İçeriğe geç

Gitmeli miyim Kalmalı mıyım Kitap Alıntıları – Hakan Mengüç

Hakan Mengüç kitaplarından Gitmeli miyim Kalmalı mıyım kitap alıntıları sizlerle…

Gitmeli miyim Kalmalı mıyım Kitap Alıntıları

Beklentiler, büyük hayal kırıklıklarının ,hüsranın ve mutsuzluğun tohumlarıdırlar. Beklentiler ne kadar artarsa hayal kırıklıklarının da, hüsranın da, mutsuzluğun da şiddeti o denli artar.
Kusur bulanların yanında huzur bulamazsınız.
İçinde kendinizi kaybettiğiniz şeyin adı aşk olamaz. Kendinizi bulduğunuz şeydir aşk… Güç savaşı değildir, güç birliğidir aşk
savaş meydanı değil, cennet bahçesidir aşk
Zaman içinde anladım ki kaçmak, kurtulmak, reddetmek, silmek, inkar etmek, unutmak diye bir şey yok. Olanla barışmak diye bir şey var. Kader’le işbirliği yapmak diye bir şey var.
Çünkü ben şairinde dediği gibi, bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşamanın güzelliğinden yanayımdır.
İnsan , üretmiyorsa yaşamıyordur .
İnsan da doğanın bir parçası olarak hata yapar Hatalarıyla mükemmeldir Kusur, insanın imzasıdır,bir yerde özgünlüğüdür. Hatalar, insanın kendi kendini geliştirebildiği kıymetli tecrübeleridir.
İnsan da doğanın bir parçası olarak hata yapar Hatalarıyla mükemmeldir Kusur, insanın imzasıdır,bir yerde özgünlüğüdür. Hatalar, insanın kendi kendini geliştirebildiği kıymetli tecrübeleridir.
İçinde kendinizi kaybettiğiniz şeyin adı aşk olamaz. Kendinizi bulduğunuz şeydir aşk Güç savaşı değildir, güç birliğidir aşk.
Pişman değilim hiçbir şeyden. Bedeli ne olursa olsun aynı tecrübenin içinden gelip geçmeyi tercih ederdim yine. Çünkü ancak böylesi bir kader ya da böylesi bir tecrübe kaderle barışmayı öğretebilirdi bana. Sözle adam olacak gençlerden değilim ben ne yazık ki. Beni ancak esaslı bir tecrübe dönüştürebilirdi.
Sahiden, yalansız, gerçek bir sevgiyi hak etmek için ne yapmak gerekirdi ya da kim olmak lazımdı incitilmeden sevilebilmek için?
Sahiden, yalansız, gerçek bir sevgiyi haketmek için ne yapmak gerekirdi ya da kim olmak lazımdı incitilmeden sevilebilmek için.
Modern kapitalist toplum sadece narsisizmi önemli hale getirmekle kalmaz,narsis karakteri herkeste ortaya çıkarır ve pekiştirir.
Öyle insanlar var ki kardeşini yapamadığı iyiliği yapar sana,kardeşten ötedir o vakit. Bazı kardeşler de vardır ki hiç bir caninin yapamayacağı kötülüğü yapar sana.Ne anlamı kalır kan bağının?
Kendiyle barışık,kendinden memnun insan ,kendini sevebildiği için sevilmeyi hak ediyordur.
Güçlü bir ego, hasta olmaya karşı bir önlemdir ama son çare olarak;hasta olmamak adına sevmeye başlamak zorundayız ve şayet sevemiyorsak hasta olmaya mahkumuz.
Bir mum, başka bir mumu tutuşturduğunda kendi ışığından hiç bir şey kaybetmez. Tam aksine karanlıkların aydınlanmasına vesile olur.
Umutlu olmak, safça bir iyimserlik değildir. İnsanlığın yüzleştiği trajediyi görmezden gelmek de değildir. Umut her ihtimali görüp, evinde oturup kötülüğe küfretmektense, iyilik için elinden geleni yapmak demektir.
Sahiden, yalansız, gerçek bir sevgiyi hak etmek için ne yapmak gerekirdi ya da kim olmak lazımdı incitilmeden sevilebilmek için?
Zaman içinde anladım ki kaçmak, kurtulmak, reddetmek, silmek, inkâr etmek, unutmak diye bir şey yok. Olanla barışmak diye bir şey var. Kaderle işbirliği yapmak diye bir şey var
Aşk sandığım şeyin bir güç istenci olduğunu çok sonra fark ettim. Âşık olduğunu sandığım adama duyduğum bağlılık ve tutku, kölelikten başka bir şey değildi. İçinde kendinizi kaybettiğiniz şeyin adı aşk olamaz. Kendinizi bulduğunuz şeydir aşk Güç savaşı değildir, güç birliğidir aşk Savaş meydanı değil, cennet bahçesidir aşk
Özgürleşebilmek
Geçmişle barışmak, olan biteni olduğu haliyle yargılamadan kabullenebilmek, kaderle barış imzalamak özgürleşmeye kırılan dümenler değildi de neydi?
Kendinizi huzursuz hissettiğiniz bir an ama küçücük bir an bile olursa bilin ki orada bir terslik var. Duygularımız sinyallerdir.
Narsis biri yaşamını, narsisizmini besleyerek idame ettirir. narsis biri, kendine hiç güveni olmayan biridir çünkü duyguları hiç gerçeğe bağlı değildir.
Güçlü bir ego,hasta olmaya karşı bir önlemdir ama son çare olarak;hasta olmamak adına sevmeye başlamak zorundayız ve şayet sevemiyorsak hasta olmaya mahkûmuz.
Kutsal bir metne dokunmak her şeyden önce bir risktir. Ona inanmayı değil onu samimi olarak anlamayı istediğimizde karşımızda koca bir tari- hin yükünü buluruz. Tarih boyunca insanların kitabı taşıdığı gibi, kitap da insanı taşıdığından, bu yük hem kitabın kendisine hem de onu anlamak isteyene aittir.
Beklentiler, büyük hayal kırıklıklarının, hüsranın ve mutsuzluğun tohumlaridirlar. Beklentiler ne kadar artarsa hayal kırıklıklarının da ,hüsranın da, mutsuzluğun da şiddeti o denli artar.
Çoğumuzun içinde acı vermiyormuş gibi davrandığımız, umurumuzda değilmiş gibi göründüğümüz, renkli kağıtlarla ambalajlayarak karanlıklarımıza gömdüğümüz acılarımız yok mu?
Kalbinizi açmak için, kendinizi değişime açmalısınız. Görü- nürde sağlam dünyada yaşayın, onunla dans edin, meşgul olun, eksiksiz yaşayın, bütünüyle sevin ama yine de bunun geçici ol- duğunu ve sonuçta tüm formların çözülüp değiştiğini bilin.
Güzelleşmek, genç görünmek, beğenilmek uğruna sadece bir servet değil, sağlığını da kaybetmişti işte sonunda. Aynaların karşısında yaşayan bir kadının artık aynaya bakacak yüzünün kalmaması fena bir kinayeydi, belki de sert bir ikazıydı hayatın. “Kendine gel artık!” diyordu hayat ona. “Kendinle barış, sende olanı sev. Elindekinin sınırlarını fazla zorlama. Hiçbir şey kapasitesinin üzerinde yük kaldıramaz. Tenin bile Ruhun bile Hepsinin kendince bir değeri var. Değerler dengelerini bozarak değer kazanamazsın, değersizlik yaratırsın sadece ”
“Öylesine öfke dolu kör bir cehalet ki bu, seninle nesini konuşayım?” dedi Fikret çaresizlikle. “Orada kadınlar birbirlerine fahişe demezler mesela, iltifat eder. Sanatla ilgilenirler, yüksek eğitim alırlar, çoğu üniversite mezunudur, hangi dalda eğitim görürlerse görsünler muhakkak sanatın bir dalıyla ilgilidirler, kitaplara düşkündürler, kendileriyle barışıktırlar. Bana göre bir insanı güzel yapan şeyler bunlardır. Güzel bir kadın böylece daha da güzelleşir. Üzerine güçlü bir karakter ve erdemler de eklenince eşsiz bir kadın, daha doğrusu eşsiz bir insan çıkar ortaya ”
“Başka biri gibisin sen Değişmişsin, tanınmayacak haldesin. Güzellik sadece aynaya sığdırdığın bir şey senin için. Oysa zekâ da, kültür de, anlayış da, vizyon da, yetenekler de, üretim de, enerji de dahildir güzelliğe Anlatabiliyor muyum?”
Yüklerinden kurtulurken , hayal kırıklıklarının açtığı yaralara da katlanmak zorunda kalıyordu bir yandan.
insan sahiden de en çok nereden güç aldığına inanıyorsa ve orayı zorlayıp duruyorsa önce o dal kırılıyordu elinde.
Sahiden, yalansız, gerçek bir sevgiyi hak etmek için ne yapmak gerekirdi ya da kim olmak lazımdı incitilmeden sevilebilmek için.
İletişim çatışmalarının bir başka kaynağının ise “İlişki Tükenmişliği” olduğu düşünülmektedir. Uzun süre devam eden çatışmalardan sonra karşınızdaki kişiyle anlaşamadığınızı fark edersiniz. İlk tanıştığınızda ilişkiniz ne kadar renkli ve eğlenceliydi. Daha sonra eleştiriler, küçümsemeler arttıkça ilişki tükenmişliği ortaya çıkar. İlişkiden dolayı kişi kendisini yorgun, tükenmiş, çaresiz, yalnız hisseder. Bu durum aile ya da romantik ilişkilerde sıkça rastlanır. Sorunlu ebeveyni ile uzun süre iletişim kuran kişiler bir zaman sonra tükenmeye başlar. Romantik ilişkilerde ise tükenmişlik ayrılıklarla sonuçlanır.
Hiç hata yapmamış adam, yeni bir şey denememiştir.
İnanç tek başına hiç bir şey ifade etmez. Ancak doğru eylemle buluştuğunda mucizeler yaratabilir.
Tüm yaşamı boyunca sevgiye hasret kalmıştı. Doğası sevgiye açtı. Varlığının en temel arzusuydu bu. Buna rağmen hayatını onsuz sürdürmüş, sonucunda da katılaşmıştı. Sevgiye ihtiyaç duyduğunu bilmezdi. Şimdi de bunu bilmiyordu. Bildiği şey sadece, sevgiyle hareket eden insanların onda bir heyecan uyandırdığıydı. Sevginin inceliklerini, yüce ve olağanüstü olduğunu düşündü.
Yüklerinden kurtulurken, hayal kırıklıklarını n açtığı yaralara da katlanmak zorunda kalıyordu bir yandan.
Ama şu anda hiç kımıldamadan da duran benim
Yürüyüp giden de ben.
Unutmayın ki özgüven eksikliği ne kadar büyükse,kıskançlığın ve hasetliğin sınırları da o denli genişler
Hatalar insanın kendi kendini geliştirebildiği kıymetli tecrübeleridir.
“Güçlü bir ego, hasta olmaya karşı bir önlemdir ama son çare olarak; hasta olmamak adına sevmeye başlamak zorundayız ve şayet sevemiyorsak hasta olmaya mahkûmuz.”

– Narsisizm Üzerine, Sigmund Freud

Kişi kendi ile ilgili cevaplarını aradıği soruları başkalarına sormamalidir
Bir ferdi olduğum insanlık, ah ne kadar az idi gerçekten; derinliklerine erişemediği yeraltı ile sonsuzluğa uzanan gökyüzü arasındaki dünyasında, ancak basabildiği toprakla ve varabildiği menzille sınırlıydı; ne kadar âciz, bilgisiz ve çaresizdi!
Mükemmeliyetçiliğin üstesinden gelmenin en kuvvetli yolu bilinçtir. Olanın farkına varmaktır
‘Kişinin kendini Maniple etmeyi bıraktığı samimi itirafların içinde sorunların çözümleri de yan yana durur.’
Sen olsan, seni sever miydin?
‘Demem o ki anlam arayışı meselesi çok önemlidir. Hayatınızı anlamlı ve değerli kılan nüvelerin üzerinde sağlıklı düşünmek gerekir.’
eleştiriler, yargılar, övgüler, yalanlar, hakaretler, iltifatlar çoğunlukla hep kişinin kendiyle ilgilidir, karşı tarafla değil!
Çünkü başkasına yönelik olan her şey ama her şey temelde kişinin kendine yöneliktir!
İçinde kendimizi kaybettiğiniz şeyin adı aşk olamaz. Kendinizi bulduğunuz şeydir aşk Güç savaşı değildir, güç birliğidir aşk Savaş meydanı değil cennet bahçesidir aşk..
‘Narcissos bana göre kendine aşık bir şaşkın değil, kendine Yabancı biri…kim olduğunu bilmiyor, kendini tarif edemiyor. Kendine yabancı…Hatta sudaki aksini bile tanımayacak kadar yabancılaşmış kendine ama farkında bile değil…’
Kendinizi huzursuz hissettiğiniz bir an ama küçücük bir an bile olursa bilin ki orada bir terslik var. Duygularımız sinyallerdir.
Cellatla kurbanı arasında aşk filizlenmez. Çünkü biri zaten ölüme mahkumdur.
İçinde kendinizi kaybettiğiniz şeyin adı aşk olamaz. Kendinizi bulduğunuz şeydir aşk Güç savaşı değildir, güç birliğidir aşk Savaş meydanı değil, cennet bahçesidir aşk

Bağımlılık köleliktir, bağlılıksa ortaklıktır. Hayat arkadaşlığıdır, yoldaşlıktır.

Umarım bir gün herkes ünlü ve zengin olur. Hayal ettiği her şeye kavuşur ve böylece asıl cevabın bu olmadığını anlar.
– Jim Carrey
Özgürlük kaderle barışarak inşa ediliyordu. İnsan ancak işbirliği yaptığı bir kaderle yol alırken öğrenebiliyordu gerçekten kim olduğunu ve ne yapmak istediğini
Narsis, sizin ona sağladığınız iyiliği zaten fazlasıyla hak ettiğini düşündüğünden, kendini asla size karşı borçlu hissetmez. İşte bu nedenle, ben onunla ne kadar iyi olursam, o da benimle o kadar iyi olur mantığı ile hareket etmekten sakının.
– Zor Kişiliklerle Yaşamak, Christophe André
Ayağın kırıldı diye üzülme !
Allah senden aldığı ayak yerine belki sana kanat verecek.

Kuyu dibinde kaldın diye üzülme !
Yusuf kuyudan çıktı da Mısır’a sultan oldu, unutma !

İstediğin bir şey; olursa bir hayır, olmazsa bin hayır ara
– Mevlana

Herkes birbirine ne düşündüğünü açıkça söylemeli, her ne olacaksa açık, aydınlık ve özgürce olmalı.

– Dostoyevski

Sana bir şey itiraf edeyim mi baba bütün bu isteklerimde son derece samimiyim. Hayatımın hiç ama hiçbir yerinde gerçek, dürüst, içten Aleyna değilim ben. Maskeler, maskeler.. Hep güçlü görünüyorum, hep neşeli, hep mutlu, hep enerjik, hep rahat, hep kendini beğenmiş, hep burnu havada, hep kuyruğu dik.. Bunlardan hangisi benim, aslında ben kimim hiç ama hiç bilmiyorum. Sana yemin ediyorum ki sadece bu arzularımı düşlerken kendimi gerçek hissediyorum, iyi hissediyorum. Hele bu arzularımın gerçekleştiğini görürsem benden mutlusu olmaz dünyada. Of şahane bir haz, gerçek bir tatmin olacak bu benim için.. Yine de kötü bir insan olduğumu düşünmüyorum biliyor musun? Bilakis gerçek ve dürüst halim bu benim.
İyileştirilmesi gereken yara ya da diğer bir deyişle kurutulması gereken bataklık aslında özgüvensizliktir.
Narsis kişi, diğer insanları ancak kendi ihtiyaçları için arar. Verse de, karşılığında bir şeyler almak için verir.
– insan Olmak, Engin Geçtan
Narsis kişi, bir yandan için için aşağılık duyguları yaşarken bir yandan da kendisine hayranmışçasına davranır.
– Sefiller, Victor Hugo
İnsan da doğanın bir parçası olarak hata yapar Hatalarıyla mükemmeldir Kusur, insanın imzasıdır, bir yerde özgürlüğüdür. Hatalar, insanın kendi kendini gelistirebildiği kıymetli tecrübeleridir.
Her ağacın boyu, gövdesi, kök gücü, büyüme kapasitesi farklıdır. Aynı türden çiçekler bile farklı boylarda, farklı güçlerde, farklı
yapılardadır. Aynı türden kuşların bile kimi daha beceriklidir beslenirken, kimi daha beceriksiz, kimi daha hızlı uçar, kimi uçamaz, kimi daha iridir, kimi daha küçük Doğanın mükemmel oluşu bile tam da kusurlar sayesindedir. Hiçbir şeyin tek tip bir kusursuzluk içinde olmamasıdır. Hatalar ve kusurlar doğanın sürekliliğine hizmet eder.
Narsis biri yaşamını, narsisizmini besleyerek idame ettirir. Narsis biri, kendine hiç güveni olmayan biridir çünkü duyguları hiç gerçeğe bağlı değildir.
– Dinleme Sanatı,Erich Fromm
Bir kişiliği mahvetmek istiyorsan, yapabileceğin tek şey, onu düzeltmeye çalışmaktır.
– Dorian Grey’in Portresi, Oscar Wilde
Kusur, insanın imzasıdır, bir yerde özgünlüğüdür. Hatalar, insanın kendi kendini geliştirebildiği kıymetli tecrübelerdir.
İçinde kendinizi kaybettiğiniz şeyin adı aşk olamaz. Kendinizi bulduğunuz şeydir aşk Güç savaşı değildir, güç birliğidir aşk Savaş meydanı değil, cennet bahçesidir aşk
Ayağın kırıldı diye üzülme!
Allah senden aldığı ayak yerine belki sana kanat verecek.
Kuyu dibinde kaldın diye üzülme!
Yusuf kuyudan çıktı da Mısır’ a sultan oldu, unutma!
İstediğin bir şey; olursa bir hayır, olmazsa bin hayır ara
Bütün yaralarınla ve kırgınlıklarınla şu an çok güçlüsün.
Kendinle barış. Sende olanı sev.
Kimse kendiyle olan savaşını kazanamaz.
Sevdiğin insanın derdi senin de derdin olur .

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir