İçeriğe geç

Fetihler, Hareketler ve Şahsiyetler Açısından Kürtler Kitap Alıntıları – Abdulkadir Turan

Abdulkadir Turan kitaplarından Fetihler, Hareketler ve Şahsiyetler Açısından Kürtler kitap alıntıları sizlerle…

Fetihler, Hareketler ve Şahsiyetler Açısından Kürtler Kitap Alıntıları

Bir şeyin hepsine ulaşılamasa bile azı da bırakılmaz
Tohum atma süreci mevsimliktir. Tohum zamanında ekilmeli ve tohum her tür dış nesneden arınmış olmalıdır.
Düşman, insanı ekim mevsiminde gaflete düşürmek ve tohumun serpilmesini engellemek ister; olmazsa tohumun arasına yabancı nesneler karıştırır. Böylece ürünün, sahibine yabanlaşmasının yolunu açar.
Şeyh Halid ya ?????, ?????????, ??????????? ??????? ?????ı ???̆??̧????? ???????? insanın iradesini bağlayan insanı alelade biri olmaya zorlayan unsurlara takılıp yerinde kalacak, beşeri davranacak ya da Âdem (as)’in varisi olduğunu göz önünde bulundurup, geleceğin büyük mekanizması için harekete geçecekti.
Selahaddin Kürt, Türk, Arap, Acem demeden Müslümanları bir bayrak altında buluşturdu. Kendisinden önce yaygınlaşan ırkçılığın terki durumunda Müslümanların nasıl büyük zaferler kazanacaklarını kendi hayatında örneklendirdi.
Allah’ü Teala’ya karşı takva üzere ol. Zira takva her hayrın başıdır. Allahü Teala’nın emrettiği şeyleri yapmanı sana emrediyorum. Zira senin kurtuluşun bundadır. Kan dökmekten ve bu sebeple silah kuşanmaktan seni sakındırdım. Zira kan davası bitmez. Halkın kalbini kazanmayı ve sorunlarıyla ilgilenmeyi sana tavsiye ediyorum. İnsanlara karşı yakın ol Kimseye kin tutma.
Siirt medreselerinde pek çok alim yetişti. Mahmudiye Medresesi, Rahimiye Medresesi, Fahriye Medresesi, Zükayt(Zükayde) Medresesi gibi medreselerde Marifetname’nin sahibi İbrahim Hakkı, Molla Halil Siirdi gibi nice alimler ders verdi. Üstad Bedizüzzaman’ın da yolu pek çok alimimiz gibi Siirt medreselerinden geçti.

Osmanlı salnamelerine (şehir yıllıklan) göre 1892’de Siirt ve çevresinde resmi kaydı bulunan elli iki medrese vardır ve bu medreselerde 372 feqi ders görmektedir. Bu sayı sonraki yıllarda medrese sayısı yirmiye, öğrenci sayısı olarak ise 200 civanna düşmüştür. Bu düşüşte medreselerin hamisi yerel hanedanların dağıtılıp sürgünlere yollanmasının ve modern okullanın Siirt’te inşa edilmesinin etkisi olduğu gibi Osmanlı Rus savaşlarının da etkisi vardır. Siirt medresesinin seyda ve feqileri, Ruslara karşı Osmanlı saflarında gönüllü olarak yer almış, cihada koşmuş ve şehidler vermişlerdir. Bugün, Tillo’da medrese eğitimi hâlâ devam etmektedir.

Milattan Sonra 359’da Sasani Kisrası II. Şapur, şehri ele geçirirken kan çanağına dönüştürdü. Kadın-erkek demeden kimi bulduysa katletti. Miladi 503’te Sasani Kisrası 1.Kavad, şehirde öldürdüğü seksen bin kişinin cesetlerinden bir yığma tepe oluşturmuştu. Bir yıl sonraki Bizans kuşatmasında çocuklar açlıktan ölmüş, kadınlar cesetlerin etlerini pişirir olmuştu. Işgalci Bizanslar, zulme doymamış olacaklar ki o kuşatmadan sonra şehrin çevresindeki yerleşim alanlarında on iki yaşından büyük bütün erkekleri öldürmüşlerdi.
Kürdistan’ın Kısa Tarihi adlı uydurma eserin sahibi Diyarbakırlı Ekrem Cemilpaşa gibi kaçkınlar ve Batı etkisindeki diğer kişiler, Kürdistan Tarihi adı altında İslâm’a düşmanlık ettiler; Hz. Ömer (ra)’in döneminde coğrafyamıza gelen İslâm’ın mübarek ordularının katliamlar yaptığı iftirasını uydurdular. Kurtuluşu esaret diye sundular; saadete, refaha ulaşmayı, efendileşmeyi yoksulluk ve kölelik diye anlatacak kadar alçaldılar.
Dinle tüm bağları kopmuş bir toplum inşa etmeyi hedeflediler..
Hayat devam ettikçe mücadele devam etmiştir
İslam âlimi ve gönlü Cihad aşkıyla dolu Seyğ Alaaddin Hazretleri vefat edinci. Bu tarikat çizgisi tamamıyla Zalim Hafız Esed’ in çizgisine dönüştü
Babaları tasavvuf dergahına bağlı gençler korkunç bir islam düşmanlığı gelişti. Yıl 1980’ler
Kürtler,Suriye ‘de son döneme kadar aşağıda belirtilen şartlarda yaşamaktaydılar.
-Suriye dışına çıkamaz
-Suriye içi seyahatler izne bağlı
-Çocukları okula alınsa bile onlara diploma verilmez
-Resmi kurumlarda çalışamaz
Türkiye’de şapka zorunlu olduğu gibi,Suriye’de de e’gal zorunlu oldu..
İnsan ekmeye Kürtler ilk defa Fransız işgalinde tanık oldular. Fransa kendisiyle savaşan Kürtleri yakaladığında başına kadar diri diri toprağa gömer; toprak onların bedenindeki nemi günbegün çekip bedenlerini kuruttuktan sonra kafaları kesilir ve ailelerine gönderilirdi..
Selahattin Eyyubi’nin ilk yönetim tecrübesi Şam eminyet müdürlüğüdür.
Ruhani sevgi nedensizdir; kişi o sevgiden dolayı rahatlığa da kavuşsa sıkıntı da görse ondan vazgeçmez;onu bırakıp başkasına gitmez..
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Bedensel sevgi bülbülün güle sevgisi gibidir.Gül solunca bülbül başka güle gider. Onun sevgisi geçici bir heva,süreklilik ve sadakat barındırmayan bir arazdır; çıkarcıdır,dolayısıyla sahtedir
İhlâsın karşılığı nedir diye sorulunca bir cevabı da Yaşlı mü’minelerin camilere vakfettikleri kilimlerdir.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Seccadeler . Köy ve kasabaların en takvalı ellerinde örülen seccadeler ve mümine çakılı kazıklardan oluşan seccade tezgahları ve el yapımı kilimlar, orada sadece iyilik konuşulur;sadece zikir ve ibadet konuşulur
Sanat;inanç ve düşünceden beslenir.
90’lı yılların başında bölgedeki ve Batman’daki uydu anten kullanımı,Turkiye’nin batı illeri bir yana Islâm dünyasının bütün şehirlerinkinden daha fazlaydı.
Fikirler muhalifleriyle ayakta durur.
Bışare Çeto ne kadar saf, temiz, cesur ve yiğit bir insandı.
Hain, göz diktiği güzelliği,malı, makamı elde etmek için doğrudan gayret göstermek yerine ona sinsice bir bakışla yönelir.Fakat feraset gözeleri bu gözlere bakınca hemen anlar ve tanır.
Seyğ Said, Hınıs Müftüsü kardeşi olan Bahaeddine Söyle demiş ‘Bahaeddin,Bahaeddin! Sanma ki sen sağ kalacaksın, Ben Diyarbakır’da asılacağım zaman,sen de evinde namaz kılarken öldüreceksin!’
İslamın amacı eşitlik değil adalettir ve her eşitlik adalet değildir.
Mutlak eşitlik, hiyerarşiyi yok eder. hiyerarşinin olmadığı yerde yani amir,memur düzenin olmadığı yerde o toplum iflâh olmaz.
Son zamanlarda ki küfür ehli Nuru nar, narı nur diye göstermektedir..
Bir şeyin tümü alınmazsa azı da reddedilmez
Seyğ Halid Bağdadi; Gücünüzün yettiği kadar azimetleri tutunuz.
Bereket Harekette’dir
Bağışını,malının en iyisinden ve gizlice vermelidir.
Keramet mürşidin irşadı için şart değildir.
Seyğ Halid’in hareketi Canlandırma,diriltme,çok iyi duruma getirme,geliştirme,güçlendirme den ibaretti.
Çar zılamete hebın kes ne kıra be te
(Dört adamın varsa kimse sana karşı koyamaz)
Selahaddin Kadıaskerlik sistemini kurarak askeriyede hukuk üstünlüğünü sağladı. İslam dünyası,20.yüzyılda ne çektiyse hukuk tanımayan askerlerin elinden çekti
11 Aralık 1917’de Kudüs’e giden ingiliz ordu komutanı Heyman Allenby’ in Selahattin’in manevi şahsiyetine seslenerek Kalk, Selahaddin! Biz yine geldik. demiş
Biz Selahattin Eyyubi’nin evladıyız diyenlerin onu tanımamaları çok acı bir vakadır.
Sabretmek, zillete düşmeden sabretmeyi başarmak, mü’minin en önemli vasıflarındandır.
Selahattin Eyyubi’nin hazretlerinin bütün bürokrasisi alimlerden oluşuyordu..
Selahattin Eyyubi, hem iyi bir asker,hem de adil bir yöneticidir.
Selahattin Eyyubi’nin Sultan soyundan olmamasına rağmen emir olması Arap şairlerce çok kınanmış. Selahattin hazretlerine çok ağır hakaretler etmişler hattâ ona haşa Sığır çobanı Kürt demişler
Şeriata aykırı davranışta bulunan sofiliği, kerameti anlamszdir..
Nurettin Zenginin danışmanı olan Seyğ Molla Ömer ona şu mektubu yazar. Fesatçılar çoğaldılar. Her tarafta bozgun yapıyorlar. Bunları cezalandırmak gerekiyor. Bunun üstesinden ancak öldürmek,asmak,ve şiddetli dayakla gelinebilir. Çölde yakalanan bir adam, kendi lehine şahitlik yapacak birini nereden getirilebilir?
Nurettin Zenginin mektuba cevabı Cenabı Allah mahlukatı yarattı. Onlar için bir şeriat koydu. O, yarattıkları için en yararlı olan şeyi bilir. Eğer şeriat insanların yararına olacak bir ilave yapmak gerektğini bilseydi, bunu mutlaka yapardı. Şu halde Cenab-ı Allah’ın koyduğu Şeriate ilave yapmaya ihtiyacımız yoktur. Kim herhangi bir ilave yapacak olursa Şeriatın eksik olduğunu iddia etmiş olur ki,bu da Allah’a ve O’nun koymuş olduğu şeriate karşı cüretkarlık sayılır. Karanlıktaki akıllar doğru yolu bulamazlar. Noksanlıklardan münezzeh olan yüce Allah bizi de sizi de dosdoğru yola iletsin
Selahattin,Diyarbakır’ı devraldığında sadece bir kütüphanede 1 milyon 40 bin kitabın sayıldığı düşünülürse Mervanilerin ilme hizmeti anlaşılır.
Selahattin Eyyubi’nin en büyük icrati Tasavvufu Şeriatın denetimine verdi.
Salahattin vefat ettiğinde malından kefen parası yoktu.
Müslümanların Haçlılar tarafından kuşatma altında tutulduğu bir esnada Cenab-ı Allah’ın beni tebessüm halinde görmesinden utanırım
Selahattin Eyyubi döneminde Şam’da bir haçlı bir ayakkabı karşılığında satılıyordu
Miladi 9.yy’ da Basra civarında dev bir zenci isyanı olmuş, bu isyanda yüzbinlerce insanın ölümüyle sonuçladı.
Nefis tapıcılığı, kasaba büyüklüğünde saraylar doğurmuştu. Kimi saraylarda on bin köle çalışıyordu.
Salahattin Eyyubi bugün yapayalnızdır. Bu Haçlıların Selahattin’den intikamı gibidir.
Ulus devletlerin İslam tarihine yaklaşımları olumsuzdur.
Selahattin Eyyubi’nin dağlarda yaşamaya alışık olmakla Kürt, ordu kurma becerisiyle Türk, vur kaç taktiğiyle Arap, düşmanı oyuna getirmesiyle Farstır .
İslam dünyasının en büyük devleti Osmanlı’dır.
Bugünkü kayıtlara göre coğrafyamıza kasteden 600 bin haçlıdan ancak yüzde onu Avrupa’ya dönmüştür..
Tarihini bilmiyen, kendini bilmez. Kendini bilmiyen ne yaptığını ve ne yapması gerektiğini bilmez. Tarih,bugünün ve yarının aynasıdır.
Harput Artukluları, Selahattin Eyyubi’nin Mardin-Dunaysır (Kızıltepe)’de olduğu bir sırada Eyyubilere bağlılıklarını bildirdiler. Eyyubilerle gerek iç gerek dış savaşlara katıldılar.
Ibni Kesir’in anlattığına göre,Malatya halkının Battal Gazi dedikleri kişi Büyük Islam kahramanı Abdullah Ebi Yahya’dır.
Adıyamanda başta Samsat kalesi olmak üzere diğer islami yapılar Atatürk barajı altında kaldı. Bunun yerine Komagene kalıntıları kalsaydı Avrupa ve onun etkisindeki kuruluşlar kıyameti koparırlardı..
İslâm uyanışın en yoğun olduğu yöre Adıyaman yöresidir. Yabancı ideolojileri kendinde barındırmıyor.
Hz Safvan (r.a) Samsat yolu üzerinde medfundur..Adıyaman fatihi olarak biliniyor.
Ümmet, ne zaman buluştuysa kazandı, ne zaman ayrıştıysa kaybetti.
Bitlis Ahlat ilçesine Kubetü’l İslâm unvanın verilmiştir. Şehrin ismi kürtçe’de Xelat (ödül) anlamındadır.
1980 ve öncesinde,Siirt’in girişinde yer alan karakollar,zaman zaman sarık kontrolü yapmışlardır; halka şapka zorunluluğu getirilmiştir. Bunun için de belki Botan yöresi Türkiye’ de Yunan tipi sekiz köşe şapkanın en yaygın olduğu yöreler arasındadır.
Sosyalistlerin en büyük iddiası sosyal adalettir. Onların sosyal adaletten söz ettikleri her yerde halk kendilerine Hz Ömer (r.a)’dan bahseder. Bu da kendilerinde Hz Ömer (r.a)’e karşı özel bir kinin oluşmasına yol açmıştır.
Kürtleri katletmiş yaygarası bilinçli bir şekilde sosyalistlerin yaygarasıdır.
Yöremizde Hz Ömer’e Umer’e Kürê Xettab gibi rahat bir adlandırma başka hiç bir sahabe için yoktur.
Bizans döneminde şehrin melikesi olan Meryem ed Dariye söyle diyordu patriklerine; siz de biliyorsunuz ki bu şehir (Diyarbakır), bölgenin kilidi dir. Onu alan bütün bölgeyi ele geçirir. diyordu. Ve gerçekten Diyarbakırı fetheden sahabeler sonra bütün bölgeye hakim oldular.
Hiçbir güç Islamın izlerini Diyarbakirdan silemez orada yaklaşık 500 sahabi medfundur.
Hiçbir tarih kitabı, Amed halkının İslâm ordusuna karşı savaştığını yazmıyor.
Urfa’daki Halil-ür Rahman Camisi Eyyübilerden kalmadır.
Nusaybin,Mardin’den çok daha eski bir şehirdir. Hatta Nusaybin okulu pek çok hıristiyan din adamı yetişmiştir Hatta Selman-ı Faris de bir ara bu din adamlarından birine konuk olmuştur.
Reşat Nuri Güntekin . Cumhuriyet’in önemli romancı ve fikir adamlarından Maraş’a geliyor Camilerin çokluğunu görünce ;Bu şehir adam olamaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir