İçeriğe geç

Rüya Avcısı Kitap Alıntıları – Mustafa Kaya

Mustafa Kaya kitaplarından Rüya Avcısı kitap alıntıları sizlerle…

Rüya Avcısı Kitap Alıntıları

Zira Kur’an‘da bir uyarı ayeti vardı. O ayet şöyleydi: ‘aklınızı çalıştırmazsanız başınıza pislik yağar.’
Kuranı Kerim defalarca soruyordu: ‘hala aklınızı kullanmayacak mısınız?’
Masallarla uyuma devrini artık geçmeli gerçekleri uyanmalıyız. İlimle, bilimle gerçeklerin hakikatlerin üzerine gitmeliyiz.
Biz okuyup, araştıran bir millet değiliz. Bizim milletimiz kitap okumaz. Bizim milletimiz televizyon seyreder. Bizim milletimiz okuyarak öğrenmek yerine birilerinin anlattıklarına, kulaktan dolma bilgilere inanır.
Hayat yolculuğumuzda ne yapacağımıza kendi aklımızla karar veriyorsak ve aklımızda o SU sayesinde yaşamımıza yön veriyorsa o halde onu etkileyen şeyleri iyi tanımalı ve seçici olmalıydık.
Tekin, bu durumun farkındaydı. Çünkü uyku ve rüya ile ilgili araştırmalar yaptıkça hep Titanik olayı ile ilgili bilgi ve belgeler de önüne gelmeye başlamıştı.

Gemiye biletleri olduğu halde son anda binmekten vazgeçen 7 aile vardı. Titanik’in ilk seferinde bu pahalı biletlerden alabilen 7 zengin aile biletlerini iptal ettirmişlerdi.

Sebep: Rüya

Rüya melekût âleminde ruhun yaşadıklarıdır. Neden rüya ile amel olmaz?

Çünkü çoğu insan yalan sözleri hayatlarının her alanina katmış durumda.

Hayatının her aşamasında yalan olan bir kişinin rüyası ile amel etmesi mümkün değildir zaten.

Çünkü rüya mucizedir. Bir yalancının mucize ile karşılaşması ise imkânsızdır.

Rüyalarda ne anlatıldığını ruhun orada hangi mucizevi bilgilere ulaştığını bir yalancının anlaması mümkün değildir.

Bunu ancak ve ancak gerçek manada rüyaları bilen bir kişinin tabir etmesi ile anlayabilir .

Hayatında yalan sözler olan bir kişinin rüyası illa ki şifrelenecektir.

“Rüya âleminin giriş kapısı yalansızlıktır. Sözlerde, kelimelerde yalan olmamasıdır. Bu kapıdan herkes girer amma geri dönerken yine aynı kapıdan döneceği için sözlerinde yalan olanlar, burada gördükleri mucizeleri geri getiremezler, hayatlarına taşıyamazlar. Yalan sözler, rüyaları anlaşılmaz remzlere ve sembollere dönüştürür. Yalan konuşursan sabah olup uyandığında melekut aleminin mucize bilgilerini anlaşılmaz olaylar, garip maceralar olarak remzlerle hatırlarsin,
“Rüyamda, Resulü Ekrem aleyhisselatu ve sellem Efendimizin anlattığı caminin aynısını yapabilecek misin? Rüyamda bana söylenen ölçüleri, anlatılan özellikleri tam anlatabildim mi acaba, diye endişeyle anlatan padişaha, İslam dininin en ihtişamlı mabetlerini inşa eden Mimar Koca Sinan,

“Merak buyurmayınız.
Siz orada Resulü Ekrem aleyhisselatu ve sellem Efendimizden caminin ölçüleri ve nasıl olacağı hakkında bilgi alırken ben tam sizin arkanızdaydım. Caminin planını ezberledim padişahım,” diyerek rüyada görülen ve yapım emrini âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed Mustafa aleyhisselatu ve sellem Efendimizin rüyada verdiği enfes bilgilerle Edirne’ye Selimiye Camii’ni yapan ecdadın torunları, güzel yurdundaki, vatanındaki insanların rüyaları ise tam bir gizeme bürünmüştü.

Muhabbet bağına girdim bu gece
Açılmış gülleri derdim bu gece
Vûslatın çağına erdim bu gece
Muhabbet doyulmaz bir pınar imiş

Ararım, ararım, ararım seni her yerde
Sorarım ıssız gecelerde sevgilim nerde?

### insanların genellikle raks ettiği , keyifli olduğu zamanlarda çaldıkları bu şarkının hikayesi çok ilginç.

Şarkının sahibi olan Sadettin Kaynak rüyada Peygamber efendimizi görür ve sabahında bu şarkıyı besteler.

“Rüyalar bizim içimizdeki kader yazgılarının birinden diğerine atlama tahtalarıdır. Sen rüyandaki sırrı bulursan ve gerekli adımı atarsan senin içindeki en ideal kaderine ulaşırsın.”
Unutma! iyilik ticaret değildir. İyilik, sevap kazanmak amacıyla, cennete gitmek için yapılmaz. İyilik yapılır ve unutulur. Sevinmen gereken bir konu olur ve sevinirsen, ellerini aç, Allah’a şükret ve de ki, ‘Allah’ım bu güzel işi, bu güzel görevi bana yaptırdığın için sana sonsuz şükürler olsun ‘ sevincin bu olsun. Demek ki, Allah bu işi gördürmek için seni seçmiş. Böyle güzel işler yaptıktan sonra sevincin bu olmalı
Biz okuyup, araştıran bir millet değiliz. Bizim milletimiz kitap okumaz. Bizim milletimiz televizyon seyreder. Bizim milletimiz okuyarak öğrenmek yerine birilerinin anlattıklarına, kulaktan dolma bilgilere inanır.
Talih, Tarih ve kader kendiliğinden değişmez. Bunları değiştirmek için yüreği tutuşmuş bir insan gerekir.
Gülün kokusu tohumundan gelmez. Bu sırrı sakın unutma! Gülün kokusu seher yelindeki o özel su damlacıklarından gelir
Sırların sırrına vakıf olmak istiyorsan kendine gölgesi olmayan birisini bul ve ondan ders al
Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) Efendimiz bu konuda özellikle ve hassasiyetle Yalandan rüya gördüğünü söyleyen kimse, kıyamet günü iki arpa tanesini birbirine bağlamakla mükellef olacak, fakat asla onları birbirine bağlayamayacaktır diye uyardı.
Allah sadece gönlü verir, içini doldurmak sana kalmıştır. İlimle doldurursan iyi şeyler, güzel şeyler yaparsın. İlimle doldurmazsan boş bırakırsan şeytan orayı doldurur. Şeytanın kafalarını doldurduğu cahiller her kötülüğü yapar.
“Evlat sakın ha unutma; tarih, talih ve kader kendiliğinden değişmez. Bunları değiştirmek için yüreği tutuşmuş bir insan gerekir.Senin de yüreğin tutuşmuş. Devam et, değiştir her şeyi”.
Neden rüya ile amel olmaz. Çünkü çoğu insan yalan sözleri hayatlarının her aşamasına katmış durumda. Hayatının her aşamasında yalan olan bir kişinin rüyası ile amel etmesi mümkün değildir zaten. Çünkü rüya mucizedir. Bir yalancının mucize ile karşılaşması imkansızdır.
Devletler, kontrollerine aldıkları muhalefet hareketlerini, ayaklanmaları ya da devrimleri, dışında kaldıklarından daha kolay engeller.
Ruh, düşünce hızıyla hareket eder ama bu dünyada ten kafesine hapsolmuş durumda. Aslında yaşanılan tüm sorunların ve sıkıntıların temelinde de bu hapsolmuşluk yatıyor.
Çünkü vücudumuzu oluşturan ve her daim ihtiyaç duyduğumuz Su, en çok müzik ile harmanlanmış sözlere tepki veriyordu.
Kullandığımız kelimeler biz farkında olmasak bile yavaşça kaderimiz oluyordu ve yaşamımızda ağır imtihanların başlamasına sebep oluyordu.
“ Gönlü her daim Allah ile olanın gölgesi kaybolur.”
” Çünkü enaniyet kaybolmadan, ağır imtihanlara uğramadan bu imtihanlarda isyan edip etmediğin sınanmadan, o muazzam kaderine ulaşamazsın.”
Unutma; iyilik ticaret değildir. İyilik, sevap kazanmak amacıyla, cennete gitmek için yapılmaz. İyilik yapılır ve unutulur. Sevinmen gereken bir konu olur ve sevinirsen, ellerini aç, Allah’a şükret ve de ki Allah’ım bu güzel işi, bu güzel görevi bana yaptırdığın için sana sonsuz şükürler olsun. Bunca kulun arasındanbu güzel işi bana yaptırdığın beni seçtiğin için sana sonsuz şükürler olsun sevincin bu olsun.
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
Allah sadece gönlü verir, içini doldurmak sana kalmıştır. İlimle doldurursan iyi ve güzel şeyler yaparsın. İlimle doldurmazsan, boş bırakırsan şeytan orayı doldurur.
Rüya aleminin giriş kapısı yalansızlıktır. Bu kapıdan herkes girer ama geri dönerken yine aynı kapıdan döneceği için sözlerinde yalan olanlar, burada gördükleri mucizeleri geri getiremezler, hayatlarına taşıyamazlar. Yalan sözler rüyaları anlaşılmaz remzlere ve sembollere dönüştürür.
Okudukça göreceksin en derin sırları, okudukça göreceksin yıllardır yanıt aradığın soruların cevaplarını
İnsanlık iyi şeylere hayrandır insanoğlu güce tapar ve iyi olan her şeyin o garip çekici büyüsüne kapılmaktan kendisini alıkoyamaz.
ALLAH sadece gönlü verir , içini doldurmak sana kalmıştır. İlimle doldurursan iyi şeyler , güzel şeyler yaparsın. İlimle doldurmazsan , boş bırakırsan şeytan orayı doldurur.
Unutma ; iyilik ticaret değildir . İyilik , sevap kazanmak amacıyla, cennete gitmek amacıyla yapılmaz. İyilik yapılır ve unutulur..
Sırların sırrına vakıf olmak istiyorsan kendine gölgesi olmayan birisini bul ve ondan ders al..
UYUYAN herkes mutlaka rüya görüyordu. Ben rüya görmüyorum . Yılda bir iki tane ancak rüya görürüm, diyen bir insan bile aslında her gece rüya görüyordu. Sadece tükettiği gıdaların bazılarının epifiz bezine zarar vermesi nedeniyle rüyalarını hatırlamıyordu
Sizin en doğru rüya göreniniz sözü en doğru olanınızdır
Hz.Muhammed (s.a.v.)
Onlara söyle havucu Su’yu ile birlikte püre haline getirip düzenli olarak tüketirlerse bağırsak kanserinden Allah’ın izniyle şifa bulurlar. Her devirde bu ağır hastalıktan kurtulmanın yegane yolu bu olacak.
Allah sadece gönlü verir içini doldurmak sana kalmıştır.İlimle doldurursan iyi şeyler, güzel şeyler yaparsın .İlimle doldurmazsan,boş bırakırsan şeytan orayı doldurur.Şeytanın kafalarını doldurduğu cahiller her kötülüğü yaparlar.İşte onlar yaptıklarını iyi zannedip her kötülüğü bilinçsizce yaparlar.
Hep böyle ol ve hep böyle kal .Unutma; iyilik ticaret değildir.İyilik ,sevap kazanmak amacıyla, cennete gitmek için yapılmaz.İyilik yapılır ve unutulur. Sevinmen gereken bir konu olur ve sevinirsen, ellerini aç, Allah’a şükret ve de ki, Allah’ım bu güzel işi ,bu güzel görevi bana yaptırdığın için sana sonsuz şükürler olsun.Bunca kulun arasından bu güzel işi bana yaptırdığın için beni seçtiğin için sana sonsuz şükürler olsun, ”sevincin bu olsun. Demek ki ,Allah bu işi gördürmek için bu işi yaptırmak için seni seçmiş .Böyle güzel işler yaptıktan sonra sevincin bu olmalı, ” dedi.
O ayet şöyleydi : Aklınızı çalıştırmazsanız başınıza pislik yağar.
Biz okuyup ,araştıran bir millet değiliz. Bizim milletimiz kitap okumaz. Bizim milletimiz televizyon seyreder. Bizim milletimiz okuyarak öğrenmek yerine birilerinin anlattıklarına, kulaktan dolma bilgilere inanır.
Gönlü her daim Allah ile olanın gölgesi kaybolur.
Hz.Muhammed Mustafa(s.a.v.) Efendimiz diyor ki; Sizin en doğru rüya göreniniz sözü en doğru olanınızdır. ”
Ezan, siz fark etseniz de etmeseniz de güzel ve makamında okunduktan sonra insan beynindeki Su’ya muazzam derecede etki eder. Kur’an ayetleri de aynı etkiyi oluşturur. Dikkat ediniz; Ezan, rüyada görülmüştür. Ezan ,vahiy değil ,sahih bir rüya ile öğretilmiş namaza çağrı, nidasıdır.
müziğin bir insanın kafatası içerisindeki beyin Su’yuna etkileri, dolayısıyla tüm vücudumuz üzerindeki etkilerine dair yaptığı deneylerde önemli sonuçları ulaşmıştı. Bunların arasında özellikle Nihavent makamı üzerinde yoğun araştırmalar yapmıştı.Bu makamda bestelenmiş şarkılar, hayatın olağan akışı içerisinde sık aralıklarla dinlenilmeye başlandığı zaman vücut içerisindeki Su’yu ,özellikle beyin Su’yunu etkiliyor ve insana, garip bir şekilde huzur duygusu veriyordu.
Çünkü vücudumuzu oluşturan ve her daim ihtiyaç duyduğumuz Su, en çok müzik ile harmanlanmış sözlere tepki veriyordu. Besteler karşısında Su molekülleri etkileşime giriyor, desenden desene hızla geçişlerin yaşandığı bir harmoni sergileniyordu. Hal böyle olunca müzik sesleri ile harmanlanmış kelimeler nedeniyle özellikle beynimizde inanılmaz etkiler oluşuyordu .Çünkü beyin, kafatasının içindeki beyin Su’yu içerisindeydi. Ve kaderimizi belirleyen her şey bu Su’da gizliydi.
Peki ya Günde beş defa minarelerden yankılanan ezan nasıl ortaya çıkmıştı?
Peygamber efendimiz namaz vakitleri girdiğinde bazen vaktin başında bazende vaktin ortalarında kılardı. Bunu kestiremeyen bazı sahabeler bazen erke gelir bekler bazıları da geç kalır yetişemezdi. buna bir formül bulmak için sahabelerine danıştı. kimi ateş yakmak, kimi boru çalmak, kimide bayrak dikmeyi önerdi. bu yöntemlerin hiç biri Allah resülünü tatmin etmedi. bu düşünceler içerisinde o gece herkes evlerine dağıldılar. O gün orada olan Abdullah ibn Zeyd(r.a) adında ensardan bir sahabe bir rüya gördü. rüyasında yeşil elbiseli bir adam gelmiş. evin duvarında durmuştu. Elinde çan vardı. Zeyd Sordu:
Onu bana satarmısın?
Ne yapacaksın?
Namazımızın vaktinde çalarız.
Yeşil elbiseli adam,
Sana daha iysiini göstersem olmaz mı? Dedi. ve sonra kıbleye karşı durup, Allahu Ekber diyerek bugün beş vakit duyduğumuz o muhteşem ezanı baştan sona kadar okudu.
Sonra peygamber efendimize giderek gördüğü rüyayı Resulullaha anlatır.
Peygamber efendimiz. Gördüğün rüya gerçektir. Müjdedir. Bilalin sesi gürdür Bilale öğret okusun
Zeyd ezanı Bilale öğretir ve Bilal (r.a) bir evin damına çıkıp ezanı okudu.
Ezanı duyan Hz.Ömer yoldaydı mescide doğru geliyordu. Hz.Bilalin sesini ve söylediklerini yani ezanı duyunca heyecanla koşmaya başladı. Mescide varınca peygamber efendimizin yanına gidip. Seni hak dini gönderen Allaha andolsun ki, bu sözleri rüyamda duydum yeşil elbiseli bir adam okuyordu. Namaz vakitlerinde okursunuz demişti. Uyandım sevinçle size geliyordum anlatmak için,Bilalin sesini duydum dedi. işte Günde beş defa kesintisiz okunan ezan böylelikle hayatımıza bir rüya vesilesi ile girmiş oldu..
2000’li yılların başlamasıyla birlikte insanlar yedikleri içtikleri nedeniyle hastalanmaya başlayacaklar. Özellikle bağırsak hastalıkları artacak. Bağırsaklarının sağlığı çok önemlidir. O yıllarda bir çok insanda bağırsaklarda görülecek bu hastalığa, kanser diyecekler. Bağırsak kanseri, yıllar geçtikçe daha çok insanda görülecek. Bu ağır hastalığın tedavisi var. Onlara söyle havucu suyuyla birlikte püre haline getirip düzenli olarak tüketirlerse bağırsak kanserine de Allah’ın izniyle şifa bulurlar. Her devirde bu ağır hastalıktan kurtulmanın yegane yolu, bu olacak.
Gülün kokusu tohumundan gelmez. Bu sırrı sakın unutma! Gülün kokusu seher yelindeki o özel su damlacıklarından gelir.
Rüya aleminin giriş kapısı yalansızlıktır. Sözlerde kelimelerde yalan olmamasıdır. Bu kapıdan herkes girer amma geri dönerken yine aynı kapıdan döneceği için sözlerinde yalan olanlar,burada gördükleri mucizeleri geri getiremezler, hayatlarına taşıyamazlar. Yalan sözler rüyaları anlaşılmaz remzlere ve sembollere dönüştürür. Yalan konuşursan sabah olup uyandığımda melekut aleminin mucize bilgilerini anlaşılmaz olaylar, garip maceralar olarak remzlerle hatırlarsın.
2000’li yılların başlamasıyla birlikte insanlar yedikleri içtikleri nedeniyle hastalanmaya başlayacaklar. Özellikle bağırsak hastalıkları artacak. Bağırsaklarının sağlığı çok önemlidir. O yıllarda bir çok insanda bağırsaklarda görülecek bu hastalığa, kanser diyecekler. Bağırsak kanseri, yıllar geçtikçe daha çok insanda görülecek. Bu ağır hastalığın tedavisi var. Onlara söyle havucu suyuyla birlikte püre haline getirip düzenli olarak tüketirlerse bağırsak kanserine de Allah’ın izniyle şifa bulurlar. Her devirde bu ağır hastalıktan kurtulmanın yegane yolu, bu olacak.
ALLAH sadece gönlü verir içini doldurmak sana kalmıştır. İlimle doldurursan iyi şeyler, güzel şeyler yaparsın. İlimle doldurmazsan, boş bırakırsan şeytan orayı doldurur. Şeytanın kafalarını doldurduğu cahiller her kötülüğü yaparlar. İşte onlar yaptıkları iyi zannettikleri her kötülüğü bilinçsizce yaparlar.
Allah sadece gönlü verir içini doldurmak sana kalmış. İlimle doldurursan iyi şeyler, güzel şeyler yaparsın. İlimle doldurmazsan, boş bırakırsan şeytan orayı doldurur. Şeytanın kafalarını doldurduğu cahiller her kötülüğü yaparlar. İşte onlar yaptıklarını iyi zannedip her kötülüğü bilinçsizce yaparlar.
Rüya ile amel edilmez değil, sözlerinde yalan olan kişi, rüyası ile amel edemez. Çünkü rüyaları şifrelenir, renklere bürünür ve kişiyi artık bir şey anlamaz hale getirir.
Sizin en doğru rüya göreniniz sözü en doğru olanınızdır (Hz Muhammet Mustafa s.a.v.)
Öldükten sonra intikal edilen yer ile uyuyunca intikal edilen yer aynıdır.
ALLAH sadece gönlü verir içini doldurmak sana kalmıştır. İlilmle doldurursan iyi şeyler, güzel şeyler yaparsın. İlimle dolduramazsan, boş bırakırsan şeytan orayı doldurur.
ALLAH sadece gönlü verir içini doldurmak sana kalmıstir.İlimle doldurursan iyi şeyler,güzel şeyler yaparsin.İlimle doldurmazsan,boş bırakırsan şeytan orayı doldurur
Masallarla,uyuma devrini artık geçmeli gerçeklere uyanmaliyiz.İlimle,bilimle gerçeklerin hakikatlerin üzerine gitmeliyiz
Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) Efendimiz diyor ki ;Sizin en doğru rüya goreniniz sözü en doğru olanınızdır.
Dinlediğiniz müzikleri, gördüğünüz rüyaları asla hafife almayın. Onlar, mucizenize giden yola döşenmiş en nadide kilometre taşlar.
Hz Muhammed Mustafa (s.a.v) diyor ki: Sizin en doğru rüya göreniniz, sözü en doğru olanınızdır.
Gülün kokusu tohumundan gelmez. Bu sırrı sakın unutma! Gülün kokusu seher yelindeki o özel su damlacıklarından gelir.
Her şeyin zıddı vardır. Size ne yapılıyorsa ondan kurtulmak için en etkili yol onun zıddını yapmaktır.
Gönlü her daim Allah ile olanın gölgesi kaybolur.
Sırların sırrına vakıf olmak istiyorsan kendine gölgesi olmayan birisini bul ve ondan ders al.
Her yaşına zamanından önce girmişsin belli.
Hayatının değişik aşamalarında karşına çıkan, ama o anlarda kim olduğunu bilmediğin, yıllar sonra olayı anladığında çok aradığın ama bulamadığın kişiyle buluşacaksın.
Çünkü rüya mucizedir. Bir yalancının mucize ile karşılaşması ise imkansızdır.
“Önemli olan rüyanın size verdiği sırrı bulup ona göre gerekli adımı hayatınızda atmanız ”
Çünkü beyin, kafatasının içindeki Beyin Su’yu içerisindeydi. Ve kaderimizi belirleyen her şey bu Su’da gizliydi
”Bu müzikler aklımıza beynimize iyi geliyor.Dolayısıyla yaşamımıza iyi geliyor. İyileştiriyor ”
Kullandığımız kelimeler biz farkında olmasak bile yavaşça kaderimiz oluyordu ve yaşamımızda ağır imtihanların başlamasına sebep oluyordu.
Çok tehlikeli sözleri, kulağa hoş gelen müziklerle insanlara dinletiyorlardı.
ALLAH sadece gönlü verir içini doldurmak sana kalmıştır. İlimle doldurursan iyi şeyler, güzel şeyler yaparsın. İlimle doldurmazsan, boş bırakırsan şeytan orayı doldurur.
Evlat sakın ha unutma; tarih, talih ve kader kendiliğinden değişmez. Bunları değiştirmek için yüreği tutuşmuş bir insan gerekir .

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir