Kerime Nadir kitaplarından Samanyolu kitap alıntıları sizlerle…
Samanyolu Kitap Alıntıları
Kalpsizlere kurban olmuş ‘Mücella’larla dolu olan bu dünyadan bütün kalbimle nefret ediyorum.
Hiçbir şey değişmeyecekse, uğraşmak neye yarar?..
-Çok yorgun gibisin Büyük işler görmüş, fakat başarısızlığa uğramış kimselerin bezgin ve kötümser halini taşıyorsun!.. Aldırma!.. Bu dünya, hiçbir şey için esef etmeye değmez!..
Hayatım sade, dümdüz geçiyor, fakat ruhumda sürekli fırtınalar var
Kalpsizlere kurban olmuş Mücella larla dolu olan bu dünyadan bütün kalbimle nefret ediyorum!..
– Bir sevgi yüzünden insan hiç verem olur mu?..
-Bünye ve şans meselesi!.. Kimi ciğerini, kimi şuurunu, kimi istikbalini, kimi de büsbütün hayatını kaybeder!..
-Bünye ve şans meselesi!.. Kimi ciğerini, kimi şuurunu, kimi istikbalini, kimi de büsbütün hayatını kaybeder!..
Ruhlarımız bizden daha iyi anlaşırlar
Yeryüzünde kelimenin tam manasıyla sevecek, bütün bir ruh ve bedenle bağlanmaya değecek ne var?..
Sevmek, hatadır. Sevmek, esaretten ve iyi hislerin harcanmasından başka bir şey değildir.
Yarabbi!.. İnsanlara verdiğin tahammül gücü meğer ne sonsuzmuş!..
-İnsanlar tuttukları yanlış yolu çabuk idrak etselerdi, yeryüzünde ıstırabın anlamı kalmazdı
Ben manen ölmüş bir insandım Geçen her gün gölümdeki yarayı genişletmekte, ıstırabımı azdırmaktaydı.
Ah! Hayatta kendimize ait olmayan bir şeyi sevmek, ümitsiz bir aşkın ıstırabı ne acı şey!..
Yarabbi! Niçin bir mutluluk, bazen bir bahtsızlığın sebebi oluyordu. Ve , niçin sevinenlerin neşesini herkes paylaşırken ıstırabımın kimse farkına varmıyordu?..
-Sen hayırsız kocalara benziyorsun Onlar da biraz paralandılar mı evden uzaklaşırlar
Ben muhakkak ki sadece bahtız değilim. Aynı zamanda bir budala, bir deliyim!..
Başarının ümidi bile insanı bambaşka yapıyor; gönülde, akılda, görüşte, duyuşta her şeyde büyük bir değişiklik oluyor.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Okuyun, pişman olmamak için, kazanmak için okuyun!.. Geri kalan, daima kaybeder!..
Ama boşuna!… Sesimizi geçmişe duyurmak mümkün değil ki!…
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Öyle sanırm ki, insanlar sevilmediklerini, hele ihanete uğradıklarını anladıkları takdirde sevmekten vazgeçerler
Bir sevgi yüzünden insan hiç verem olur mu ?
Bünye ve şans meselesi ! Kimi ciğerini , kimi şuurunu , kimi istikbalini, kimi de büsbütün hayatını kaybeder!..
Bünye ve şans meselesi ! Kimi ciğerini , kimi şuurunu , kimi istikbalini, kimi de büsbütün hayatını kaybeder!..
Zira, bu cihanda adet böyledir. Ölmek için yaratıldığını bilen, metin olmalı!..
Yeryüzünde sevecek, bütün bir ruh ve bedenle bağlanacak ne vardır?.. Meclup (tutkun) olduğumuz herşey, dudaklardaki ruj kadar iğreti ve geçicidir Onun kadar değeri az, kıymeti hiçtir Bunu idrak eden insan, sevmekten imtina eder.
Ellerini tuttum. Perişan bakışlarımı gözlerine çevirdim. Fısıltı ile:
Seni o kadar çok seviyorum ki, dedim.
Seni o kadar çok seviyorum ki, dedim.
Biliyorum, dedi.
Biliyor musun? dedim. Seni sevdiğimi biliyor musun?
Evet Nejat.
!!! ??
Halime hafifçe güldü; manalı bir istihza ile gözlerime bakarak:
Bu kadar şaşmamalısın, dedi, ve düşünmelisin ki, yeryüzünde sevildiğini anlamıyan hiç bir kadın yoktur
Yarabbi, niçin bir saadet, bazan bir bahtsızlığın âmili oluyordu? Ve, niçin sevinenlerin neş’esini bütün cihan kutlarken, ıstırabımın kimse farkına varmıyordu?
Onun için ızdırap çekmiş, onun için sevinç duymuş; bir sözle, onun için yaşamıştım. Ve yaşıyordum.
Bu yolculuğu geciktirdik çobanım! Artık ona ulaşamayız ki!..
Gözlerinde yıldızları seyrediyorum Göğün bütün ışıkları içlerinde yanıyor
Gözlerinde öyle derin bir keder vardı ki, hemen ağlamak üzere bulunduğunu hissediyordum.
Sevgim senin Zülal!.. Asla başkasının olmadı Hiçbir zaman da olmayacak!..
Senin sevgine ihtiyacım var!..
Hayatım sade, dümdüz geçiyor, fakat ruhumda sürekli fırtınalar var
Bir sevgi yüzünden insan hiç verem olur mu?..
Bana hayatı, hayatı duymayı, duyguların en temiz ve en asilini bu aşk vermişti.
Ruhlarınızda âdeta gizli bir yol varmış. Ne şaşılacak rastlantı!.. Akşamdan beri hep onu bekliyor gibiydin!..
Onun için ızdırap çekmiş, onun için sevinç duymuş; bir sözle, onun için yaşamıştım. Ve yaşıyordum.