Abdulgani Bozkurt kitaplarından Gayriresmi Hayatlar kitap alıntıları sizlerle…
Gayriresmi Hayatlar Kitap Alıntıları
Anlaşılmayı ve hoşgörüyü bir kenara bırakıp hayatını idame ettirebilme adına sadece ekmek isteyen çocuğa kahkahayla baktınız.San Francisco’da bir çocuk obeziteden ölürken Yarmuk’ta bir çocuk kedi bulamadığından ölüyor.
Ezaya sabredenler,cefayı göğüsleyenler sefaya kavuşurdu elbet.
Dindar olmak farklı bir şeydi insan olmak farklı
Kâmil manada iman sahibi olmak için sevmek gerekiyor.Bir binanın tuğlaları gibi içten sevebilmek için tanımak, tanımak için bilmek,bilmek için okumak gerekiyor.Pislikten daha değersiz olan cehaletten sıyrılmak gerekiyor.Âlim olunmasa da ilim yolunda dirsek çürütmek gerekiyor.
Sahi, kaç kişinin canı sıkılır, huzuru kaçardı bir başkasının acılarına. Kapitalizm dünyaya hakim olalı ve ribalı lokmalar kursaktan mideye ineli ne de uzun zaman geçmişti.
Müslümanların Mekkeli müşriklerden kaçarak sığındıkları Necaşi de Hristiyan’dı.MSF’nin (Birleşmiş Milletler tarafından mülteci kamplarına gönderilen doktor topluluğu) yöneticileri ve çalışanları da. Ebu Zerr de Müslüman’dı Yezid’de.Dindar olmak farklı şeydi insan olmak farklı.
Müslüman mültecilerin yaşadığı şartları görmek birçok yerde olduğu gibi Kenya’da da meşakkatlidir.Çünkü görülen paylaşılır.Paylaşıldığında bilenler çoğalır, bilenler çoğaldıkça bilinç artar.Bilinçle beraber tepki artar.Artmamalıdır.O halde paylaşmamalı, görülmemelidir!
Kâmil manada iman sahibi olmak için sevmek gerekiyor. Bir binanın tuğlaları gibi içten sevebilmek için tanımak, tanımak için bilmek, bilmek için okumak gerekiyor. Pislikten daha değersiz olan cehaletten sıyrılmak gerekiyor. Âlim olunmasa da ilim yolunda dirsek çürütmek gerekiyor.
Başı hariç bütün bedeni felç olan ve ömrünü tekerlekli sandalyede geçiren insanların dünyanın yenilmez ordularına korku saldığı yerdir Gazze. Elleri ayakları felçli olduğu için, Kur’an okurken sayfaları oğlundan çevirmesini istirham edecek kadar nazik babaların, çocuğu uyuduğunda rahatsızlık vermemek için diliyle Kitab’ın sayfalarını çeviren gül yüzlü insanların cennete uçtuğu coğrafyanın adıdır Gazze.
Özgürlüğün en çok yakıştığı, mücadele kelimesinin anlam bulduğu, sabrın ve tahammülün sınırlarının çizildiği, kararlılığın ve özgüvenin zirve yaptığı yerdir Filistin. İmkânlar içinde boğulduğu halde elinden bir şey gelmeyen insanlara, azmin neler yaptırabiliceğini gösteren yerdir Gazze. Kendisinden daha kötü durumlarda olan yerler olsa da yardıma en muhtaç olan, yardımı en fazla hak eden yerdir Gazze. Gazze bir bayrak, Gazze bir sembol, ümmetin şerefinin yıkılmayan, ayakta kalan son kalesidir.
Bir çocuk ki şekerden vazgeçmiş, pirince hasret yaşıyor.
Bazı yükler, ancak dalgaların kaldırabileceği kadar ağırdı. Dalgalar gibi engin bir ufka ve demir gibi muhkem bir güce sahip olmak ise Allah’ı sevenlerin değil, Allah’ın sevdiklerinin işiydi.
Sahi, kaç kişinin canı sıkılır, huzuru kaçardı bir başkasının acılarına.
Müslümanların Mekkeli müşriklerden kaçarak sığındıkları Necaşi de Hristiyan’dı.MSF’nin (Birleşmiş Milletler tarafından mülteci kamplarına gönderilen doktor topluluğu) yöneticileri ve çalışanları da. Ebu Zerr de Müslüman’dı Yezid’de.Dindar olmak farklı şeydi insan olmak farklı.