolu izleyip aynı şekilde gelişirler; hepsi birbirine benzer.İsyana yönelten faktör, adrenalin bağımlılığı ve kişisel güç kazanma arzusudur.Tüm asiler içten içe aristokrattır.
Bildiğin şeytan bilmediğinden yeğdir.
Sözlerinle karşındakinin yüzüne istediğin ifadeyi verebiliyorsun.
On yaşındayken İstanbul’a ayak bastım. Ülkenin en büyük şehrindeyim ve danışacak, sığınacak kimsem yoktu. Başkasının kâbusu olur ama benim için ucu nereye gideceği bilinmeyen bir macera
Sanat barbardır. En gözde şiir tarzı? Epiktir. En popüler dramatik ideal? Kahramanlıktır. En popüler danslar? Vahşi ve esriktir. Moneo bunu tehlikeli bulmakta kendince haklı. Ne de olsa hayal gücünü körükleyen bir şey.
Sağırlaşın! Duymanıza, duysanız bile hatırlamanıza gerek yok. Unutmak nasıl da rahatlatıcıdır. Ve nasıl da tehlikelidir!
… Şunu unutma, ilkel atalarımız güneşe tapmakta çok da haksız değildi. Güneş her hareketi kontrol eder, ama dokunulamaz… güneş ölümdür. Her din, bir güneşin etrafında dönen bir gezegen gibidir; var olabilmek için güneşin enerjisine ihtiyaç duyar.
“Her devir, önceki devre verilen tepkidir. İmparatorluk’umun şeklini düşünürsen, sonraki devrin şeklini bilirsin.”
“Bir Tiran için bulması en zor şeylerden biri, gerçekten karar verebilen insanlardır,” dedi Leto.
“Çoğu insan güzel bir gelecek için, idealize edilmiş bir geçmişe dönmek gerektiğini sanır… oysa öyle bir geçmiş hiç var olmamıştır.”
“Ve sen bunu sahip olduğun anılar sayesinde biliyorsun.”
“İhtiyatlık sıradanlığı getirir. Çoğu insan, elde edebileceği en iyi şeyin sorunsuz, sıkıcı ve sıradan bir hayat olduğunu sanır.”
Çoğu uygarlık korkaklık üstüne kuruludur. Korkaklığı öğreterek insanları uygarlaştırmak öyle kolaydır ki. Cesarete yönelten standartların çıtası alçaltılır. İnsanların iradesi kısıtlanır. İnsanların arzuları kontrol altına alınır. Ufuklara çit çekilir. Her hareket için kanun koyulur. Kaosun varlığı inkar edilir. Çocuklara yavaş nefes almaları bile öğretilir. İnsanlar ehlileştirilir.
Güce layık olmayan kişiler; onu, halkı histeriye teşvik ederek elinde tutar.
Cehalet histeriyle beslenir.
Tanrılarımızın kusursuz olmasında nasıl da ısrarcıyız. Oysa Yunanlar böyle konularda çok daha mantıklı.
Her devir, önceki devre verilen tepkidir.
Hakikate karşı dikkatli olmalısın, sevgili Rahibe. Hakikati arayanların sayısı çok fazladır, ama onu bulmak tehlikeli olabilir. Efsaneleri ve iç rahatlatıcı yalanları bulup kabullenmekse çok daha kolaydır. Bir hakikate ulaştığında, geçici bir hakikat bile olsa, hayatında acı verici değişiklikler yapmanı talep edebilir. Hakikatlerini sözcüklerin arasına gizlemelisin. O zaman, doğal muğlaklık seni koruyacaktır.
İnsanlar beni anlamaya ve kendi sözleri çerçevesinde açıklamaya çalışacak. Gerçeği arayacaklar. Ama gerçeği ifade etmekte kullanılan sözler, onu daima muğlaklaştırır.
Din hep belagat despotizmine yol açar. Bu da kendini gerçekleştiren kehanetlere ve her türlü rezilliğin mazur gösterilmesine yol açar. Kötülüklerini üstünlük perdesiyle gizleyerek her türlü itiraza kulak tıkarlar. Hasımlarını gözden düşürüp kara çalmak için gerçekleri çarpıtırlar. Cizvitler buna ‘güç merkezini korumak’ derdi. Tamamen ikiyüzlülüğe yol açar; sözleriyle eylemleri arasındaki tutarsızlık, ikiyüzlülüklerini daima ele verir. Bu tutarsızlık hep vardır. Sonunda hakimiyet insanlara suçluluk duyurulmasıyla sağlanır hale gelir, çünkü bu ikiyüzlülük cadı avlarına ve günah keçileri aramaya yol açar.
yaşadıkları günler, nostalji perdesinin ardından bakıldığında olduğundan farklı görünür. Şimdiki zaman, geçmişi işte böyle değiştirir. Birbirleriyle çağdaş olan kişiler aslında farklı farklı zamanlarda yaşar. Geçmiş durmaksızın değişir, ama bunu çok az kişi fark eder.
Leto, Bu lanet olası din benimle birlikte sona ermeli! diye bağırdı. Neden halkımın başına din gibi bir belayı açmak isteyeyim ki? Dinler zamanla içten içe çürür. Tıpkı imparatorluklar ve bireyler gibi! Onların hepsi aynıdır.
Evet Lordum.
Dinler senin gibi radikal ve fanatik insanlar yaratır!
Teşekkür ederim Lordum.
Ruhun çekeceği, sözsüz bir deneyim olan büyük acılar yoksa hiçbir şeyde hiçbir anlam yoktur.
Bildiğin şeytan bilmediğinden yeğdir.
Topluluk halinde yaşamanın sırrı uyumsuzların bastırılmasında yatar.
Bazı insanlar katılımcı değildir. Hayatı dışarıdan seyrederler. Hayat başlarına gelen bir şeydir. Hayatlarını sürdürme nedenleri aptalca bir inattan fazlası değildir. Bu insanlar güvencede oldukları yanılsamasını bozabilecek ve onları küskün yaşamlarından çıkarabilecek her şeye öfke ya da şiddetle tepki verirler.
Yaratıcılık gerektiren işler hiçbir zaman kurallara bağlı değildir.
Merkezileştirilmiş monolitik iktidar, yanlış kişilerin elinde tehlikeli ve istikrarsız bir araçtır.
Görüyorsun ya Duncan? Barış saldırganlığa teşvik eder Geçmişten öğrendiklerimi söylüyorum; barış isteyenler yenilenlerdir. Barış kurbanların isteğidir. Kurbanlar saldırıya davetiye çıkarır.
~ ll. Leto
Size başka yollar öğretmekten umudu kestim. Düşünceleriniz köşeli çemberlere direniyor.
~ ll. Leto
Dune’un kumlarının altındaki bir mağara siyeçinde, Paul ile annesini korumaya çalışırken öldüm. Şimdi o gezegene geri getirildim, ama artık Dune yok. Sadece Arrakis var.
Bir muhafazakarın üstünü kazıdığınızda her türlü geleceğe karşı geçmişi savunan birini bulursunuz. Bir liberali kazıdığınızda gizli bir aristokrat bulursunuz. Bu bir gerçektir! Liberal yönetimler daima aristokrasilere dönüşür. Böyle yönetimleri kurmaya çalışanların gerçek niyetini bürokrasiler belli eder. Daha ilk başlardan beri, toplumsal yükleri eşit kılmayı vaat eden yönetimleri kuran küçük insanlar kendilerini birden bire bürokratik aristokrasinin içinde buldular. Elbette bütün bürokrasiler böyle davranır ama, kommünize bir bayrağın altında bile bunu görmek ne ikiyüzlülüktür!
Mutlak denen şeyi illa yaftalayacaksanız, asıl ismini kullanın: Geçici.
İhtiyatlılık sıradanlığı getirir. Çoğu insan, elde edebileceği en iyi şeyin sorunsuz, sıkıcı ve sıradan bir hayat olduğunu sanır.
Arafel: İlahi yargının karanlık bulutları
Dehanın sırrı yöntemli deliliktir.
Sözcüklere pek ihtiyacın olmuyor, dedi Hwi, Kendi hayatınla, insanların duygularına doğrudan hitap ediyorsun.
Size başka yollar öğretmekten umudu kestim. Düşünceleriniz köşeli çemberlere direniyor.
Tarih, icatlar ile felaketler arasındaki daimi bir yarıştır.
Çoğu insan güzel bir gelecek için, idealize edilmiş bir geçmişe dönmek gerektiğini sanır oysa öyle bir geçmiş hiç var olmamıştır.
İhtiyatlılık sıradanlığı getirir. Çoğu insan, elde edebileceği en iyi şeyin sorunsuz, sıkıcı ve sıradan bir hayat olduğunu sanır.
Ruh acı çekmeden (ki bu kelimelere sığmayan bir deneyimdir) herhangi bir anlama ulaşmak mümkün değildir.
Şimdiki zaman dikkat dağıtır, gelecekse bir rüyadır ve hayatın anlamını ancak hafıza çözebilir.
Başkalarına hükmetmek isteyen küçük ruhlar ilk önce onların özgüvenini yıkar.
Cehalet histeriyle beslenir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir